Ukrayna, Fransa’dan Leclerc tankı ve savaş uçağı almak istiyor

Ukrayna Savunma Bakanı Oleksey Reznikov
Ukrayna Savunma Bakanı Oleksey Reznikov
TT

Ukrayna, Fransa’dan Leclerc tankı ve savaş uçağı almak istiyor

Ukrayna Savunma Bakanı Oleksey Reznikov
Ukrayna Savunma Bakanı Oleksey Reznikov

Ukrayna Savunma Bakanı Oleksiy Reznikov, Leclerc tankları ve savaş uçakları da dahil olmak üzere Fransız silahları temin etmeyi görüşmek üzere Paris'e gitti. 
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba geçtiğimiz Salı günü yaptığı açıklamada Ukrayna kuvvetlerinin ilk tank sevkiyatını yakında alacağını duyurdu. Bu sevkiyatın içerisinde Alman yapımı Leopard 2, İngiliz yapımı Challenger 2 ve Amerikan yapımı Abrams olmak üzere 120 ila 140 modern Batı tankının yer alması bekleniyor.
Ukrayna Savunma Bakanı Oleksiy Reznikov da geçtiğimiz Salı günü ülkesi için Leclerc tankları ve savaş uçakları da dahil olmak üzere saldırı amaçlı Fransız silahları temin etmeyi görüşmek üzere Paris'e gitti.  Bu gelişmiş Batı tanklarının önümüzdeki birkaç ay içinde savaş alanında kullanılması bekleniyor.
Wall Street Journal'ın haberine göre aylardır savaş uçağı isteyen Ukrayna, son günlerde taleplerini iki kat artırdı. Hava Kuvvetlerinin Sovyet döneminden kalma savaş uçakları filosunun yerine Amerikan F-16'larına, Alman veya İsveç yapımı uçaklara ihtiyacı olduğunu vurgulayan Kiev, böylece Rus güçlerini ülkenin her yerinden çıkarabileceklerini açıkladı. Eski Sovyet filosunun yerini alacak modern uçaklar elde etmeye çalışan Ukrayna, NATO’daki bazı ülkelerden 300'den fazla Amerikan, Alman ve İngiliz yapımı tank almak için taahhüt almıştı.
Ukrayna Savunma Bakanı Oleksiy Reznikov Salı günü Paris'te yaptığı açıklamada, “Ukrayna'nın uçak ihtiyacı var ve Avrupalı destekçilerden F-16 uçaklarının yanı sıra İsveç veya Fransız uçakları alacak" dedi.

Erdoğan: Batı’nın Ukrayna’ya tank göndermesi riskli
Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batılı ülkelerin Ukrayna'ya tank göndermesini, sadece ‘silah baronlarının’ yararına olan riskli bir hareket olarak değerlendirdi. Erdoğan, “Ukrayna'ya tank gönderilmesi bir çözüm unsurudur diyemem” dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile yakın temas halinde olduğunu ve görüşmelerden netice alındığını kaydeden Erdoğan, dünyanın, diplomaside ülke liderleri arasındaki kişisel ilişkilerin önemine tanık olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, her görüşmede mutlaka çözüme kavuşturulan konular olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Avrupa ülkelerinin Ukrayna dosyasında inisiyatif almaya cesaret edemediğini söyleyen Erdoğan, “İnisiyatif alma konusunda hiçbir Avrupa ülkesi bizim kadar cesur olamadı. Hatta bazıları aksini savundular. Tabii cesaret de tek başına yeterli değil, bir de taraflar nazarında, uluslararası kurumlar nazarında bir itibarınızın olması lazım” dedi.
Tahıl koridoru, esir değişimi ve Zaporijya Nükleer Santrali'nin güvenliği ve insani yardımlar konusunda Türkiye'nin hep çözümün bir parçası olduğunu söyleyen Erdoğan, Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk görevini üstlenmeye ve barış müzakerelerini kolaylaştırmaya daimi olarak hazır olduğunu ifade etti.
Erdoğan, “Kalıcı barış için Türkiye olarak kolaylaştırıcı ve arabuluculuk görevini üstlenmeye her zaman hazırız. Avrupa'dan ve dünyadan da barış ve müzakere çağrılarına destek bekliyoruz. Ateşkesin ilanı ve adil çözüm vizyonuyla müzakerelerin desteklenmesi gerekiyor. Barışa dair umutlarımı her zaman canlı tutuyorum. Bu umudumu kaybetmiş olsaydım tahıl koridoru açılmazdı, esir değişimi yaşanmazdı. Gerek Amerika'nın gerek Almanya'nın tanklar, vesaireler bunların Ukrayna'ya gönderilmesi olayı bir çözüm müdür? Bu zamana vabeste bir durumdur. Tankların gönderilmesi bir çözüm unsurudur diyemem. Bunların hepsi riskli ve biraz da silah baronlarının işine yarıyor” diye konuştu.



İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İrlanda Başbakanı Leo Varadkar'ın görevinden "sürpriz istifa" kararı, bu kararın hemen öncesinde İrlanda kökenli ABD Başkanı Joe Biden'ın yüzüne kameralar önünde Gazze konusunda sitem ettiği konuşması nedeniyle gündemdeki yerini koruyor.

İrlanda'da 2017'den bu yana Fine Gael partisinin genel başkanlığını yürüten 45 yaşındaki Varadkar, dün başkent Dublin'de yaptığı istifa açıklamasında, ülkesine liderlik ettiği süreyi "hayatının en tatmin edici dönemi" olarak tanımladı.

İki kez İrlanda Başbakanı olarak görev yapan Varadkar, konuşması sırasında duygulanarak, görevini bırakma nedenlerinin "hem kişisel hem de siyasi" olduğunu belirtti.

Başbakanlık görevinden istifa eden Varadkar, parlamento üyesi olarak kalmaya devam edecek.

İrlanda ve İngiliz basını, istifa kararının "sürpriz" olduğu ve Varadkar'ı böyle bir karar almaya iten nedenin henüz bilinmediğini belirtti.

- Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu

Başbakanlık görevini üstlendiğinde 38 yaşında ve ülkesinin "en genç Başbakanı" ünvanına sahip olan Varadkar, istifa kararının hemen öncesinde Aziz Patrick Günü dolayısıyla ABD'ye ziyaret gerçekleştirmişti.

Leo Varadkar'ın, İrlanda asıllı ABD Başkanı Biden'ın Beyaz Saray'da Aziz Patrick Günü için verdiği davette, Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu.

Varadkar, konuşmasında, Biden'a, İrlandalıların Filistin halkıyla empati kurmasının nedeninin, Gazze halkının kendi yaşadıklarına benzer acılar çekmesi olduğunu hatırlatmıştı.

- "Gazze halkının gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz"

Gazze'deki insanlık dramını, ülkesinin sömürgeleştirildiği dönemde yaşananlara benzeten Varadkar, "Kendi tarihimizi onların gözlerinde görebiliyoruz." ifadesiyle ABD Başkanı'na sitemde bulunmuştu.

Varadkar, "Dünyayı dolaştığımda liderler bana sık sık 'İrlandalıların, Filistin halkına karşı neden bu kadar empati duyduğunu' soruyor. Cevabı basit, onların gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz. Yerlerinden edilmesi, mülklerinin ellerinden alınması, ulusal kimlikliklerinin kabul edilmemesi, zorunlu göç, ayrımcılık ve açlığın hikayesi..." ifadelerini kullanmıştı.

İrlanda'nın, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına Avrupa'da en çok karşı çıkan ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Varadkar, İrlandalıların, Gazze'de yaşanan felaketten derin endişe duyduğunu belirtmişti.

Biden'a, bir İrlandalı olarak demokrasinin gerekliliklerini yerine getirmesi ve Gazze'deki dramın son bulmasına öncülük etmesi çağrısında bulunan Varadkar, "Gazze halkı, acil gıdaya, ilaca, barınağa ve özellikle de bombardımanın durmasına ihtiyaç duyuyor." demişti.

- Varadkar, İsrail için "Öfke gözlerini kör etmiş" ifadesini kullanmıştı

İrlanda parlamentosunun alt kanadı Dail'de yapılan bir oturumda da İsrail'in artık ABD dahil dünyadaki hiçbir ülkeyi dinlemediğini kaydeden Varadkar, "Öfke gözlerini kör etmiş durumda ve gittikleri yolda ilerleyerek uzun vadede kendi güvenlikleri açısından durumu çok daha kötü hale getireceklerine inanıyorum." ifadesini kullanmıştı.

Ayrıca, Varadkar, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'e geçen ay gönderdiği mektupta, AB'den İsrail'le ticari bağların gözden geçirilmesini talep etmişti.

Varadkar, AB'nin, Gazze konusunda açık ve güçlü bir tutum benimsemeyerek ve çifte standart uyguladığı algısı vererek "kredibilitesini kaybettiği" uyarısında da bulunmuştu.

- İrlanda, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor

Varadkar başta olmak üzere İrlanda, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor.

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael Higgins de Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini'nin, "İsrail'in UNRWA'yı yok etme kampanyası yürüttüğü" açıklamalarına atıfta bulunarak, böyle bir kampanyanın başlatılmasını "utanç verici bir rezalet" olarak nitelemişti.

İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin de Gazze'deki insani krizi "insan yapımı" olarak nitelemiş ve "tamamen kabul edilmez" olduğunu belirtmişti.

Ayrıca, İrlanda, bazı ülkelerin UNRWA'ya finansal desteği kesme kararının ardından Ajans'a 20 milyon avroluk finansal destek sağlayacağını açıklamıştı.