ABD baskısı sonrası İsrail’de misyonerlik yasaklanmayacak

Netanyahu, ABD’li Hristiyanlara misyonerliği yasaklayan bir yasayı geçirmeme sözü verdi

Bilal Abu Nab, Pazar günü İsraillilerin Kudüs'teki Kutsal Kabir Kilisesi'ne düzenlediği saldırının ardından konuşurken (AFP)
Bilal Abu Nab, Pazar günü İsraillilerin Kudüs'teki Kutsal Kabir Kilisesi'ne düzenlediği saldırının ardından konuşurken (AFP)
TT

ABD baskısı sonrası İsrail’de misyonerlik yasaklanmayacak

Bilal Abu Nab, Pazar günü İsraillilerin Kudüs'teki Kutsal Kabir Kilisesi'ne düzenlediği saldırının ardından konuşurken (AFP)
Bilal Abu Nab, Pazar günü İsraillilerin Kudüs'teki Kutsal Kabir Kilisesi'ne düzenlediği saldırının ardından konuşurken (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD ve Birleşik Krallık’ın baskılarına yanıt verdi. Ultra-Ortodoks Yahudi dini hareketindeki müttefikleri tarafından önerilen, Hristiyanların misyonerlik faaliyetlerini yasaklayan yasanın çıkarılmasını engelleyeceğini ve bunu yapanlara hapis cezası vereceğini duyurdu.
Netanyahu, resmi Twitter hesabından yaptığı bir açıklamada, hükümetinin Hristiyanlık veya Hristiyanlara zarar vermeyi amaçlayan herhangi bir yasanın çıkarılmasına izin vermeyeceğini söyledi.
Yahudi bir din adamı olan temsilci Moshe Gafni, mali teşvikler karşılığında herhangi bir vatandaşın dinini değiştirmeyi yasaklayan yasayı değiştirme projesini Knesset'in (Parlamento) gündemine almıştı. Değişiklik, maddi teşvik olmaksızın her türlü din tebliğini yasaklıyor ve vaaz 18 yaşından büyüklere bir yıl, 18 yaşından küçüklere ise iki yıl hapis cezası öngörüyor.
Gafni, yasa değişikliğinin gerekçesi olarak, “İsrail'de özellikle Hristiyan partiler tarafından gerçekleştirilen dini misyonerlik faaliyetleri tarafından artıyor. Faaliyetlerinde yoksullara, sıradan insanlara ve ihtiyaç sahiplerine odaklanırlar. Onlara Yahudi dinlerini terk etmeleri ve Hristiyanlığı benimsemeleri için cezbetmeye çalışıyorlar. Bu durum, konu birçok Yahudi ailede psikolojik rahatsızlıklara neden oluyor” dedi.
Teklifin açıklanmasının ardından ABD, Birleşik Krallık, Avustralya, Kanada ve diğer ülkelerdeki Anglikan liderler İsrail'e protesto mektupları gönderdiler ve bunlardan bazıları İsrail ile ilişkilere zarar verme tehdidi içeriyordu. Dünya genelindeki 600 milyon insanın Hristiyan dinini benimsediği biliniyor. Bu rakamın onda biri ABD'de yaşıyor ve İsrail destekçisi olarak kabul ediliyor. Birçoğu, ‘din ve inanç özgürlüğünün ciddi bir ihlali’ olarak gördükleri şeyi protesto ederek Netanyahu'ya gitti ve yasanın kaldırılması için müdahale etmesini talep etti.
ABD Başkanı Donald Trump yönetiminde eski bir yetkili olan Sam Brownback, İsrail'in gerçekten demokrasinin temellerinden bir geri çekilmeye ve Batılı değerleri terk etmenin yeni tezahürlerine tanık olduğunu ifade etti. Yeni değişikliğin buna ifade özgürlüğü, insan hakları ve dini inanç özgürlüğünü ihlal ettiğine işaret etti. Brownback, “Bu, İsrail'i seven ve savunan herkes için çok rahatsız edici" dedi. ABD'li yetkili, Netanyahu hükümetine İsrail'in imzaladığı ve ibadet özgürlüğüne her türlü müdahaleyi yasaklayan Uluslararası Dini İnanç Şartı'nın 18. Maddesini hatırlattı.
Bunun üzerine Milletvekili Gafni, yasa teklifinin etkisini hafifletmeye çalıştığı bir bildiri yayınladı. Bu yasa teklifini, hemen değil, daha sonra, şartlar olgunlaştıktan sonra görüşülmek üzere gündeme aldığını ifade etti.
Yurtdışındaki İsrailli diplomatların görev yaptıkları ülkelerdeki durumları hakkında karamsar raporlar gönderdiklerini belirtmekte fayda var. Kongre'deki Demokrat Parti'nin Yahudi üyelerinin dün İsrail’in Washington büyükelçisi Mike Herzog ile yaptığı görüşmeyi ortaya çıkaran raporda söz konusu diplomatların İsrail hükümetinin planının ‘İsrail demokrasisine’ zarar vereceğine dair ‘derin endişe’ duyduklarını dile getirdikleri, böyle bir durumda ABD'de İsrail'i savunmakta zorluk çekecekleri belirtildi.
Şarku’l Avsat’ın İsrail merkezli Walla internet sitesinden aktardığı habere göre toplantıya Kongre'de 20 Yahudi milletvekilinin katıldı. Toplantı kapalı bir şekilde gerçekleşti ve içeriğine ilişkin detaylar yayınlanmadı. Sonuçları, Demokrat Parti'deki İsrail destekçileri arasında, özellikle de aralarındaki Yahudiler arasında, hükümetin planına ve İsrail ile ABD arasındaki ilişkiler üzerindeki olumsuz etkiye ilişkin yüksek düzeyde paniğe işaret ediyor. Görüşmenin içeriği hakkında bilgi sahibi olan İsrailli iki yetkili yaptıkları açıklamada, “Kongre'nin Yahudi temsilcileri, yargıyı zayıflatma planını şiddetle eleştirdi. Zor bir görüşme oldu" şeklinde konuştu.
Walla’ya göre Kongre Üyesi Brad Schneider'in Yahudi seçmenlerinin çok endişeli olduğunu söyledi. Schneider, “Tartışılan bazı değişikliklerin aşırı bir noktaya varacağından ve İsrail demokrasisini olumsuz etkileyeceğinden endişe duyuyoruz” dedi. ABD’li yetkili, toplantıya katılanların hepsinin İsrail ile yakın ilişkileri olan ve İsrail-Amerikan ilişkilerine bağlı Kongre üyeleri olduğuna dikkat çekti.
Schneider, İsrail'i diğerlerinden ayıran özelliğin ‘Yahudi ve demokratik bir devlet’ olması olduğunu ve ‘bu konunun İsrail ile ABD arasındaki ilişkilerde her zaman özel bir yeri olduğu’ değerlendirmesinde bulundu. Kongre üyelerinin Herzog'a bir ültimatom vermediğine dikkat çeken Schneider, ancak yargı planını ‘değiştirmeden’ uygulamanın kendilerinin ‘İsrail hakkında aynı şekilde konuşmalarını’ zorlaştıracağını vurguladı.

