Deprem Suriye’de arkeolojik alanlara zarar verdi: Hasarlardan en büyük payı Halep aldıhttps://turkish.aawsat.com/home/article/4142856/deprem-suriye%E2%80%99de-arkeolojik-alanlara-zarar-verdi-hasarlardan-en-b%C3%BCy%C3%BCk-pay%C4%B1
Deprem Suriye’de arkeolojik alanlara zarar verdi: Hasarlardan en büyük payı Halep aldı
Son deprem sonucunda hasar gören birkaç Suriye arkeolojik alanından kareler (SANA)
Şam'daki Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü dün yaptığı bilgilendirmede, deprem sonucu bazı arkeolojik alanların hasar gördüğünü bildirdi.
Halep Kalesi, değirmenin bazı bölümlerinin yıkılması, çatlakların, yarılmaların meydana gelmesi ve kuzey doğu surlarının bazı bölümlerinin yıkılması dahil olmak üzere küçük ve orta dereceli hasarlara maruz kaldı. Ayrıca Eyyubi Camii’nin minaresinin tepesinin büyük bir kısmı yıkıldı. Kale girişleri hasar gördü ve Memlük burçlarının girişi de dahil olmak üzere taşların bir kısmı düştü.
Osmanlı imarethanesi de hasar gören alanlardan biri oldu. Ayrıca Halep Ulusal Müzesi sergi alanı içindeki bazı müze eserleri de hasar gördü ve müzenin cephesinde çatlaklar oluştu.
Eski Halep şehri de hasar gördü. Birçok özel konutta çökmeler meydana geldi ve çatlaklar oluştu. Batı surlarına bitişik tarihi Akabe Mahallesi'nin hasar gördüğü ve yıkıldığı yer, Bab-ı Antakya’ya çok da uzak değil. Tarihi binaların bulunduğu Celum semtinde, eğimli tavanların, duvarların ve cephelerin bazı bölümlerinin düşmesi de dahil olmak üzere ciddi yapısal hasar meydana geldi. Hendek Caddesi'ndeki eski özel evler, Halep'teki tarihi camilerin bir dizi minaresinin düşmesine ek olarak orta ve küçük hasarlardan etkilendi.
Eski şehrin merkezindeki bir tepede yer alan Halep Kalesi, dünyanın en büyük ve en eski kalelerinden biridir ve 12. yüzyıldan 14. yüzyıla kadar olan dönemdeki askeri gücün bir örneğidir. Ayrıca M.Ö. 10. yüzyıldan İslami dönemlere kadar uzanan medeniyetlerin kanıtlarını da içerir. Bu, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) onu Dünya Mirası Listesi'ne dahil etmesine neden oldu.
Hama kentinde, Şeyh Anbar Mahallesi’ndeki el-Barazi evi de dahil olmak üzere bazı arkeolojik yapıların tarihi cephelerinin bir kısmı yıkıldı. Başura Mahallesi’ndeki diğer tarihi binaların duvarlarında çatlaklar oluştu.
Selimiye şehrinde İmam İsmail Camii'nin minaresinin üst bölümünün bir kısmı devrildi ve caminin cephesi çatladı. Şemimiş Kalesi'nin dış surlarının bir kısmı da yıkıldı. Suriye kıyısındaki Tartus'ta Markab Kalesi içindeki bazı yapılar hasar gördü ve kuzey tarafındaki yuvarlak bir burçtan bir blok düştü. Sarp kayalıklardan kopan parçalar Kadmus Kalesi'nin yakınlarına düştü ve kalenin çevresindeki bazı mütevazı konut binalarının yıkılmasına neden oldu. Ayrıca Humus kentinin batısındaki Kusayr kentinde Ulu Cami'nin minaresinin yıkılması da kayıtlara geçti.
