Alman muhalifler sığınmacı göçünün sınırlanmasını istiyor

Ukraynalı mülteciler Ukrayna’nın Berlin Konsolosluğu önünde (AP)
Ukraynalı mülteciler Ukrayna’nın Berlin Konsolosluğu önünde (AP)
TT

Alman muhalifler sığınmacı göçünün sınırlanmasını istiyor

Ukraynalı mülteciler Ukrayna’nın Berlin Konsolosluğu önünde (AP)
Ukraynalı mülteciler Ukrayna’nın Berlin Konsolosluğu önünde (AP)

Almanya’daki en büyük muhalefet bloğu olan Hristiyan Birlik Partileri liderliği, Başbakan Olaf Scholz ile Alman eyaletleri arasında mülteci konusunu tartışmak için bir zirve yapılması çağrısında bulundu.
Hristiyan Birlik Partileri Meclis Grup Genel Sekreteri Thorsten Frei, Tagesspiegel im Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, Scholz’un bir mülteci zirvesinde sığınma göçünü sınırlama ve dağıtım, bakım ve barınma için bir çözüm bulma konusunda federal eyaletlerle konuşmasını talep etti.
Frei açıklamasında, “Ancak böyle bir zirve sadece karşılama ve konaklama giderlerinin dağıtılmasından ibaret olamaz. Nihayet sığınmacı göçünü sınırlamak için etkili önlemler hakkında konuşmalıyız” diye ekledi.
Federal hükümet, eyalet ve yerel yönetimlere mültecilerin barınmasında daha fazla destek sağlamak için artan bir baskı altında. 
Kuzey Ren-Vestfalya Başbakanı Hendrik Wüst, İçişleri Bakanı Nancy Faeser’e yazdığı bir mektupta ‘eyaletler ve belediyelerin yakında dayanma güçlerinin sınırlarına ulaşacakları’ uyarısında bulundu.
Welt am Sonntag gazetesinin bildirdiği Wüst mektupta, Ukrayna ve diğer ülkelerden gelen mültecilerin yüksek sayısı göz önüne alındığında, federal hükümetten daha fazla desteğin gerekli olduğunu vurguladı.
Almanya’da iltica başvurusunda bulunanların sayısı, 2021’ye kıyasla geçen yıl neredeyse yüzde 47 arttı.
Federal Göç ve Mülteci İşleri Kurumu’nun yıllık istatistiklerine göre, geçen yıl Almanya’da ilk kez sığınma başvurusunda bulunanların sayısı 218 bin civarındaydı.
Almanya’nın geçen yıl Ukrayna’dan aldığı yaklaşık bir milyon savaş mültecisinin sığınma başvurusunda bulunması gerekmiyor ve AB yaklaşımına dayalı olarak Ukraynalılara derhal geçici koruma sağlanıyor.



Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
TT

Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)

Kiev güçleri, Ukrayna'nın doğusundaki Avdiivka şehrinden askerlerinin çoğunun hayatını “korumak” amacıyla çekildiklerini duyurdu. ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimindeki askeri komutanlar şehrin Moskova güçlerinin eline geçmesinden bir gün önce, şehrin düşüşünün Ukrayna savunmasının çökmesine neden olacağına dair kötümserdi.

Telegram üzerinden açıklama yapan bölgedeki Ukrayna kuvvetlerinin komutanı General Oleksandr Tarnavsky, kuvvetlerinin büyük oranda tahrip olmuş bu sanayi şehrinin yakınında kuşatılmaktan kaçındığını ifade etti. Savaşın başlamasının ikinci yıldönümünde ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeniden seçilmeye hazırlanmadan önce sadece Ukrayna ile değil, tüm Batı ile olan çatışmada politikalarının doğruluğuna dair kesin “kanıt” sağlamak için şehri ele geçirmeyi hedeflemesinin uzun zaman önce Moskova'nın planladığı Rus saldırısı olması Pentagon yetkililerinin endişelerini arttırdı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Münih Güvenlik Konferansı'nda Avdiivka'dan çekilmenin "en fazla sayıda hayatı kurtarabilmek için doğru bir karar" olduğunu söyledi: "Kuşatılmaktan kaçınmak için diğer sınırlara geri çekilmeye karar verdik" dedi.

Zelensky, toplananlara açıkça “gerçek dışı” olarak tanımladığı silah eksikliğini giderme çağrısında bulunarak: “Maalesef Ukrayna'da, özellikle topçu ve uzun menzilli silahların kapasite eksikliği göz önüne alındığında, gerçekçi olmayan silah temin edilememe durumunda tutmak, Putin'in mevcut savaşın temposuna ayak uydurmasını sağlıyor. Demokrasinin zamanla kendi kendine zayıflaması da ortak kararlılığımızı baltalıyor” dedi.

Rusya Ukrayna’yı neden işgal etti

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından Ukrayna üzerindeki Rusya nüfuzu aşamalı olarak azalmaya başladı. Kiev

Hükümeti Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı Avrupa Birliği yanlısı hükümeti destekleyen halk hareketinin Kasım 2013’te başlattığı ve Onur Devrimi olarak adlandırılan gösteriler sonrası Yanukoviç Moskova’ya kaçmak zorunda kaldı.

Moskova Ukrayna’yı ekonomik ablukaya aldıktan sonra 2014’te Kırım’ı işgal etti. Rusya ayrıca 2015’te Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçıları destekleyerek Donetsk ve Donbass bölgelerini işgal etti.

21 Şubat 2022’de Putin yönetimi Ukrayna’yı topyekun işgal kararı aldı. Kiev güçlerinin savunması karşısında planını ilerletemeyen Rusya ülkenin doğu kesimlerinde saldırılarını sürdürüyor.