Türkiye, EURO 2024 elemeleri ikinci maçında Hırvatistan karşısında

Bursa Büyükşehir Belediye Stadı'nda yarın oynanacak mücadele, saat 21.45'te başlayacak.

AA
AA
TT

Türkiye, EURO 2024 elemeleri ikinci maçında Hırvatistan karşısında

AA
AA

Türkiye Milli Takımı UEFA 2024 Avrupa Şampiyonası (EURO 2024) Elemeleri D Grubu ikinci maçında yarın Bursa'da Hırvatistan ile karşı karşıya gelecek.
Bursa Büyükşehir Belediye Stadı'nda yapılacak maç, saat 21.45'te başlayacak. Müsabaka TRT 1'den naklen yayımlanacak.
Karşılaşmayı İsveç Futbol Federasyonundan hakem Andreas Ekberg yönetecek. Mücadelenin yardımcı hakemliklerini Fredrik Klyver ve Niklas Nyberg, dördüncü hakemliğini ise Granit Maqedonci üstlenecek.
Grubun diğer maçında ise aynı gün Galler ile Letonya karşılaşacak. D Grubu'nun bir diğer takımı Ermenistan ise ikinci maç gününü bay geçecek.
İlk maçında deplasmanda Ermenistan'ı 2-1 mağlup eden Türkiye, 3 puanla lider durumda bulunuyor. Grupta, Galler ve Hırvatistan ise 1'er puana sahip.
EURO 2024'e katılacak 20 takımın belli olacağı grup aşaması, 16-21 Kasım 2023'te oynanacak karşılaşmalarla sona erecek. 10 grupta ilk 2 sırayı alan takımlar EURO 2024'e katılma hakkını elde edecek.

Aday kadro
A Milli Takım'ın aday kadrosunda şu isimler yer alıyor:
Kaleci: Altay Bayındır (Fenerbahçe), Mert Günok (Beşiktaş), Uğurcan Çakır (Trabzonspor)
Defans: Zeki Çelik (Roma), Onur Bulut (Beşiktaş), Cenk Özkacar (Valencia), Çağlar Söyüncü (Leicester City), Merih Demiral (Atalanta), Ozan Kabak (Hoffenheim), Samet Akaydın, Ferdi Kadıoğlu (Fenerbahçe), Eren Elmalı (Trabzonspor)
Orta saha-forvet: Abdülkadir Ömür (Trabzonspor), Barış Alper Yılmaz, Kerem Aktürkoğlu (Galatasaray), Cengiz Ünder (Olimpik Marsilya), Arda Güler, İsmail Yüksek, İrfan Can Kahveci (Fenerbahçe), Hakan Çalhanoğlu (Inter), Mehmet Can Aydın (Schalke 04), Orkun Kökçü (Feyenoord), Salih Özcan (Borussia Dortmund), Cenk Tosun (Beşiktaş), Enes Ünal (Getafe), Umut Nayir (HangiKredi Ümraniyespor).

Türkiye, 614. maçına Hırvatistan karşısında çıkacak
Ay-yıldızlılar, 100 yıllık tarihinde 334'ü resmi, 279'u özel, toplam 613 maç oynayıp, biri hükmen olmak üzere 237 galibiyet, 145 beraberlik ve 231 yenilgi yaşadı.
Milli takım, 262'si deplasmanda, 268'i evinde, 83'ü de tarafsız sahada çıktığı maçlarda, hükmen galibiyetten 3'ü olmak üzere toplam 834 gol attı, kalesinde 876 gol gördü.
Bugüne kadar 91 farklı ülke milli takımıyla mücadele eden milliler, 613 karşılaşmanın 530'unu Avrupa, 33'ünü Asya, 24'ünü Afrika, 23'ünü Amerika, 3'ünü de Okyanusya temsilcileriyle yaptı.

