Son 6 yılın en güçlü jeomanyetik fırtınası Dünya'yı vurdu

Fırtına Dünya'nın 20 katı büyüklüğünde bir lekeden geldi

Dünya'yı bir kalkan gibi saran manyetosfer, Güneş patlamalarının gezegen yüzeyine zarar vermesinin önüne geçiyor (NASA)
Dünya'yı bir kalkan gibi saran manyetosfer, Güneş patlamalarının gezegen yüzeyine zarar vermesinin önüne geçiyor (NASA)
TT

Son 6 yılın en güçlü jeomanyetik fırtınası Dünya'yı vurdu

Dünya'yı bir kalkan gibi saran manyetosfer, Güneş patlamalarının gezegen yüzeyine zarar vermesinin önüne geçiyor (NASA)
Dünya'yı bir kalkan gibi saran manyetosfer, Güneş patlamalarının gezegen yüzeyine zarar vermesinin önüne geçiyor (NASA)

Son yılların en güçlü jeomanyetik fırtınası, Dünya'yı vurdu. Özellikle Kuzey Amerika'yı etkileyen fırtına güneyde ABD genelinde kutup ışıklarını meydana getirdi ve görkemli manzaraları ortaya çıkardı.
Birkaç gün önce, Güneş'te meydana gelen bir alevlenme, doğrudan Dünya'ya doğru devasa bir parçacık akışına neden olmuştu.
Jeomanyetik fırtınaları takip eden bilim insanları, bu olayın ardından gezegeni bir Güneş fırtınasının vurabileceğini öngörmüştü. Ancak bu denli güçlü bir fırtınayla karşılaşılacağı tahmin edilemedi.
Analizler, fırtınanın aslında son 6 yılın en güçlü örneği olduğunu gösteriyor. Ayrıca Güneş'in Aralık 2019'da başlayan son evresinde üretilen en güçlü fırtına niteliğinde.
Yıldız her 11 yılda bir, sakin veya fırtınalı geçen bir döngüsünü tamamlıyor ve yenisini başlatıyor. Güneş'in 2019'da 25. döngüsüne girdiği biliniyor. 
Gökbilimciler Güneş'teki patlamaların birkaç yıl içinde giderek artacağını ve zirve noktasına ulaşacağını belirtiyor. Çünkü Güneş, şu anda hareketli bir evrede.

Dünya'nın 20 katı büyüklüğündeki lekeden geliyor
Güneş’teki patlamaların uzaya büyük kütleli plazmalar savurmasına taçküre kütle atımı (CME) adı veriliyor. Bu plazmalar, Dünya'nın manyetik alanıyla etkileşime girip, manyotesferde geçici bozulmalara yol açtığında Güneş fırtınası adını alıyor.
CME’ler genellikle çevrelerine göre nispeten soğuk olduğu için karanlık görünen Güneş lekelerinde ortaya çıkıyor. 
Son CME de Dünya'nın 20 katı büyüklükteki bir Güneş lekesinde meydana geldi. Bu leke daha önce de saatte yaklaşık 2,1 milyon saat hızla hareket eden bir dizi Güneş fırtınası oluşturmuştu.
NASA, "Güneş patlamaları güçlü radyasyon patlamalarıdır" diyor:
"Bir patlamadan savrulan zararlı radyasyon, Dünya yüzeyindeki insanları fiziksel açıdan etkileyemez çünkü gezegenin tüm atmosferinden geçemez. Ancak yeterince yoğun olduğunda GPS ve iletişim sinyallerinin iletildiği katmanı bozabilir."

Son fırtına G sınıfında yer alıyor
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Ajansı, bu yoğun fırtınayı G4 sınıfına aldı.
G4 sınıfı fırtınalar, Güneş'ten gelen en güçlü plazma akışlarından biri. Bunlar genellikle navigasyon sistemlerinde ve radyo iletişiminde birkaç saatlik kesintilere neden oluyor.
ABD'li uzman Tamitha Skov, bu türden fırtınaların "neredeyse görünmez olduğunu" ve bu yüzden şiddetinin öngörülemediğini söyledi.
Bu görünmez fırtınaların tipik bir CME'den çok daha yavaş başladığı biliniyor.
Her Güneş döngüsünde G4 seviyesinde yaklaşık 100 fırtına ortaya çıkıyor. Bu yüzden bilim insanları, Dünya'nın gelecek yıllarda bu türden pek çok fırtınayla karşılaşacağını söylüyor.

