Yemen Dışişleri Bakanlığı: Tahran’ın davranışını dikkatle izleyeceğiz

Hükümet açıklamasında, farklılıkları çözmek için diyalog kurma ilkesini vurguladı

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Raşid el-Alimi Riyad’da hükümet üyeleriyle yaptığı toplantıda (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Raşid el-Alimi Riyad’da hükümet üyeleriyle yaptığı toplantıda (SABA)
TT

Yemen Dışişleri Bakanlığı: Tahran’ın davranışını dikkatle izleyeceğiz

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Raşid el-Alimi Riyad’da hükümet üyeleriyle yaptığı toplantıda (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Raşid el-Alimi Riyad’da hükümet üyeleriyle yaptığı toplantıda (SABA)

Yemen hükümeti, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri yeniden tesis etmek için Çin’in himayesinde duyurulan Suudi Arabistan-İran anlaşmasını memnuniyetle karşıladı ancak İran rejimi tavırlarını değiştirip ülkenin içişlerinden elini çekene kadar ihtiyatlı davranmaya devam edeceğini söyledi. Yemen hükümeti yaptığı resmi açıklamada, ‘diyalog kurmaya ve farklılıkları diplomatik ve barışçıl yollarla çözmeye yönelik inancını’ vurguladı. Başka ülkelerin iç işlerine karışmama ilkesinin altını çizdiğini, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması için iyi niyet taşıyan her türlü ciddi ve samimi yaklaşımı desteklediğini belirtti. Yemen Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Yemen hükümeti, Suudi Arabistan Krallığı ile İran arasındaki anlaşmanın, İran’ın Yemen içişlerine müdahalesini durdurması başta olmak üzere bölgedeki ilişkilerde yeni bir aşama oluşturmasını temenni ediyor. Ayrıca İran’ın bu anlaşmayı kabul etmesinin, rejiminin yüzleştiği iç koşullar ve uluslararası baskıların bir sonucu olmamasını umuyor. Yemen hükümeti bunların yanı sıra, tutumunun ‘sözlere ve iddialara değil, eylemlere ve uygulamalara dayandığını’ açıkça belirtti. Bakanlık “Yemen’e karşı ve bölgedeki davranışlarında ve yıkıcı politikalarında gerçek bir değişiklik görene kadar İran rejimine karşı temkinli davranmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
Aynı bağlamda, Yemen hükümeti İran’a, terörist Husi milislere desteğini sürdürerek ve onlara silah sağlayarak Yemen ve bölgedeki güvenlik ve istikrarı bozan davranışlarına son verme çağrısında bulundu. Bu çağrı, Yemen’in Avusturya Büyükelçisi Heysem Şücaettin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu toplantıları sırasında yaptığı konuşma sırasında dile getirildi. Şücaettin geçtiğimiz günlerde Husi milislerine giden İran silahlarının sevkiyatını kaçırma girişimlerinin engellendiğine değinerek, bu girişimi ‘savaşı uzatan ve Yemen’de barışın sağlanmasını engelleyen ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının açık bir ihlali’ olarak değerlendirdi.
Güney Geçiş Konseyi anlaşmayı memnuniyetle karşıladı. Konsey Sözcüsü Ali el-Kesiri yaptığı açıklamada, konseyin ‘anlaşmanın bölgede ve dünyada güvenlik ve istikrarın pekiştirilmesine katkıda bulunmasını umduğunu’ söyledi. Husilerin anlaşmaya verdiği ilk yanıt olarak, grubun dışişlerinden fiilen sorumlu olan Husi grubunun sözcüsü Muhammed Abdusselam Felita “Bölgenin, İslam ümmetinin dış müdahaleler sonucunda kaybettiği güvenliğini geri kazanabilmesi için ülkeler arasındaki normal ilişkilerin yeniden sağlanmasına ihtiyacı var” ifadelerini kullandı. Husi sözcüsü, ‘dış müdahalelerin bölgesel anlaşmazlıkların artması yönünde çalıştığını ve İran korkuluğunu çatışmaları kışkırtmak için kullandığını’ iddia etti.
Bu sırada, Yemen siyasi çevresi, Suudi Arabistan-İran anlaşmasını hem iyimserlik hem de şüpheyle karşıladı. Bazıları, bu anlaşmanın mevcut anlaşmazlığı sona erdirmek ve bir anlaşmaya varmak amacıyla Husileri İran’dan izole etmek için bir giriş noktası oluşturacağına inanırken, bazıları ise Husi milislerinin ülkede iktidarı zorla ele geçirme ve darbenin ayaklarını sabitleme projesine son vermeyeceğini düşünüyor.



Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kentinde ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle ilk yardım

Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
TT

Sudan'ın kuşatma altındaki el-Faşir kentinde ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle ilk yardım

Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)
Sudanlı bir mülteci, Cidde Limanı’nda USNS Brunswick gemisinden inerken oğluna sarılıyor. (AP)

Sudan'ın batısındaki el-Faşir kentinde yaşayan 8 yaşındaki Muhammed, kolu şarapnel parçalarıyla delik deşik olmasına rağmen tedavi edilebildiği için şanslı kişilerden biri. Diğer savaş yaralıları ise kentin kuşatılmış olması ve tıbbi ekipman eksikliği nedeniyle tedavisi zor olan daha ciddi yaralanmalardan mustarip.

İki yıldır orduya karşı savaşan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) geçtiğimiz hafta, sağlık sisteminin de çöktüğü Kuzey Darfur'un başkenti ve çevresinde kanlı bir saldırı başlattı. HDK'nin geniş Darfur bölgesinin başkentine yönelik tekrarlanan saldırıları sivillerin her türlü hareketini riskli hale getirdi. Ayrıca tüm sağlık tesisleri bombalandı ya da saldırıya uğradı.

cdfrgt
Hartum Uluslararası Havalimanı'nda hasarlı bir uçak (AFP)

Muhammed'in babası 27 yaşındaki İsa Said, bölgedeki iletişim tamamen kesildiği için Starlink aracılığıyla AFP'ye yaptığı açıklamada, “Eski bir hemşire olan komşumuzun yardımıyla kanamayı durdurduk, ancak Muhammed’in eli şişti ve ağrı nedeniyle geceleri uyuyamıyor” dedi.

Mayıs 2024'ten bu yana HDK tarafından kuşatma altında bulunan el-Faşir'in diğer sakinleri gibi İsa da oğlunu hiçbir hastanenin acil servisine götüremiyor. Bu hafta el-Faşir'e kaçan insani yardım koordinatörü Muhammed, yüzlerce yaralının şu anda şehirde mahsur kaldığını bildirdi.

Tedavi için şifalı bitkiler

Muhammed, HDK'nin el-Faşir'in 15 kilometre güneyindeki Zemzem Kampı’na düzenlediği ölümcül saldırı sırasında kalçasından vuruldu. Güvenlik nedeniyle tam adını açıklamaktan kaçınan Muhammed, “İnsanlar evlerinde özel olarak tedavi görüyor” dedi.

İnsani yardım kaynaklarına göre yüz binlerce insan Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kıtlık yaşandığı ilan edilen Zemzem Kampı’ndan kaçarak el-Faşir şehrine sığındı.

El-Faşir'de insanlar, ilkel malzemeler ve şifalı bitkilerle, kurşun ve mermi parçalarından kaynaklanan yanık ve yaraları tedavi etmeye ve ilk yardım sağlamaya çalışıyor.

29 yaşındaki Muhammed Ebkar, bacağından vurulduğunda ailesi için su getirmeye çalıştığını anlattı. Ebkar, “Komşularım beni evin içine taşıdı. Yine komşularım, vücudumdaki kırıkları tedavi etmesi için tahta ve bez parçaları kullanarak atel tedavisi yapan diğer komşumuzu aradı. Sorun şu ki, kırık tedavi edilse bile kurşun halen bacağımda” ifadelerini kullandı.

Muhammed, şehirde tıbbi malzeme son derece sınırlı olsa da, parası olsaydı gazlı bez veya ağrı kesici almak için birini göndermenin mümkün olabileceğini, ancak genellikle malzeme bulunmadığını, bu nedenle tedavinin mevcut imkanlarla yapıldığını söyledi.

Dezenfektan olarak tuz

Birleşmiş Milletler (BM) pazartesi günü, HDK’nin el-Faşir ve çevresindeki göçmen kamplarına yönelik son saldırılarında 400'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu'na (UNICEF) göre en az 825 bin çocuk dünyadaki cehennemde sıkışıp kaldı. UNICEF, el-Faşir’i kuşatmış olan HDK tarafından gerçekleştirilecek geniş çaplı bir saldırının yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini kaydetti.

dfgrthy
El-Faşir'deki insani durum felaket boyutuna ulaştı. (Arşiv – Şarku’l Avsat)

11 ay süren kuşatma ve iki yıl süren savaşın ardından el-Faşir sakinlerinin çoğu, bombardımandan korunmak için genellikle aceleyle çukurlar kazıp üzerlerini kum torbalarıyla örterek doğaçlama barınaklar inşa etti.

Çarşamba günü Hana Hamad'ın evine isabet eden bir top mermisi kocasını karnından yaraladı. AFP'ye konuşan 34 yaşındaki kadın, “Komşumuzun yardımıyla kanamayı durdurmaya ve yarayı antiseptik olarak sofra tuzuyla tedavi etmeye çalıştık. Ama ertesi sabah kocam öldü” dedi.

Yatalak olan bir başka hasta ise ‘insanları kurtarabilecek herkesin acil müdahalede bulunması’ çağrısında bulundu.

Sınır Tanımayan Doktorlar, insani yardım çağrısında bulundu. Misyon Başkanı Rasmani Kabore, “El-Faşir'e giden yollar kapalı. Ne olursa olsun orada mahsur kalarak açlık çeken bir milyon insana gıda ve ilaç ulaştırmak için hava operasyonları başlatılmalıdır” şeklinde konuştu.