İsrailli subaylar Netanyahu'dan rahatsız: "Askeri faaliyetler sekteye uğrayabilir"

Yedek askerlerin planlanan yargı reformu nedeniyle görev yapmayı reddetmesi kriz yarattı

İsrail Savunma Bakanı Gallant, tepki çeken yargı reformunun durdurulması çağrısı yapmıştı (İsrail Savunma Bakanlığı)
İsrail Savunma Bakanı Gallant, tepki çeken yargı reformunun durdurulması çağrısı yapmıştı (İsrail Savunma Bakanlığı)
TT

İsrailli subaylar Netanyahu'dan rahatsız: "Askeri faaliyetler sekteye uğrayabilir"

İsrail Savunma Bakanı Gallant, tepki çeken yargı reformunun durdurulması çağrısı yapmıştı (İsrail Savunma Bakanlığı)
İsrail Savunma Bakanı Gallant, tepki çeken yargı reformunun durdurulması çağrısı yapmıştı (İsrail Savunma Bakanlığı)

İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi'nin hükümet liderlerini, yedek askerlerin görev yapmayı reddetmesi nedeniyle ordu operasyonlarının sekteye uğrayabileceği konusunda uyardığı bildirildi.
The New York Times'ın üç İsrailli yetkiliye dayandırdığı haberine göre, İsrail ordusunun komuta kademesi hükümet karşıtı gösterilerin yedek askerlerden profesyonel askerlere yayılmasından endişe ediyor.
Başbakan Binyamin Netanyahu'nun sözcüsü iddiaları yalanlarken, Halevi'nin İsrail ordusunun operasyonel kapasitesiyle ilgili herhangi bir uyarıda bulunmadığını söyledi.
İsrail basınında geniş yer bulan iddialara göre ise Halevi, yargı reformuna yönelik tepkinin ordu içinde derin ve tehlikeli bölünmeler yarattığı konusunda hükümeti uyardı.
Yargı reformu krizi derinleşiyor
İsrail'de Yüksek Mahkeme'nin yetkilerini azaltan ve hakimlerin atanmasında hükümete daha fazla güç veren yargı reformu geniş çapta tepki çekmişti.
11. haftasına giren sokak gösterilerinin yanı sıra, çok sayıda yedek askerin "demokratik olmayan bir ülkenin ordusuna hizmet etmeyi" reddetmeleri gündem yaratmıştı.
İsrail basınına göre, yargı reformunun durdurulmasını isteyen İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant da ordu içerisindeki bölünmelerden dolayı reformun durdurulması çağrısı yaptı. 
NYT'ye konuşan savunma bakanlığı yetkilileri, Hamas, İslami Cihad, Hizbullah ve İran'ın İsrail'deki iç karışıklık nedeniyle işbirliklerini artırdıklarına dikkat çekti.
Başbakan Netanyahu ise, orduda görev yapmayı reddetmenin İsrail devletinin geleceği için büyük bir tehdit olduğunu söyledi. 
Netanyahu, ordu içerisinde yargı reformuna destek olanların da olduğunu ve düzenleme geçmezse bu insanların da hizmet etmeyi reddedebileceğini öne sürdü. 
Netanyahu, "Ordu olmadan ülke var olamaz. Ulus var olamaz. Bu çok basit. Bütün kırmızı çizgiler geçildi" ifadelerini kullandı.
Son olarak cuma günü, 200 yedek pilot ve 100 askeri doktor, planlanan yargı reformu nedeniyle orduya hizmet etmeyi durduracaklarını açıklamıştı.
Netanyahu hükümetinin tartışmalı "yargı reformu"
Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir "yargı reformu" planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclis'e devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı makamı olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclis'in çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclis'in çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını belirtmişti.
Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yoğun şekilde eleştirilmişti.
Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un, taraflara "iç savaş" uyarısı yaparak sunduğu alternatif tasarı da iktidar tarafından reddedilmişti.
İsrail ordusunda savaş pilotları, denizaltı subayları, siber güvenlik uzmanları, özel kuvvetler gibi birimlere bağlı binlerce yedek asker, hükümetin tartışmalı yargı düzenlemesini uygulaması durumunda görevlerine devam etmeyeceklerini veya eğitimlere katılmayacaklarını açıklamıştı.
İsrail'de iç ve dış istihbarat teşkilatları, diğer güvenlik kurumlarının çalışanları da yaptıkları açıklamalarla hükümetin yargı düzenlemelerine karşı itirazlarını duyurmuştu.
Devam eden tartışma ve tepkilere rağmen "yargı reformu" kapsamındaki "başbakanın görevden alınmasını zorlaştıran" yasa tasarısı 23 Mart'ta Meclis'ten geçmişti.
Bu hafta Mecliste görüşülmesi beklenen diğer bir yasa tasarısı, hükümetin, Yüksek Mahkeme üyelerinin belirlenmesinde öncelikli söz sahibi olmasını ve böylelikle Yüksek Mahkeme Başkanını belirleyebilmesini öngörüyor.
Netanyahu öncülüğündeki koalisyon, yargı düzenlemesine karşı çağrı yapan Gallant ve diğer Likud milletvekillerinin hükümetten desteğini çekmesi durumunda Meclis çoğunluğunu kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.
Independent Türkçe, New York Times, Times of Israel, Anadolu Ajansı



