Dünya Bankası: Düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarında toparlanma sürüyor

Dünya Bankası, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarının 2022'de toparlanmaya devam ettiğini bildirdi.

AA
AA
TT

Dünya Bankası: Düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarında toparlanma sürüyor

AA
AA

Banka, altyapı yatırımlarına özel sektör katılımına ilişkin 2022 yıllık raporunu yayımladı.
Raporda, altyapı yatırımlarına özel sektör katılım taahhütlerinin, 2022'de, bir önceki yıla kıyasla yüzde 23 artarak 263 projeyle 91,7 milyar dolara ulaştığı bildirildi.
Toplam proje sayısının hala pandemi öncesi seviyelerin altında olduğuna dikkat çekilen raporda, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki altyapı yatırımlarının 2022'de toparlanmaya devam ettiği kaydedildi.
Raporda, eğilimler genel bir toparlanmaya işaret ederken yatırımların 5 ülkede yoğunlaştığı, Çin, Brezilya, Hindistan, Endonezya ve Vietnam'ın 68,3 milyar dolarlık yatırım aldığı ve bunun küresel toplamın yüzde 75'ine denk olduğu aktarıldı.

Avrupa ve Orta Asya'da özel altyapı yatırımları son 10 yılın en düşük seviyesinde
Yatırımların da bölgeler arasında dengesiz olduğuna işaret edilen raporda, altyapı yatırımlarına özel sektör katılım taahhütlerinin son beş yıllık ortalamaya göre Latin Amerika ve Karayipler'de yüzde 16, Doğu Asya ve Pasifik'te ise yüzde 17 arttığı belirtildi.
Raporda, Güney Asya'nın da 2022'de 13,9 milyar dolarlık özel sektör yatırımı aldığı, bunun son 10 yılın en yüksek seviyesi ve toplam taahhütlerin yüzde 15'inden fazlası olduğu kaydedildi.
Avrupa ve Orta Asya'da ise son 10 yılın en düşük özel yatırım taahhütlerinin görüldüğü belirtilen raporda, bunun temel olarak Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaştan kaynaklandığı aktarıldı.
Raporda, Sahra Altı Afrika'da da yatırımlarda son 5 yıllık ortalamaya göre yüzde 15'lik düşüş görüldüğü, bununla birlikte bölgede özel altyapı yatırımı olan proje ve ülke sayısının son 10 yılın en yüksek seviyesinde gerçekleştiği bildirildi.

Ulaşım sektörü toparlanmaya öncülük etmeye devam etti
Dünya Bankasının raporunda, ulaşım sektörünün diğer sektörleri önemli ölçüde geride bırakarak 2022'de sürdürülebilir toparlanmaya öncülük etmeyi sürdürdüğü aktarıldı.
Raporda, 85 projede 66,2 milyar dolarlık yatırımla ulaşım sektörünün, toplam özel altyapı yatırımlarının yüzde 68'ini oluşturduğu kaydedildi.
Enerji sektörünün de 2022'de yüzde 21 artışla 25,9 milyar dolara ulaşan özel altyapı yatırımlarıyla önemli bir pay elde ettiği belirtilen raporda, yatırımların giderek daha fazla çevresel olarak sürdürülebilir seçeneklere odaklandığı, yeni enerji projelerinin yüzde 85'inin yenilenebilir enerjiye yönelik olduğu belirtildi.



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC