Sudan ordusundan sükunet vurgusu

Burhan ve Hamideti arasındaki çekişme sürerken askeri çatışma korkusu devam ediyor.

Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Hamideti (Reuters) ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Burhan. (AFP)
Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Hamideti (Reuters) ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Burhan. (AFP)
TT

Sudan ordusundan sükunet vurgusu

Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Hamideti (Reuters) ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Burhan. (AFP)
Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Hamideti (Reuters) ve Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Burhan. (AFP)

Sudan Ordusu Sözcüsü, halk arasında yayılan endişe dalgasının ardından, Darfur bölgesinden Hartum'a gelen silahlı gruplar taşıyan kamyonlar hakkında dolaşan bilgiler ve fotoğraflara ilişkin açıklamada bulundu. Ülkedeki güvenlik durumunun ‘kontrol altında’ olduğunu vurguladı. Geçiş dönemi konseyi başkanı ve ordunun lideri General Abdulfettah el-Burhan, ordusunun siyasi işlerden çekilme taahhüdünü yineledi. Kalan geçiş dönemi sürecinde ülkeyi yönetecek geniş tabanlı bir sivil hükümetin kurulmasını ve yönetmesini sağlama konusundaki kararlılığını tekrar vurguladı. Bu, Burhan ile Hızlı Destek Kuvvetleri liderleri arasındaki balıca anlaşmazlık noktası olarak biliniyor.
Burhan, Avrupa Birliği Afrika Dış İlişkiler Departmanı Direktörü Büyükelçi Rita Laranjia ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, ülkenin mevcut siyasi krizden güvenli bir şekilde çıkmasını, özgür ve adil seçimlere yol açmasını sağlamak için siyasi sürecin tüm tarafların mutabakatı ile sorunsuz bir şekilde sonuca varmasını dört gözle beklediğini söyledi.
Sudanlı yetkililer dün başkentin bazı bölgelerine büyük askeri güçler konuşlandırdı. Bazı çevreler, ordunun ve Hızlı Destek Kuvvetleri'nin arasındaki gerginliklerin artması nedeniyle yakın bir zamanda çıkabilecek bir savaş için hazırlık olarak değerlendirdi. Hızlı Destek Kuvvetleri lideri ile ‘iktidara yapışanlar’ olarak adlandırdığı grup arasındaki anlaşmazlıkların ortaya çıkmasıyla, ordunun ve Hızlı Destek Kuvvetleri'nin liderleri arasındaki anlaşmazlıklar daha da arttı.
‘Alyoum Altali’ isimli yerel gazetenin haberine göre Ordunun Sözcüsü Albay Nebil Abdullah, ‘ülkenin ‘kontrol altına’ alındığı ve sosyal medyada dolaşan silahlı grupların Hartum'a girmesiyle ilgili iddiaların ‘yanlış’ olduğunu belirtti. Vatandaşları ‘söylentilere inanmamaya’ çağırdı.
Geçiş Konseyi Başkanı General Abdulfettah Burhan ile Hızlı Destek Kuvvetleri Lideri ve Konsey Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) arasındaki anlaşmazlıklar, geçtiğimiz yıl 5 Aralık'ta Çerçeve Anlaşması imzalandıktan sonra artmıştı. Anlaşmadan bir gün sonra, devleti yönetmek için nitelikli sivil güçlerin kimliklerinin belirlenmesi konusunda bir anlaşmazlık çıktı. Burhan katılım tabanını genişletmeyi istedi ancak Hamideti anlaşmayı imzalayan taraflar konusunda ısrarcı davranıyor.
Daha sonra Ordu Komutanı Abdulfettah Burhan ve yardımcılar; Şemseddin Kebbaşi, Yasir el-Ata, çerçeve anlaşmanın devamı için Hızlı Destek Güçleri’nin orduya entegrasyonunu şart koştukları açıklamalarda bulundular. Anlaşmanın kendisi açıkça, nihai anlaşmanın imzalanmasından sonra üzerinde anlaşmaya varılacak bir zaman haritasına göre Hızlı Destek'in orduya entegrasyonunu öngörüyor.
Açıklamalar, bunları çerçeve anlaşmadan kaçınma girişimi olarak gören Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı Hamideti'yi kızdırdı. Sorunun kendisi ile ordu arasında değil, Mukenkeşin (Sudan deyimiyle) dediği ‘iktidara yapışıp kalanlar’ arasında olduğunu söyledi. Hamideti, sivil yönetimden geri adım atılmaması ve bunu reddedenlerin karşısında durulması, iktidarın sivillere devredilmesi gerektiğini vurguladı. “Biz kendimize söz verdik” dedi.
 Hamideti ‘iktidara yapışıp kalanların’ adını vermedi. Ancak iktidar fiilen Egemenlik Konseyi başkanı sıfatıyla ordu komutanı Korgeneral Al-Burhan ve yardımcılarının General Şemseddin Kebbaşi, Korgeneral Yasir el-Ata ve Korgeneral İbrahim Cabir’in elinde. Bu durum aralarında anlaşmazlıklar olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Hızlı Destek Kuvvetler’in İkinci Yardımcısı Abdurrahim Daklu, iki taraf arasındaki söz savaşı bağlamında 4 Mart'ta barışçıl göstericilerin öldürülmesini ve siyasetçilerin tutuklanmasını durdurma sözü verdiği sert açıklamalarıyla kardeşi Hamideti’den erken davrandı. Daklu, “İktidardaki kardeşlerimize bir mesajımız var: İktidarı halka teslim edin, arkanıza dönmeyin. İçlerinde çok şey taşıyorlar ama sebep olmak istemiyorlar” dedi.
Yüksek Stratejik ve Güvenlik Araştırmaları Akademisi danışmanı Tümgeneral Mutasım Abdulkadir el-Hasan da Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, polis ve ordunun son askeri hamlelerine rağmen, ordu ile Hızlı Destek Güçleri arasında silahlı çatışma olasılığını dışladı. Hamideti’nin siyasi liderliği iktidara sarılmak ve ülkeyi kontrol etmekle suçladığı iki taraf arasında yapılan karşılıklı açıklamalar nedeniyle siyasi farklılıkların arttığını söyledi. Ordu Komutanı Hızlı Destek Kuvvetleri’nin silahlı kuvvetlere entegre edilmesi çağrısında bulunurken o, iktidarın derhal sivillere devredilmesini talep etti.
Hasan, Ordu Sözcüsü Albay Abdullah'ın açıklamasının amacının vatandaşları rahatlatmak ve iki güç arasında çatışma ihtimalinin olmadığını teyit etmek olduğunu açıkladı. Ayrıca “İki güç arasında bir ihtilafın varlığını her iki tarafın da inkâr etmesi, askeri bir ihtilaf olmadığını, daha çok siyasi bir ihtilaf olduğunu teyit ediyor. "İki taraf arasındaki anlaşmazlıklar siyasidir ve askeri değildir, bu nedenle iki güç arasında silahlı bir çatışmanın meydana gelmesini tamamen dışlıyorum” diye konuştu.
Karşılıklı olarak çatışma olasılığı inkâr ediliyor. Ancak gözlemlere göre çok sayıda vatandaş durumdan endişeli. Başkent Hartum'da ve bazı eyaletlerde silahlı gösteriler halen gözlemleniyor. Her iki tarafın güçleri de halen tam bir askeri hazırlık sürecindeler. Askerler sivilleri uzlaştırmak için arabuluculuk yaptıktan sonra siviller de orduyu uzlaşıya davet için müdahale eder hale geldi.



Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
TT

Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı operasyonunda yakınlarını kaybedenler, Filistinli örgütün kara para aklamasını sağladığı gerekçesiyle kripto devi Binance'e dava açtı.

306 ABD vatandaşının açtığı ve pazartesi günü kamuoyuyla paylaşılan davada, Hamas'ın saldırısında hayatını kaybeden, yaralanan veya rehin alınan kişilerin yakınları Binance'in yaptırımları deldiğini savunuyor. 

Davacılar, kripto borsasının Hamas, Hizbullah, Filistin İslami Cihad Örgütü ve İran Devrim Muhafızları'nın platform üzerinden 1 milyar dolardan fazla para transferi yapmasına göz yumduğunu iddia ediyor. 

Bu tutarın en az 50 milyon dolarının Gazze savaşını başlatan 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından transfer edildiği belirtiliyor. 

ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde açılan davada, sözkonusu örgütlerin Binance'i kullanarak şüpheli hesaplar üzerinden kara para akladığı ileri sürülüyor. Bu örgütlerin hepsi ABD'nin yaptırım listesinde yer alıyor. 

Şikayette "CZ" diye de anılan Çinli iş insanı Changpeng Zhao'nun kurduğu kripto borsasına dair şu ifadeler yer alıyor: 

Binance yasadışı faaliyetler için kasıtlı olarak bir sığınak şeklinde faaliyet gösteriyor. Bugüne dek Binance'in temel iş modelini anlamlı biçimde değiştirdiğine dair hiçbir gösterge yok.

Şirketin açıklamasında davanın detaylarına ilişkin yorum yapılmazken "uluslararası alanda tanınan yaptırım yasalarına tam olarak uyulduğu" savunuldu. 

Kasım 2023'te ABD Adalet Bakanlığı, kara para aklamayı önleme ve yaptırım yasalarının ihlali nedeniyle Binance'le 4,3 milyar dolarlık bir uzlaşmaya varmıştı. Bu rekor tutar şirket tarafından kurumsal olarak ödendi. CZ ise aynı anlaşma kapsamında CEO'luk görevinden ayrılmış ve şirketten bağımsız olarak 50 milyon dolarlık kişisel para cezasını ödemeyi kabul etmişti.

