13 yaşında Roman Polanski'nin tecavüzüne uğrayan Geimer, yönetmeni savundu

"Bugün Roman'la bir sorunu olduğunu iddia eden hiçbir kadın benimle temasa geçme zahmetinde bulunmadı"

"Roman Polanski'nin hapishanede olmayı hak ettiğini düşünen herkes yanılıyor" diyen Samantha Geimer, ünlü yönetmenin "kaçmaktan başka çaresi kalmadığını" savundu (AFP)
"Roman Polanski'nin hapishanede olmayı hak ettiğini düşünen herkes yanılıyor" diyen Samantha Geimer, ünlü yönetmenin "kaçmaktan başka çaresi kalmadığını" savundu (AFP)
TT

13 yaşında Roman Polanski'nin tecavüzüne uğrayan Geimer, yönetmeni savundu

"Roman Polanski'nin hapishanede olmayı hak ettiğini düşünen herkes yanılıyor" diyen Samantha Geimer, ünlü yönetmenin "kaçmaktan başka çaresi kalmadığını" savundu (AFP)
"Roman Polanski'nin hapishanede olmayı hak ettiğini düşünen herkes yanılıyor" diyen Samantha Geimer, ünlü yönetmenin "kaçmaktan başka çaresi kalmadığını" savundu (AFP)

13 yaşındayken yönetmen Roman Polanski'nin tecavüzüne uğrayan Samantha Geimer, bunu hiçbir zaman "büyük bir mesele" olarak düşünmediğini söyledi.
Geimer'ın, konu hakkında Polanski'nin eşi Emmanuelle Seigner'le yaptığı röportaj Fransa'da yayımlanan Le Point'te çıktı.
Şimdi 60 yaşında olan kadın, "Açık konuşayım: Polanski'yle yaşananlar benim için hiçbir zaman büyük bir sorun olmadı" dedi:
"Bunun yasadışı olduğunu, birinin tutuklanabileceğini bile bilmiyordum. İyiydim, hala iyiyim. Bunu büyük bir mesele haline getirmiş olmamız üzerimde çok ağır bir yük oluşturuyor."
ABD'de Polanski hakkındaki suçlamaların düşürülmesini isteyen Geimer, "Roman'ın cezasını çektiğini artık herkes bilmeli. Bence uzundu da. Bana göre kimse Polanski'nin hapse girmesini istemedi ama girdi. Bu yeterliydi. Topluma borcunu ödedi" diye konuştu.
Geimer, basın kendisini takip ettiğinde veya çok sayıda duruşmaya girince "bir mağdur olduğunu hissettiğini" vurguladı:
"Birinin Roman ve herhangi bir kötü muamele hakkında söyleyecek bir şeyi olsaydı, 1977 bana yardım etmek için gerçekten iyi bir yıl olurdu. Çünkü ailemle birlikte artık evimizden bile çıkamıyorduk. Herkes bize saldırıyordu… Hiç kimse, bugün Roman'la bir sorunu olduğunu iddia eden hiçbir kadın benimle temasa geçme zahmetinde bulunmadı."
Polanski'nin eşi Seigner ise 1970'lerde cinselliğe bakışın farklı olduğunu iddia etti:
"Çalışmaya başladığım zamanı hatırlıyorum düşünüyorum da 14 yaşında model oldum. Bütün kızlar, modeller fotoğrafçılarla yattı. Ben de istisna değildim. Ama seks normal bir şeydi, hayatın doğal bir yönüydü. Bütün bu drama, seksi perdeleyen tüm bu karanlık yoktu."
The Telegraph, Seigner'in ifadelerine hak verdiğini söyleyen Geimer'ın şu sözlerle MeToo hareketrini hedef aldığını yazdı:
"Kadınlar için ama özellikle genç kadınlar için üzücü. Bu çağda yetişkinliğe ulaştığınızı hayal edin, bu bana çok korkunç geliyor. Mağduriyet iddiasında bu kadar feminist olan ne var anlamıyorum. Bugün kadınların acısına değer veriliyor ve acıyı sömüren koskoca bir endüstri var. Buna katılanlar neye adım attıklarını bilmiyor."
Seigner, röportajın yayımlanmasından sonra Instagram'dan Geimer'la fotoğrafını paylaştı.

Geimer da gönderiye "Yeni bir arkadaşım olduğu için çok mutluyum" yazdı.

Ne olmuştu?
Polanski, 1977'de Geimer'ı ünlü aktör Jack Nicholson'ın evine fotoğraf çekimi için davet etmişti. Yönetmenin çocuk yaştaki Geimer'e ilaç ve içkiyle uyuşturduktan sonra tecavüz ettiği öne sürülmüştü.
Tecavüz, reşit olmayan birine uyuşturucu madde sağlamak ve sodomi gibi suçlarla karşı karşıya kalan Polanski, Geimer'ın avukatıyla anlaşmış ve reşit olmayan biriyle yasadışı cinsel ilişki suçlamasını kabul etmişti. Polanski, 42 gün hapiste kaldıktan sonra serbest bırakılsa da cezaevine tekrar gönderilmesinin planlandığını öğrenince 1978'de ABD'den Fransa'ya kaçmıştı. 
ABD, Polanski'nin iade edilmesi için çabalasa da İsviçre ve Polonya gibi ülkelerde mahkemeler bu talebi şimdiye kadar reddetti. Hakkında 5 kadının daha tecavüz iddiasında bulunduğu 89 yaşındaki sinemacı, ABD'yle iade anlaşması olan ülkelerden kaçınarak yaşamını sürdürüyor.
 
