İngiltere'deki hastanelerde kanalizasyon sızıntısı ulusal skandala dönüştü

En yüksek pis su sızıntısı Leeds Eğitim/Öğretim Hastanesi’nde

Liberal Demokrat Parti lideri Sir Ed Davey durumu "ulusal bir skandal" olarak nitelendirdi (Reuters)
Liberal Demokrat Parti lideri Sir Ed Davey durumu "ulusal bir skandal" olarak nitelendirdi (Reuters)
TT

İngiltere'deki hastanelerde kanalizasyon sızıntısı ulusal skandala dönüştü

Liberal Demokrat Parti lideri Sir Ed Davey durumu "ulusal bir skandal" olarak nitelendirdi (Reuters)
Liberal Demokrat Parti lideri Sir Ed Davey durumu "ulusal bir skandal" olarak nitelendirdi (Reuters)

Martina Pete
İngiltere'deki hastanelerde geçtiğimiz yıl yüzlerce kanalizasyon sızıntısı olayı yaşanırken, hastaların sızan pis su nedeniyle kayarak düştüğü ve tavanlarından taşların düştüğü ifade edildi.
Ulusal Sağlık Servisi kurumuna bağlı yaklaşık 55 hastane kuruluşundan (NHS/ Ulusal Sağlık Hizmeti hastanesinden/ devlet hastanesinden) alınan rakamlar, İngiltere'deki hastanelerde son 12 ayda 456 kanalizasyon sızıntısı meydana geldiğini gösteriyor.
Leeds Eğitim Hastanesi, 105 ile en yüksek sızıntı sorunu sayısını kaydederken North Tees ve Hartlepool hastanelerinde ise 80 su sızıntısı vakası kaydedildi.
Muhalefetteki Liberal Demokratlar, Bilgi Edinme Özgürlüğü Yasası (Freedom of Information Act) kapsamında yaşananlar hakkında talepte bulunurken, resmi veriler, bu sızıntıların niteliğini ve yerini ayrıntılı olarak açıklıyor.
Raporlarda, hasar gören hastane bölümleri arasında, günlük solunum ünitesinde tavandan ‘renkli su’ sızdığı, güvenlik ofisine idrar ve ‘dışkı’ sızdığı ve hasta servislerine idrar sızdığı bildirildi.
Öte yandan Harlow'daki Princess Alexandra Hastanesi personeli, bir hastanın yataktan inmek üzereyken ‘su nedeniyle’ kayarak düştüğünü kaydetti.
Bir görevli ise ‘çalışanların tavandan büyük bir sızıntı fark ettiğini ve tavandaki taşların bir kısmının ameliyathane bölümüne düştüğünü’ ifade etti.
Başka bir kanalizasyon sızıntısı, Kaza ve Acil Durum bölümündeki bir personel tarafından kaydedildi. Personel, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Tuvaletinden sızan lağım suyu nedeniyle bekleme salonuna koştum. Oradaki koku iğrenç ve korkunçtu. Bölüm o kadar güvensizdi ki su sızıntısını kontrol altına almak zordu” dedi.
Söz konusu personel açıklamasına şöyle devam etti:
“Özellikle hastalardan biri bekleme salonunun girişinde yere yığılıp neredeyse suya düşüyor olduğu için her yeri sızan kanalizasyon ve pis kokularla dolu bir departmanı yönetmek çok utanç verici.”
Liberal Demokrat Parti lideri Ed Davey, ‘ulusal skandalı’ ortaya çıkaran bu rakamların ciddiyetine dikkati çekti ve İngiliz hükümetini ‘kanalizasyon sızıntısından mustarip hastaneleri onarmak için acil fon sağlamaya’ çağırdı.
Ed Davey, "Bu ulusal bir skandal. Ülkemizin hastaneleri yıllardır bakımsızlıktan çöküyor. Hastalar bu tür koşullarda tedavi edilmemeli ve kendini işine adamış hemşireler, kokuşmuş lağımları temizleme rezaletine maruz bırakılmamalı” dedi.
Davey, "Bu 'Muhafazakar' hükümetin vaat ettiği yeni hastanelerin inşasına dair hala bir belirti yok" dedi. Davey, “Hükümet, partinin seçim beyannamesinde verdiği sözü yine yerine getirmeyerek halkı hafife aldı. İster hastane binaları açısından, ister ambulans hizmetleri için tehlikeli bekleme süreleri açısından olsun sevgili NHS tesislerimiz her fırsatta çöküyor” açıklamasında bulundu.
Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Davey, ‘hükümetin harekete geçmemesi durumunda hastaların ve personelin güvenliği tehdit edileceğinden, hükümetin kanalizasyon suyuyla dolup taşan hastaneleri onarmak için acil fon sağlaması gerektiğini’ vurguladı.
Söz konusu iddialara yanıt olarak, İngiliz hükümeti Ulusal Sağlık Hizmetinin binalarını geliştirmek ve bu tesisleri modernize etmek için rekor meblağlarda’ yatırım yaptığını vurguladı.
Rakamlarla ilgili yorum yapan Sağlık ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sözcüsü, “Her NHS kuruluşunun, binalarının bakımını yapma konusunda kanun gereği bireysel sorumluluğu olsa da, NHS binalarını iyileştirmek ve modernize etmek için rekor meblağlarda yatırım yapıyoruz. Personele, bu yıl 4,2 milyar sterlin (5,5 milyar dolar) sağlamak da dahil olmak üzere, hastalara birinci sınıf sağlık hizmeti sağlamak için tesisler temin ediyoruz. Ayrıca önümüzdeki iki yılda 8,4 milyar pound (10,8 milyar dolar) tahsis edeceğiz” dedi.
Sözcü “Yeni hastaneler programının ilk dört yılında daha büyük bir ölçekte, 3,7 milyar pound (4 milyar 440 milyon dolar) yatırım yaptık ve bu program kapsamında duyurulan tüm planları uygulama taahhüdümüzü yerine getiriyoruz" dedi.



İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İrlanda Başbakanı Leo Varadkar'ın görevinden "sürpriz istifa" kararı, bu kararın hemen öncesinde İrlanda kökenli ABD Başkanı Joe Biden'ın yüzüne kameralar önünde Gazze konusunda sitem ettiği konuşması nedeniyle gündemdeki yerini koruyor.

İrlanda'da 2017'den bu yana Fine Gael partisinin genel başkanlığını yürüten 45 yaşındaki Varadkar, dün başkent Dublin'de yaptığı istifa açıklamasında, ülkesine liderlik ettiği süreyi "hayatının en tatmin edici dönemi" olarak tanımladı.

İki kez İrlanda Başbakanı olarak görev yapan Varadkar, konuşması sırasında duygulanarak, görevini bırakma nedenlerinin "hem kişisel hem de siyasi" olduğunu belirtti.

Başbakanlık görevinden istifa eden Varadkar, parlamento üyesi olarak kalmaya devam edecek.

İrlanda ve İngiliz basını, istifa kararının "sürpriz" olduğu ve Varadkar'ı böyle bir karar almaya iten nedenin henüz bilinmediğini belirtti.

- Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu

Başbakanlık görevini üstlendiğinde 38 yaşında ve ülkesinin "en genç Başbakanı" ünvanına sahip olan Varadkar, istifa kararının hemen öncesinde Aziz Patrick Günü dolayısıyla ABD'ye ziyaret gerçekleştirmişti.

Leo Varadkar'ın, İrlanda asıllı ABD Başkanı Biden'ın Beyaz Saray'da Aziz Patrick Günü için verdiği davette, Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu.

Varadkar, konuşmasında, Biden'a, İrlandalıların Filistin halkıyla empati kurmasının nedeninin, Gazze halkının kendi yaşadıklarına benzer acılar çekmesi olduğunu hatırlatmıştı.

- "Gazze halkının gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz"

Gazze'deki insanlık dramını, ülkesinin sömürgeleştirildiği dönemde yaşananlara benzeten Varadkar, "Kendi tarihimizi onların gözlerinde görebiliyoruz." ifadesiyle ABD Başkanı'na sitemde bulunmuştu.

Varadkar, "Dünyayı dolaştığımda liderler bana sık sık 'İrlandalıların, Filistin halkına karşı neden bu kadar empati duyduğunu' soruyor. Cevabı basit, onların gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz. Yerlerinden edilmesi, mülklerinin ellerinden alınması, ulusal kimlikliklerinin kabul edilmemesi, zorunlu göç, ayrımcılık ve açlığın hikayesi..." ifadelerini kullanmıştı.

İrlanda'nın, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına Avrupa'da en çok karşı çıkan ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Varadkar, İrlandalıların, Gazze'de yaşanan felaketten derin endişe duyduğunu belirtmişti.

Biden'a, bir İrlandalı olarak demokrasinin gerekliliklerini yerine getirmesi ve Gazze'deki dramın son bulmasına öncülük etmesi çağrısında bulunan Varadkar, "Gazze halkı, acil gıdaya, ilaca, barınağa ve özellikle de bombardımanın durmasına ihtiyaç duyuyor." demişti.

- Varadkar, İsrail için "Öfke gözlerini kör etmiş" ifadesini kullanmıştı

İrlanda parlamentosunun alt kanadı Dail'de yapılan bir oturumda da İsrail'in artık ABD dahil dünyadaki hiçbir ülkeyi dinlemediğini kaydeden Varadkar, "Öfke gözlerini kör etmiş durumda ve gittikleri yolda ilerleyerek uzun vadede kendi güvenlikleri açısından durumu çok daha kötü hale getireceklerine inanıyorum." ifadesini kullanmıştı.

Ayrıca, Varadkar, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'e geçen ay gönderdiği mektupta, AB'den İsrail'le ticari bağların gözden geçirilmesini talep etmişti.

Varadkar, AB'nin, Gazze konusunda açık ve güçlü bir tutum benimsemeyerek ve çifte standart uyguladığı algısı vererek "kredibilitesini kaybettiği" uyarısında da bulunmuştu.

- İrlanda, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor

Varadkar başta olmak üzere İrlanda, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor.

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael Higgins de Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini'nin, "İsrail'in UNRWA'yı yok etme kampanyası yürüttüğü" açıklamalarına atıfta bulunarak, böyle bir kampanyanın başlatılmasını "utanç verici bir rezalet" olarak nitelemişti.

İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin de Gazze'deki insani krizi "insan yapımı" olarak nitelemiş ve "tamamen kabul edilmez" olduğunu belirtmişti.

Ayrıca, İrlanda, bazı ülkelerin UNRWA'ya finansal desteği kesme kararının ardından Ajans'a 20 milyon avroluk finansal destek sağlayacağını açıklamıştı.