JPMorgan'ın nikel diye satın aldığı 54 tonluk çantaların içinden taş çıktı

Çantaların birkaç yıldır Rotterdam'da bir depoda tutulduğu açıklandı.

Depolanan çantaların içindeki nikelin değerinin 1,3 milyon dolar olduğu düşünülüyordu (Reuters)
Depolanan çantaların içindeki nikelin değerinin 1,3 milyon dolar olduğu düşünülüyordu (Reuters)
TT

JPMorgan'ın nikel diye satın aldığı 54 tonluk çantaların içinden taş çıktı

Depolanan çantaların içindeki nikelin değerinin 1,3 milyon dolar olduğu düşünülüyordu (Reuters)
Depolanan çantaların içindeki nikelin değerinin 1,3 milyon dolar olduğu düşünülüyordu (Reuters)

ABD'nin en büyük bankalarından ve Wall Street'in emtia ticaretinde önde gelen kurumlarından biri olan JPMorgan'ın birkaç yıl önce satın aldığı 54 ton nikelin içinden taş çıktı.
Birkaç yıl önce satın alınan ve içinde nikel olduğu düşünülen çantaların Hollanda'nın Rotterdam kentinde bir depoya konulduğu, geçen cuma Londra Metal Borsası (LME) tarafından fark edilene kadar da içinde taş olduğunun anlaşılmadığı ifade edildi.
LME yaşanan karışıklığı cuma günü açıklarken, çantaların ve depoların sahibinin kim olduğu bilgisini paylaşmadı. Ancak Wall Street Journal gazetesi konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberinde çantaların JPMorgan'a, deponun ise Access World isimli şirkete ait olduğunu duyurdu.
Gazete karışıklıktan doğan mali yükün, çantaları korumakla yükümlü tesis sahibi Access World tarafından karşılanma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtti.
Bloomberg'de yer alan habere göre çantalarda 1,3 milyon dolar değerinde nikel bulunuyordu ve toplam nikel stoklarının yüzde 0,14'nün çantalarda bulunduğu düşünülüyordu. Haberde, yaşanan karışıklığın metal piyasalarında küçük bir etkisi olacağı ancak LME'nin güvenilirliğinin sorgulanacağı vurgulandı.
Access World'den yapılan açıklamada, tüm depolardaki nikel stoklarının inceleneceği ancak durumun tek bir vakaya özel olduğunun düşünüldüğü belirtildi.
Londra Metal Borsası, kayıp nikellerle ilgili hangi noktada karışıklık yaşandığının ortaya çıkarılması için çalışmaların sürdüğünü açıkladı.
Independent Türkçe, Bloomberg, Wall Street Journal



Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
TT

Ortadoğu’daki kaos Çin’i endişelendiriyor: Rusya’yla boru hattı tekrar gündemde

Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)
Sibirya'nın Gücü hattı, Gazprom tarafından 2019'da faaliyete geçirilmişti (Reuters)

İsrail-İran çatışmaları, Çin’in uzun süredir duraklamış olan Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı projesini yeniden gündeme almasına yol açtı.

Wall Street Journal’ın haberinde, Çin’in doğalgazının yüzde 30’unu Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu ülkelerinden sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) halinde ithal ettiği belirtiliyor.

Çin’in özellikle İran’dan gönderilen düşük maliyetli ham petrole büyük ölçüde bağımlı hale geldiği aktarılıyor. İran’ın petrol ihracatının yüzde 90’ından fazlasının Çin’e gittiğine işaret ediliyor.

Ancak son gelişmelerle bölgede artan öngörülemezdik, Çin’i Hürmüz Boğazı üzerinden sevkıyatlara alternatif arayışına soktu. İsrail’le 12 gün süren çatışmalara ABD’nin de dahil olmasıyla Tahran yönetiminin boğazı kapatma tehlikesi doğmuştu. İran henüz bu yönde bir adım atmadı.

Berlin merkezli düşünce kurulu Carnegie Rusya Avrasya Merkezi’nden Alexander Gabuev, “Ortadoğu’daki askeri durumun öngörülemezliği, Çin liderliğine karasal boru hattı arzının jeopolitik faydalarını gösterdi” diyor.

Pekin yönetiminin, uzun süredir askıya alınmış Sibirya’nın Gücü 2 doğalgaz boru hattını yeniden değerlendirdiği belirtiliyor.

Çin’e yılda 50 milyar metreküp doğalgaz taşıma kapasitesine sahip olacak boru hattı projesi, fiyat anlaşmazlıkları başta olmak üzere bazı sorunlar nedeniyle ilerlememişti.

Pekin’in politikası kapsamında tek bir ülkeden yapılan petrol ve doğalgaz ithalatı yüzde 20’yle sınırlandırılıyor ancak Moskova bu oranın üstüne çıkılmasını talep ediyor.

İki ülke arasında kurulan Sibirya’nın Gücü hattı 2019’da devreye alınmıştı. İkinci hattın inşasının yaklaşık 5 yıl sürmesi öngörülüyor.

WSJ, Çin lideri Şi Cinping’in eylülde Rusya’yı ziyaret etmeyi planladığını, boru hattı projesinin detaylarının da gündeme geleceğini yazıyor.  

Diğer yandan Washington’ın, Pekin’le Moskova’nın yakınlaşmasını engellemek isteyeceğine dikkat çekiliyor. Ancak Trump dünkü açıklamasında Çin’in Amerikan ambargosuna rağmen İran’dan petrol almaya devam edebileceğini söyleyerek kafa karışıklığı yaratmıştı. Cumhuriyetçi lider, Pekin yönetimine ABD’den petrol alma çağrısında da bulunmuştu.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters