Mısır’da uygulanan ‘mezbahaları geliştirme’ planının et fiyatları üzerindeki etkisi

Tüm şehirlerde proje çalışmaları organize edilirken hükümetin talimatları da harfi harfine takip ediliyor.

Yerel Kalkınma Bakanı ve Tarım Bakanı, Mısır şehirlerinde mezbahaları geliştirme projesinin ilk aşamasını görüştü. (Yerel Kalkınma Bakanlığı)
Yerel Kalkınma Bakanı ve Tarım Bakanı, Mısır şehirlerinde mezbahaları geliştirme projesinin ilk aşamasını görüştü. (Yerel Kalkınma Bakanlığı)
TT

Mısır’da uygulanan ‘mezbahaları geliştirme’ planının et fiyatları üzerindeki etkisi

Yerel Kalkınma Bakanı ve Tarım Bakanı, Mısır şehirlerinde mezbahaları geliştirme projesinin ilk aşamasını görüştü. (Yerel Kalkınma Bakanlığı)
Yerel Kalkınma Bakanı ve Tarım Bakanı, Mısır şehirlerinde mezbahaları geliştirme projesinin ilk aşamasını görüştü. (Yerel Kalkınma Bakanlığı)

Mısır hükümetinin ülke genelinde ‘mezbahaları geliştirme’ planını açıklaması, söz konusu adımın kırmızı et fiyatlarındaki yükselmeyi durdurmaya yetip yetmeyeceğine ilişkin soru işaretlerine neden oldu.  Mısır, Ukrayna’daki savaşın yansımalarından etkilenerek, emtia fiyatlarında önemli bir artışa tanık oluyor. Yerel et fiyatlarında son dönemde ardı ardına artışlar kaydedilirken, kırmızı etin kilogram başına fiyatı 250 cuneyhi aştı.
Mısır, para biriminin dolar karşısında değer kaybetmesinin ardından pahalılık kriziyle karşı karşıya kaldı. Mısır’da enflasyon oranları son beş yılın en yükseğine çıkarak rekora imza attı.  Mısır hükümeti, ‘en modern teknolojik sistemleri kullanarak ve tüm teknik, çevresel ve sağlık gereklilikleri dikkate alarak, şehirlerdeki tüm mezbahaların verimliliğini ve sayılarını artırmak için entegre bir plan uygulayacağını’ duyurdu.
Yerel Kalkınma Bakanı Hişam Amene dün konuya dair şu açıklamada bulundu:
“Bakanlık, vatandaşa güvenli, sağlıklı ve kaliteli etin uygun fiyatlarla sunmak, gençlere iş imkanı sağlamak ve ithalatın azalmasına katkı sağlamak amacıyla, devletinin söz konusu projedeki yatırımlarını korumaya, et ve deri işleme faaliyetleri açısından bu sektörü geliştirmek için tüm mezbahaları yönetme ve işletmeye yönelik modern ve ekonomik bir sistem belirlemeye çalışıyor.”
Gözlemciler, ‘kırmızı et fiyatlarının yüksek yem fiyatından ve dolayısıyla üretim maliyetindeki artıştan etkilendiğine’ inanıyor ve ‘mezbahaları geliştirme planının, mevcut et fiyatlarının yükselmesinin ana nedeni oldukları için yem satıcılarını hedef aldığını’ vurguluyor. Mısır’daki Kasaplar Sendikası başkanı Yusuf el-Besumi, birkaç gün önce yaptığı açıklamalarda ‘et fiyatlarının gelecekte artacağı’ tahminde bulunmuştu.
Mısır hükümeti daha önce birçok kez ‘kontrol kampanyaları’ uyguladı ve yüksek fiyatlara karşı koymak için ‘indirimli mallara yönelik satış yerleri’ tahsis etti. Mısır’daki yerel yetkililer, ‘gıda ürünleri tekelcilerine, krizlere neden olan ve fiyatları yükseltenlere müsamaha göstermediklerini’ belirtti.
Yerel Kalkınma Bakanı Hişam Amene ve Mısır Tarım ve Arazi Bakanı Seyyid el- Kuseyr’in yanı sıra bir dizi yetkili ve vali ile birlikte dün, şehirlerdeki mezbahaların geliştirilmesi ve verimliliğinin artırılmasına yönelik ulusal projenin ilk aşamasının ilerleyişi ve devam eden projelerin hayata geçirme oranları gözden geçirildi.
Mısır Yerel Kalkınma Bakanlığı’ndan şu açıklamada bulunuldu:
“Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi yönetiminin vatandaşların sağlığını dikkate alması ve kırmızı eti yüksek kalitede ve uygun fiyatlarla satılmasının sağlanması yönündeki talimatları kapsamında, ilk aşamadaki mezbahanelerin sayısı 22 şehirde 41’e ulaştı. Proje, tüm ürünleri ve atıkları ekonomik açıdan uygun şekilde değerlendirerek, çevreyi kirlilikten korumayı ve katma değeri artırmayı hedefliyor.”
Mısır Tarım Bakanı da ‘toplantıda, sistemin ilgili tüm organlar arasında entegrasyonu sağlamak için Çevre Bakanlığı ve Gıda Güvenliği Kurumu ile koordineli olarak çalışmalısı ve mezbahaların gelişiminin belirlenen zamanlarda tamamlanmasının yanı sıra tüm gerekliliklerin karşılanması gerektiğinin vurgulandığını’ belirtti.
Mısır hükümeti piyasalarda et fiyatlarının istikra kazanmasına  katkıda bulunmak amacıyla mobil tesisler, Tedarik Bakanlığı satış noktaları ve Ulusal Hizmet Projeleri Birimi satış merkezleri aracılığıyla kırmızı eti makul fiyatlarla satışa sunuyor.



