Trump’ın suçlanmasından sonraki aşamalar: Jüri, parmak izi ve kefalet

Eski ABD başkanının destekçileri Salı günü Kaliforniya'da gösteri yaptı (Reuters)
Eski ABD başkanının destekçileri Salı günü Kaliforniya'da gösteri yaptı (Reuters)
TT

Trump’ın suçlanmasından sonraki aşamalar: Jüri, parmak izi ve kefalet

Eski ABD başkanının destekçileri Salı günü Kaliforniya'da gösteri yaptı (Reuters)
Eski ABD başkanının destekçileri Salı günü Kaliforniya'da gösteri yaptı (Reuters)

ABD'deki bir sonraki siyasi aşamanın parametrelerini önümüzdeki birkaç gün belirleyecek. Tüm gözler New York'a çevrilirken, eski Başkan Donald Trump'ın akıbetiyle ilgili gizemin çözülmesi bekleniyor. Ülke için “felaket” uyarıları yapılıyor.
Cumhuriyetçiler, ABD tarihinde ilk kez eski bir başkana karşı suç duyurusunda bulunulmasının sonuçları konusunda alarma geçti. Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, bu tür bir adımın “ülkeyi infilak ettireceğini” söyledi. Trump'ın avukatı Joe Tacubina, eski Başkan Trump’ın bir suçla itham edilmesi halinde "topyekün savaş" uyarısında bulundu.
Bu açıklamalar ve Trump'ın destekçilerine gösteri çağrısı yapması üzerine New York Polis Departmanı 36 bin polis memuruna teyakkuz emri verdi. Washington'daki Capitol Polisi binanın etrafına bariyerler yerleştirdi ve buna hazırlık için daha fazla unsuru seferber etti. Ancak Trump bugüne kadar gündemini değiştirmedi. Seçim kampanyasının bir parçası olarak Cumartesi günü Teksas'a gidiyor.
İtham edilme süreci
İtham edilme süreci son derece gizli bir süreç. Trump'ın kaderini belirleyecek jüri toplantısı ve iddianame, eski başkanın Manhattan'da mahkeme karşısına çıkacağı güne kadar gizli tutuluyor. Komisyon, başta iddia makamının baş tanığı olan Trump'ın eski avukatı Michael Cohen olmak üzere bir dizi savunma ve iddia makamının tanıklarının ifadelerini dinleyecek. Eski başkana karşı suç duyurusunda bulunulması, 23 jüri üyesinden 12'sinin bu yönde oy kullanmasına bağlı olacak. Manhattan Başsavcısı Alvin Bragg konuyla ilgili son sözü söyleyecek. Bragg, konuyu “politikleştirmeyi” hedefleyen Cumhuriyetçilerin yoğun saldırısı altında. Eğer Bragg jürinin kararını uygulamaya karar verirse, eski başkan ve avukatı, karar ve iddianamedeki suçlamaların içeriği hakkında bilgilendirilecek. Trump'ın Florida'dan New York'a nasıl geleceğini, teslim olacağını ve oradaki ön duruşma oturumuna nasıl katılacağını belirlemek için bir müzakere yolu başlayacak. Savcıların, Trump'ın gözlerden uzakta adliyeye girişini koordine etmek için onun ekibiyle iş birliği yapması muhtemel olsa da binanın içindeki yargı rotası değişmeyecek. Çalışanlar eski başkanın parmak izini alıp tutukluluğunun fotoğrafını çekecek ve "Miranda" hakları olarak bilinen hakları önünde okunacak. Buna göre Trump bir avukat isteme ve avukatının yokluğunda polisle konuşmama hakkına sahip olacak.
Eski başkanın, diğer sanıkların aksine, pozisyonuna saygı nedeniyle ellerinin kelepçeli olması pek olası değil. Ancak, yargıç huzuruna çıkmadan önce mahkemede bir bekleme odasında oturacak, yargıç daha sonra kendisine yöneltilen suçlamaları alenen okuyacak ve duruşma tarihine kadar kefaletle serbest bırakılmasına karar verecek.
Trump’a yöneltilen suçlamalar neler?
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 2016 yılındaki seçim kampanyası sırasında porno yıldızı Stormy Daniels’la aralarında daha önce (2006) geçtiği iddia edilen cinsel ilişkiyle ilgili konuşmaması için sus payı ödediği ve ödemenin kampanya kaynaklarından usulsüz şekilde yapıldığı gerekçesiyle suçlanıyor. İlişkinin ayrıntıları, 2016 yılında, Trump'ın seçimlere adaylığını açıklamasının ardından Daniels'ın medyayla temasa geçmesiyle ortaya çıktı.
Daniels’in, Trump'ın başkanlık yarışına girmeden önce onunla bir ilişkisi olduğu ve 2016 başkanlık seçimlerinden önce 130 bin dolarlık sus payı aldığı iddia edilmişti. Bu kendi başına yasanın ihlali olarak görülmese de Trump'ın meblağı ödemek için kullandığı yöntem davacılar tarafından yasa dışı kabul edildi. Trump’ın eski avukatı Michael Cohen, söz konusu ödemeyi kabul etmiş ve kendisinin aracı olduğunu söylemişti. Ancak Trump ve çevresindekiler Cohen’in bu konuda doğru söylemediğini iddia ediyorlar.
Bu, New York Eyaletinde küçük bir suç, ancak anlaşmanın seçim dönemine denk gelmesi önemli. Trump Amerikan seçmenini etkilemek için anlaşmanın gerçeğini saklamaya çalışmak ve seçim yasasını ihlal etmekle suçlanıyor. Bu kanunen cezalandırılması gereken bir suçtur ve cezası para cezasından 4 yıl hapis cezasına kadar değişmekte.



ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
TT

ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)

ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze’deki savaşa karşı tavrı konusunda kamuoyunun genel olarak bölünmüş olduğu bir dönemde, Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan bir anket, genç ABD’lilerin İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşa diğer vatandaşlardan daha eleştirel yaklaştığını gösterdi.

Savaşla ilgili gündem ve savaşın Biden’ın yeniden seçilme şansını nasıl etkileyeceğine dair Washington’daki yoğun tartışmalara rağmen, anket ayrıca birçok ABD’linin konuyu yakından takip etmediğini veya fazla önem vermediğini ortaya çıkardı.

Anket katılanların yüzde 40’ı, Biden’ın doğru dengeyi kurup kurmadığından emin olmadıklarını söyledi.

18 ila 29 yaş arasındaki ABD’liler arasında, ankete katılanların yüzde 46’sı İsrail’in 7 Ekim saldırısına verdiği tepkinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Yüzde 21’i bunun kabul edilebilir olduğunu söylerken, geri kalanı emin olmadıklarını belirtti.

Yaşlı ABD’lilerin görüşleri gençlerden oldukça farklıydı.

65 yaş ve üzerindekilerin yüzde 53’ü İsrail’in tepkisini desteklerken, yüzde 29’u bunu kabul edilemez olarak nitelendirdi.

Kendisini İsrail’in sadık bir destekçisi olarak olarak gören Biden (81), Hamas tarafından düzenlenen saldırıya karşı İsrail’in karşılık verme hakkını güçlü bir şekilde savundu.

Biden, İsrail’e verdiği askeri ve diplomatik desteğe rağmen, İsrail liderlerini, Hamas’ın yönettiği Gazze Şeridi’nde sivilleri korumak için yeterli çaba göstermemekle de eleştirdi.

ABD seçimleri yaklaşırken, tüm dikkatler Biden’ın, Kasım ayında eski başkan Donald Trump’la yarışacağı seçimde zafer kazanması gereken Michigan eyaletine odaklanıyor.

Michigan’daki Müslümanlar ve Arap asıllı ABD’lilerin büyük bir kesimi bu rekabette belirleyici bir rol oynayabilir.

Anket, Demokratlar arasında Biden’ın Gazze’deki savaşı nasıl ele aldığına ilişkin görüşlerin karışık olduğunu da gösterdi.

Demokratların yüzde 34’ü Biden’ın İsrail’i kayırdığını, yüzde 29’u ise doğru dengeyi yakaladığını söyledi.

12 bin 693 kişinin katıldığı anket, ABD’li Müslümanların İsrail’e yönelik keskin eleştirel görüşlerini de ortaya koydu.

Müslümanların yüzde 21’i Hamas’ın 7 Ekim saldırısını kabul edilebilir buldu.

Ankete göre ABD’li Yahudilerin yüzde 62’si, İsrail’in Gazze’deki savaşı yürütme şeklinin kabul edilebilir olduğunu söyledi.

Her ne kadar Yahudi cemaati, İsrail’i Evanjelik Protestanlardan daha fazla eleştirse de, bu oran ulusal ortalamanın üzerinde.