BM Libya Özel Temsilcisi Abdullah Batili, Çad ziyaretinde Çad Devlet Başkanı Muhammed İdris Debi Itno ile bir araya geldi

Ulusal Ordu Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Nazuri (sağda) ile “geçici” Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad'ın İtalya'daki son görüşmesinden bir kare (Ulusal Ordu Medya Merkezi)
Ulusal Ordu Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Nazuri (sağda) ile “geçici” Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad'ın İtalya'daki son görüşmesinden bir kare (Ulusal Ordu Medya Merkezi)
TT

BM Libya Özel Temsilcisi Abdullah Batili, Çad ziyaretinde Çad Devlet Başkanı Muhammed İdris Debi Itno ile bir araya geldi

Ulusal Ordu Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Nazuri (sağda) ile “geçici” Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad'ın İtalya'daki son görüşmesinden bir kare (Ulusal Ordu Medya Merkezi)
Ulusal Ordu Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Nazuri (sağda) ile “geçici” Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad'ın İtalya'daki son görüşmesinden bir kare (Ulusal Ordu Medya Merkezi)

Birleşmiş Milletler (BM) Libya Özel Temsilcisi Abdullah Batili, Libya'ya komşu ülkeleri ziyareti kapsamında dün akşam Çad'ın başkentinde (Encemine) Çad Devlet Başkanı Muhammed İdris Debi Itno ile bir araya geldi.
Batili’nin açıklamasına göre Debi, "ülkesinin, Libya'da BM'nin yürüttüğü barış sürecine tam destek verdiğini ve Libya'da barış ve istikrarın sağlanmasının ülkesinin çıkarına olduğunu" vurguladı.
Bu konuda ilk kez kendisine danışılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Çad Devlet Başkanı, kendi adına sürece daha fazla katılmak için hazır olduğunu ifade etti. Batıli ise, yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin Libya'dan çekilmesini koordine eden Çad İrtibat Komitesi aracılığıyla ateşkes anlaşmasını uygulama çabalarında Çad'ın Ortak Askeri Komite'ye (5+5) komşu ülkeleri olumsuz etkilemeyecek şekilde verdiği desteği takdir ettiğini söyledi. 
Çad Dışişleri Bakanı Muhammed Salih Nazif ile Birleşmiş Milletler'in, Libya'nın "güvenli bir ortamda kapsayıcı seçimler" düzenlemesini sağlama çabalarını gözden geçirdiğini açıklayan Batili, ayrıca yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin Libya'dan koordineli ve eş zamanlı olarak çekilmesini sağlamak amacıyla Çad Kamu Güvenliği ve Göç Bakanı Muhammed Şerafeddin Margi ile Libya, Çad, Sudan ve Nijer'deki iletişim komitelerinin çalışmalarını hızlandırmanın önemi hakkında görüştü.
Batıli, BM misyonunun ateşkes anlaşmasının uygulanmasında Ortak Askeri Komite'yi (5+5) destekleyerek ve yabancı güçlerin ve paralı askerlerin Libya'dan çekilmesini hızlandırarak ülkede barış ve istikrarı yeniden tesis etme yetkisi çerçevesinde Sudan, Çad ve Nijer'i kapsayan resmi bir ziyaret turuna başladı.
Libya Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş, “Libya Gerçekleri Araştırma Komisyonu, Libya'daki güvenlik durumundaki iyileşmeyi ve yetkililerinin insan hakları suçlarının faillerini kovuşturma yeteneğini görmezden geldi” dedi.
Menguş, yaptığı açıklamada, "Komisyon, Libya'yı iyileşmesi umutsuz bir ülke olarak tasvir etti. Libya'ya yasa dışı yollardan giren yasa dışı göçmenler türlü türlü suçlarla karşı karşıya kalıyor. Gözaltı merkezlerindeki bazı göçmenlerin durumunu takip ediyorum. Devlete ait özel sağlık merkezlerinde tedavi gördüklerini, düzenli olarak yemek yiyip aktivitede bulunduklarını gördüm.