Abbas, FKÖ Ulusal Konseyi’ni Hamas olmadan yenilemeye karar verdi

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 23 Nisan 2025'te Ramallah'ta düzenlenen Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Konseyi'nin 32. oturumunda (EPA)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 23 Nisan 2025'te Ramallah'ta düzenlenen Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Konseyi'nin 32. oturumunda (EPA)
TT

Abbas, FKÖ Ulusal Konseyi’ni Hamas olmadan yenilemeye karar verdi

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 23 Nisan 2025'te Ramallah'ta düzenlenen Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Konseyi'nin 32. oturumunda (EPA)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 23 Nisan 2025'te Ramallah'ta düzenlenen Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Konseyi'nin 32. oturumunda (EPA)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas yıl sonundan önce Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (FKÖ) yeni Ulusal Konseyi için seçim yapılmasına karar vererek, Hamas'ı hızla örgüte dahil edebilecek ya da uzun süre dışarıda tutabilecek bir hamle yaptı.

Abbas'ın kararına göre FKÖ Ulusal Konseyi 350 üyeden oluşacak ve üyelerin üçte ikisi anavatanı, diğer üçte biri ise diasporayı temsil edecek. Kararda üyelik koşullarından birinin de üyenin FKÖ'nün programına, uluslararası yükümlülüklerine ve uluslararası meşruiyet kararlarına bağlılığı olması gerektiği belirtildi. Bu madde özellikle, İsrail'i tanımasını gerektirdiğini ileri sürerek bugüne kadar FKÖ'nün taahhütlerine uymayı reddeden Hamas'ı hedef alıyor. Bu durum, yıllardır yoğun tartışmalara yol açmış ve FKÖ konusunda herhangi bir anlaşmaya varılmasını engellemişti.

Sahada ise İsrail güçleri, ABD yardım dağıtım noktalarına ve yardım tırlarının geçiş noktalarına akın eden Filistinlileri hedef almaya devam etti. İsrail ordusu mart ayında ateşkesin çökmesinin ardından mayıs ayının sonundan bu yana yüzlerce Filistinliyi öldürdü.

Dün, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kentinin güneyinde yer alan et-Tine Caddesi’nde, ABD yardım dağıtım noktasında toplanan Filistinlilerden 32’si öldürüldü; bazıları ağır, diğerleri ise orta ve hafif derecede olmak üzere 100’den fazla kişi de yaralandı. Böylece, şafaktan bu yana Gazze Şeridi’nin farklı bölgelerinde hayatını kaybedenlerin sayısı yaklaşık 70’e yükseldi.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'na göre, dünkü olaydan önce bile, ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı’nın yardım dağıtım noktalarının açıldığı mayıs ayının sonundan bu yana 891 Filistinli öldürülmüş ve 5 bin 754'ten fazla kişi de yaralanmıştı.

İsrail ordusu dün öğleden sonra yaptığı açıklamada, hava kuvvetlerinin son 24 saat içinde Gazze Şeridi'nde 90 hedefi vurduğunu ve Gazze şehrindeki kara operasyonlarını genişlettiğini duyurdu.