Türk Kızılay'dan "Kızılay Yatırım Grubu" açıklaması: Kızılay Derneği, kamu maliyesinden herhangi bir bütçe desteği almamaktadır, vergilerle oluşturulan kamu bütçesi Kızılay'a aktarılmamaktadır

Kızılay Yatırım Grubu'nun, Türk Kızılay'ın insani yardım operasyonlarının finansmanın sağlanmasında uzmanlaştığı, son günlerde yaşanan gelişmeler ve ortaya atılan iddiaların, bunun bilinmemesinden kaynaklandığı bildirildi.

AA
AA
TT

Türk Kızılay'dan "Kızılay Yatırım Grubu" açıklaması: Kızılay Derneği, kamu maliyesinden herhangi bir bütçe desteği almamaktadır, vergilerle oluşturulan kamu bütçesi Kızılay'a aktarılmamaktadır

AA
AA

Türk Kızılay'dan yapılan açıklamada, kuruluşundan bugüne hayırsever milletin desteğiyle varlığını sürdüren Kızılay'ın, tahmin edilebilir ve sürdürülebilir finansman ihtiyacının karşılanması için sermayesi yüzde 100 Kızılay'a ait "yatırım grubu"nun bulunduğu kaydedildi.
Açıklamada, "Kızılay Derneği, insani yardım operasyonlarına odaklanırken, Kızılay Yatırım Grubu da bu operasyonların finansmanını sağlamak üzere uzmanlaşmıştır. Son günlerde yaşanan gelişmeler ve ortaya atılan iddialar, bu dönüşümü bilmemekten kaynaklanmaktadır." denildi. 
Türk Kızılay'ın, kendisine bağışlanan her bir kuruşu ihtiyaç sahiplerine ulaştırdığı ifade edilen açıklamada, "Bu bağışlarla insani yardım malzemesi tedariki ise bu alanda uzmanlaşmış Kızılay Yatırım Grubu üzerinden yapılmaktadır. Böylelikle daha fazla insana ulaşma ve sistemin sürdürülebilirliği imkanına kavuşulmaktadır." bilgisi verildi.
Kızılay Çadır-Tekstil Grubu'nun, çadır stoklarını hep aynı miktarda tutmakla sorumlu olduğu kaydedilen açıklamada, şöyle devam edildi:
"Bu sorumluğunun ardından ise ülkemizde ve dünyada kendisinden talep eden kurum ve kuruluşlar için ücreti mukabili çadır üretimi yapmaktadır. Bunların arasında BM kuruluşları, AFAD, bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları sayılabilir. Çadır-Tekstil Grubu, bu süreçten ürettiği tüm değeri, Kızılay Derneğine aktarmakta ve bu girdi, insani yardım çalışmalarında kullanılmaktadır."

"Kızılay var gücüyle sahada"
Açıklamada, Kızılay Lojistik Grubu ve Kızılay Sistem Yapı Grubu'nun da öncelikli olarak Türk Kızılay'ın ihtiyacı doğrultusunda çalıştığı, aynı zamanda talep eden kurum ve kuruluşlara da hizmet verdiği aktarıldı.
Kızılay'ın, Türkiye Afet Müdahale Planı'nın kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmek için var gücüyle sahada olduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"5 bin Kızılaycı ile 10 il, 65 ilçe, 834 noktada paydaşları ile birlikte yaklaşık 2,5 milyon vatandaşımıza üç öğün ücretsiz beslenme hizmeti sunmakta, Kızılay Lojistik de tüm bu dev operasyona destek vermektedir. Kızılay, bunun yanı sıra afet bölgesindeki kan ihtiyacının karşılanması, mobil sağlık ekipleriyle birinci basamak sağlık hizmetlerinin verilmesi, psikososyal hizmetlerin desteklenmesi, açtığı ücretsiz mağazalarla afetzedelerin ihtiyaçlarının karşılanması gibi hizmetleri tamamen kendisine yapılan bağışlarla karşılamaktadır. Kızılay Derneği, kamu maliyesinden herhangi bir bütçe desteği almamaktadır, vergilerle oluşturulan kamu bütçesi Kızılay'a aktarılmamaktadır."



Rusya, "İran nükleer" çıkmazının çözümüne katkıda bulunmaya hazır olduğunu dile getirdi

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Ocak 2025'te Moskova'daki görüşmelerinin ardından imza töreni için bir araya geldi, (AP)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Ocak 2025'te Moskova'daki görüşmelerinin ardından imza töreni için bir araya geldi, (AP)
TT

Rusya, "İran nükleer" çıkmazının çözümüne katkıda bulunmaya hazır olduğunu dile getirdi

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Ocak 2025'te Moskova'daki görüşmelerinin ardından imza töreni için bir araya geldi, (AP)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Ocak 2025'te Moskova'daki görüşmelerinin ardından imza töreni için bir araya geldi, (AP)

Rusya, İran ve ABD'nin diplomatik ilişkilerinde çıkmaza girmesinin ardından, özellikle uranyum zenginleştirme konusunda tarafların kırmızı çizgilerini korumaya devam etmeleri üzerine, bu çıkmazdan çıkılması için belirleyici bir rol oynamaya hazır olduğunu açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump arasında yapılan son telefon görüşmesi, Moskova ve Washington'un İran'ın nükleer silaha sahip olmasını engelleyecek bir formül bulmaya önem verdiğini gösterdi.

Gelecekteki herhangi bir nükleer anlaşma, Rusya'nın daha önce 2015 nükleer anlaşmasında üstlendiği ve tekrarlayabileceği bir görev olan İran'ın fazla uranyumunun elden çıkarılması gibi teknik çözümler gerektiriyor. Tahran ayrıca anlaşmayı güvence altına almak ve gelecekte ABD'nin çekilmesini önlemek için Moskova ve diğer ülkeleri de sürece dahil etmeye çalışıyor.

Putin'in yakında Tahran'ı ziyaret etmesi planlanıyor. Analistlere göre bu ziyaret, gelecekteki herhangi bir nükleer anlaşmada Rusya'nın tutumunu koordine etmek için fırsat oluşturacak.