Komisyon raporunun mayın tehdidini ve savaş kalıntılarını vurguladığını ifade eden Menguş, başka bir bağlamda, "Raporda kadınların Libya siyasi sürecine katılımının zayıf olduğundan bahsediliyor, ancak Dışişleri Bakanlığı'nın başındaki kadın varlığı görmezden geliniyor." diye konuştu.
Libya Temsilciler Meclisi (TM) İçişleri Komisyonu Başkanı Süleyman el-Hariri, Libya Bağımsız Araştırma Misyonu’nun hazırladığı raporu, özellikle de göç ve insan hakları konusunda yazılanları eleştirdi. Hariri, “Rapor önyargılı, nesnellikten yoksun ve kasıtlı olarak Libya’nın imajını zedeliyor ve göç akışından Libya'yı sorumlu tutuyor" dedi.
Hariri, Temsilciler Meclisi Resmi Sözcüsü Abdullah Buleyhık tarafından servis edilen açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Rapor Libya'nın içinden geçmekte olduğu zor koşulları görmezden geldi. Göç dosyasıyla ilgili olarak durumun ağırlaşmasına yol açan Libya'daki Avrupa Birliği politikalarını sorumlu tuttu. ABD göçmenleri denizden kurtarıp Libya topraklarına geri göndermeye odaklandı. Bu durum, Libya makamlarının göçmenleri kabul etmemesi ve üçüncü bir ülkeye nakledilmeleri yönündeki çağrısına rağmen yüzbinlerce insanın Libya'da birikmesine neden oldu. Ayrıca Avrupa Birliği özellikle güneyde Libya sınırlarının korunmasına yardımcı olmak noktasında varlık göstermiyor.”
Temsilciler Meclisi'nin söz konusu raporda bahsedilenlerle ilgili uygun açıklamayı yapacağını söyleyen Hariri, “Libya tarafının bakış açısının dikkate alınması şartıyla bir kurtarma planı hazırlamak, objektif olarak çalışmak, önyargılı kararlardan kaçınmak ve Libya'daki insan hakları dosyasını ilerletme adına etkili stratejiler geliştirmek için hatalardan yararlanmak gibi konularda işbirliği yapma konusunda hazırız.”
Öte yandan Uluslararası Af Örgütü, keyfi tutuklamalar ve zorla kaybetmelerle tanınan Özel Caydırıcılık Güçleri milisleri tarafından geçtiğimiz Şubat ayında kaçırılmasından bu yana alıkonulan Libyalı Milletvekili Hasan Caballah hakkındaki endişelerini dile getirdi.
Uluslararası Af Örgütü tarafından Twitter üzerinden yapılan açıklamada, "Ulusal birlik hükümeti, Caballah'ın sivil yargı makamları önüne çıkarılmadığı ve uluslararası kabul görmüş bir suçla itham edilmediği sürece işkenceden korunmasını ve serbest bırakılmasını sağlamalıdır. Serbest bırakılana kadar ailesi ve avukatıyla görüşmesine izin verilmelidir.” ifadelerine yer verildi.
Öte yandan, Mareşal Halife Hafter liderliğindeki Ulusal Ordu'dan resmi bir kaynak, “Ulusal Ordu Genelkurmay Başkanı Korgeneral Abdurrezzak en-Nazuri ile “geçici” Ulusal Birlik Hükümeti'ne (UBH) bağlı güçlerin Genelkurmay Başkanı Muhammed el-Haddad arasında Abdülhamid Dibeybe başkanlığında ABD'de bir toplantı yapıldığına ilişkin iddiayı” yalanladı.
İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak, Nazuri ve Haddad'ın ABD başkentinde görüşmesine ilişkin iddiaların "doğru olmadığını" söyledi. Şarku'l Avsat'a konuşan kaynak, "Ülkedeki askeri çatışmanın taraflarını içeren Ortak Askeri Komite'ye (5 artı 5) bağlı alt komitelerin çalışmalarının devam ettiğini" söyledi.



