Kral Charles'ın eski kahyası, Kral'ın mutsuzluğunu TV'den nasıl anladığını açıkladı

Hükümdarın 'tavırları' strese girdiğinde değişiyor

(AFP)
(AFP)
TT

Kral Charles'ın eski kahyası, Kral'ın mutsuzluğunu TV'den nasıl anladığını açıkladı

(AFP)
(AFP)

Daha önce Kral III. Charles ve Konsort Kraliçe Camilla için çalışan eski bir kraliyet kahyası, hükümdarın keyifsiz olduğunun nasıl anlaşıldığını açıkladı.
2004 ile 2011 arasında dönemin Galler Prensi ve Cornwall Düşesi için çalışan Grant Harrold, kraliyet ailesi üyesinin "sinirlendiğini" hiç görmese de onu stresliyken gördüğünü söyledi.
Harrold, çift için çalışmasının üzerinden 10 yıldan uzun süre geçmesine rağmen hâlâ Kral'ın ne zaman "mutsuz" olduğunu, onu sadece televizyonda izleyerek bile anlayabildiğini söyledi.
Görgü kurallarıyla ilgili bu hafta düzenlenen bir etkinlikte Harrold, "Birkaç yıl önce izlediğim bir belgeselde röportajı yapan kişi aynı soruyu sorup duruyordu" diye anlattı.
Muhtemelen siz hiç fark etmezdiniz ama ben onun bundan bıktığını anlayabiliyordum.
The Independent'ın haberine göre, eski kahya, hükümdarın hangi işaretleri verdiğinin sorulması üzerine The Independent'a şunları söyledi:
"Bu onun tavırlarında görülüyor. Birdenbire [Harrold sağa sola baktı] böyle yapar, huzursuzca biraz kıpırdanır ve etrafına falan bakar; epey ilginç bir şey."
Harrold koltuğunda kıpırdanarak şöyle devam etti:
"Böyle görünüyor, sadece [sandalyesinde] rahatlamaya çalışıyor gibi ama aslında mutlu değil."
Eski kahya, Kral'ı şimdiye kadar en stresli gördüğü zamanın, hayatını kaybeden annesi Kraliçe II. Elizabeth'in ölümünden hemen sonraki dönem olduğunu söyledi.
"Kraliçe öldüğünde ve kalem olayını gördüğümüzde, işte o zaman onun için gerçekten üzülmüştüm," diyen Harrold, Charles'ın sızdıran bir kalem nedeniyle sinirlenip kontrolünü kaybettiği olaya atıfta bulundu.
Majestelerinin kalemi yüzünden strese girmiş göründüğü iki olay meydana geldi. İlki, Charles'ın belgeleri imzalamak üzere katıldığı ilk Birleşik Krallık Özel Konseyi toplantısında gerçekleşti ve burada Charles'ın, yardımcısına gösterişli bir kalemliği götürmesini işaret ettiği görüldü. Daha sonra kalemliği ikinci kez gören Charles suratını astıktan sonra kalemlik tekrar çıkarıldı.
İkinci olay Kuzey İrlanda'daki County Down'da yer alan kraliyet konutu Hillsborough Kalesi'nde yaşandı. Kaleminin mürekkebi damladıktan sonra Charles yardımcılarına şöyle dedi:
"Bu kahrolası şeye dayanamıyorum... her lanet seferde bu oluyor."
O dönem bu tutumunu eleştiren bazı kişiler yeni hükümdarı "huysuz" diye nitelendirmişti.
Ancak Harrold, Kral'ı anladığını ifade ederek şunları söyledi:
"İki ebeveynini de bu kadar hızlı kaybetmek ve ardından halkın önünde bir şeyler yapmayı sürdürmek zorunda kalmak... Muhtemelen onu en stresli gördüğüm dönemdi."
Charles, Camilla'yla birlikte 6 Mayıs Cumartesi günü düzenlenecek taç giyme törenine hazırlanıyor. Törene, aralarında kraliyet ailesinin diğer üyeleri, siyasetçiler, yabancı ülkelerin kraliyet mensuplarıyla ileri gelenleri ve ünlülerin de yer alacağı 2 bin davetli katılacak.
Birleşik Krallık 8 Mayıs Pazartesi gününün resmi tatil ilan edilmesiyle birlikte bu tarihi olayı resmi tatil olan bir hafta sonuyla kutlayacak.



