Petrol fiyatları, bankacılık sektöründeki çalkantılar nedeniyle 15 ayın en düşük seviyesine geriledi

Çin'de bir petrol sahası (Arşiv-Reuters)
Çin'de bir petrol sahası (Arşiv-Reuters)
TT

Petrol fiyatları, bankacılık sektöründeki çalkantılar nedeniyle 15 ayın en düşük seviyesine geriledi

Çin'de bir petrol sahası (Arşiv-Reuters)
Çin'de bir petrol sahası (Arşiv-Reuters)

ABD'de de bu hafta faiz oranlarında olası bir artış endişesi devam ederken, küresel bankacılık sektöründeki çalkantının petrol talebinde düşüşe yol açacak bir resesyona yol açabileceği korkusuyla petrol fiyatları bugün 15 ayın en düşük seviyesine geriledi.
Brent ham petrol vadeli işlemleri yüzde 3,2 (2,32 dolar) düşüşle varil başına 70,65 dolar oldu.
Brent petrol geçtiğimiz hafta yaklaşık yüzde 12 düşerek Aralık ayından bu yana en düşük haftalık performansını sergiledi.
Batı Teksas türü (WTI) ham petrolü de 3.2 düşüşle (2,15 dolar) varil başına 64,59 dolara geriledi.
Geçtiğimiz hafta WTI, Nisan ayından bu yana en düşük haftalık performansını sergileyerek yaklaşık yüzde 13 düştü.
Nisan kontratlarının ticareti yarın sona eriyor. Mayıs ayı için en çok işlem gören vadeli kontrat da yüzde 3,2 düşüşle varil başına 64,81 dolar.
Petrol fiyatlarındaki düşüş, bankacılık krizinin yayılmasını durdurmak amacıyla İsviçre'nin en büyük bankası UBS'nin ülkenin ikinci büyük bankası olan Credit Suisse'i satın alacağı tarihi anlaşmaya rağmen geldi.
Anlaşmanın açıklanmasının ardından ABD Merkez Bankası, Avrupa Merkez Bankası ve diğer büyük merkez bankaları piyasa likiditesini artırma ve bankaları destekleme sözü verdi.
National Australia Bank Emtia Araştırma Müdürü Baden Moore, piyasanın bankacılık sektöründeki mevcut dalgalanmalara ve Federal Rezerv'in faiz oranlarını artırma olasılığına odaklandığını söyledi.
Moore, “Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) yaklaşan toplantısı, piyasa beklentileri için bir başka potansiyel katalizör. Fiyatlardaki düşüş eğilimi, OPEC'in fiyatları desteklemek için üretimi daha da kısma olasılığını güçlendiriyor” şeklinde konuştu.



Türkiye'nin risk primi 500 baz puanın altına indi

AA
AA
TT

Türkiye'nin risk primi 500 baz puanın altına indi

AA
AA

Türkiye'de bir süredir devam eden belirsizliklerin yavaş yavaş ortadan kalkması, ülkenin risk primi üzerinde etkili olmayı sürdürüyor.

Seçim döneminin geride kalması ve yeni ekonomi yönetiminin dün itibarıyla devir teslim işlemlerini tamamlaması piyasalarda yakından takip edilirken, yeni ekonomi yönetiminden alınan ilk mesajlarla Türkiye'nin CDS'i düşüş eğilimini hızlandırdı.

Türkiye'nin 5 yıllık CDS'si, söz konusu gelişmelerle 15 Mayıs'tan bu yana ilk kez 500 seviyesinin altına inerken, günlük düşüş 50 baz puanı aştı.

Analistler, yeni ekonomi yönetiminin verdiği mesajların piyasalarda olumlu karşılandığını, atılacak adımların yatırımcıların odağına yerleştiğini ifade etti.

Yeni ekonomi yönetiminin özellikle enflasyonla mücadeleye vurgu yapmasının önemine dikkati çeken analistler, son dönemde gerileyen enflasyonla daha güçlü mücadele edilmesi sinyali verilmesinin finansal istikrarı desteklemesinin beklendiğini kaydetti

Analistler, başta ABD Merkez Bankası (Fed) olmak üzere faiz artırım döngüsünün yavaş yavaş sona erdirileceğine yönelik beklentilerin de dünya genelinde risk algısını törpülediğini belirtti.

BIST 100 endeksi, yaklaşık son 3 ayın zirvesinde

Analistler, Borsa İstanbul'un da söz konusu haber akışından pozitif etkilendiğini ifade ederek, BIST 100 endeksinin yaklaşık son 3 ayın zirvesinde seyrettiğini kaydetti.

14 Mart'tan bu yana en yüksek seviye olan 5.323 puana çıkan BIST 100 endeksi, haziranda yüzde 9'a yakın getiri sağladı.

Ekonomi yönetiminin "piyasa dostu" mesajları dikkati çekiyor

Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini dün Nureddin Nebati'den devralan Mehmet Şimşek, "Hükümetimizin temel hedefi toplumsal refahı yükseltmektir. Önümüzdeki dönemde bu hedefe ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz olacaktır." dedi.

