Samsung kullanıcı sesini kullanan yapay zeka sekreter üretti

Samsung, kullanıcının sesini kullanarak yanıt verebilecek telesekreter teknolojisi geliştiriyor

Bir kadın yeni Samsung akıllı telefonunu inceliyor (AP)
Bir kadın yeni Samsung akıllı telefonunu inceliyor (AP)
TT

Samsung kullanıcı sesini kullanan yapay zeka sekreter üretti

Bir kadın yeni Samsung akıllı telefonunu inceliyor (AP)
Bir kadın yeni Samsung akıllı telefonunu inceliyor (AP)

Samsung, akıllı telefon kullanıcılarının çağrılara cevap verememesi durumunda telefon görüşmelerini cevaplayabilmeleri için yapay zeka kullanarak seslerin kopyasını oluşturmaya olanak tanıyan yeni bir teknoloji geliştirdi.
Şarku’l Avsat’ın Alman haber ajansı DPA’dan aktardığına göre bu yeni özellik, kullanıcının herhangi bir telefon aramasını kısa mesaj yazarak yanıtlamasına olanak tanıyan Samsung’un Bixby TextCall hizmetinin bir parçası olarak yalnızca Korece sunuluyor. Samsung, bu yıl içerisinde sesli transkripsiyon özelliğine İngilizce eklemeyi de planlıyor. Bu teknoloji Google’ın, kullanıcının telefon görüşmelerinin belirli bölümlerini otomatik bir şekilde kaydetmek için Google Asistan özelliğini kullanmasındaki başarısının ardından geldi. Yapay zeka kullanan sohbet programı GBT Chat’in yaygınlaşması sayesinde yapay zeka kullanan içerik, üretim teknolojilerine olan ilginin artmasıyla da örtüşüyor.
CNET, Samsung’un yeni özelliğinin kullanıcının sesinin çoğaltılmak olmadığını, böylece aramanın kullanıcı müdahalesi olmadan tamamen otomatik olarak yapıldığını açıkladı. Bixby metin arama hizmeti, kullanıcının cevap veremediğinde herhangi bir telefon görüşmesini cevaplamak için metin mesajı yazmasına olanak tanıyor. Bixby özelliği, metni kullanıcının sesinde duyulabilen bir sesli mesaja dönüştürüyor. Yeni özellik ilk olarak geçen yıl OneUI 5 güncellemesinden sonra geldi. Başlangıçta Korece olarak tanıtıldıktan sonra çok yakında İngilizce olarak da sunulacak.
Samsung ayrıca Galaxy S23 akıllı telefon için Bixby ses oluşturucu özelliğini de kullanıma sundu. Bu sayede akıllı asistan sesin perdesini ve tonunu kopyalayıp analiz edebilecek. Samsung, bu özelliğin bir telefon görüşmesi sırasında metni sese dönüştürmek için Bixby metin arama hizmetini kurmayı amaçladığını söylüyor.



Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
TT

Deepfake videoları tespit etmek giderek zorlaşıyor: Artık gerçekçi kalp atışları var

Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)
Kişilerin rızası ve bilgisi dışında üretilen deepfake görüntüler endişe yaratıyor (Reuters)

Deepfake videoların gelişmiş saptama yöntemlerini yanıltabildiği ve her geçen gün daha gerçekçi hale geldiği tespit edildi. 

Bir kişinin yüzünün ya da vücudunun dijital olarak değiştirilmesiyle oluşturulan deepfake videolar endişe yaratmaya devam ediyor. 

Bu videolar gerçek bir kişinin görüntüsünün yapay zeka kullanılarak değiştirilmesiyle yapılıyor. Aslında bu teknoloji, kullanıcıların yüzünü kediye dönüştüren veya yaşlandıran uygulamalar gibi zararsız amaçlarla da kullanılabiliyor.

Ancak insanların cinsel içerikli videolarını üretmek veya masum insanlara iftira atmak için de kullanılabilmesi ciddi bir sorun teşkil ediyor.

Bu videoların sahte olup olmadığını anlamak için kullanılan gelişmiş yöntemlerden biri kalp atışlarını izlemek. 

Uzaktan fotopletismografi (rPPP) adlı araç, deriden geçen ışıktaki küçük değişiklikleri tespit ederek nabzı ölçüyor. Nabız ölçen pulse oksimetreyle aynı prensiple çalışan bu araç, çevrimiçi doktor randevularının yanı sıra deepfake videoları tespit etmek için de kullanılıyor.

Ancak bulguları hakemli dergi Frontiers in Imaging'de bugün (30 Nisan) yayımlanan çalışmaya göre deepfake görüntülerde artık gerçekçi kalp atışları var.

Bilim insanları çalışmalarına videolardaki nabız hızını otomatik olarak saptayıp analiz eden bir deepfake dedektörü geliştirerek başladı. 

Ardından rPPP tabanlı bu aracın verilerini, EKG kayıtlarıyla karşılaştırarak hassasiyetini ölçtüler. Son derece iyi performans gösteren aracın EKG'yle arasında dakikada sadece iki-üç atımlık fark vardı. 

Ekip aracı deepfake videolar üzerinde test ettiğindeyse rPPP, videoya kalp atışı eklenmese bile son derece gerçekçi bir kalp atışı algıladı. 

Bilim insanları kalp atışlarının videoya kasten eklenebileceği gibi, kullanılan kaynak videodan kendiliğinden geçebileceğini de söylüyor.

Almanya'daki Humboldt Üniversitesi'nden çalışmanın ortak yazarı Peter Eisert "Kaynak video gerçek bir kişiye aitse, bu artık deepfake videoya aktarılabiliyor" diyerek ekliyor: 

Sanırım tüm deepfake dedektörlerinin kaderi bu; deepfake'ler gittikçe daha iyi hale geliyor ve iki yıl önce iyi çalışan bir dedektör bugün tamamen başarısız olmaya başlıyor.

Araştırmacılar yine de sahte videoları saptamanın başka yolları olduğunu düşünüyor. Örneğin sadece nabız hızını ölçmek yerine, yüzdeki kan akışını ayrıntılı olarak takip eden dedektörler geliştirilebilir.

Eisert, "Kalp atarken kan, damarlardan geçerek yüze akıyor ve daha sonra tüm yüz bölgesine dağılıyor. Bu harekette gerçek görüntülerde tespit edebileceğimiz küçük bir gecikme var" diyor.

Ancak bilim insanına göre nihai çözüm deepfake dedektörlerinden ziyade, bir görüntünün üzerinde oynanıp oynanmadığını anlamaya yarayan dijital işaretlere odaklanmaktan geçiyor:

Bir şeyin sahte olup olmadığını tespit etmek yerine bir şeyin değiştirilmediğini kanıtlayan teknolojiye daha fazla odaklanmadığımız sürece, deepfake'lerin saptanmalarını zorlaştıracak kadar iyi olacağını düşünüyorum.

Independent Türkçe, BBC Science Focus, TechXplore, Frontiers in Imaging