Alimi, güvence almadan Husilere ek teşvikler verilmesi hususunda uyarıda bulundu

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi dün Riyad'da Hans Grundberg ile bir araya geldi. (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi dün Riyad'da Hans Grundberg ile bir araya geldi. (SABA)
TT

Alimi, güvence almadan Husilere ek teşvikler verilmesi hususunda uyarıda bulundu

Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi dün Riyad'da Hans Grundberg ile bir araya geldi. (SABA)
Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi dün Riyad'da Hans Grundberg ile bir araya geldi. (SABA)

ABD'nin Yemen Özel Temsilcisi Tim Lenderking dün , bölgeye geri dönerek Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg huzurunda Yemen'deki gelişmeler hakkında brifing verdi. Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi de barış sürecine katılacakları, İran projesinden vazgeçecekleri yönünde güvence almadan Husilere herhangi bir ek teşvik verilmemesi hususunda uyarıda bulundu.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) verdiği brifingde kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşma yönünde bölgesel ivmenin yakalanması çağrısında bulunan Grundberg, aylar süren görece sakinliğin ve ateşkesin ardından şiddete dönüş olasılığına dair endişelerini dile getirdi.
Tahran'ı ziyaret etmek için Suudi Arabistan ile İran arasındaki anlaşmadan yararlanan Grundberg, çabalarının İran'ın durgun barış sürecini yeniden hayata geçirme yönünde Husilere baskı yapmasıyla, Yemen ateşkesinin yenilenmesi ve daha kapsamlı hale getirilmesiyle sonuçlanmasını umut ediyor.
Kötüleşen ekonomik ve insani koşullara rağmen Yemen'in ateşkesin kazanımlarından yararlanmaya devam ettiğini vurgulayan Grundberg, konuştuğu Yemenlilerin daha fazlasını başarmayı umduklarını, çatışmaya kapsamlı bir çözüme doğru ilerlemenin bir yolunun bulunması gerektiğini söyledi.
Başta Marib ve Taiz olmak üzere birçok cephede çatışmaların artmasından ve yoğunluğundan endişe duyan Grundberg, bu kritik dönemde azami itidal çağrısında bulunuyor.
Sana ve Amman arasında haftada üç uçuşun gerçekleştirilmesi, Hudeyde Limanı’ndan diğer mallara ek olarak akaryakıt gemilerinin girişi dahil olmak üzere ateşkes unsurlarının uygulanmasının devam ettiğini vurgulayan Grundberg ancak bu yöndeki kazanımların halen kırılgan olduğu uyarısında bulundu.
Yemenlilerin çoğu için günlük hayatın zor olduğunun ve ekonomik durumun daha da kötüleştiğinin altını çizen Grundberg, Husilerin getirdiği kısıtlamalara atıfla, başta kadınlar olmak üzere sivillerin hareket özgürlüğünü ve ülkenin farklı bölgeleri arasındaki ticari hareketliliği engelleyen yeni kısıtlamalara dikkat ekti.
Grundberg ayrıca Suudi Arabistan ile İran’ın Çin'in sponsorluğunda anlaşmasına atıfta bulunarak, Yemenli tarafları yenilenen bölgesel ivme fırsatını değerlendirmeye, müzakerelere elverişli bir ortamı korumaya, tartışmaların meyve vermesi için gerekli zamana ve mekana imkan sağlamaya çağırdı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre “Sabırsızlık, yeni bir şiddet döngüsüne dönme riskini taşıyabilir” ifadesini kullandı.
Aynı zamanda, ileriye dönük herhangi bir anlaşmanın kapsamlı bir siyasi çözüme giden yolu açmasını sağlamak için Yemenlilerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası taraflarla aktif bir şekilde ilişki kurmaya devam edeceğini kaydetti.
Grundberg, çarşamba günü Riyad'da Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad el-Alimi ve konsey üyeleri Sultan el-Arade, Abdullah el-Alimi ve Osman Mucelli ile bir araya geldi.
Resmi medyanın aktardığına göre Alimi, yerel ve bölgesel düzeylerde yaptığı son toplantıların sonuçları, Husileri barış yönündeki çabalarla ilgilenmeye teşvik ve BM liderliğinde kapsamlı bir siyasi süreç başlatma yönündeki gelişmeler hakkında Grundberg'den bir brifing aldı.
Şarku'l Avsat'ın SABA’dan aktardığı habere göre, başkanlığını yaptığı konseyin ve hükümetin yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde üzerinde anlaşmaya varılan referanslara dayalı kapsamlı ve adil bir barış yaklaşımı taahhüdünü yineleyen Alimi, BM Yemen Özel Temsilcisi’nin başta 2216 sayılı karar olmak üzere Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları kapsamında BM’nin uluslararası barış ve güvenliğin sağlanmasına ilişkin ana hedeflerine ulaşma çabalarına verdikleri desteği vurguladı.
Alimi aynı zamanda Riyad ve Maskat’ı kapsayan bir ziyaret için bölgeye geri dönen ABD'nin Yemen Özel Temsilcisi Tim Lenderking’i ağırladı. Resmi kaynakların aktardığına göre Alimi, Lenderking’den ABD’nin dahil olduğu uluslararası temasların sonuçları hususunda brifing aldı.
Terörist Husi milisleri, Yemen halkının çektiği acıların sona erdirilmesi, barışın, istikrarın ve kalkınmanın yeniden sağlanması hedeflerine ulaşılması ve ateşkesin yenilenmesi çabalarına karşı durmaya devam ediyor.
Durumla ilgili açıklamalarda bulunan Alimi, Lenderking’i ve uluslararası toplumu Husi milislere karşı ihtiyatlı davranmaya, barış girişimlerini ciddi bir şekilde ele alacaklarına ve ırkçı fikirlerinden, İran’ın bölgeye dair yıkıcı projesinden vazgeçeceklerine dair güvenceler olmadan herhangi bir ek teşvik sağlamamaya çağırdı.
ABD Dışişleri Bakanlığı salı günü yaptığı açıklamada, Lenderking'in BM'nin arabuluculuğunda yaklaşık bir yıllık sükuneti sağlayan ateşkesin geliştirilmesine yönelik yoğun çabalarını sürdürmek için Suudi Arabistan ve Umman'a gideceğine işaret edildi.
Söz konusu açıklamada, Başkan Biden ve Umman Sultanı Heysem bin Tarık’ın 7 Mart'ta yaptıkları telefon görüşmesinde Yemen meselesini konuştuklarına dikkat çekildi. Açıklamaya göre Lenderking, tüm tarafları yeni bir anlaşmaya varma, BM’nin himayesinde ve sivil liderliğinde kapsamlı bir siyasi sürece doğru ilerleme yönünde bu fırsattan yararlanmaya çağıracak.
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre ziyareti kapsamında, devam eden barış çabalarına destek toplamak için uluslararası ortaklarla bir araya gelecek olan Lenderking, bağışçıları Yemen’deki insani krizin çözülmesine, barış çabalarının Yemenliler için somut faydalar sağlamasına yardımcı olmak için cömertçe bağışta bulunmaya teşvik edecek.
Lenderking aynı zamanda Kızıldeniz'de çevresel, insani ve ekonomik felaketi önlemek için Safer tankerinden petrolü boşaltma yönünde BM liderliğindeki operasyona destek çağrısında bulunacak.



Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
TT

Avn, BM Güvenlik Konseyi heyetinden İsrail'e ateşkes ve geri çekilme anlaşmasını uygulaması için baskı yapmasını istedi

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın bugün Baabda'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle yaptığı görüşmeden (Lübnan Cumhurbaşkanlığı’nın resmi X hesabı)

Lübnan Cumhurbaşkanlığı, Cumhurbaşkanı Joseph Avn’ın bugün ülkede bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi temsilcilerinden oluşan bir heyetle bir araya geldiğini açıkladı. Görüşmede Avn, Lübnan ordusunun görevini tamamlaması için destek çağrısında bulunarak, İsrail’in Güney Lübnan’dan çekilmesi için baskı yapılmasını talep etti.

Cumhurbaşkanlığı, heyetin ‘uluslararası kararların uygulanması yoluyla Lübnan’da istikrarı destekleme ve ülkelerin Lübnan ordusuna yardım ederek birliklerini tamamlamaya ve silah tekelini sağlamaya hazır olduklarını’ belirttiğini duyurdu.

Açıklamada Avn’ın, Lübnan’ın uluslararası kararları uygulama taahhüdünü yinelediği ve “İsrail tarafını ateşkesi uygulamaya ve çekilmeye zorlamamız gerekiyor; bu konuda sizden destek bekliyoruz” ifadelerini kullandığı kaydedildi.

Geçen yıl kasım ayında, ABD arabuluculuğunda İsrail ile Hizbullah arasında bir ateşkes sağlanmıştı. Bu ateşkese rağmen, İsrail hâlâ Güney Lübnan’daki bazı noktalarda kontrolünü sürdürüyor ve ülkenin doğusu ile güneyine yönelik saldırılarını devam ettiriyor.


Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.