Şimşek, hükümetin temel hedefinin toplumsal refahı yükseltmek olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

"Önümüzdeki dönemde bu hedefe ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluk temel ilkelerimiz olacaktır. Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeceği kalmamıştır. Kurala dayalı, öngörülebilir bir Türkiye ekonomisi, özlenen refaha ulaşmamızda anahtar olacaktır. Küresel zorlukların, jeopolitik gerginliklerin arttığı bir konjonktürde kurumsal kalite ve kapasitemizi güçlendirerek makro-finansal istikrarı önceliklendireceğiz. Vakit kaybetmeden orta vadeli program çalışmalarımıza başlayacağız. Sürdürülebilir yüksek büyüme için mali disiplinin tesis edilmesi ve fiyat istikrarının sağlanması temel hedefimiz olacaktır."

Orta vadede enflasyonun yeniden tek haneli rakamlara düşürülmesi, her alanda öngörülebilirliğin artırılması ve cari açığı azaltacak yapısal dönüşümün hızlandırılmasının Türkiye için hayati önem taşıdığını vurgulayan Şimşek, uygulanacak maliye politikası ve yapısal reformlarla Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'na (TCMB) enflasyonla mücadelede destek olmanın temel politikaları olacağını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Yardımcılığı görevini devralan Cevdet Yılmaz da, "Vatandaşlarımızın hayatını etkileyen enflasyonla mücadeleye özel bir önem ve öncelik vereceğiz. Bir taraftan da bunun bir zaman alacağı bilinciyle enflasyonun olumsuz etkileriyle karşı karşıya olan geniş toplumsal kesimleri rahatlatmaya dönük politikalarımızı yine kararlı bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz." dedi


Ekonomi yönetiminin ajandasında "enflasyonla mücadele" ve "toplumsal refah" öne çıkıyor

AA
AA
TT

Ekonomi yönetiminin ajandasında "enflasyonla mücadele" ve "toplumsal refah" öne çıkıyor

AA
AA

Yeni Cumhurbaşkanlığı Kabinesi ile belirlenen ekonomi yönetimi, gelecek 5 yılda "enflasyonla mücadele" ve "toplumsal refah" konularının yanı sıra sürdürülebilir büyümeden cari açığın azaltılmasına ve yatırımların artırılmasına kadar çeşitli adımlara odaklanacak.

AA muhabirinin yaptığı derlemeye göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'ndeki yeni ekonomi yönetimi hızla iş başı yaptı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu koordineli çalışmayla seçim öncesi ana hatlarıyla çizilen ekonomi politikalarını uygulayacak.

Şimşek'in, Bakanlık görevini devraldığı törende verdiği ilk mesajlar da izlenecek stratejinin işaretleri olarak değerlendirildi. Toplumsal refahı yükseltme hedefine ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluğun temel ilkeleri olacağını belirten Şimşek, küresel zorlukların, jeopolitik gerginliklerin arttığı bir konjonktürde kurumsal kalite ve kapasitenin güçlendirilerek, makro-finansal istikrarı önceliklendireceklerini söyledi.

Şimşek, vakit kaybetmeden Orta Vadeli Program çalışmalarına başlayacakları bilgisini verdi.

Ekonomi Eylem Planı geliyor

AK Parti'nin seçim öncesi açıklanan "Türkiye Yüzyılı İçin Doğru Adımlar" başlıklı beyannamesi ile 2023-2025 yıllarına ilişkin Orta Vadeli Program da gelecek döneme ilişkin izlenecek ekonomi politikasındaki öncelikleri ve ana başlıkları içeren rehber niteliğini taşıyor. Bu kapsamda, hedeflere ulaşmak için kullanılacak enstrümanlar, hayata geçirilecek projeler ve takip edilecek yol haritasının yeni ekonomi yönetimi tarafından hızla detaylı olarak şekillendirilmesi bekleniyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere yeni ekonomi yönetiminin ajandasında, öncelikle enflasyonla mücadele, sermaye piyasalarının ve yatırım ikliminin güçlendirilmesi ile cari açığın azaltılmasına yönelik adımların bulunacağı belirtiliyor.

İstikrarlı ve güçlü ekonomi, öngörülebilir, şeffaf ve etkili politikalar setinin kararlı bir siyasi iradeyle hayata geçirilmesi için 5 yılın yol haritası niteliğinde "Ekonomi Eylem Planı" uygulamaya alınacak.

"Enflasyonla mücadele" ve "toplumsal refah" öncelikler

Yeni dönemin öncelikli başlığı enflasyonla mücadele olacak. Bunun yanı sıra fiyat artışlarına karşı dar gelirliler başta olmak üzere asgari ücretliler, memurlar, kamu işçileri ve emeklilerin gelirleri artırılarak, söz konusu mücadele sırasında toplumsal refahın korunması hedefleniyor.

