Husilere karşı Yemen-BAE koordinasyonu

BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan, Dubai'de Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ile görüştü (Reuters)
BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan, Dubai'de Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ile görüştü (Reuters)
TT

Husilere karşı Yemen-BAE koordinasyonu

BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan, Dubai'de Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ile görüştü (Reuters)
BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan, Dubai'de Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ile görüştü (Reuters)

Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik, Dubai'de düzenlenen Dünya Hükümet Zirvesi'nde, Husilerin petrol ihraç limanlarına yönelik saldırılarını ortadan kaldırmaya yönelik koordinasyon ve projelerin tamamlanması ve ekonomiyi desteklemek için verilen bağış taahhütlerinin hayata geçirilmesi için çabalarını yoğunlaştırdı.
Yemenli resmi kaynaklar, Abdülmelik'in Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed Al Nahyan ile bir araya geldiğini bildirdi. Liderler iki ülkenin ortak endişelerini ve Husi milislerinin uzlaşmazlığı ve siyasi çözüm ve insani ateşkesin yenilenmesi çabalarını reddetmesi karşısında Suudi Arabistan ve BAE liderliğindeki Meşruiyeti Destekleme Koalisyonu ile ortak koordinasyon konusunu ele aldılar.
Şarku’l Avsat’ın Yemen resmi haber ajansı SABA’dan aktardığı habere göre toplantıda terörist Husi milislerin ulusal ekonomik tesislere yönelik saldırılarını, uluslararası transfer yollarına yönelik tehdit oluşturmasını ve bunların insani durum, uluslararası güvenlik ve barış üzerindeki yıkıcı etkilerini ortadan kaldırmak için koordineli önlemlerin ele alındığını bildirdi. Ajansa göre, Yemen başbakanı, BAE Devlet Başkanına son gelişmeler, Husilerin petrol limanlarına ve tesislerine yönelik tehditleri ve bunun sonucunda ortaya çıkan zorluklar ışığında, insani durumun istikrarını korumak için hükümet tarafından uygulanan (Başkanlık Konseyi'nin desteğiyle ) reformlar hakkında bilgi verdi.
Ülkesindeki reformlar için gereken desteğe ve hükümetinin üç referansa dayalı olarak barış çabalarına yönelik kararlı duruşuna işaret eden Abdulmelik, Yemen-BAE mutabakatları ve hayati projelerde ortak yatırımların beklenen etkisine de değindi. Yemen Başbakanı, BAE'nin stratejik “Hasan Barajı” projesi, geçici başkent Aden'de 120 megavat kapasiteli bir elektrik santrali kurma projesi ve Yemen Merkez Bankası'na verdiği desteği dile getirdi.
Yemen hükümetinin çabaları bağlamında resmi kaynaklar, Abdulmelik'in Dubai'deki Dünya Hükümet Zirvesi'nin oturum aralarında Arap Para Fonu Genel Direktörü ve Yönetim Kurulu Başkanı Abdurrahman el-Hamidi ile Yemen ekonomisini desteklemek için Fon aracılığıyla açıklanan destek taahhütlerinin hayata geçirilmesini hızlandırma konusunu görüştüğünü bildirdi. Aynı kaynaklara göre toplantıda, hükümetin ortaya çıkan ekonomik zorluklara yanıt olarak Arap Para Fonu ile imzalanan ekonomik reform programı çerçevesinde gerçekleştirdiği reformlar ve gelecekteki işbirliği umutları ele alındı.
Yemen Başbakanı, Arap Para Fonu Genel Müdürü'nden, Fonun Yemen'de uyguladığı programlara ve bunlardan son dönemde ne ölçüde yararlanıldığına ilişkin açıklama dinledi. Abdulmelik Fonun ulusal finans kurumlarının yeteneklerini geliştirme konusundaki istekliliği ve Yemen dosyasının bölgesel ve uluslararası düzeylerde bir öncelik olmasına yönelik övgü dolu ifadeler kullandı. Son gelişmelerin müdahaleler ve zorluk düzeyine ulaşan istisnai eylemler gerektirdiğini vurgulayan Abdulmelik, bu eylemlerin hükümetinin ulusal ekonominin istikrarını koruma ve insanların acısını hafifletme çabalarına destek vermesini istedi.
Yemen Başbakanı ayrıca Dubai’deki zirvede Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva ile bir araya geldi.  Yemen Başbakanı ve IMF Başkanı, mevcut işbirliği alanlarını ve devlet kurumlarının rolünü geliştirmek için ortak hareket etmenin önemini görüştü. Görüşmede Yemen hükümetinin mevcut reformlarını ilerletme, ekonomik zorlukları ele alma ve insanların çektiği acıları hafifletme çabalarına IMF’nin sağlayabileceği katkılar konuşuldu.
SABA haber ajansının aktardığına göre Abdülmelik, hükümetinin IMF ve bölgesel ve uluslararası ortaklarla işbirliği yapmaya istekli olduğunu dile getirdi. Hükümetin işbirliği sürecinde raporlar veya periyodik toplantılar yoluyla şeffaf veriler sağlayacağını söyleyen Abdulmelik, “Böylece ekonomik, finansal ve parasal koşulların ve ulusal kurumların zorlukların üstesinden gelme ve yükümlülüklerini yerine getirme yeteneklerinin doğru değerlendirilmesi ve yerel ve uluslararası düzeyde güvenilirliliğin artması sağlanacak.” diye konuştu.
Abdulmelik, kapasite geliştirme ve uzmanlık transferi alanlarında IMF tarafından sağlanan teknik desteği övdü. Yemen Başbakanı, "çatışma halindeki ülkelerin yaşadığı zorlukları içeren ve bu ülkelerin ekonomik istikrarı yeniden tesis etmelerini ve kalkınma yolunu yeniden başlatmalarını sağlayan özel programların olması gerektiğinin" altını çizdi.
Hükümetinin ulusal ekonominin ve yerel para biriminin istikrarını sağlamaya devam etmek ve devletin kamu kaynaklarını güçlendirmek için kapsamlı reformlar uygulamak konularında istekli olduğunu söyleyen Abdulmelik, “Hükümet aynı şekilde, harcamaları rasyonalize etme, şeffaflık ilkelerini güçlendirme ve yolsuzlukla mücadele etme konularında da istekli” dedi.