Independent Türkçe, IFL Science, Livescience



Kristof Kolomb'un kökeni, yüzlerce yıllık tartışmaların ardından ortaya çıktı

İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
TT

Kristof Kolomb'un kökeni, yüzlerce yıllık tartışmaların ardından ortaya çıktı

İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)
İspanya'nın Sevilla kentindeki katedralde yer alan anıt mezarda Kristof Kolomb'un yattığı doğrulandı (Marcelo del Pozo/Reuters)

Ünlü kaşif Kristof Kolomb'un kökeni hakkındaki soru nihayet yanıtlandı. Yıllar süren araştırmaların ardından Kolomb'un, Batı Avrupalı bir Sefarad Yahudisi olduğu ortaya çıktı.

1492'de Amerika'yı "keşfetmesiyle" bilinen Kolomb'un İtalya'nın Cenova kentinden olduğu düşünülüyordu. 

Ancak bu teoriyi sorgulayan bazı uzmanlar, kaşifin İspanyol bir Yahudi, Yunan, Bask, Portekizli veya Britanyalı olabileceğini öne sürüyordu. 

İspanya'daki Granada Üniversitesi'nden adli tıp uzmanı Prof. José Antonio Lorente'nin liderliğindeki araştırma ekibi 22 yıl süren çalışmaların sonunda cevaba ulaştı.

Bilim insanları, Sevilla Katedrali'ne gömülen Kolomb'dan DNA örnekleri alarak inceledi. Ekip ayrıca kaşifin kardeşi Diego ve oğlu Hernando'dan da örnek aldı.

İspanya'nın kamu yayıncısı RTVE'de cumartesi günü yayımlanan Colón ADN, su verdadero origen (Kolomb DNA'sı: Gerçek Köken) adlı belgeselde yüzlerce yıldır süren gizem aydınlatıldı.

Araştırmacılar Kolomb'un Sefarad Yahudisi olduğunu tespit etti. 

1492'de Hıristiyan hükümdarlar tarafından İspanya'dan kovulan Yahudilerin büyük bir kısmı Osmanlı İmparatorluğu, Hollanda, İtalya, Balkanlar, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki topluluklar tarafından kabul edilmişti.

Bu grupları temsil eden Sefarad kelimesi de İbranicede İspanya anlamına geliyor.

Prof. Lorente, 25 bölge üzerindeki analizlerden sonra Kolomb'un Batı Avrupa'da doğduğunu söyleyebileceklerini açıkladı. 

Uzman ayrıca kaşifin kökenine dair araştırmanın karmaşık olduğunu ancak sonucun "neredeyse mutlak güvenilirlikte" olduğunu ekledi. 

Araştırma ekibi, Sevilla'daki kalıntıların Kolomb'a ait olduğunu doğruladıklarını da perşembe günü duyurmuştu. 

Dominik Cumhuriyeti uzun zamandır Kolomb'un naaşına ev sahipliği yaptığını iddia ediyordu. 

1877'de Dominik Cumhuriyeti'nin başkenti Santo Domingo'daki bir katedralde, sunağın arkasına gömülü ve Kolomb'a ait olduğu söylenen kemik parçalarını içeren kurşundan bir kutu bulunmuştu.

Ekip bu iddianın doğru olabileceğini ve bazı kalıntıların Dominik Cumhuriyeti'nde yer alabileceğini ifade ediyor. 

1506'da 55 yaşındayken İspanya'nın Valladolid kentinde hayatını kaybeden Kolomb, bugün Dominik Cumhuriyeti ve Haiti tarafından paylaşılan Hispanyola adasına gömülmek istemişti. 

Cenazesi 1542'de oraya götürülmüş, 1795'te de Küba'ya taşınmıştı. Daha sonra 1898'de  İspanya'nın Sevilla kentine nakledilmişti.

Independent Türkçe, Reuters, Guardian, BBC, Türk Yahudi Toplumu