Paris'te fare istilası alarmı: Emeklilik reformuna karşı grevler çöp dağları oluşturdu

Grevler nedeniyle Paris'te büyük çöp yığınları oluştu (Reuters)
Grevler nedeniyle Paris'te büyük çöp yığınları oluştu (Reuters)
TT

Paris'te fare istilası alarmı: Emeklilik reformuna karşı grevler çöp dağları oluşturdu

Grevler nedeniyle Paris'te büyük çöp yığınları oluştu (Reuters)
Grevler nedeniyle Paris'te büyük çöp yığınları oluştu (Reuters)

Fransa'da çöp toplayıcılarının greve gittiği başkent Paris'te fare istilasından endişe ediliyor.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un tartışmalı emeklilik reformu nedeniyle Paris'te çöpçüler 6 Mart'tan beri grevde.
Çöp toplama merkezlerinin de çalışmadığı şehirde iş bırakma eylemleri nedeniyle sokaklarda çöp yığınları oluştu. Yetkililerse gidişat değişmediği sürece fare istilası ve sağlık sorunlarının yaşanmasından endişeli.
Paris Belediye Başkanlığı'nın, Fransız haber ajansı AFP'yle paylaştığı bilgilere göre şehrin sokaklarında dün itibarıyla yaklaşık 5 bin 600 ton çöp birikti.
ABD'nin önde gelen gazetelerinden Politico'nun aktardığına göre 2,1 milyon nüfuslu Paris'te kişi başına 1,5 ila 1,75 oranında fare düşüyor. Bu da şehri halihazırda salgın hastalık ve fare istilası riskine karşı tehlikeli hale getiriyor.
Fransa Ulusal Tıp Akademisi temmuzda şehirdeki farelerin, halk için sağlık tehlikesi oluşturduğu uyarısında bulunmuştu.
Grevler sonucunda oluşan çöp yığınlarının da benzer bir tehlike yarattığına dikkat çekildi.
Başkentin 17. bölgesinin (arrondissement) belediye başkanı Geoffroy Boulard, Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo'ya çağrıda bulunarak, özel bir çöp toplama şirketiyle anlaşılmasını istedi.
Boulard, Sosyalist Partili Hidalgo'nun grevleri desteklediğini ve şehre zarar verilmesine göz yumduğunu da öne sürdü.
14. bölgenin belediye başkanı Jean-Pierre Lecoq da Hidalgo'ya çevrenin temizlenmesi için harekete geçme çağrısında bulundu.
Macron'un kabinesinden Ulaştırma Bakanı Clement Beaune de sosyalist belediye başkanına yüklenerek, Hidalgo'nun Parislileri umursamadığını savundu.
Paris Belediye Başkanı Yardımcısı Antoine Guillou ise asıl sorumluluğun Macron hükümetinde olduğunu belirterek, "Parisliler ve Fransızlar için gerçekten endişeleniyorsanız, onların hep bir ağızdan reddettiği adil olmayan emeklilik reformunuzu geri çekin" dedi.
Macron hükümetinin tartışmalı reform planında, 62 olan mevcut emeklilik yaşının 1 Eylül itibarıyla kademeli şekilde her yıl 3 ay yükseltilmesi planlanıyor. Buna göre emeklilik yaşının 2030'da 64'e çıkması öngörülüyor.
Senato'dan 9 Mart'ta onay alan reform planı, Ulusal Meclis'te de oylamaya sunulacak. Fakat bunun ne zaman gerçekleşeceği henüz açıklanmadı. Tasarı meclisten de geçerse kanunlaşmış olacak.
Fransa'nın en büyük sendikası Genel Emek Konfederasyonu (CGT), milyonlarca kişinin 19 Ocak'tan bu yana protestolarla tepki gösterdiği yasanın, çöp toplayıcılarını da olumsuz etkileyeceğine dikkat çekti.
Buna göre eski sistemde çöpçüler 57 yaşında, kanalizasyon işçileriyse 52 yaşında emekli olabiliyordu. CGT, yeni reformların kabul edilmesi durumunda her iki meslek grubundaki işçilerin de emeklilik hakkı kazanmak için iki yıl daha çalışması gerekeceğini söyledi.
CGT temsilcilerinden kanalizasyon işçisi Julien Devaux, bu meslek kollarında şartların halihazırda çok ağır olduğuna işaret ederek, reform tasarısının pratikte uygulanabilir ve sürdürülebilir olmadığını belirtti.

Independent Türkçe, AFP, Politico



Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
TT

Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)

Kiev güçleri, Ukrayna'nın doğusundaki Avdiivka şehrinden askerlerinin çoğunun hayatını “korumak” amacıyla çekildiklerini duyurdu. ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimindeki askeri komutanlar şehrin Moskova güçlerinin eline geçmesinden bir gün önce, şehrin düşüşünün Ukrayna savunmasının çökmesine neden olacağına dair kötümserdi.

Telegram üzerinden açıklama yapan bölgedeki Ukrayna kuvvetlerinin komutanı General Oleksandr Tarnavsky, kuvvetlerinin büyük oranda tahrip olmuş bu sanayi şehrinin yakınında kuşatılmaktan kaçındığını ifade etti. Savaşın başlamasının ikinci yıldönümünde ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeniden seçilmeye hazırlanmadan önce sadece Ukrayna ile değil, tüm Batı ile olan çatışmada politikalarının doğruluğuna dair kesin “kanıt” sağlamak için şehri ele geçirmeyi hedeflemesinin uzun zaman önce Moskova'nın planladığı Rus saldırısı olması Pentagon yetkililerinin endişelerini arttırdı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Münih Güvenlik Konferansı'nda Avdiivka'dan çekilmenin "en fazla sayıda hayatı kurtarabilmek için doğru bir karar" olduğunu söyledi: "Kuşatılmaktan kaçınmak için diğer sınırlara geri çekilmeye karar verdik" dedi.

Zelensky, toplananlara açıkça “gerçek dışı” olarak tanımladığı silah eksikliğini giderme çağrısında bulunarak: “Maalesef Ukrayna'da, özellikle topçu ve uzun menzilli silahların kapasite eksikliği göz önüne alındığında, gerçekçi olmayan silah temin edilememe durumunda tutmak, Putin'in mevcut savaşın temposuna ayak uydurmasını sağlıyor. Demokrasinin zamanla kendi kendine zayıflaması da ortak kararlılığımızı baltalıyor” dedi.

Rusya Ukrayna’yı neden işgal etti

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından Ukrayna üzerindeki Rusya nüfuzu aşamalı olarak azalmaya başladı. Kiev

Hükümeti Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı Avrupa Birliği yanlısı hükümeti destekleyen halk hareketinin Kasım 2013’te başlattığı ve Onur Devrimi olarak adlandırılan gösteriler sonrası Yanukoviç Moskova’ya kaçmak zorunda kaldı.

Moskova Ukrayna’yı ekonomik ablukaya aldıktan sonra 2014’te Kırım’ı işgal etti. Rusya ayrıca 2015’te Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçıları destekleyerek Donetsk ve Donbass bölgelerini işgal etti.

21 Şubat 2022’de Putin yönetimi Ukrayna’yı topyekun işgal kararı aldı. Kiev güçlerinin savunması karşısında planını ilerletemeyen Rusya ülkenin doğu kesimlerinde saldırılarını sürdürüyor.