Hükmen galibiyet ve Kosova maçı
Milliler, 613 maçta tek hükmen galibiyeti Yunanistan karşısında aldı. Türkiye ile Yunanistan arasında 17 Kasım 2015'te Başakşehir Fatih Terim Stadı'nda yapılan özel müsabaka 0-0 sona erdi. Bu müsabakadan 6 ay sonra FIFA, Yunanistan'ın kural dışı futbolcu oynattığı gerekçesiyle karşılaşmayı Türkiye lehine 3-0 tescil etti.
Öte yandan, Türkiye'nin 21 Mayıs 2014'te deplasmanda Kosova ile yaptığı ve 6-1 kazandığı özel maç, söz konusu tarihte Kosova'nın UEFA ile FIFA üyesi olmaması nedeniyle değerlendirmeye alınmadı.

Stefan Kuntz ile 16. maç
Türkiye, Alman teknik adam Stefan Kuntz yönetiminde 16. maçını Hırvatistan karşısında oynayacak.
Milli takım, Kuntz ile çıktığı 15 maçta 10 galibiyet, 2 beraberlik ve 3 mağlubiyet yaşarken, rakip fileleri 38 kez havalandırıp, kalesinde 17 gol gördü.

Türkiye ile Hırvatistan 11. kez rakip
Türkiye, rakibiyle yaptığı 7'si resmi, 3'ü özel toplam 10 maçta 1 galibiyet, 6 beraberlik ve 3 yenilgiyle sahadan ayrıldı.
Dördü tarafsız sahada, üçü Zagreb, ikisi İstanbul ve biri Eskişehir'deki müsabakalarda Hırvatistan 13, Türkiye 9 gol buldu.
Türkiye, rakibiyle yaptığı 7 resmi maçın 4'ünde gol yollarında suskun kalırken, ikisinde kalesini gole kapatabildi.

İlk maç 1996'da
İki ülkenin A milli futbol takımları, ilk kez 11 Haziran 1996'da İngiltere'de düzenlenen 10. Avrupa Şampiyonası Finalleri'nde karşılaştı.
Nottingham kentinde yapılan maçı Hırvatistan, Vlaovic'in 87. dakikada attığı golle 1-0 kazandı.
Türkiye ile Hırvatistan ikinci randevuda 12 Haziran 1997'de Japonya'da düzenlenen Kirin Kupası'nda karşı karşıya geldi. Sendai'deki maç 1-1 sona ererken, Türkiye'nin golünü Ertuğrul Sağlam attı.
Taraflar arasındaki üçüncü maç 31 Mart 2004 tarihinde Zagreb'de yapıldı. 2-2 biten özel maçta Türkiye'nin gollerini Zafer Biryol ve Çağdaş Atan kaydetti.

Penaltılarla gelen yarı final
İki ekip arasındaki en önemli karşılaşma ise EURO 2008'de Viyana'da yapılan çeyrek final maçı oldu.
Ernst Happel Stadı'nda 20 Haziran 2008'de oynanan karşılaşmanın normal süresi 0-0 berabere sonuçlandı. Uzatma bölümünün 119. dakikasında Hırvatistan, Klasnic'in attığı golle 1-0 öne geçti. Türk Milli Takımı, 120+1. dakikada Semih Şentürk'ün attığı golle durumu 1-1'e getirdi ve maçı penaltılara taşıdı.
Türk Milli Takımı, penaltılarda Arda Turan, Semih Şentürk ve Hamit Altıntop ile 3 gol bulurken, Hırvatistan ise Modric, Petric ve Rakitic'in ayağından 3 penaltı kaçırdı ve milliler maçtan penaltılarla 3-1 galip ayrılıp, adını yarı finale yazdırdı.

Play-off'ta Hırvatistan güldü
2012 Avrupa Şampiyonası (EURO 2012) Elemeleri play-off turunda birbirlerine rakip olan iki takım arasında 11 Kasım 2011'de İstanbul'da yapılan maçı Hırvatistan; Olic, Mandzukic ve Corluka'nın golleriyle 3-0 kazandı.
15 Kasım'da Zagreb'de oynanan rövanş maçı golsüz bitti ve EURO 2012 biletini Hırvatistan elde etti.

Türkiye'nin ilk galibiyeti
Türkiye ile Hırvatistan, 2018 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri I Grubu maçında ise 5 Eylül 2017'de Eskişehir'de karşı karşıya geldi.
Milli takımın 1-0 kazanarak rakibi karşısında ilk galibiyeti aldığı maçın tek golünü Cenk Tosun attı.
Taraflar arasındaki son maç ise 11 Kasım 2020'de Vodafone Park'ta oynandı. İki takım arasındaki özel karşılaşma 3-3'lük eşitlikle tamamlandı.



Tyson Fury, 2026'da dönüyor mu?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Tyson Fury, 2026'da dönüyor mu?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

2026'da emeklilikten döneceği iddia edilen Tyson Fury, Anthony Joshua'yla uzun zamandır beklenen "Britanya Savaşı"nı düzenlemek yerine dünya şampiyonluklarını geri kazanmayı hedeflemiş gibi görünüyor.

Fury, birleşik ağırsıklet dünya şampiyonu Usyk'e üst üste ikinci yenilgisini aldığı geçen aralık ayında boksu bırakmıştı.

Ancak iki kez şampiyon olan Fury, 2022'de yaptığı gibi 6 ay sonra ringe dönüşünü neredeyse kesinleştirdi. Fury bu yıl Instagram'da 18 Nisan 2026'da Usyk'le üçüncü kez dövüşeceğini duyurdu.

Eldivenlerini asmadan önce Anthony Joshua'yla bir Britanya süper maçına çıkacağı uzun süredir konuşuluyordu ancak Ukraynalı'yla bir üçleme, önceliği olmaya devam ediyor gibi görünüyor.

Fury, "Kral, tahtına dönmeli" diye yazdı.

Bu uzun ve yalnız yolda sadece ben yürüyebilirim ancak uzun ve zorlu mücadelelerin ardında ölümsüzlük var! Tanrılar tek kişilik orduyla savaşıyor, bu savaş 2000 yıldan fazla süre önce Yesuar adıyla bilinen bir adam tarafından kazanıldı. Onun kutsal adıyla ilerliyorum, 2026.

34-2-1'lik karnesiyle Fury, Usyk'e üst üste yenilmeden önce Francis Ngannou'ya karşı zorlanmıştı.

Bu son gönderi geri dönüşün hâlâ mümkün olduğunu ima etse de Fury, son zamanlarda emeklilik kararında tutumunu değiştiriyor. Ekimde ringe geri dönmek için "hiçbir nedeni" olmadığını söylemişti.

FurociTV'ye verdiği röportajda Fury, şöyle konuşmuştu:

Boks ringine geri dönmem için gerçek bir neden yok. 37 yaşındayım, son 25 yıldır yumruk yiyorum, neden boksa geri dönmek isteyeyim? Eskiden para ve unvanlar içindi ama artık harcayabileceğimden fazla param var, sınırsız sayıda kemerim ve unvanım var. Peki bu beni daha mutlu ediyor mu? Hayır. Kovalamak, zaferden daha mı iyiydi? Evet. Dürüst olmak gerekirse, tırmanış dağın zirvesinden daha iyiydi. Her zaman böyledir. İstediğim zaman boksa geri dönebilirim ama istemiyorum. O gürültüye, ilgi odağı olmaya veya tekrar yumruklanmaya hiç ilgim yok, ilgilenmiyorum, bana hiçbir faydası yok. Bugün bana 1 milyar sterlin teklif etseniz bile bu hiçbir şeyi değiştirmez çünkü artık başkalarının ne düşündüğünü umursamayacak noktayı geçtim.

Independent Türkçe


Renard Şarku'l Avsat'a: Yeşil Şahinler Arjantin senaryosunu tekrarlayabilir

Renard, kura törenine katılımı sırasında (AP)
Renard, kura törenine katılımı sırasında (AP)
TT

Renard Şarku'l Avsat'a: Yeşil Şahinler Arjantin senaryosunu tekrarlayabilir

Renard, kura törenine katılımı sırasında (AP)
Renard, kura törenine katılımı sırasında (AP)

 

 

 

Washington: Sultan el-Subhî

Suudi Arabistan Milli Takımı Teknik Direktörü Fransız Hervé Renard, 2026 Dünya Kupası'nda Yeşil Şahinler'i bekleyen görevin zorluğunu kabul ederek, kura çekiminin onları bir kez daha zorlu bir gruba yerleştirdiğini vurguladı.

Kura çekiminin ardından Şarku'l Avsat'a konuşan Renard, "Suudi Arabistan'ın grubu her zaman zordur. Dört yıl önce Arjantin ve Meksika ile oynamıştık, bugün FIFA sıralamasında en üst sırada yer alan ve tartışmasız dünyanın en iyisi olan İspanya ile karşılaşıyoruz. Ayrıca çok güçlü bir takım olan Uruguay ile de karşılaşıyoruz" dedi.

Şöyle devam etti: "Yeşil Burun Adaları milli takımı da ilk kez sahneye çıkacak ve dünyaya büyük bir performans sergileyebileceğini kanıtlamaya çalışacak. Dünya Kupası'nın doğası bu... Seviye yüksek ve kolay maç yok."

Şarku'l Avsat'ın, İspanya büyüklüğündeki bir takıma karşı Arjantin karşısındaki kazanma senaryosunun tekrarlanma olasılığına ilişkin sorusuna Renard, kendinden emin bir şekilde, "Öncelikle şunu söyleyeceğim: İspanya'yı yenebiliriz” dedi.

Renard, 2026 Dünya Kupası hazırlık programının başlangıç ​​tarihi hakkında şunları söyledi: "Henüz bilmiyoruz. Maç yerleri, konaklama ve tüm organizasyon detayları tamamen netleştiğinde hazırlıklara başlayacağız. (Nerede olduğunu) öğrendiğimizde her şeyi organize edebiliriz."

Şarku'l Avsat'ın 2022 Dünya Kupası hazırlıkları ile yaklaşan hazırlıklar arasındaki farklarla ilgili sorusuna Renard, "Farklı bir takımımız var. Önceki nesilden sadece dört oyuncumuz var. Bazıları Dünya Kupası'nda ilk kez oynayacak. Tecrübeye ihtiyaçları var, ancak bazen bu maçlar, özellikle de İspanya maçı, tecrübe kazanmak için bir fırsattır" dedi.

2026 Dünya Kupası kura çekiminde Suudi Arabistan Milli Takımı, tarihi güç, Avrupa becerisi ve Afrika hırsının birleştiği H Grubu'nda Uruguay, İspanya ve Yeşil Burun Adaları ile karşı karşılaşacak.

Yeşil Şahinler, mücadeleye Uruguay ile zorlu bir maçla başlayacak ve ikinci turda dünya lideri İspanya ile karşılaşacak. Grup aşamasında ise turnuvaya ilk kez katılarak sürpriz yaratma hedefinde Yeşil Burun Adaları ile karşılaşacak.  


Şampiyonluk son yarışa kaldı: F1 tarihinden 5 efsanevi geri dönüş

Kimi Raikkonen'in 2007'de kazandığı şampiyonlukta, rakiplerinin puanı tarihe geçecek kadar onunkine yakındı (Reuters)
Kimi Raikkonen'in 2007'de kazandığı şampiyonlukta, rakiplerinin puanı tarihe geçecek kadar onunkine yakındı (Reuters)
TT

Şampiyonluk son yarışa kaldı: F1 tarihinden 5 efsanevi geri dönüş

Kimi Raikkonen'in 2007'de kazandığı şampiyonlukta, rakiplerinin puanı tarihe geçecek kadar onunkine yakındı (Reuters)
Kimi Raikkonen'in 2007'de kazandığı şampiyonlukta, rakiplerinin puanı tarihe geçecek kadar onunkine yakındı (Reuters)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta Formula 1'de son haftaya kalan şampiyonluk yarışını ve geçmişten günümüze uzanan efsane geri dönüşleri inceliyoruz.

2025'te Formula 1, şampiyonluk mücadelesinin son yarışa kadar sürdüğü nadir sezonlardan birini daha gördü.

Zirve hâlâ değişebilir: Lando Norris, Oscar Piastri ve Max Verstappen arasındaki puan farkı, sıralamayı tek bir yarışta tersine çevirebilecek kadar az.