Orta vadede enflasyonun 2023 yıl sonu için yüzde 25'lerin altına, Orta Vadeli Program'daki hedefler doğrultusunda 2025 yıl sonuna kadar yeniden tek haneli rakamlara düşürülmesi için bütüncül bir anlayış içinde ekonomi politikalarının araçlarının kullanılması bekleniyor.

Söz konusu hedef doğrultusunda tarımsal üretim, verimlilik ve lojistik planlaması güçlendirilerek gıda fiyatlarındaki oynaklığın önüne geçilmesi için çalışılacak. Enerjide dışa bağımlılığı azaltıcı politikalara paralel olarak hane halklarına yansıyan enerji maliyetlerinde düşüşü sağlayıcı bir yaklaşım sergilenecek.

Kiralardaki artışın önlenmesi için adımlar atılacak

Gelir düzeyi düşük bireylerin harcama kompozisyonu içinde önemli yer tutan kira harcamalarındaki fahiş artışın önüne geçilmesi, bunun için sosyal konut projelerine devam edilmesi politikalar arasında yer alacak.

"Sürdürülebilir büyüme" yeni ekonomi yönetiminin de öncelikli hedeflerinden biri olacak. Bu kapsamda, 2024-2028 döneminde yıllık ortalama yüzde 5,5 seviyesinde büyüme ile 2028 yıl sonunda 1,5 trilyon dolar milli gelir büyüklüğüne ve 16 bin dolarlık kişi başı gelir düzeyine ulaşma hedefiyle adımların atılması öngörülüyor.

İş dünyasının talebi olan toplam faktör verimliliği artışını sürekli kılacak yapısal reformlar da hayata geçirilecek.

Kamu ve özel sektör yatırımlarının önü açılarak, üretim kapasitesinin artması ve verimlilik bazlı büyüme hedefleniyor.

İstihdamdaki güçlü artışla işsizlik oranının kademeli olarak gerilemesi sağlanacak. 2028'e kadar ilave 6 milyona yakın istihdamla toplam istihdamın 36 milyona çıkarılması, işsizlik oranının yüzde 7’nin altına indirilmesi hedefi doğrultusunda çalışmalar yürütülecek.

Türk lirası cinsi tasarrufların artırılması desteklenecek

Cari açık düşürülerek döviz talebinin ithal fiyatlar üzerindeki baskısının azaltılması için tedbirler alınacak. Türk lirası cinsi tasarrufları artıracak finansal enstrümanlar geliştirilerek desteklenecek.

Fiyat istikrarına yönelik yatırım, istihdam, üretim, ihracat hedefleri doğrultusunda reel sektöre uygun maliyetlerle selektif kredi uygulamaları sürdürülecek.

"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremler ve bunun gerektirdiği yeni harcamalar da dikkate alınarak, kamu maliyesinde verimliliği ve tasarrufu artıracak kapsamlı bir programın devreye alınması planlanıyor.

Teşvik ve destekler sadeleştirilerek, yeniden yapılandırılacak. Tek Hazine Kurumlar Hesabı uygulaması daha da genişletilerek Hazine nakit rezervi güçlendirilecek.

Vergi sisteminde dijital dönüşümü destekleyecek ve çevre dostu yeşil vergilemeyi esas alan bir sistem oluşturulacak, vergi politikaları, büyüme ve sosyal adalet olmak üzere iki temel eksende yürütülecek.

Gençlerin, kadınların ve dezavantajlı grupların iş gücüne katılımını ve girişimciliği teşvik eden vergi politikaları önceliklendirilecek, selektif ve hedef odaklı vergi teşvikleri devam ettirilecek.

Mevcut vergiler, Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ve iklim değişikliği konusunda uluslararası alandaki gelişmeler de dikkate alınarak, karbon salınımı daha az olandan daha az vergi alacak şekilde gözden geçirilerek düzenlenecek.

KİT'ler yeniden yapılandırılarak halka arza hazırlanacak

Özelleştirme kapsam ve programında bulunan taşınmaz portföyü, klasik özelleştirme yöntemleri dışında sermaye piyasası araçları kullanarak değerlendirilecek, kamuya ait taşınmazlar ile altyapı tesislerinin gelirleri yatırımcı vatandaşlarla paylaşılacak.

Bu kapsamda, sermaye piyasası araçları özelleştirme uygulamalarında ön plana çıkacak, kamu sermayeli işletmeler yeniden yapılandırarak kurumsal yönetişim ilkeleri çerçevesinde halka arza hazır hale getirilecek.

Bürokrasiyi azaltmak ve yatırım sürecinde karşılaşılan sorunlara hızlı çözümler üretmek amacıyla özel kesim yatırımlarının korunmasına yönelik yeni bir sistem hayata geçirilecek. Özel kesim yatırımlarını kolaylaştırma ve hızlandırmaya yönelik "Yatırım Uyuşmazlığı Kurumu" oluşturulacak.