Amerika'da yürütülen ceza yargılamasının ardından Zhao'ya gerekli kara para aklama kontrollerini uygulamadığı gerekçesiyle 4 ay hapis cezası verildi ve iş insanı bu cezasını tamamen çekerek tahliye edildi. Geçen ay ABD Başkanı Donald Trump tarafından açıklanan af kararıyla da yeniden CEO'luğa dönmesi önündeki engeller kaldırılmış oldu.

Independent Türkçe, Times of Israel, Reuter


BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın bölgenin ekonomisini mahvettiğini ve Filistin topraklarının ‘bekasını’ tehdit ettiğini belirterek, uluslararası ‘acil’ müdahale çağrısında bulundu.

BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yayınlanan yeni bir raporda, Gazze'nin yeniden inşasının maliyetinin 70 milyar doları aşacağı ve onlarca yıl sürebileceğini belirtildi. Raporda, savaş ve ablukanın ‘Filistin ekonomisinde eşi benzeri görülmemiş bir çöküşe’ neden olduğu uyarısında bulunuldu.

Askeri operasyonların hayatta kalmanın her temel unsurunu önemli ölçüde zayıflattığı ifade edilen raporda, “Gazze Şeridi, gıdadan barınmaya ve sağlık hizmetlerine kadar insan eliyle yaratılmış bir uçuruma itildi” denildi.

Sistematik bir şekilde devam eden yıkımın, Gazze'nin kendini yaşayabilir bir alan ve toplum olarak yeniden inşa etme yeteneğini zedelediği belirtilen raporda, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 221 kişi ölürken İsrail, Gazze Şeridi’ne  iki yıl süren yıkıcı bir savaş başlattı.

cdvfgthy
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na geri dönen yerinden edilmiş Filistinlilerin görüldüğü havadan çekilmiş bir fotoğraf (AFP)

BM’nin güvenilir kabul ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Hamas'ın saldırısına misilleme olarak Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava ve kara saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 69 bin 756 Filistinliyi öldürdü.

Savaş, Gazze Şeridi'nde büyük yıkıma ve BM’nin bazı bölgelerde kıtlık ilan etmesine neden olan bir insani krize yol açtı.

UNCTAD raporuna göre Gazze Şeridi'ndeki yıkımın boyutu, ard arda ekonomik, insani, çevresel ve sosyal krizleri tetikleyerek, bölgenin gelişme düzeyindeki düşüşü tam bir yıkıma dönüştürdü.

Raporda, çift haneli büyüme ve önemli dış yardım desteğine rağmen, Gazze'nin 7 Ekim 2023 öncesi refah düzeyine geri dönmesinin onlarca yıl sürebileceği vurgulandı.

UNCTAD, koordineli uluslararası yardım, havale işlemlerinin yeniden başlatılması ve ticaret, hareket ve yatırım kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik önlemleri bir araya getiren kapsamlı bir kurtarma planı çağrısında bulundu.

Gazze halkı ‘ciddi ve çok boyutlu bir yoksullukla’ karşı karşıya kalırken, UNCTAD, Gazze'deki her bireye yenilenebilir ve koşulsuz aylık nakit transferi sağlayan kapsamlı bir acil temel gelir programının başlatılmasını istedi.

Raporda, Gazze ekonomisinin 2023-2024 döneminde yüzde 87 oranında küçüldüğü ve kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 161 dolar gibi cüzi bir rakama gerilediği, bu rakamın da küresel olarak en düşük oranlardan biri olduğu belirtildi.

Öte yandan Batı Şeria'da durum o kadar vahim olmasa da raporda ‘şiddet, Yahudi yerleşim birimlerinin inşasındaki hız ve işçi hareketliliğine getirilen kısıtlamaların’ buranın ekonomisini vurduğu ve UNCTAD'ın verileri kaydetmeye başladığı 1972 yılından bu yana en kötü ekonomik gerilemeye yol açtığı ifade edildi.


Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
TT

Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)

Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentinin Mevasi bölgesinde, bugün (Salı) sabah saatlerinde etkili olan yoğun yağışlar sonucu çok sayıda sığınmacı çadırı sular altında kaldı.

d
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş kişiler için kurulan geçici kampta, Filistinli çocuklar yağmurdan korunmaya çalışıyor (AFP)

Filistin Haber Ajansı WAFA bölgede çok sayıda çadırın yağmur suları nedeniyle zarar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini bildirdi. Kurtarma ekipleri su baskınından etkilenen çadır alanlarına müdahalelerini çeşitli noktalarda sürdürüyor.

csdfrg
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta, yağmur sonrası eşyalarını düzenleyen Filistinli bir aile (AFP)

Gazze Şeridi genelinde şiddetli sağanak yağış ve fırtınalarla birlikte sığınmacı kamplarında ek olumsuzluklara yol açmaktadır.

Öte yandan, 15 Kasım’da meydana gelen yağışlar sırasında da binlerce çadırın su baskını nedeniyle zarar görmüştü.

sd
Filistinliler, sular altında kalan sokaklardan, eşek arabalarıyla geçiyor (DPA)