İnsan beyni ataklarla değil, "güncellemelerle" gelişmiş

İnsanların nasıl ve neden büyük beyni olduğu, evrimin temel sorularından biri (Pexels)
İnsanların nasıl ve neden büyük beyni olduğu, evrimin temel sorularından biri (Pexels)
TT

İnsan beyni ataklarla değil, "güncellemelerle" gelişmiş

İnsanların nasıl ve neden büyük beyni olduğu, evrimin temel sorularından biri (Pexels)
İnsanların nasıl ve neden büyük beyni olduğu, evrimin temel sorularından biri (Pexels)

İnsan beyninin sanılanın aksine aniden değil, milyonlarca yıl içinde yavaş yavaş büyüdüğü bulundu. 

Muhtemelen insanları diğer primatlardan ayıran en önemli özelliklerinden biri büyük bir beyne sahip olması.

Beyin boyutuyla zekanın orantısı tartışmalı bir konu. Bilim insanlarıysa hem büyük beynin ne işe yaradığını hem de nasıl bir evrimsel yolculuk izlediğini saptamaya çalışıyor. 

Yumuşak dokuların genellikle fosilleşmeyip çürümesi insan beyninin geçirdiği süreçleri anlamayı zorlaştırıyor.

Fakat araştırmacılar kafatası kalıntılarına bakarak bir fikir edinmeye çalışıyor. 

Birleşik Krallık'taki Reading, Oxford ve Durham üniversitelerinden araştırmacılar, soyu tükenmiş insansı türlerine ait kafataslarını bir araya getirerek bugüne kadarki en büyük veri setlerinden birini oluşturdu.

7 milyon yıla yayılan kalıntıları inceleyen ekip, gelişmiş bilgisayar modellerinden yararlanarak süreç içindeki boşlukları doldurmayı hedefledi.

Bulgularını PNAS adlı hakemli dergide 26 Kasım Salı günü yayımlayan bilim insanları, büyük beyinlerin bir türden diğerine geçişte aniden değil, her bir tür içinde yavaş yavaş geliştiği sonucuna vardı. 

Makalenin ortak yazarı Dr. Chris Venditti "Bu çalışma, insan beyninin evrimine dair anlayışımızı bütünüyle değiştiriyor" diyerek ekliyor:

Daha önce beyin boyutunun, tıpkı son model bilgisayarlarla gelen güncellemeler gibi, türler arasında çarpıcı bir sıçrama yaşadığı düşünülüyordu. Fakat bizim çalışmamız, milyonlarca yıl boyunca her türün kendi içinde gerçekleşen istikrarlı, kademeli bir 'yazılım güncellemesi' olduğunu gösteriyor. 

Bilim insanları Neandertallerin adaptasyonda zorlandığı fikrine de meydan okuyor. Çalışmada beyni en hızlı büyüyen tür olduğu görülen Neandertaller, modern insanları bile geride bıraktı.

Yeni araştırmada ayrıca vücudu büyük türlerin genellikle daha büyük beyinlere sahip olduğu da bulundu. Diğer yandan vücut ve beyin boyutlarının her zaman doğu orantılı olmadığı da kaydedildi. 

Makalenin başyazarı Dr. Thomas Puschel, bulguları "Büyük evrimsel değişimler her zaman çarpıcı olaylara ihtiyaç duymaz"  diye değerlendiriyor: 

Tıpkı bugün bizim öğrenme ve uyum sağlama şeklimiz gibi, bunlar da zaman içinde küçük, kademeli gelişmelerle gerçekleşebilir.

Independent Türkçe, IFL Science, EurekAlert, PNAS