Sudan İçişleri Bakanı Şarku'l Avsat'a konuştu: Hartum güvende ve polis konuşluhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5168039-sudan-i%CC%87%C3%A7i%C5%9Fleri-bakan%C4%B1-%C5%9Farkul-avsata-konu%C5%9Ftu-hartum-g%C3%BCvende-ve-polis-konu%C5%9Flu
Sudan İçişleri Bakanı Şarku'l Avsat'a konuştu: Hartum güvende ve polis konuşlu
Sudan'ın yeni İçişleri Bakanı Babiker Samra (Sudan Egemenlik Konseyi medyası)
Sudan İçişleri Bakanı Babiker Samra, Hartum'daki evlerini terk eden vatandaşları geri dönmeye çağırdı. Sudan'ın başkenti Hartum'un geçtiğimiz mayıs ayında Hızlı Destek Kuvvetleri’nden (HDK) geri alınmasının ardından ortaya çıkan güvenlik sorunlarının kontrol altına alınması ve polislerin eyaletin tüm bölgelerine yayılmasıyla güvenli hale geldiğini vurguladı.
Samra, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Vatandaşların geri dönüşü güvenliğin sağlanmasına yardımcı oluyor, çünkü bazı silahlı gruplar yoğun hareketin olmadığı mahallelerde suç işliyorlar. Suçun olmadığı bir toplum yoktur... Şu anda savaş sonrası bir dönemdeyiz, ancak polisimiz başkent ve çevresindeki diğer bölgeleri tamamen kontrolü altına aldı” ifadelerini kullandı. Samra, vatandaşları, herhangi bir saldırıya uğradıkları takdirde günün her saati hizmet veren karakollara başvurmaları konusunda uyardı. Özellikle Hartum'da vatandaşlara saldırdığı ve bazen düzenli kuvvetlerin üniformasını giydiği iddia edilen silahlı gruplar hakkında bakan, “Düzenli kuvvetler disiplinlidir ve vatandaşları çetelerden korur... Askeri üniforma veya diğer kuvvetlerin üniformasını giyen gruplar var, ancak bunlar kontrol altına alındı ve iddia edildiği kadar büyük değiller” dedi.
Tarihi eser kaçakçılığı
Öte yandan Samra, Atbara şehrinde tarihi eserleri ülke dışına kaçırmak isteyen yabancılar yakalandığını ve şu anda yargılanmakta olduklarını bildirdi. Onları tarihi eser kaçakçılığı konusunda uzmanlaşmış bir çete olarak nitelendiren Samra, uyruklarını ve eserleri kaçırmak istedikleri ülkeyi belirtmedi.
Sudan Ulusal Müzesi'nin yağma ve hırsızlık sonucu tahrip olan içinin görüntüsü (Sudan Ulusal Arkeoloji Kurumu)
Yetkililer, HDK’yi Sudan müzelerinden binlerce yıllık eserleri çalmak ve kaçırmakla suçladı.
Interpol aracılığıyla Sudan dışına kaçırılan eserlerin geri getirileceğini taahhüt eden Samra, “Interpol ile büyük bir iş birliği içindeyiz ve önümüzdeki dönemde önemli bilgiler alacağımızı umuyoruz. Milisler Sudan'ın tarihi eserlerini çaldı ve tahrip etti, Sudan'daki müzelere ve üniversitelere saldırarak demografik bir değişim yaratmak için savaş başlattılar. Bunun arkasında gizli eller var, ancak silahlı kuvvetler ve onlara destek veren diğer güçler bu durumu durdurdu” şeklinde konuştu. Samra, müzelerden ve arkeolojik sit alanlarından çalınan eserleri tespit etmek için soruşturma birimi ve Kültür ve Enformasyon Bakanlığı'ndan oluşan bir komite kurulduğunu, şikayetler açıldığını, çalınan eserlerin belirlendiğini ve şu anda soruşturma biriminin bu eserleri araştırmaya başladığını ve Interpol'e bildirildiğini belirtti.
Polis merkezleri
Port Sudan merkezli hükümetin İçişleri Bakanı, ‘terörist milisler’ tarafından hedef alınan polis merkezlerinin rehabilitasyonu ve bakımının karşılaştıkları en önemli zorluklardan biri olduğunu açıkladı. İçişleri Bakanlığı'nın Hartum'a geri döndüğünü, görevlerini normal şekilde sürdürdüğünü ve polisin tüm bölgelere yayıldığını ifade eden Samra şu ifadeleri kullandı: “Vatandaşların ihbar ve şikayetlerini alan polis karakollarının sayısı, faaliyette olan 101 karakolun 98'ine ulaştı. Başkent Hartum'da güvenliği sağlamak için sabit ve hareketli devriyeler, gece ve gündüz devriyeleri görevlendirildi. Başkentte savaş çıktığında polis mevcuttu, ancak karargahları tahrip edildikten sonra kuvvetler Kerri gibi başka bölgelere çekildi.”
