Dünya ısındıkça ABD'nin güneyini "ölümcül fırtınaların" daha sık etkilemesi bekleniyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Dünya ısındıkça ABD'nin güneyini "ölümcül fırtınaların" daha sık etkilemesi bekleniyor

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD’de yapılan bir çalışmada, iklim değişikliği çerçevesinde dünyada sıcaklık yükseldikçe ülkenin Alabama, Mississippi ve Tennessee gibi güney eyaletlerinde ölümcül fırtınaların artmasının beklendiği ifade edildi.
Amerikan Meteoroloji Derneği Bülteni tarafından yayımlanan çalışmada, iklim değişikliğinin "süper hücre" denilen güneyde ani şiddetli hava olaylarının artacağı tehlikeli bir model öngörüsüne uyduğu belirtildi.
Çalışmada, orta düzeyde ısınma senaryosuna göre bu yüzyılın sonuna kadar süper hücre hava olaylarının ABD genelinde yüzde 6,6, güney eyaletlerinde yüzde 25,8 artmasının beklendiği kaydedildi.
Raporun yazarı Northern Illinois Üniversitesinde Meteoroloji Profesörü Walker Ashley, çalışmayı, yüzyılın sonuna kadar farklı seviyelerdeki karbon kirliliğinin dikkate alındığı bir bilgisayar simülasyonu ile gerçekleştirdiklerini aktardı.
Ashley, "Gördüğüm veriler, şu anda zaten bu simülasyonda olduğumuza ve onu yaşadığımıza beni ikna etti. Uzun vadede göreceğimiz şey, aslında şu anda oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
En son Mississippi’de 26 kişinin hayatını kaybettiği şiddetli hortum olayının öngörülen modellemeye uyduğuna işaret eden Ashley, bunun uzun yıllar boyunca geniş bir alan için yapılan iklim projeksiyonlarından farklı tek bir hava olayı olduğuna dikkati çekti.
Ashley, ABD’nin güney bölgelerinin daha sıcak ve kuru hale geldiğini, aynı zamanda ısınan Meksiko Körfezi’nden gelen sulu ve kararsız havanın çarpışması ve baskı oluşturması ile "süper hücre" olaylarının ortaya çıktığını kaydetti.
Şubat ve mart aylarının önceki yılların aynı dönemine göre daha fazla ısınmasına dikkati çeken Ashley, bu nedenle "süper hücre" olaylarının ilkbahar başlangıcında daha sık görüldüğünü, temmuz ve ağustosta ise "süper hücre" oluşumunda zorluk yaşandığını ifade etti.
Ashley, "Tanrı’nın Parmağı" olarak adlandırılan "süper hücre" hava olaylarının önceden tahmin edilemeyen küçük ölçekli, uzun, örs biçimli gökyüzünü dolduran doğanın en güçlü fırtınaları olduğunu, aniden önemli hortum ve dolu yağışına yol açtığını, saatlerce sürebileceğini belirtti.
ABD’nin Mississippi ve Alabama eyaletlerinde 25 Mart’ta meydana gelen şiddetli hortumlarda 26 kişi hayatını kaybetmişti.
Süper hücre bağlantılı şiddetli hava olayları nedeniyle 2013’te Oklahoma’da 51, 2011’de Alabama, Mississippi ve Tennessee’de 320’den fazla kişi ölmüştü.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.