https://aawsat.com/home/article/4229891/%D9%86%D8%AA%D9%86%D9%8A%D8%A7%D9%87%D9%88-%D9%8A%D8%AA%D8%B9%D9%87%D8%AF-%D9%84%D9%84%D9%85%D8%B3%D9%8A%D8%AD%D9%8A%D9%8A%D9%86-%D8%A7%D9%84%D8%A3%D9%85%D9%8A%D8%B1%D9%83%D9%8A%D9%8A%D9%86-%D8%B9%D8%AF%D9%85-%D8%B3%D9%86%D9%91-%D9%82%D8%A7%D9%86%D9%88%D9%86-%D9%8A%D9%85%D9%86%D8%B9-%D8%A7%D9%84%D8%AA%D8%A8%D8%B4%D9%8A%D8%B1
-Büşra-

 



ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)
TT

ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)

Florida eyaleti, 6 Ocak Kongre baskını sonrası Facebook, Twitter ve YouTube'un, dönemin ABD Başkanı Donald Trump'ın hesaplarını kapatmasının ardından 2021'de, teknoloji şirketlerinin devlet görevlisini yasaklayamayacaklarına ilişkin kanun çıkardı.

Texas eyaleti de Florida'dan kısa süre sonra sosyal medya platformlarını sitelerindeki "siyasi içeriği" kaldırmaktan men eden kanunları kabul etti.

Bu şirketleri temsilen "NetChoice" ve "The Computer&Communications Industry Association" dernekleri, ABD Anayasası Birinci Değişikliği bağlamında gazeteler nasıl kendi içeriğine karar veriyorsa şirketlerin de platformlarına dair kararları verme hakları bulunduğunu savunarak, yasaları temyize taşıdı.

Dernekler, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin şirketlere istedikleri içeriği platformlarından kaldırma hakkı verdiğini çünkü ürünlerini ve içeriklerini korumaları için editoryal seçimler yapabilme haklarını koruduğunu belirtti.

Davanın dün 4 saatten uzun sözlü duruşmalarında tarafları dinleyen Yüksek Mahkeme yargıçları, Florida ve Texas eyaletlerinin 2021'de geçirdikleri yasaların sakıncalı görülebileceğine, diğer yandan tamamının da bloke edilemeyeceğine dair düşüncelerini ifade etti.

Yargıçlar, söz konusu yasaların, şirketlerin ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerdeki editoryal takdir yetkisini sarsabileceği endişesini dile getirdi.

Eyaletlerin yasalarını eleştirenler, yasalarla sosyal medya platformlarında Neonazi gibi aşırıcı içeriklerin daha fazla yayılabileceğini, yasaları savunanlar ise tartışmalı tüm meselelerin sosyal medya platformlarında kaldırılabileceğini belirtiyor.

Bazı uzmanlar, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin basın özgürlüğünün yanı sıra ifade özgürlüğünü korumayı amaçladığını vurgulayarak, sosyal medya şirketlerine bu madde kapsamında sınırsız güç verilmesinin sonuçlarından da endişeli olduklarını kaydediyor.