Trump, ‘sus payı’ davasında en az bir ağır suçla karşı karşıya

ABD eski Başkanı Donald Trump (AP)
ABD eski Başkanı Donald Trump (AP)
TT

Trump, ‘sus payı’ davasında en az bir ağır suçla karşı karşıya

ABD eski Başkanı Donald Trump (AP)
ABD eski Başkanı Donald Trump (AP)

ABD eski Başkanı Donald Trump, Manhattan büyük jürisi tarafından yayınlanan iddianamede en az bir ağır suç da dahil olmak üzere çok sayıda suçlamayla karşı karşıya.
Salı günü resmi olarak hakim karşısına çıkacak Trump, eski porno yıldızı Stormy Daniels'a 'sus payı' ödediği davayla yargılanacak. Bu durum, eski bir ABD başkanın kendisine yöneltilen suçlamaları dinlemek için hakim karşısına çıkmak zorunda kaldığı tarihteki şok edici ana zemin hazırlıyor.
Turistlerin selfie çekmek için beklemesine, muhabir ve polis kalabalığının toplanmaya devam etmesine rağmen, Trump lehine veya aleyhine büyük çaplı gösteriler olmadı.
Trump teslim olduğunda, suçlamalarla karşı karşıya kalan herkes gibi çoğunlukla tutuklanacak ve parmak izi alınacak, ancak kelepçelenmesi beklenmiyor. Gizli Servis tarafından korunacak ve neredeyse kesin olarak aynı gün serbest bırakılacak
Bu bağlamda Trump'ın hukuk ekibi savunmasını hazırlarken, başsavcılık konuyu yargıya taşıyan büyük jüri soruşturmasını savundu.
Manhattan Bölge Savcısı Alvin Bragg'ın ofisinde baş hukuk müşaviri olan Leslie Dubik, AP tarafından elde edilen üç Kongre komite başkanına bir mektup yazarak, “Sizden bu sansasyonel suçlamalardan kaçınmanızı, bilgi talebinizi geri çekmenizi ve ceza adaleti sürecinin hukuka aykırı siyasi müdahale olmaksızın ilerlemesine izin vermenizi rica ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Dava ABD’de yasal bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Son gelişmeler gelecek yıl yapılması planlanan başkanlık seçimleri öncesinde büyük siyasi sonuçlar doğurabilir. Üçüncü kez aday olmayı düşünen Trump, aleyhindeki davanın çabalarına zarar vereceğini söylüyor.
Trump konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Bu tarihteki en üst düzeydeki siyasi zulüm ve seçim müdahalesidir” diyerek  ‘radikal solcu Demokratların 'Amerika'yı Yeniden Harika Yap' hareketini yok etmek için cadı avına’ çıktığını öne sürdü.



Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
TT

Cumhuriyetçilerin yüzde 14'ü Trump'ın seçimi kaybetmesi halinde ‘kayıtsız kalmayacak’

ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)
ABD başkan adayı Donald Trump, Las Vegas'taki seçim mitinginde konuşuyor, 13 Eylül 2024. (Reuters)

USA Today'in haberine göre, yapılan bir araştırmada Cumhuriyetçilerin yaklaşık yarısı, adayları Donald Trump'ın Demokrat rakibi Kamala Harris karşısında kaybetmesi halinde ABD başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmeyeceklerini söylerken, bazıları da ‘kayıtsız kalmayacaklarını ve seçimin sonucunu iptal etmek için harekete geçeceklerini’ ileri sürdü.

100'den fazla ülkede hukukun üstünlüğünü ilerletmek için çalışan Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından yapılan araştırmada, Demokratların yaklaşık dörtte birinin Harris'in kaybetmesi halinde sonuçları kabul etmeyecekleri ve Cumhuriyetçilere kıyasla daha az sayıda olmak üzere bazı Demokratların sonuçları ‘iptal ettirmek için harekete geçecekleri’ bildirildi.

Ankette katılımcılara seçim sonuçlarını bozmak için ne tür bir ‘eylemde’ bulunacakları sorulmadı.

Söz konusu ankete göre, Cumhuriyetçilerin yüzde 46'sı ve Demokratların yüzde 27'si adaylarının kaybetmesi halinde sonucu kabul etmeyeceklerini belirtti. Ayrıca Cumhuriyetçilerin yüzde 14'üne karşılık Demokratların yüzde 11'i ‘harekete geçeceklerini’ söyledi.

xcvd

WJP Direktörü Elisabeth Andersen sonuçların ‘ürkütücü’ olduğunu ve Amerikalıların neredeyse üçte birinin kendi adaylarının kaybetmesi halinde başkanlık seçimlerinin sonuçlarını kabul etmek istemediğini gösterdiğini vurguladı.

Sonuçlara göre Cumhuriyetçilerin sadece yüzde 29'u seçim sürecinin yolsuzluktan arınmış olduğunu söylerken, bu oran Demokratlarda yüzde 56.

Andersen, “Özellikle Cumhuriyetçiler arasında, ancak bazı bölgelerde de Demokratlar arasında bu sürece güvenin çok düşük olduğunu görebilirsiniz. Dolayısıyla bu sonuç bize seçim sonrasında yaşanabilecek potansiyel çatışmanın bir göstergesi gibi görünüyor” ifadelerini kullandı.

USA Today, New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi tarafından mayıs ayında yapılan ve seçim görevlilerinin yüzde 36'sının taciz ya da kötü muameleye maruz kaldığını, yüzde 16'sının tehdit edildiğini ve her 10 görevliden 7'sinin tehditlerin 2020 seçimlerinden bu yana arttığını söylediğini ortaya koyan bir araştırmaya işaret etti.