Yapay zeka, Olimpiyatlar vesilesiyle Fransa'yı gözetleyecek

Salı günü Ulusal Meclis'e gelecek düzenleme hak örgütlerinin tepkisini çekiyor

Fransa, 2024'te Yaz Olimpiyatları'nın yanı sıra Paralimpik Oyunları ve Rugby Dünya Kupası'na da ev sahipliği yapacak (AFP)
Fransa, 2024'te Yaz Olimpiyatları'nın yanı sıra Paralimpik Oyunları ve Rugby Dünya Kupası'na da ev sahipliği yapacak (AFP)
TT

Yapay zeka, Olimpiyatlar vesilesiyle Fransa'yı gözetleyecek

Fransa, 2024'te Yaz Olimpiyatları'nın yanı sıra Paralimpik Oyunları ve Rugby Dünya Kupası'na da ev sahipliği yapacak (AFP)
Fransa, 2024'te Yaz Olimpiyatları'nın yanı sıra Paralimpik Oyunları ve Rugby Dünya Kupası'na da ev sahipliği yapacak (AFP)

Fransa Parlamentosu, Paris'te düzenlenecek 2024 Olimpiyatları öncesinde tartışmalı bir tasarıyı yasalaştırmaya hazırlanıyor.
Tasarının tartışılan 7. maddesi, şehre kurulacak yapay zeka temelli gözetleme sistemlerinin "normal olmayan davranışları" tespit etmesine izin veriyor. İnsan hakkı örgütleri ve Fransa solu düzenlemeye karşı çıkıyor.
Salı günü parlamentoda görüşülecek tasarıda, pazarları mağazaların açık kalması, Fransa devletinin Olimpiyatlar için akredite olacak kişileri soruşturabilmesi ve Paris'in kuzeyinde bir sağlık merkezi kurulması gibi maddeler bulunuyor.
Tasarının 7. maddesinde yer alan olimpiyat oyunlarının güvenliği için yapay zeka temelli gözetleme sistemlerinin kurulması önerisi ise tartışmaların odağında yer alıyor. İnsan hakkı savunucuları bu tip bir teknolojinin kullanımının tehlikeli bir emsal oluşturacağını savunuyor.
İktidar partisinin yanı sıra Cumhuriyetçiler ve aşırı sağ Ulusal Birlik tarafından da desteklenen 7. maddeye, sol partilerin oluşturduğu Yeni Ekolojik ve Sosyal Halk Birliği (NUPES) ittifakı karşı çıkıyor.

Yeni düzenleme ne anlama geliyor?
Düzenleme, yeni teknolojinin deneme amaçlı olarak tüm spor, eğlence ve kültür etkinliklerinde kullanılmasını öngörüyor.
Dijital yasalar üzerine uzmanlaşan avukat Arnaud Touati, yeni teknolojiyi "Algoritmik gözetleme, kameralar tarafından elde edilen görüntülerin eş zamanlı olarak bir yazılım tarafından analiz edildiği yeni bir teknoloji. Yazılımda kullanan ve makine öğrenmesi teknolojisine dayanan algoritmalar, yapay zeka temelli gözetlemenin zamanla gelişmesine olanak tanıyor" ifadeleriyle açıkladı.
Toutati, "Yapay zeka temelli gözetleme sistemi şu anda Çin tarafından Uygur azınlığa karşı ırkçı amaçlarla kullanılıyor. Etnik azınlıklar hakkında algoritmaya yeterince veri sağlanmadığı için, yazılımda belirgin oranda ayrımcı ve ırkçı önyargı görülüyor. Bir MIT araştırmasına göre, yüz tanıma teknolojisi beyaz erkekler için yüzde 1 hata payına sahipken, bu oran siyah kadınlarda yüzde 34'e kadar çıkıyor" diye konuştu.

Taraflar ne diyor?
Düzenlemeyi destekleyenler, yeni teknolojinin insan hatalarını azaltacağını ve şüpheli durumları daha çabuk tespit etmeyi mümkün kılacağını belirtiyor.
Fransa hükümeti de yüz tanıma teknolojisinin olmamasının ve veri korumasına ilişkin yasal sınırların, ayrımcılığı engelleyebileceği fikrini savunuyor.
Uluslararası Af Örgütü ise kararın özel hayatın gizliliği, toplantı ve gösteri hakkı ve ifade özgürlüğüne açık bir saldırı olduğu görüşünde.
Ne Fransa'nın ne de Avrupa'nın yeni teknoloji için gerekli yasal zemine sahip olmadığını belirten Uluslararası Af Örgütü'nden Katia Roux, "Bu yasayı geçiren Fransa, Avrupa'da gözetlemenin bayraktarlığını yapacak ve tehlikeli bir emsal ortaya koyacak. Bu yasa, yeni teknolojiyi kendi halklarına karşı kullanabilecek bazı ülkelere endişe verici sinyaller gönderiyor" diye konuştu.
2018 Dünya Kupası sırasında Rusya'da denenen ses tanıma teknolojisinin, turnuvanın ardından muhalefete karşı kullanıldığını hatırlatan Roux, "Bu istisnai dönemin bir norm haline gelmesinden korkuyoruz. Video gözetlemesi er ya da geç biyometrik gözetleme ve ses gözetlemesine evrilecek. Yüz tanıma teknolojisi ise sadece aktif hale getirilmeyi bekleyen bir özellik" dedi.
31 Aralık 2024'e kadar yürürlükte kalması öngörülen düzenlemeyle birlikte, yapay zeka temelli gözetleme sistemi Olimpiyat Oyunları'nın yanı sıra yine Fransa'da düzenlenecek Paralimpik Oyunları ve Rugby Dünya Kupası'nda da kullanılabilecek.
Independent Türkçe, France 24, Politico, Le Monde