Hamas, Gazze Şeridi'nde dokuz Filistinlinin öldürülmesinin ardından İsrail'i ateşkesi ihlal etmekle suçladı

Han Yunus'taki Filistinliler (AFP)
Han Yunus'taki Filistinliler (AFP)
TT

Hamas, Gazze Şeridi'nde dokuz Filistinlinin öldürülmesinin ardından İsrail'i ateşkesi ihlal etmekle suçladı

Han Yunus'taki Filistinliler (AFP)
Han Yunus'taki Filistinliler (AFP)

Hamas bugün, Gazze Şeridi'nde dokuz Filistinlinin öldürülmesinin ardından İsrail'i ateşkesi ihlal etmekle suçladı.

Şarku’l Avsat’ın Quds News Network’ten aktardığına göre Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, “İşgal ordusunun bu sabah bombardıman ve ateş açarak Gazze Şeridi'nde çok sayıda Filistinliyi öldürmesi ateşkes anlaşmasının ihlali anlamına geliyor” dedi.

Kasım, çeşitli taraflara ‘işgalci İsrail’in davranışlarını izlemeleri ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek konusunda arabuluculara verdiği taahhütlerden kaçmasına izin vermemeleri’ çağrısında bulundu.

cdfgrthy
Gazze'de kaldığı çadırdan dışarı bakan Filistinli bir çocuk, 14 Ekim 2025 (Reuters)

Filistin Enformasyon Merkezi, ‘İsrail insansız hava araçlarının (İHA) Gazze şehrinin doğusundaki Şucaiye mahallesinde evlerini kontrol eden vatandaşlara ateş açması sonucu beş vatandaşın hayatını kaybettiğini’ bildirdi.

İsrail ordusu ise sarı hattı geçerek Gazze'nin kuzeyinde operasyonlara katılan güçlere yaklaşan bir dizi şüpheliyi tespit ettiğini iddia etti.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X platformundaki resmi hesabında şunları yazdı: “Bugün erken saatlerde, anlaşmayı ihlal ederek sarı hattı geçip Gazze'nin kuzeyinde operasyonlarını sürdüren İsrail güçlerine yaklaşan bir dizi şüpheli tespit edildi.”

Paylaşımın devamında, “Çağrılara uymayı reddeden ve yaklaşmaya devam eden şüphelileri uzaklaştırmak için birkaç girişimde bulunuldu ve tehdidi ortadan kaldırmak için onlara ateş açıldı. İsrail ordusu, Gazze Şeridi sakinlerine İsrail ordusunun talimatlarına uymaları ve bölgede konuşlanmış güçlere yaklaşmamaları çağrısını yineliyor” ifadeleri yer aldı.

Ayrıca yerel basında yer alan haberlere göre, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'a düzenlenen İsrail saldırısında bir kişi yaşamını yitirdi, bir kişi de yaralandı.

Haberlerde, işgal güçlerinin Refah'ın kuzeybatısındaki eş-Şakuş bölgesi civarında yoğun ateş açtığı ve Refah yakınlarında İHA’ların alçaktan uçuş yaptığı ifade edildi.

dfgthy
Gazze'de kaldığı çadırın yanındaki enkazı temizlemeye çalışan Filistinli bir kadın (Reuters)

Geçtiğimiz perşembe günü, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşını sona erdiren bir anlaşma açıklandı ve Hamas ile İsrail arasındaki ateşkes anlaşmasının ilk aşaması cuma öğleden sonra yürürlüğe girdi.


