Bilim insanları uzayda tekrarlayan 25 güçlü sinyal yakaladı

Bu tür sinyalleri Dünya dışı yaşamla ilişkilendirmeye çalışanlar da var.

İlk gizemli radyo sinyali 2007'de tespit edilmişti (Pekin Planetaryumu)
İlk gizemli radyo sinyali 2007'de tespit edilmişti (Pekin Planetaryumu)
TT

Bilim insanları uzayda tekrarlayan 25 güçlü sinyal yakaladı

İlk gizemli radyo sinyali 2007'de tespit edilmişti (Pekin Planetaryumu)
İlk gizemli radyo sinyali 2007'de tespit edilmişti (Pekin Planetaryumu)

Kanadalı bilim insanları, uzayda tekrarlayan 25 sinyal tespit etti.
Bu sinyallerin "hızlı radyo dalgası patlamaları" (FRB) adı verilen gizemli bir fenomene ait olduğu düşünülüyor.
FRB'ler, Güneş'in üç günde ürettiğinden daha fazla enerjiyi bir milisaniyede açığa çıkaran patlamalardan oluşuyor.
Çoğu patlama yalnızca milisaniyeler sürse de bunların tekrar ettiği nadir vakalar da tespit edilmişti
Örneğin kısa süre önce gökbilimciler, her 18 dakikada bir tekrar eden gizemli bir radyo sinyali tespit etmiş ve bu sinyalin nereden geldiği bilim camiasında tartışmalara neden olmuştu.
Yeni araştırmada ise Kanada'nın British Columbia bölgesindeki Dominion Radyo Astrofizik Gözlemevi'nde 25 FRB'ye dair kanıt bulundu.
Gözlemevindeki yenilikçi bir teleskop olan Kanada Hidrojen Yoğunluğu Haritalama Deneyi'nden verileri inceleyen bilim insanları, 2019 ve 2021 arasında tespit edilen sinyalleri inceledi.
Daha sonra bu sinyaller arasındaki tekrarlayan FRB'leri ayıklamak için bir yapay zeka algoritması kullanıldı.
Geniş görüş alanı ve frekans aralığı nedeniyle bu teleskop FRB'leri tespit etmek için vazgeçilmez bir araç.
Gökbilimciler bu teleskobu kullanarak bugüne kadar 1000'den fazla kaynak tespit etti.
Bazı uzmanlar bu sinyallerin nötron yıldızları ve karadeliklerden geldiğine inanılıyor.
Ancak bilim dünyası FRB'lerin kaynağı konusunda fikir birliğine varabilmiş değil.
Zira bu sinyallerin pulsar veya magnetarlardan geldiğini düşünenler olduğu gibi, FRB'leri Dünya dışı yaşamla ilişkilendirmeye çalışanlar da var.
Uzmanlara göre Kanada'daki gibi güçlü teleskoplarla yapılan deneyler yakın gelecekte bu gizemli fenomenin açıklığa kavuşmasını sağlayabilir.
Independent Türkçe, Science Alert, Universe Today



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news