Yemen'de meşru hükümete destek veren Arap Koalisyonu askeri operasyona hazırlık amacıyla Mukalla Limanı’nın tahliyesini istedi

Yemen'deki Mukalla Limanı’nın genel görünümü (Arşiv)
Yemen'deki Mukalla Limanı’nın genel görünümü (Arşiv)
TT

Yemen'de meşru hükümete destek veren Arap Koalisyonu askeri operasyona hazırlık amacıyla Mukalla Limanı’nın tahliyesini istedi

Yemen'deki Mukalla Limanı’nın genel görünümü (Arşiv)
Yemen'deki Mukalla Limanı’nın genel görünümü (Arşiv)

Yemen'de meşru hükümete destek veren Arap Koalisyonu bugün, tüm sivillere Hadramut ilindeki Mukalla Limanı’nı bir sonraki duyuruya kadar derhal tahliye etmeleri çağrısında bulundu. Koalisyon, bu önlemin onların güvenliğini sağlamak amacıyla alındığını vurguladı.

Tahliye talebinin liman çevresinde yapılacak askeri operasyon hazırlıkları ile birlikte can ve mal güvenliğini korumayı amaçladığını açıklayan Arap Koalisyonu, herkesin verilen talimatlara uymasını ve güvenliklerinin sağlanması için iş birliği yapmasını istedi.

Arap Koalisyonu Ortak Kuvvetler Komutanlığı Sözcüsü Tümgeneral el-Maliki, Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Dr. Reşad el-Alimi’nin Güney Geçiş Konseyi'ne (GGK) bağlı silahlı unsurların Hadramut’taki sivillere karşı işlediği ciddi ve korkunç insani ihlalleri nedeniyle talebi üzerine sivilleri korumak için acil önlemler alınacağını açıkladı. Bu önlemler, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) gerilimi yatıştırmak, GGK güçlerini geri çekmek, mevzilerini Vatan Kalkanı Güçleri'ne devretmek ve yerel makamların sorumluluklarını yerine getirmelerini sağlamak için yorulmak bilmeden sürdürdükleri ortak çabaların devamı niteliğinde. Arap Koalisyonu güçleri, bu çabaları bozacak her türlü askeri eyleme, sivil hayatları korumak ve Suud Arabistan-BAE’nin çabalarının başarısını sağlamak için doğrudan ve derhal müdahale edileceğini teyit ediyor.

Arap Koalisyonu Ortak Kuvvetler Komutanlığı'nın meşru Yemen hükümetine yönelik sürekli desteğini ve kararlı tutumunu teyit eden Tümgeneral Maliki, herkesi ulusal sorumluluklarını yerine getirmeye, itidal göstermeye ve güvenlik ve istikrarı korumak için barışçıl çabalara yanıt vermeye çağırdı.


Yemen'de meşru hükümete destek veren Arap Koalisyonu’ndan Mukalla Limanı’na gelen askeri teçhizata “sınırlı” saldırı

Arap Koalisyonu tarafından yayınlanan ve sınırlı saldırının hedef alınan askeri teçhizatı belgeleyen videodan bir kare
Arap Koalisyonu tarafından yayınlanan ve sınırlı saldırının hedef alınan askeri teçhizatı belgeleyen videodan bir kare
TT

Yemen'de meşru hükümete destek veren Arap Koalisyonu’ndan Mukalla Limanı’na gelen askeri teçhizata “sınırlı” saldırı

Arap Koalisyonu tarafından yayınlanan ve sınırlı saldırının hedef alınan askeri teçhizatı belgeleyen videodan bir kare
Arap Koalisyonu tarafından yayınlanan ve sınırlı saldırının hedef alınan askeri teçhizatı belgeleyen videodan bir kare

Yemen'de meşru hükümete destek veren Suudi Arabistan öncülüğündeki Arap Koalisyonu Ortak Kuvvetler Komutanlığı, Mukalla Limanı’nda dışarıdan verilen askeri desteği hedef alan ‘sınırlı’ bir hava saldırısı düzenlediğini duyurdu.