Finansal mimaride dönüşüm dönemi

İstanbul'u küresel finansın ve uluslararası ticaretin önde gelen merkezi haline getirmek amacıyla açılışı yapılan İstanbul Finans Merkezi (İFM) Projesi ile nitelikli ve çok boyutlu bir finansal hizmet ekosistemi oluşturulacak. Finans alanında dönüşüm ve çeşitlilik için adımlar atılacak.

Bankacılık dışı finansal unsurlar çeşitlendirilerek finans sektöründe bankacılığın payı uluslararası normlara yakın seviyelere getirilecek.

Finansal Mimari ve Altyapının Güçlendirilmesi Programı yürütülecek, program kapsamında yer alan eylemler sermaye piyasaları, sigortacılık, katılım finans, sürdürülebilir finans, finansal teknolojiler, risk yönetimi ve finansal eğitim olarak 7 tema altında hayata geçirilecek.

Sermaye piyasası eylemleriyle genel olarak araç çeşitliliğine, tabana yayılmaya, mevzuat alt yapısını güçlendirmeye, likidite imkanlarını genişletmeye ve girişim sermayesinin etkinliğinin artırılmasına önem verilecek, sermaye piyasalarının cazibesini artırılacak.

Finansal hizmetlerde fintek uygulamaları yaygınlaştırılacak ve hizmet kalitesi artırılacak.

Katılım finansla ilgili "kurul" ve "derecelendirme sistemi" planı

Katılım finans alanı güçlendirilecek, bu çerçevede müstakil bir Katılım Finans Kanunu hazırlanarak, çeşitli kanunlar altında düzenlenen katılım finans sektörü tek bir çatı altında toplanacak ve katılım finans altında yer alan tüm sektörlere yönelik uluslararası standartlarda Merkezi Danışma Kurulu hayata geçirilecek. "Katılım finans derecelendirmesi" sistemi hayata geçirilecek.

Finansal sektörün kurumsal altyapısı derinleştirilecek. Bu kapsamda, finansal sektörün boyutuna, karmaşıklığına ve gelişimine uygun "denetleyici teknolojiler" odaklı yeni denetim uygulama ve yöntemleri uygulamaya alınacak.

Finansal dönüşümde teknoloji ve çevre kilit rol oynayacak

Sürdürülebilir finansman imkanlarının geliştirilmesini teminen çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) piyasalarına katılım hız kazanacak.

Bu kapsamda Kalkınma ve Yatırım Bankası ile Eximbank, uluslararası en iyi uygulama örnekleri dikkate alınarak güçlü bir kurumsal reform sürecine tabi tutulacak.

Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum kapsamında yeşil bankacılık uygulamalarının geliştirilmesi için strateji oluşturma, kurumsal yapılanma, risk yönetimi, raporlama ve kamuoyunu bilgilendirici yayın faaliyetleri yürütülecek.

Yatırımcıların korunmasını ve sermaye piyasasının gelişimini ön planda tutacak şekilde, manipülatif ve piyasa bozucu nitelikteki işlemlerin önüne geçilmesi için teknolojik altyapı güçlendirilecek.

Bankacılıktaki risk merkezi benzeri bir yapıyla yatırımcıların risklerinin bütüncül bir şekilde takip edilmesi ve sektör paydaşlarıyla paylaşılabilmesini teminen Yatırımcı Risk Takip Sistemi hayata geçirilecek.

Siyasi ve ekonomik istikrar, öngörülebilirlik ve yatırımcı dostu politikalarla yüksek teknolojili ve daha üretken alanlarda doğrudan yabancı yatırımı artırılacak, iş ve yatırım ortamı iyileştirilecek.


Mayıs ayı enflasyon rakamları açıklandı

AA
AA
TT

Mayıs ayı enflasyon rakamları açıklandı

AA
AA

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), mayısta aylık bazda yüzde 0,04, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 0,65 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 39,59 ile son 17 ayın, yurt içi üretici fiyatlarında da yüzde 40,76 ile son 24 ayın en düşük seviyesine geriledi.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, mayısta 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 63,72, yurt içi üretici fiyatları yüzde 95,8 arttı.

Aylık bazda TÜFE yüzde 0,04, Yİ-ÜFE yüzde 0,65 artış gösterdi.

TÜFE, mayısta geçen yılın aralık ayına göre yüzde 15,26, Yİ-ÜFE ise yüzde 7,81 yükseldi.

Yıllık enflasyon, tüketici fiyatlarında yüzde 39,59, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 40,76 oldu.

Böylece yıllık enflasyon, TÜFE'de son 17, Yİ-ÜFE'de ise son 24 ayın en düşük seviyesi olarak kayıtlara geçti.

TÜFE, Aralık 2021'de yüzde 36,08, Yİ-ÜFE de Mayıs 2021'de 38,33 seviyesinde gerçekleşmişti.