İsrail ateşkes anlaşmasını ‘ihlal ederek’ Lübnan'ın doğusuna hava saldırısı düzenledi

Lübnan'ın el-Hıyam kasabasında yıkılmış bir caminin yanından geçen insanlar (Reuters)
Lübnan'ın el-Hıyam kasabasında yıkılmış bir caminin yanından geçen insanlar (Reuters)
TT

İsrail ateşkes anlaşmasını ‘ihlal ederek’ Lübnan'ın doğusuna hava saldırısı düzenledi

Lübnan'ın el-Hıyam kasabasında yıkılmış bir caminin yanından geçen insanlar (Reuters)
Lübnan'ın el-Hıyam kasabasında yıkılmış bir caminin yanından geçen insanlar (Reuters)

Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA), İsrail ordusu ile Hizbullah arasındaki ateşkes anlaşmasını ihlal eden bir İsrail hava saldırısının bugün şafak vakti Lübnan'ın doğusundaki Baalbek bölgesini hedef aldığını bildirdi.

Ajans, Baalbek'in batısındaki Litani Nehri kıyısına yakın Tarya ovasında bir evi hedef alan hava saldırısında ‘can kaybı’ yaşanmadığını belirtti.

AFP'ye isminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bir güvenlik kaynağı, saldırının ‘02:40'ta Tarya ovasında Hizbullah'a ait olduğu düşünülen depoların hedef alınarak’ gerçekleştirildiğini söyledi.

İsrail ordusu ile Hizbullah arasındaki ateşkes anlaşması 27 Kasım günü şafak vakti yürürlüğe girdi. Ancak her iki taraf da ateşkesi ihlal etmekle suçlanıyor. İki taraf, Ekim 2023'te İsrail'in Gazze Şeridi'ne açtığı savaşın ardından sınır ötesi bombardımana başladı. Yaklaşık bir yıl sonra Tel Aviv, 23 Eylül'den itibaren Lübnan'a yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak Hizbullah'ın güney ve doğu Lübnan'daki kalelerini ve Beyrut'un güney banliyösünü hedef aldı. İsrail ordusu 30 Eylül'de Güney Lübnan'ın sınır bölgelerinde kara operasyonlarına başladı.

Ateşkes anlaşması uyarınca, ateşkesin uygulanmasını ve her iki tarafın olası ihlallerini izlemek üzere Fransa, ABD, Lübnan, İsrail ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü’nden (UNIFIL) oluşan bir denetleme komitesi kuruldu ve Lübnanlı yetkililere ihlalleri durdurması için İsrail'e baskı yapmaları çağrısında bulunuldu.

İsrail ordusu pazar günü yaptığı açıklamada, ‘Lübnan ile İsrail arasındaki ateşkes ve anlaşmalar doğrultusunda silah depolama tesislerini’ imha ettiğini bildirdi.

Lübnan Başbakanı Necib Mikati pazartesi günü Güney Lübnan'a yaptığı bir tur sırasında el-Hıyam kasabasından yaptığı açıklamada, “Ordunun görevlerini tam olarak yerine getirebilmesi için izleme komitesi tam rolünü oynamalı ve tüm ihlalleri durdurması için İsrailli düşmana baskı yapmalıdır” dedi.

Aynı gün UNIFIL de ‘İsrail ordusunun süratle geri çekilmesi’ çağrısında bulundu.

Ateşkes anlaşması uyarınca Lübnan ordusu ve UNIFIL Güney Lübnan'daki konuşlanmalarını güçlendirecek ve İsrail ordusu 60 gün içinde geri çekilecek.

Lübnan Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanlığı, İsrail'in ateşkes anlaşmasını defalarca ihlal etmesini şiddetle protesto ederek, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne bir şikâyet dilekçesi sunduğunu duyurdu.