Arap Koalisyonu Ortak Kuvvetler Komutanlığı Sözcüsü Tümgeneral el-Maliki, yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz cumartesi ve pazar günü, iki geminin Koalisyon Ortak Kuvvetler Komutanlığı'ndan resmi izin almadan Fuceyra Limanı’ndan Mukalla Limanı’na girerken görüldü. İki geminin mürettebatı, izleme sistemlerini devre dışı bıraktı ve çatışmayı körüklemek amacıyla Yemen'in doğu illerindeki (Hadramut ve el-Mahra) Güney Geçiş Konseyi (GGK) güçlerini desteklemek için büyük miktarda silah ve savaş aracı indirdi. Bu eylem, ateşkese ve barışçıl bir çözüm arayışına karşı yapılmış açık bir ihlaldir. Aynı zamanda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2216 sayılı kararı da ihlal edilmiştir.” İfadelerini kullandı.

Tümgeneral Maliki, Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi’nin Arap Koalisyonu güçlerine yönelik Hadramut ve el-Mahra’daki sivilleri korumak için gerekli tüm askeri önlemleri alması yönündeki talebine dayanarak güvenliği ve istikrarı tehdit eden bu silahların oluşturduğu tehlike ve gerginlik çerçevesinde bu kararı aldıklarını açıkladı.

Arap Koalisyonu Hava Kuvvetleri, bu sabah, Mukalla Limanı’nda iki gemiden indirilen silah ve savaş araçlarını hedef alan sınırlı bir askeri operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyon, uluslararası insani hukuk ve geleneksel kurallar çerçevesinde ve hiçbir yan hasar meydana gelmeyecek şekilde belgelendikten sonra gerçekleştirildi.

Tümgeneral Maliki, Arap Koalisyonu’nun Hadramaut ve el-Mahra'da gerilimi azaltmaya ve sükuneti sağlamaya devam edeceğini, meşru Yemen hükümeti ve koalisyonla koordinasyon sağlanmadan herhangi ülkenin Yemen’deki herhangi bir gruba askeri destek sağlamasını engelleyeceğini, böylece Suudi Arabistan ve Arap Koalisyonu’nun güvenlik ve istikrarı sağlama ve çatışmanın yayılmasını önleme çabalarının başarıya ulaşmasının amaçlandığını vurguladı.


İsrail askerleri Filistinli işçileri rüşvet karşılığında askeri kontrol noktalarından geçirdi

İsrailli askerler, Batı Şeria ile Kudüs arasındaki Kalandiya Kontrol Noktası’nda bekleyen Filistinlileri izliyor. (EPA)
İsrailli askerler, Batı Şeria ile Kudüs arasındaki Kalandiya Kontrol Noktası’nda bekleyen Filistinlileri izliyor. (EPA)
TT

İsrail askerleri Filistinli işçileri rüşvet karşılığında askeri kontrol noktalarından geçirdi

İsrailli askerler, Batı Şeria ile Kudüs arasındaki Kalandiya Kontrol Noktası’nda bekleyen Filistinlileri izliyor. (EPA)
İsrailli askerler, Batı Şeria ile Kudüs arasındaki Kalandiya Kontrol Noktası’nda bekleyen Filistinlileri izliyor. (EPA)

İsrail askerî ve adli polisinin yürüttüğü soruşturmalar, Batı Şeria’daki Filistinlilerin İsrail’e çalışmak amacıyla girebilmek için askerî kontrol noktalarında görev yapan İsrail askerlerine rüşvet verdiğini ortaya koydu.

Soruşturmaya yakın kaynaklar, “bu tür rüşvetlerin ürkütücü bir boyuta ulaştığını” ileri sürerek, bunun “silahlı unsurların İsrail kentlerine sızmasına ve saldırılar düzenlemesine imkân tanıdığını” savundu.