Beklentiler

AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, TÜFE'nin mayısta aylık bazda yüzde 0,07 artacağını öngörmüştü. Ekonomistler, bir önceki ay yüzde 43,68 olan yıllık enflasyonun yüzde 39,62'ye gerileyeceğini hesaplamıştı.

Öte yandan TÜİK, konut doğal gaz abonelerinin 24 Nisan 2023 tarihinden 31 Mayıs 2023 tarihine kadarki fatura kullanım bedellerinin devlet tarafından karşılanmasına yönelik karar doğrultusunda, TÜFE kapsamında yer alan doğal gaz fiyatının, Mayıs 2023 dönemine ilişkin hesaplamalar yapılırken dikkate alınacağını duyurmuştu. Buna göre, mayıs ayı TÜFE hesaplamaları kapsamında doğal gaz için 'sıfır fiyat' yöntemi uygulandı.


ABD'lilerin en nefret ettiği 7 marka

Trump Organization ortalaması "çok zayıf" olan tek marka (Reuters)
Trump Organization ortalaması "çok zayıf" olan tek marka (Reuters)
TT

ABD'lilerin en nefret ettiği 7 marka

Trump Organization ortalaması "çok zayıf" olan tek marka (Reuters)
Trump Organization ortalaması "çok zayıf" olan tek marka (Reuters)

ABD'lilerin en nefret ettiği markalar belli oldu. Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın yöneticisi olduğu Trump Organization, en nefret edilen şirket seçildi.

Ülkenin prestijli haber sitelerinden Axios ve pazar araştırma şirketi Harris Poll'un anketi 13-28 Mart tarihlerinde yapıldı. Ankete 16 bin 310 ABD'li katıldı. 100 şirket adı verilen katılımcılara en iyi tibiara sahip ve en kötü itibara sahip firmalar soruldu. ABD'liler şirketleri karakter, gidişat, güven, kültür, etik, yurttaşlık, vizyon, büyüme ve ürün & servis kategorilerinde 100 üzerinden puanladı.

En nefret edilen şirket seçilen Trump Organization, özellikle karakter, güven ve etik kategorilerinde düşük puan aldı. Şirket, vergi kaçakçılığı gibi çok sayıda davayla boğuşuyor. 

İkinci sırada yer alan FTX, güven ve etikte sınıfta kaldı. Kripto para borsası Kasım 2022'de likidite krizi nedeniyle çökmüş ve iflas bildirmişti.

En hoşlanılmayan üçüncü şirket Fox Corporation oldu. Şirketin sahibi olduğu Fox News, 2020 ABD başkanlık seçimlerinde seçim sonuçlarıyla ilgili bilgileri kararttığı yönündeki haberleri nedeniyle davalık olmuştu. Şirketin oy makinesi üreticisi Dominion şirketine 787 milyon 500 bin dolar tazminat ödemesine Nisan 2023'te karar verilmişti.

Teknoloji şirketleri Twitter ve Meta ise kültür ve etikten düşük puan aldı. İki kurum da son dönemde binlerce çalışanını işten çıkarmasıyla tepki almıştı. Twitter ayrıca Elon Musk tarafından satın alınınca şimşekleri üzerine çekmişti. 

Çin'in platform üzerinden istihbarat topladığı iddia edilen sosyal medya platformu TikTok, yurttaşlık ve karakter başlıklarında zayıf görüldü.

En nefret edilen ilk 7 marka:

Trump Organization

FTX

Fox Corporation

Twitter

Meta

Spirit Airlines

TikTok

 

Independent Türkçe, Axios, CNBC


Fitch, 'borç limiti' anlaşmasına rağmen ABD'nin kredi notunu negatif izlemede tutmayı sürdürüyor

Fitch, 'borç limiti' anlaşmasına rağmen ABD'nin kredi notunu negatif izlemede tutmayı sürdürüyor
TT

Fitch, 'borç limiti' anlaşmasına rağmen ABD'nin kredi notunu negatif izlemede tutmayı sürdürüyor

Fitch, 'borç limiti' anlaşmasına rağmen ABD'nin kredi notunu negatif izlemede tutmayı sürdürüyor

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, ABD'de borç limiti krizinin aşılmasına rağmen son yaşanan gerilimi tırmandırma politikasının sonuçları ile orta vadeli mali ve borç gidişatına ilişkin görünüm dikkate alınarak ülkenin kredi notunun negatif izlemede olmaya devam ettiğini bildirdi.

Fitch'ten yapılan açıklamada, borç limiti anlaşmasına rağmen ABD'nin "AAA" olan kredi notunun olası bir not indirimi için izlemede kalmaya devam ettiği aktarıldı.

Açıklamada, "ABD'de borç limiti açmazının çözümü hükümetin yükümlülüklerini yerine getirmesine izin veriyor olsa da son gerilimi tırmandırma politikasının tüm sonuçlarını ve orta vadeli mali ve borç gidişatına ilişkin görünümü değerlendirdiğimiz için Fitch Ratings, ABD'nin not izlemesini negatif olarak koruyor." değerlendirmesinde bulunuldu.