Erdoğan, Gazze mutabakatı hükümlerinin harfiyen uygulanması gerektiğinin altını çizdi

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Şarm El-Şeyh'te anlaşma belgesinin imzalanması sırasında (AP)
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Şarm El-Şeyh'te anlaşma belgesinin imzalanması sırasında (AP)
TT

Erdoğan, Gazze mutabakatı hükümlerinin harfiyen uygulanması gerektiğinin altını çizdi

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Şarm El-Şeyh'te anlaşma belgesinin imzalanması sırasında (AP)
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Şarm El-Şeyh'te anlaşma belgesinin imzalanması sırasında (AP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmek için Şarm el-Şeyh anlaşmasının sıkı bir şekilde uygulanmasının ve ABD'nin bu dönemde İsrail'e baskı yapmaya devam etmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Anadolu Ajansı, Erdoğan'ın kış başlamadan önce Gazze halkının ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü çabayı göstereceğini ve Şeridin yeniden inşasının "son derece önemli" olduğunu vurguladığını aktardı. Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump'ın kendisine "bu dönemde temasları ve telefon diplomasisini sürdürme arzusunu" ilettiğini ve "her düzeyde görüşmelerimizi sürdüreceğimizi" belirttiğini kaydetti.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı tarafından bugün yayınlanan tutanağa göre, Erdoğan, Şarm el-Şeyh'ten dönüş yolunda gazetecilere yaptığı açıklamada, Batılı ülkelerin Filistin devletini tanıma kararlarının iki devletli çözümün temel yapı taşları olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye Cumhurbaşkanı, "Filistin sorununun tek çözümü, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi olarak birleşik bir Filistin devletinin kurulmasıdır" ifadelerini kullandı.

ABD, Mısır, Türkiye ve Katar liderleri, dün Mısır'ın tatil kenti Şarm el-Şeyh'te Gazze'deki savaşı sona erdirmek için bir anlaşma imzaladılar. Donald Trump'ın çağrısıyla imzalanan anlaşma, İsrail ile Hamas arasında ateşkes ve rehine ve tutuklu değişimini öngörüyor. ABD Başkanı, bu olayı "Ortadoğu için büyük bir gün" olarak nitelendirdi.


Ben-Gvir, bir hafta içinde ikinci kez Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 8 Ekim'de Mescid-i Aksa'nın avlusunda yerleşimcilerle birlikte (Reuters)
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 8 Ekim'de Mescid-i Aksa'nın avlusunda yerleşimcilerle birlikte (Reuters)
TT

Ben-Gvir, bir hafta içinde ikinci kez Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 8 Ekim'de Mescid-i Aksa'nın avlusunda yerleşimcilerle birlikte (Reuters)
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 8 Ekim'de Mescid-i Aksa'nın avlusunda yerleşimcilerle birlikte (Reuters)

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, bu sabah İsrail polisinin koruması altında Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi.

Kudüs İslami Vakıflar İdaresi tarafından yapılan basın açıklamasında, “İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Sukot Bayramı'nın son gününde, onlarca yerleşimciyle birlikte Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi” denildi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, baskın sırasında yerleşimciler, işgal polisinin koruması altında Mescid-i Aksa'nın avlusunu gezdi ve mescidin doğu kısmında Talmud ayinleri gerçekleştirdi.

dfgrt
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve bir grup yerleşimci Mescid-i Aksa'nın avlusuna düzenlenen baskın sırasında (Arşiv – WAFA)

WAFA’ya göre bu saldırı, işgal güçlerinin Mescid-i Aksa'nın kapılarında ve işgal altındaki Kudüs'ün Eski Şehrinde askeri önlemlerini sıkılaştırarak, bölgeye giren Müslümanlara engeller çıkarmasıyla aynı zamana denk geldi.

WAFA, ‘aşırılıkçı bakan Itamar Ben-Gvir'in bir hafta içinde ikinci kez Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediğini’ belirtti. Ben-Gvir, geçtiğimiz çarşamba günü, Sukot Bayramı'nın ikinci gününe denk gelen tarihte bin 200 yerleşimciyle Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemişti.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı bugün, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesini ve İsrail işgal polisinin koruması altında aşırı sağcıların baskın ve kışkırtıcı uygulamalarını en şiddetli şekilde kınadı.

Bakanlık tarafından bugün yapılan basın açıklamasında, bunun ‘uluslararası hukuk ve uluslararası insani hukukun açık bir ihlali, kınanması gereken bir adım ve kabul edilemez bir provokasyon’ olduğu ifade edildi. Bakanlık, ‘İsrail'in işgal altındaki Kudüs şehri ve İslam ve Hristiyan kutsal mekanları üzerinde hiçbir egemenliği olmadığını’ vurguladı.