Kosova Başbakanı Kurti, ülkesinde “Sırp Belediyeler Birliği” kurulabilmesinin şartlarını açıkladı

Fotoğraf: AA

Priştine/Belgrad
Priştine/Belgrad
TT

Kosova Başbakanı Kurti, ülkesinde “Sırp Belediyeler Birliği” kurulabilmesinin şartlarını açıkladı

Priştine/Belgrad
Priştine/Belgrad

Kosova Başbakanı Albin Kurti, ülkesinin çoğunluğu Sırplardan oluşan yerleşim yerlerinde, “Sırp Belediyeler Birliği” kurulmasını birkaç şartın karşılanması halinde değerlendirebileceğini kaydetti.
Kurti, Kosova Meclisi oturumunda yaptığı konuşmada, söz konusu birliğin kurulabilmesi için 6 şartının bulunduğunu belirterek, ilk şartının "Kosova anayasasına uygunluk olması gerektiğinin altını çizdi.
İkinci şartının; birliğin tek etnikli olmaması ve kamu gücü taşımaması olduğuna, üçüncü şartının topluluklar arasında karşılıklılık ilkesinin uygulanması gerektiğine dikkati çeken Kurti, "Genel olarak Sırbistan'da Kosova'daki Sırplardan daha fazla Arnavut bulunduğuna göre, Kosova'daki Sırpların hakları Sırbistan'daki Arnavutlar için de geçerli olmalıdır." dedi.
Diğer şartlarını da sıralayan Kurti, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dördüncü şart; birlik kurulmadan önce Sırbistan'ın kuzeydeki paralel kurumlarının kapatılması ve tüm illegal silahların teslim edilmesi. Beşinci şart; birlik, iki ülke arasında nihai bir anlaşmanın imzalanması çerçevesinde karşılıklı bağımsızlarını tanıdıktan sonra ve ancak Sırbistan, Kosova Cumhuriyeti ile devletlerarası ilişkilerinde Birleşmiş Milletler ilkelerini kabul ettikten sonra uygulanabilir. Altıncı şart ise Sırbistan Cumhurbaşkanı, Kosova Cumhuriyeti'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik başvurusunun kabul edilmemesi için (Kosova'nın bağımsızlığını tanımayan) 5 AB üye ülkesine ve diğer ülkelere gönderdiği mektupları geri çekmesi."
Kosova'da çoğunlukla Sırpların yaşadığı belediyelerde Sırp Belediyeler Birliği kurulmasına ilişkin anlaşma, AB'nin arabuluculuğunda 2013'te Kosova ile Sırbistan arasında imzalanmış ancak uygulamaya konulamamıştı.

Sırbistan Meclisinde gerginlik
Sırbistan Meclisinde sabah saatlerinden bu yana devam eden ve Kosova meselesi ile Fransız-Alman Planı'nın görüşüldüğü oturumda gerginlik yaşandı.
Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic'in söz aldığı sırada muhalefet milletvekilleri, usul kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle Sırp liderin konuşmasını yarıda keserek "İhanet" ve "Kosova'yı vermeyiz" sloganları attı.
İktidar milletvekillerinin olaya müdahale etmek istemesiyle Mecliste gerginlik yaşanırken, iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında kısa süreli fiziksel müdahale yaşandı.
Vucic de sözünü kesmek isteyen milletvekillerini "hain" olarak nitelendirdi.

Kosova-Sırbistan müzakereleri
AB, Kosova ile Sırbistan'ın birliğe entegrasyon sürecinin ilerlemesi için iki ülke arasındaki sorunları giderebilecek nihai bir anlaşmaya varılmasını şart koşuyor.
Taraflar, son olarak ABD ile AB'nin tüm üyeleri tarafından desteklenen ve kamuoyunda "Fransız-Alman Planı" olarak bilinen metin üzerinde müzakere yürütüyor.
Medyaya sızdırılan plana göre, Kosova'nın, ülkede çoğunlukla Sırpların yaşadığı belediyelerde Sırp Belediyeler Birliği kurulmasına izin vermesi gerekiyor.
Sırbistan'dan ise Kosova'nın toprak bütünlüğüne saygı göstermesi ve uluslararası kuruluşlara üye olmasına izin vermesi talep ediliyor.
Kosova Başbakanı Albin Kurti, "müzakereler için iyi bir temel" olarak nitelendirdiği planın Sırbistan tarafından reddedildiğini bildirmişti.



Polonya Başbakanı: Avrupa “savaş öncesi döneme” girdi

Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
TT

Polonya Başbakanı: Avrupa “savaş öncesi döneme” girdi

Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)
Polonya Başbakanı Donald Tusk (DPA)

Polonya Başbakanı Donald Tusk, Ukrayna'daki çatışmanın Avrupa için oluşturduğu tehdit konusunda uyarıda bulunarak, kıtanın İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden bu yana ilk kez "savaş öncesi döneme" girdiğini söyledi.

Tusk, Avrupa gazetelerinin en büyük ittifakını içeren “LENA” medya ağına verdiği röportajda şunları söyledi:

 “Savaş artık geçmişte kalan bir kavram değil. Bu gerçek ve iki yıldan fazla bir süre önce başladı. Şu anda en endişe verici olan şey, herhangi bir senaryonun mümkün olmasıdır. 1945'ten beri böyle bir durum görmedik."

Tusk sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun özellikle genç nesil için kulağa yıkıcı geldiğini biliyorum, ancak yeni bir dönemin başladığı gerçeğine alışmamız gerekiyor: savaş öncesi dönem. Abartmıyorum, bu, her geçen gün daha da netleşiyor."

Rusya'nın iki yıldan fazla bir süre önce Ukrayna'yı işgal etmesi Avrupalı ​​liderlerin savaş sonrasındaki istikrarlı barış duygusunu sarstı ve birçok Avrupa ülkesini Kiev'e ve güçleri için ihtiyaç duyduğu silahları sağlamak için üretimlerini hızlandırmaya yöneltti.

Ülkesi komşu Ukrayna'nın en önde gelen destekçilerinden biri olan eski Avrupa Konseyi başkanı Cuma günü, Kiev'in savaşı kaybetmesi halinde Avrupa'da kimsenin kendini güvende hissetmeyeceğini belirtti.

Kıtanın endişelerinin başında, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın, özellikle NATO'ya yönelik bilinen şüpheci duruşunun ardından Beyaz Saray'a dönme olasılığı da etkili oluyor.

Tusk verdiği röportajda, "Misyonumuz, Amerikan başkanının kim olduğuna bakılmaksızın transatlantik ilişkilerini güçlendirmektir" ifadelerini kullandı.