ABD Başkanı Joe Biden'ın askeri olmayan isteğe bağlı harcamaların 2 yıl boyunca sınırlanması karşılığında borç limitinin 1 Ocak 2025'e kadar askıya alınmasını öngören yasa tasarısını bugün imzalamasının beklendiği belirtilen açıklamada, borç limitinin askıya alınmasının Fitch'in beklentileri ve ABD'nin "AAA" olan kredi notu ile uyumlu olduğu kaydedildi.

Açıklamada, borç limiti etrafında tekrarlanan siyasi açmazların maliye ve borç konularında yönetime olan güveni azalttığına inanıldığı ifade edildi.

Artan siyasi kutuplaşmayla son 15 yılda yönetimde sürekli bir bozulma olduğuna işaret edilen açıklamada, borç limiti üzerinde tekrarlanan gerilimi tırmandırma politikası ve artan zorunlu harcamalardan kaynaklanan mali zorlukların üstesinden gelinememesinin mali açıkların ve borç yükünün artmasına neden olduğu aktarıldı.

Açıklamada, ABD'nin notunun ekonominin büyüklüğü, kişi başına düşen yüksek GSYH ve dinamik iş ortamı dahil istisnai güçlü yönleriyle desteklendiği, ancak bu güçlü yönlerden bazılarının yönetim eksiklikleri nedeniyle zaman içinde zarar görebileceği kaydedildi.


FAO: Küresel gıda fiyatları 2 yılın en düşük seviyesine indi

FAO: Küresel gıda fiyatları 2 yılın en düşük seviyesine indi
TT

FAO: Küresel gıda fiyatları 2 yılın en düşük seviyesine indi

FAO: Küresel gıda fiyatları 2 yılın en düşük seviyesine indi

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), küresel gıda fiyatlarının, bitkisel yağlar, tahıl ve süt ürünlerindeki keskin düşüşün etkisiyle nisanda 2 yılın en düşük seviyesine indiğini duyurdu.

FAO'dan yapılan açıklamaya göre, gıda ürünlerinin uluslararası fiyatlarındaki aylık değişiklikleri izleyen FAO Gıda Fiyat Endeksi, mayısta bir önceki aya kıyasla yüzde 2,6 düşerek 124,3 puan oldu. Böylece, endeks Nisan 2021'den bu yana en düşük seviyesine geriledi.

FAO açıklamasında, endeksin Rusya-Ukrayna savaşının başlamasının ardından geçen yılın mart ayındaki rekor seviyesinden yaklaşık yüzde 22 düştüğü hatırlatıldı. Endeks, savaşla birlikte Mart 2022’de 159,7 puana ulaşarak rekor kırmıştı.

Küresel gıda fiyatlarının mayısta bitkisel yağlar, süt ürünleri ve tahıl kaynaklı düşüş göstermesi dikkati çekti.

FAO, endeksteki düşüşün, şeker ve et fiyatlarındaki artışları dengeleyen tahıl, bitkisel yağlar ve süt ürünleri fiyatlarındaki düşüşü yansıttığına dikkati çekti.

Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi, aylık bazda balm yağına azalan talebin etkisiyle yüzde 8,7 geriledi. Endeks bir yıl önceki seviyesinin yaklaşık yüzde 48,2 altına indi.

Uluslararası balm yağı fiyatları, devam eden zayıf ithalatın başlıca üretici ülkelerdeki artan üretimlerle aynı zamana denk gelmesi nedeniyle mayısta bir önceki aya göre önemli ölçüde düştü. Soya yağı fiyatları, Brezilya'da bol soya fasulyesi mahsulü ve ABD’de beklenenden yüksek stoklar nedeniyle düşüşünü altıncı aya taşıdı. Kolza tohumu ve ayçiçek yağı fiyatları, bol küresel arz nedeniyle mayısta düşmeye devam etti.

Tahıl Fiyat Endeksi, arzın artacağı yönündeki beklentiler ve Türkiye'nin desteğiyle Karadeniz Tahıl Koridoru Girişimi'nin yeniden uzatılmasının etkisiyle aylık bazda yüzde 4,8 düştü.

Uluslararası buğday fiyatları, küresel arzın artmasıyla mayısta yüzde 3,5 geriledi. Buna karşın, uluslararası pirinç fiyatları, Asya'daki alımlar ve Vietnam ve Pakistan gibi bazı ihracatçı ülkelerdeki arzın sıkılaşmasıyla mayıs ayında artmaya devam etti.

Şeker Fiyat Endeksi, “El Nina" hava modeline ilişkin endişelerin küresel arz risklerini artırmasının etkisiyle aylık bazda yüzde 5,5 artarak, art arda yükselişini dördüncü aya taşıdı. Bunun yanında Brezilya'daki 2023 şeker kamışı mahsulleri için olumlu görünüm, uluslararası ham petrol fiyatlarının düşmesi şeker fiyatlarında daha büyük aylık artışlarını engelledi.