Yasadışı yaban hayatı ticaretine yeni çözüm: Dev sıçanlar

Afrika dev keseli sıçanları, havalandırma gibi köpeklerin erişemediği yerlere girebiliyor (APOPO)
Afrika dev keseli sıçanları, havalandırma gibi köpeklerin erişemediği yerlere girebiliyor (APOPO)
TT

Yasadışı yaban hayatı ticaretine yeni çözüm: Dev sıçanlar

Afrika dev keseli sıçanları, havalandırma gibi köpeklerin erişemediği yerlere girebiliyor (APOPO)
Afrika dev keseli sıçanları, havalandırma gibi köpeklerin erişemediği yerlere girebiliyor (APOPO)

Dev sıçanlar, yasadışı yaban hayatı ticaretiyle mücadele için eğitiliyor. Uzmanlar Afrika'dan kaçırılmaya çalışılan fildişi gibi malların bu sayede çok daha ucuza tespit edileceğini söylüyor. 

Tanzanya merkezli sivil toplum kuruluşu APOPO, Afrika dev keseli sıçanlarını çeşitli işler için yıllardır eğitiyor. 

Ortalama 1,5 ila 2 kilogram ağırlığındaki bu kemirgenler, mayınları, veremi, hatta doğal afetlerde enkaz altında kalan kişilerin kokusunu başarıyla alabiliyor. 

APOPO, "kahraman sıçanlar" dediği hayvanları, yasadışı yaban hayatı ticaretinde kaçırılan parçaları saptamak üzere eğitti.

Hakemli dergi Frontiers in Conservation Science'ta dün (30 Ekim) yayımlanan çalışmaya göre Afrika dev keseli sıçanları; fildişi, gergedan boynuzu, pangolin pulları ve Afrika sert ağaçlarını tespit edebiliyor. 

Dünya Doğayı Koruma Vakfı'dan (WWF) çalışmada yer almayan Crawford Allan, bunların Afrika'dan en çok kaçırılan mallar arasında yer aldığını belirtiyor.

Dünya çapında en büyük 4. yasadışı ticaret sektörü olan yasadışı yaban hayatı kaçakçılığının, yıllık 23 milyar dolar değerinde olduğu tahmin ediliyor. Kaçakçılar fildişi ve boynuzları boyayarak veya çikolatayla kaplayarak X ışını kontrollerini atlatmaya çalışıyor.

Ancak yeni araştırmaya göre dev sıçanlar, başka malzemelerle karıştırılmış malların da kokusunu alabiliyor. 

Halihazırda bu ürünlerin tespitinde gelişmiş teknolojiye sahip cihazlar ve köpekler kullanılsa da uzmanlar sıçanların hem daha ekonomik hem de daha etkili olabileceğini savunuyor. 

Çalışmanın ortak yazarı Dr. Isabelle Szott, sıçanları eğitmenin daha ucuza mal olduğunu ve boyutlarından dolayı köpeklerin giremediği yerlere girebileceklerini söylüyor. 

Ayrıca farelerin farklı insanlarla çalışmaya daha müsait olması da avantajlar arasında sayılıyor. 

Allan, kaçırılan yaban hayatı ürünlerinin tespit edilmesinde en önemli sorunun maliyet olduğunu belirterek "Afrika'da tespit için daha ucuz, daha sürdürülebilir çözümler bulmamız gerekiyor" diyor:

Sıçan kullanmanın düşük maliyetli, etkili, az yer kaplayan bir operasyon olacağını umuyorum.

Araştırmacılar, ortalama 8 yıl ömrü olan Afrika dev keseli sıçanlarını eğitmenin yaklaşık bir yıl sürdüğünü ve bunun iyi bir yatırım olacağını savunuyor. 

Hayvanların zeki ve meraklı olduğuna değinen Dr. Szott şöyle ekliyor:

Onlara yeni bir şey yaptırmak için bir antrenman kafesine bırakıp çözmelerini bekliyoruz.

Proje henüz ilk aşamalarında olmasına karşın APOPO, sıçanların ileride kullanılabileceğini düşünüyor. Araştırmacılar Afrika dev keseli sıçanlarının Singapur ve Fransa'dan ilgi gördüğünü ifade ediyor. 

Independent Türkçe, CNN, BBC Wildlife, Frontiers in Conservation Science