Verstappen’in Las Vegas ve Katar'daki zaferleri, McLaren pilotlarının sezon boyu süren ikili şampiyonluk mücadelesine katılmasını sağladı.

fdbgr
Abu Dabi'deki yarışta alınabilecek 25 puan olduğundan üçüncü sıradaki Piastri'nin de matematiksel olarak şansı var (F1)

Bu yılın hikâyesi sadece hızdan ibaret değil. Aynı zamanda strateji, baskıyla başa çıkma ve doğru zamanda doğru hamleleri yapmakla ilgili. Tarih bize gösteriyor ki Formula 1'de şampiyonluk matematiksel olarak garanti altında değilse hiçbir fark, son yarış öncesinde güvenli değildir. Geçmişte, bazı şampiyonlar yalnızca bir yarış galibiyetiyle, bazılarıysa sezon finalinde bir puan farkla zafer elde etti. İşte, Formula 1 tarihine damga vurmuş 5 efsane geri dönüş:

1976 - James Hunt 

1976 sezonu, James Hunt ve Niki Lauda arasında geçen ünlü şampiyonluk mücadelesiyle F1 tarihinin en bilinen sezonlarından biri.

Sezonun ilk yarışlarında Lauda favori gibi görünüyordu ve 16 yarışlık sezonun 10. ayağı olan Almanya Grand Prix'sine Hunt'ın 23 puan önünde gelmişti. Avusturyalı pilotun Nurburgring'de geçirdiği korkunç kazada ciddi yanıklara maruz kalmasıyla tablo değişti.

sdfeg
James Hunt, 7 sezon süren F1 kariyerine 10 yarış galibiyeti sığdırdı (Wikimedia Commons)

Sadece iki ay sonra 4 yarış kala geri dönmesini sağlayan olağanüstü bir iyileşme sürecinin ardından Lauda, Japonya'daki sezon finaline Hunt'ın üç puan önünde girdi.

Ancak Fuji'deki sağanak yağmurda yarışmanın pilotlar için güvenli olmadığını düşünen Lauda yarıştan çekildi ve üçüncü olan Hunt, ilk ve tek dünya şampiyonluğunu kazandı.

1982 - Keke Rosberg

1982 Formula 1 sezonunun üçte ikisinden biraz fazlası tamamlandığında, Keke Rosberg 23 puanla şampiyonada 5. sıraya yerleşirken, Didier Pironi 39 puanla liderdi. Pironi ve en yakın rakipleri John Watson, Alain Prost ve Lauda ikişer zafer elde etmişken Rosberg henüz galibiyet alamamıştı.

fg
Keke Rosberg'in oğlu Nico Rosberg de bir F1 şampiyonu (Reuters)

Ancak Pironi'nin Almanya Grand Prix'sinde geçirdiği ve F1 kariyerini sona erdiren kazada sakatlanmasıyla Rosberg kendini şampiyonluk mücadelesinde buldu. Dijon'da kazanarak şanssızlığını kıran Rosberg, sezon finaline en yakın rakibi Watson'a karşı 9 puanlık bir avantajla girdi.
Watson, Caesars Palace Grand Prix'sini ikinci sırada tamamlarken, Rosberg'in 5.'liği Fin pilotun tek pilotlar şampiyonluğunu kazanması için yeterli oldu.

1983 - Nelson Piquet

Alain Prost, Hollanda Grand Prix'sinde kendisinden beklenmedik bir şekilde Piquet'ye çarptığında bile, Renault adına Fransa'nın ilk dünya şampiyonu olmaya aday görünüyordu.

erf
1978'den 1991'e kadar F1'de yarışan Nelson Piquet'nin üç şampiyonluğu var (Reuters)

Prost, Ferrari'nin Hollanda GP galibi René Arnoux'nun 8 puan önündeydi ve Piquet üçüncü sırada 14 puan gerideydi. Ancak BMW motorlu BT52'yle Monza ve Brands Hatch'te üst üste gelen zaferler, Brezilyalı Piquet'nin Kyalami finaline giderken Prost'la arasında sadece iki puan kalmasını sağladı. Prost'un turbo motoru onu yarı yolda bırakınca da Piquet'nin şampiyonluk yolu açılmıştı.

Üçüncü olan Brezilyalı, BMW'ye ilk ve tek F1 şampiyonluğunu kazandırmıştı.

2007 - Kimi Räikkönen

Pilotlar şampiyonasındaki en unutulmaz geri dönüşlerden biri, çaylak Lewis Hamilton'la iki kez dünya şampiyonu Fernando Alonso arasında McLaren'da yaşanan gergin takım içi mücadeleyle bilinen 2007 sezonunda gerçekleşti.