Hartum'da tahrip olmuş mülklerini inceleyen Sudanlılar (AFP)
Hartum eyaleti, 2023 yılının nisan ayı ortasında başlayan savaştan bu yana, ordu ile HDK arasındaki çatışmalardan kaçmak için başka eyaletlere göç eden vatandaşların sürekli geri dönüşüne tanık oluyor.
Sudan'da savaş, 15 Nisan 2023'te başkent Hartum'da HDK ile ordu arasında başkenti kontrol altına almak için patlak verdi. Çatışmalar Hartum'dan banliyölerine, özellikle de Omdurman'a sıçradı ve büyük yıkıma yol açtı. Bu da milyonlarca insanın başkenti terk ederek diğer eyaletlere ve hatta Sudan dışına göç etmesine neden oldu. Ordu, 20 Mayıs 2025'te başkentin kontrolünü geri aldı ve yetkililer, şehrin korkunç yıkımının ardından daha da zorlu görünen bir görev olan şehrin yeniden inşasına başladı. Ancak yeniden inşa çalışmasının çok zorlu bir görev olması bekleniyor. Hükümet, Sudan genelinde yeniden inşa maliyetinin yaklaşık 700 milyar dolar olacağını tahmin ediyor ve bunun yaklaşık yarısı sadece Hartum'a ait.
Hükümetin taahhütleri
Sudan Başbakanı Kâmil İdris, cumartesi günü, mayıs ayında göreve geldikten sonra ilk kez ziyaret ettiği, iki yılı aşkın bir süredir savaşın yol açtığı büyük yıkıma tanık olan başkent Hartum'u yeniden inşa etme sözü verdi.
Hartum'da topçu bombardımanı sonucu tahrip olmuş bir hastane (Reuters)
Yeni Başbakan, tahrip olmuş şehir havaalanını, köprüleri ve su istasyonlarını kapsayan bir inceleme turunda, şiddetten kaçan milyonlarca insanın en azından bir kısmının geri dönmesi ihtimaline karşı kapsamlı onarım projeleri sundu. İdris, “Hartum yeniden gururlu bir ulusal başkent olacak” dedi.
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan da cumartesi günü, yaklaşık iki yıl boyunca HDK’nin kontrolünde olan ve geçtiğimiz mart ayında ordunun geri aldığı Hartum Havaalanı’na geldi. Hartum Eyaleti Basın Bürosu'na göre Kâmil İdris, ordu karargahını ve şehir havaalanını ziyaret etti. Bu iki ulusal simge, bu yılın başlarında Cumhurbaşkanlığı Sarayı’yla birlikte geri alınmalarıyla ordunun başkentteki zaferini pekiştirdi.
Hartum Havaalanı’nın, başkentte iki yıldan fazla süren savaşın ardından maruz kaldığı yıkımın görüntüsü (Reuters)
Savaşın başlarında Kızıldeniz kıyısındaki Port Sudan'a taşınan ve halen buradan faaliyetlerini sürdüren ordu yanlısı hükümet, ülkenin diğer bölgelerinde çatışmalar devam etmesine rağmen bakanlıkların Hartum'a geri dönmesi için planlamalara başladı. Yetkililer, cesetleri uygun şekilde gömmek, binlerce patlamamış mühimmatı temizlemek ve idari hizmetleri yeniden başlatmak için başkentte operasyonlara başladı. Hartum'un kuzeyinde Sudan'ın en büyük petrol rafinerisi olan el-Cili Rafinerisi’ni ziyaret eden İdris, ‘ulusal tesislerin eskisinden daha iyi hale geleceğini’ vaat etti. Ocak ayında tahrip edilen rafineri daha sonra HDK’den geri alındı, ancak daha önce günde 100 bin varil işleyen tesisin yeniden rehabilitasyonu yıllar alacak ve en az 1,3 milyar dolar tutacak.