Üç kontrol noktası belirlendi

Şarku’l Avsat’ın Yediot Aharonot gazetesinden aktardığı habere göre aralarında subay rütbesi taşıyan askerlerin de bulunduğu kişiler, yaptıklarının İsrail içinde saldırılara yol açabileceğini bilmelerine rağmen, para karşılığında geçiş ve kaçak giriş organize etti.

ergvfre
İsrailli duvarın yanında, El Halil yakınlarında zeytin toplayan bir Filistinli. (Reuters)

Haberde, kaçak geçişlerde kullanılan üç askerî kontrol noktasının tespit edildiği belirtildi. Bunlardan birinin Ofer Kontrol Noktası, diğer ikisinin ise Biddu ve Aksa kasabaları yakınında, üçüncüsünün ise Şuafat çevresinde bulunduğu, söz konusu noktaların tamamının Kudüs’ün kuzeyinde yer aldığı kaydedildi. Soruşturmalara göre, geçen cuma günü Bisan saldırısını düzenleyen ve iki İsraillinin ölümü, dört kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan saldırının faili Ahmed Ebu’r-Rab’ın da İsrail’e bu kontrol noktalarından birinden girdiği iddia edildi.

Rüşvetin yöntemi ve tutarları

Habere göre Filistinliler, rüşveti kimlik kartının içine koyarak ya da araç durdurulup yolcular indirildiğinde arka koltuğa bırakılan bir zarfla veriyordu. Zarfı alan subayın, işçileri tekrar araca bindirerek geçişe izin verdiği belirtildi.

İkinci İntifada’nın ardından, 2002 yılından itibaren İsrail, 1967 öncesi sınırlar ile Batı Şeria arasında (Yeşil Hat) Filistinlilerin geçişini engellemek amacıyla bir güvenlik duvarı inşa etti. Toplam uzunluğu 770 kilometreyi bulan duvarın yaklaşık 142 kilometrelik bölümü Doğu Kudüs çevresinde yer alıyor ve yüksekliği sekiz metreyi buluyor. Ancak çevresel gerekçeler ve anlaşmazlıklar nedeniyle bazı bölümleri hâlâ tamamlanmış değil.

rg
Ramallah yakınlarındaki İsrail’e ait Atara Kontrol Noktası’nda bekleyen araçlar (AFP)

Gazze savaşının başlamasıyla birlikte İsrail’in yaklaşık 150 bin Filistinli işçinin çalışma izinlerini iptal etmesi, ciddi bir ekonomik krize yol açtı. Bunun üzerine on binlerce işçi kontrol noktalarını aşmaya veya yüksek duvarı tırmanarak geçmeye çalıştı.

Hbaere göre bazı durumlarda minibüslerdeki her yolcu için 50 şekel (yaklaşık 16 dolar) rüşvet ödendi. Bazı vakalarda bir binek aracın geçirilmesi karşılığında  bin 500 şekel (yaklaşık 470 dolar) verildi. Bir olayda ise Filistinli bir iş insanının, polis aracıyla İsrail’e sokulması karşılığında 5 bin  şekel (yaklaşık bin 560 dolar) ödediği belirtildi.

Kaçak geçişlerin bir bölümünün Batı Şeria’daki Yahudi yerleşim birimleri içinden yapıldığı, bazı askerlerin sahte resmî çalışma izinleri düzenlediği ve bu tür izinlerin sayısının yaklaşık 300 olduğu tahmin ediliyor.

Telegram kayıtları ve genişleyen soruşturma

İbranice basında yer alan bilgilere göre, rüşvet teklifleri başlangıçta Filistinlilerden gelse de zamanla İsrailli askerlerin de para karşılığı geçiş teklif etmeye başladığı ifade edildi. Sürecin ilerlemesiyle birlikte kaçak geçişlerin askerler ile Filistinli kaçakçılar arasında Telegram üzerinden kurulan ağlar aracılığıyla organize edildiği aktarıldı.

Kayıtlara geçen görüşmelerde, İsrailli bir subayın ödemeyi mutlaka nakit istediği ortaya çıktı. Üst rütbeli bir subayın şüphelenerek gizli soruşturma başlatmasıyla, sadece rüşvet ağının değil, iki askerî birlik arasındaki rekabet nedeniyle bir birliğin diğerini yetersiz göstermek amacıyla kasıtlı olarak Filistinlileri geçirdiği de tespit edildi.

dfrgt
İsrail güvenlik güçleri, Filistin’in Kefr Kaddum köyü yakınlarında Filistinli göstericilerle karşı karşıya. (AFP)

Soruşturma, sadece kaçak geçişlerle sınırlı kalmadı. Sivil idareye bağlı sağlık biriminde görev yapmış eski bir çalışanın, Filistinlilerin sağlık durumlarına dair bilgilerini kullanarak nadir bulunan ilaçları temin edip sattığı, evinde yapılan aramada büyük miktarda ilaç ele geçirildiği bildirildi.

Ordu kaynakları, bu dosyalar kapsamında onlarca asker ve subayın gözaltına alındığını, haklarında yargı süreci başlatılarak cezalandırılacaklarını açıkladı.