Independent Türkçe, The Telegraph, Daily Mail



Şivan Perwer'den Aynur Doğan'a "Keça Kurdan" yasağı

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe
TT

Şivan Perwer'den Aynur Doğan'a "Keça Kurdan" yasağı

Kolaj: Independent Türkçe
Kolaj: Independent Türkçe

Sanatçı Aynur Doğan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile ‘Keça Kurdan’ adlı şarkıyı seslendirmesinin Şivan Perwer tarafından yasaklandığını duyurdu.

Doğan'ın açıklaması şöyle:

Keça Kurdan” bizim için sadece bir şarkı değil; özgürlüğün, barışın, sevginin, ortaklaşa mücadelenin ve dayanışmanın coşkusu, yan yana çekilen halaylarımızın, dansımızın ortak ritmiydi. Kürt kadınının sesi, farklı kültürlerden kadınların biraraya gelerek oluşturdukları toplumsal bellek, birbirimize duyduğumuz ihtiyacın yeniden hatırlanışı, hafızamızın uyanışıydı belki. Kendimizce daha nice anlamlar yükledik… Bir zamanlar yasaklanmak istendi, denediler ama başaramadılar. Ancak bu defa, aşağıdaki mesajda belirtilen gerekçelerden ötürü Keça Kurdan’ı söylemem yasaklanmıştır. Çok kısa sürede gerçekleşecek bir konser organizasyonuna katılmam için bir davet yapıldı, yoğun programım nedeniyle katılmamın mümkün olamayacağı karşı tarafa iletildi ve ekibimiz alternatif olarak projeye bir video ile katkı sunmayı kendilerine önerdiler. Yoğunluğum sebebiyle geri dönüş yapamadığım bir talebin karşılığında uygulanan bu sansürün nihai değerlendirmesini siz değerli dinleyicilerime bırakıyorum. Gelinen noktada, dinleyicilerime olan saygım bu açıklamayı zaruri kılmıştır. Keça Kurdan artık sizlere emanet!

Doğan'ın paylaşımına eklediği mesajda Şivan Perwer adına Hakan Atay tarafından gönderilen mesajda ise talepler şöyle sıralandı:

merhaba, biliyorsun gecen aralık ortalarında Mamoste'nin 50. sanat yılı vesilesiyle belli başlı sanatçılardan bu çerçevede kiısa bir video mesajı talep etttiğimizi ve bu anlamda Aynur'dan da beklediğimizi sana telefonda söylemiştim.Sen Aynurla konuşup bugün,yarın gibi kısa bir süre içinde döneceğini söylemiştin ama bugüne kadar da bir dönüşünüz olmadı.

Shahram Nazeri basta olmak üzere Kamkars,Ahmet Güneştekin,Zara ve bir cok daha önemli sanatçı mesajlarıyla Marnoste Şivan'a moral kaynağı oldular. Fakat Aynur'dan herhangi bir cevap bile alamamak Mamoste'yi çok üzdü. Bu durumu büyük bir saygısızlık olarak yorumluyor. Bunun akabinde mamoste'nin onayı ve talebi doğrultusunda söyle bir kararı Aynur'a bildirmeni talep ediyoruz:

• Keça Kurdan sarkısının Aynur tarafından ne stüdyoda ne de sahnede bugünden itibaren yorumlanmasına izin vermiyoruz.

• Kalan Müzikten çıkan aynı isimli albüm dışındaki tüm Keça Kurda şarkı yorumlarının bütün audio ve YouTube başta olmak üzere video platformlarından 15 Şubat 2024 tarihine kadar silinmesini talep ediyoruz.

• Ortak proje yaptığınız başka kanallar,kurumlar da varsa sizin üzerinizden aynı şekilde 15 Şubat'a kadar kaldırılmasını talep ediyoruz. 15 Şubat 2024 tarihine kadar kaldırılmamış tüm audio ve video paylaşımlarının YouTube hak ihlalleri (Strike) üzerinden kaldırılacağını bilmenizi istiyoruz. Bundan dolayı dijital platformlarınızın bu strikelardan etkilenmesinin sorumluluğu 15 Şubat'tan itibaren size aittir.

Not: Ayrıca Kalan Müzikten çıkan Keça Kurdan dışındaki tüm yeni studio ve sahne yorumları da zaten izinsiz şekilde sizin tarafınızdan paylaşılıyordu.Hatta bir kaç kanalda Keç a Kurdan şarkısının künyesinde,kompozisyon'un Aynur tarafından bile yazıldığı gibi doğru olmayan bir bilgi yazılmıştı.
Bilginize.. 

Independent Türkçe