Aynı dönemde FAO Süt Ürünleri Fiyat Endeksi peynir fiyatlarındaki keskin düşüşün etkisiyle yüzde 3,2 azalırken, Et Fiyat Endeksi de Asya'nın kümes hayvanı etine yönelik istikrarlı yüksek ithalat talebi ve ABD’de sığır eti arzındaki sıkılığın etkisiyle yüzde 1 artış gösterdi.

FAO, küresel üretim, tüketim, ticaret ve stok eğilimlerine ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı Tahıl Arz ve Talep Özeti Raporu'nu da yayımladı.

Raporda, FAO, küresel tahıl üretiminin bu yıl mısır üretimindeki artışla geçen yıla göre yüzde 1 artarak 2 miyar 813 milyon tona çıkacağı tahmininde bulundu.


Dogecoin davası: Elon Musk içeriden bilgi alarak ticaret yapmakla suçlandı

Elon Musk'ın elektrikli otomobil üreticisi Tesla, bazı ürünlerinde Dogecoin'le ödemeyi kabul ediyor (Reuters)
Elon Musk'ın elektrikli otomobil üreticisi Tesla, bazı ürünlerinde Dogecoin'le ödemeyi kabul ediyor (Reuters)
TT

Dogecoin davası: Elon Musk içeriden bilgi alarak ticaret yapmakla suçlandı

Elon Musk'ın elektrikli otomobil üreticisi Tesla, bazı ürünlerinde Dogecoin'le ödemeyi kabul ediyor (Reuters)
Elon Musk'ın elektrikli otomobil üreticisi Tesla, bazı ürünlerinde Dogecoin'le ödemeyi kabul ediyor (Reuters)

Tesla, SpaceX ve Boring Co. gibi şirketlerin yatırımcıları, Elon Musk'a Haziran 2022'de açılan Dogecoin davasında yeni suçlamalar yöneltti.

Manhattan Federal Mahkemesi'ne çarşamba yapılan başvuruda yatırımcılar, bu şirketlerin kurucusu Elon Musk'ı insider trading'le (içeriden öğrenenlerin ticareti) suçladı.

Musk'ın Twitter gönderileriyle, sosyal medya fenomenlerine para ödeyerek ve 2021'de konuk olduğu Saturday Night Live programındaki açıklamalarıyla Dogecoin'den kâr sağladığı iddia edildi. Dogecoin'in değeri, ünlü işinsanının Twitter'daki paylaşımlarıyla sık sık değer kazanmıştı. Musk'ın Saturday Night Live'da Dogecoin'e "üçkağıt" demesinin sonrasındaysa kripto para birimi yaklaşık yüzde 30 değer kaybetmişti.

Davacılar, Nisan 2023'te Twitter'ın logosunu Dogecoin'in köpeğiyle değiştirerek kripto para biriminin değerinin yüzde 30 artmasını sağladığını söyledi. İddiaya göre Musk bunun ardından yaklaşık 124 milyon dolarlık Dogecoin sattı. 

Yatırımcılar, dünyanın en zengini olan Musk'ı, Dogecoin'in değerini Mayıs 2021'e kadar artırıp ardından düşürmekle suçluyor.

Teknoloji milyarderi, geçen sene açılan davanın ardından Dogecoin'e destek vermeyi sürdürmüştü. 

Bir internet miminden doğan köpek temalı Dogecoin, 2013'te oluşturuldu. Musk da "halkın kriptosu" dediği bu paraya verdiği destekle biliniyor. Teknoloji milyarderi, Aralık 2021'de yayımlanan bir konuşmasında Dogecoin'in potansiyelinin Bitcoin'den daha yüksek olduğunu söylemişti. Musk, Dogecoin'in işlemler konusunda daha iyi olduğunu savunmuştu.

 

Independent Türkçe, Reuters, Gizmodo


Biden: Borç limitinin artırılması ekonomimiz ve ABD halkı için büyük bir kazançtır

ABD Başkanı Joe Biden (AP)
ABD Başkanı Joe Biden (AP)
TT

Biden: Borç limitinin artırılması ekonomimiz ve ABD halkı için büyük bir kazançtır

ABD Başkanı Joe Biden (AP)
ABD Başkanı Joe Biden (AP)

ABD Başkanı Joe Biden, borç limiti artırılarak ülkenin temerrüde düşmesini önlemek için hazırlanan Mali Sorumluluk Yasa Tasarısı’nın Senato’da kabul edilmesine övgüde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre, Biden dün yaptığı açıklamada, “Müzakerelerde kimse her istediğini elde edemez, ancak şüpheniz olmasın, bu iki partili anlaşma, ekonomimiz ve ABD halkı için büyük bir kazançtır” dedi.

Senato’da 63’e karşı 36 oyla geçen yasa tasarısı, yasalaşması için Biden’ın imzasına sunulacak.