Hamilton, 84 puanla son 5 yarışa girerken sıralamanın zirvesindeydi; Alonso'nun 5, üçüncü sıradaki Felipe Massa'nın ise 15 puan önündeydi. 4. sırada ise 68 puanla Kimi Raikkonen vardı. Fin pilot, Ferrari tulumuyla ilk sezonunda o ana kadar üç galibiyet elde etmişti.

wdc
Kimi Raikkonen hâlâ Ferrari'nin son şampiyon pilotu (Reuters)

Belçika'da bir galibiyet daha alması Raikkonen'in farkı kapatmasına yardımcı olsa da Hamilton ve Alonso, bitime iki yarış kala hâlâ öndeydi. Ancak Hamilton, sondan bir önceki yarışta ıslak zeminde pit girişindeki çakıllara saplanıp F1'de ilk kez yarış dışı kaldığında, Çin'de zaferi Raikkonen elde etti ve şampiyonluk yarışında Hamilton'la arasında sadece 7 puan vardı.

"Buz Adam" lakaplı pilot, sezonun kapanış yarışı olan Brezilya Grand Prix'sinde de zafere ulaşırken, Alonso ve Hamilton sırasıyla üçüncü ve 7. sırada kaldı. Bu sayede Raikkonen, McLaren ikilisinin sadece bir puan önünde şampiyonluğu kazandı. Sezonun bitiminde Fin pilot 110 puana ulaşmışken, McLaren pilotları 109'ar puan toplamıştı.

2012 - Sebastian Vettel

Geriden gelip şampiyon olmayı çok iyi bilen Sebastian Vettel, 2010'da (o yıl puanlama sistemindeki değişiklikle artık galibiyete 25 puan veriliyordu) ilk şampiyonluğunu Alonso'nun sadece 4 puan önünde almıştı.

Ancak geri dönüşün çarpıcılığı sözkonusu olduğunda 2012 sezonu özellikle unutulmazdı. 2012 sezonunun ilk 7 yarışının her birinde farklı bir sürücü zafere ulaştı ve bunlardan biri de Vettel'di.

egr
Red Bull'un dahi mühendisi Adrian Newey, Sebastian Vettel ve Red Bull takım patronu Christian Horner, Vettel'in üçüncü şampiyonluğunu kutluyor (Reuters)

Bu arada Alonso şampiyonada liderliğe yükseldi ve 8 yarış kala Vettel'in 140 puanına karşılık 164 puana sahipti. Alman pilot daha sonra sezonun son bölümünde üst üste 4 yarış kazanarak gücünü gösterdi ve Brezilya'daki finale girerken Alonso'nun 13 puan önünde yer aldı.

Vettel'in Bruno Senna'yla ilk turda yaşadığı kazanın ardından arka sıralara düşmesiyle, bu avantaj yarış başlayalı henüz birkaç dakika olmuşken buharlaşmış gibi görünüyordu. Red Bull pilotu, aracında hasar oluşmasına ve yağmurun başlamasıyla birlikte uzun bir pit stop yapmasına rağmen çizgiyi 6. sırada geçerek yarışı ikinci bitiren Alonso'nun üç puan önünde kalmayı başardı.

Bakalım pazar günü tüm bu efsanevi geri dönüşlere bir yenisi daha eklenecek mi? Şampiyona lideri olan McLaren'ın Britanyalı pilotu Lando Norris'in şampiyonluğu kazanabilmesi için podyuma çıkması yetiyor. Max Verstappen'in zafere ulaşması içinse yarışı birinci bitirmesi yetmeyecek, aynı zamanda Lando Norris'in podyumun dışında kalmasını, yani ilk üçe girememesini bekleyecek. 

Abu Dabi Grand Prix'si yarış programı 

BeIN Sports'tan izlenebilen Formula 1 Abu Dabi GP'sinin programı şöyle: 

Birinci antrenman - 5 Aralık 12.30

İkinci antrenman - 5 Aralık 16.00

Üçüncü antrenman - 6 Aralık 13.30 

Sıralama turları - 6 Aralık 17.00

Yarış - 7 Aralık 16.00

Kaynaklar: F1, Race Mate, Goodwood