Bloomberg: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mehmet Şimşek'le anlaştı

Şimşek, 2015 - 2018'te Başbakan Yardımcısı olarak da görev yapmıştı (Reuters)
Şimşek, 2015 - 2018'te Başbakan Yardımcısı olarak da görev yapmıştı (Reuters)
TT

Bloomberg: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mehmet Şimşek'le anlaştı

Şimşek, 2015 - 2018'te Başbakan Yardımcısı olarak da görev yapmıştı (Reuters)
Şimşek, 2015 - 2018'te Başbakan Yardımcısı olarak da görev yapmıştı (Reuters)

ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarından Bloomberg, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mehmet Şimşek'i Hazine ve Maliye Bakanı olarak atayacağını yazdı.

Gazeteye konuşan ve kimlikleri paylaşılmayan kaynaklar, bir süredir yürütülen görüşmelerde Erdoğan'ın Şimşek'le anlaştığını iddia etti.

Haberde, 28 Mayıs'taki ikinci tur seçimlerini kazanan Erdoğan'ın "piyasanın güvenini artırmak için geleneksel ekonominin savunucusu olan Şimşek'i tercih ettiği" öne sürdü. 

Ayrıca Şimşek'in "yeni kabinede Türkiye'nin tüm ekonomi politikalarından sorumlu olacağı" da ileri sürüldü.  

Haberde, Şimşek'in 2009 - 2015'te Hazine ve Maliye Bakanı olarak görev yaptığı, 2017'deki referandumla başkanlık sistemine geçilmesinin ardından 2018'de görevi bıraktığı da hatırlatıldı. 

56 yaşındaki siyasetçi, 2007 - 2009'da Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı olarak da görev yapmıştı. 

Cumhurbaşkanlığı ofisi ve Şimşek'in sözcüsüyse Bloomberg'in yorum talebini reddetti.

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters da Erdoğan'ın yeni kabinesinde Şimşek'e yer vermesine neredeyse kesin gözüyle bakıldığını yazmıştı. 

Independent Türkçe, Bloomberg, Reuters


Otomotiv satışlarında rekor mayıs ayında da devam etti

AA
AA
TT

Otomotiv satışlarında rekor mayıs ayında da devam etti

AA
AA

Otomobil ve hafif ticari araç pazarı, bu yılın mayıs ayında, yüzde 70,9 büyüyerek 111 bin 356 adet olurken, bu tüm zamanların en yüksek mayıs ayı olarak kayıtlara geçti.

Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) mayıs ayı verilerine göre, Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam satışları, 2023 Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 60,5 artarak 445 bin 6 adet olarak gerçekleşti.

Otomobil satışları, söz konusu dönemde 58,8 artışla 340 bin 37, hafif ticari araç satışları da yüzde 66,3 artışla 104 bin 969 oldu.

Mayıs ayı satışları

Bu yılın mayıs ayına bakıldığında ise otomobil ve hafif ticari araç satışları 2022 yılı mayıs ayına göre yüzde 70,9 artarak 111 bin 356 seviyesinde gerçekleşti. Mayıs ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 68,5 artarak 87 bin 218 adet olurken, hafif ticari araç satışları da yüzde 79,9 yükselişle 24 bin 138’e ulaştı.

Böylece otomotiv satışlarındaki rekor serisi mayıs ayında da devam etti.

10 yıllık mayıs ayı ortalama satışlara bakıldığında, otomobil ve hafif ticari araç satışları yüzde 69,1, otomobil satışları yüzde 69,2 ve hafif ticari araç satışları da 69,1 artış gösterdi.

Segment ve gövde tiplerine göre satışlar

Ocak-Mayıs 2023 döneminde, otomobil pazarı segmentlere göre değerlendirildiğinde pazarın yüzde 89,3’ünü vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerindeki araçlar oluşturdu.

C segmenti otomobiller 185 bin 916 adetle yüzde 54,7 pay alırken, B segmenti otomobillerin payı ise 115 bin 236 adetle yüzde 33,9 oldu.

Otomobil pazarı gövde tiplerine göre değerlendirildiğinde en çok tercih edilen gövde tipi, yüzde 45,8 payla SUV otomobiller oldu. SUV otomobilleri, yüzde 29,7 payla sedan, yüzde 22,1 payla da hatchback otomobiller takip etti.

Satışların yüzde 76’sı otomatik vites

Söz konusu dönemde, otomatik şanzımanlı otomobiller, 259 bin 95 adetle toplam satışlardan yüzde 76,2 pay alırken, manuel şanzımanlı otomobillerin payı 80 bin 942 ile yüzde 23,8’de kaldı.

Hafif ticari araç pazarı gövde tipine göre, van gövde tipi yüzde 80,5 payla en çok tercih edilen gövde tipi olurken, ardından yüzde 7,6 ile kamyonet ve minibüs gövde tipleri sıralandı.

Öte yandan markaların satış adetlerine bakıldığında Togg'un ilk modeli T10X’e ilişkin 306 adet satış bildirildiği görüldü.