Siber saldırılar İsrail sitelerini felç etti

Anonymous Sudan: Tel Aviv’in Filistinlilere karşı işlediği suçlara yanıt olarak siteleri hacklediğini söyledi

Anonymous Sudan, Filistinlilere misilleme olarak İsrail sitelerine saldırdı (Reuters)
Anonymous Sudan, Filistinlilere misilleme olarak İsrail sitelerine saldırdı (Reuters)
TT

Siber saldırılar İsrail sitelerini felç etti

Anonymous Sudan, Filistinlilere misilleme olarak İsrail sitelerine saldırdı (Reuters)
Anonymous Sudan, Filistinlilere misilleme olarak İsrail sitelerine saldırdı (Reuters)

15 İsrail web sitesinin siber saldırılara maruz kalmasından bir gün sonra, ‘Anonymous Sudan’ adlı bir hacker grubu dün (Çarşamba), Israel Ports Company, Aşdot limanı ve Hayfa web sitelerinin aralarında bulunduğu bazı İsrail web sitelerini hackleyerek birkaç saatliğine devre dışı bırakılmalarına neden oldu.
Grup, saldırılarını İsrail’in Filistin halkının yerinden edilmesinden sonra elde ettiği Bağımsızlık Günü’nü andığı bir dönemde gerçekleştirdi. İsrailli kaynaklar, bu sitelerin çökmesinin ardından çevrimiçi hizmetlerin engellenmesine neden olan bu siber saldırının gerçekleştiğini doğruladı. Ancak saldırganların sitelerden herhangi bir bilgi alamadığını da sözlerine ekledi.
Anonymous Sudan grubu Salı günü siber saldırı yoluyla İsrail Yayın Kurumu’nun web sitesi, bankaların siteleri, telekomünikasyon şirketleri, devlet kurumları, İsrail dış istihbarat teşkilatı Mossad’ın siteleri ve Ulusal İsrail Sigorta Şirketi gibi 15 önemli İsrail web sitesine saldırdı. Saldırıda ayrıca telekomünikasyon ve internet hizmetleri şirketleri Cellcom ve Partner, Tel Aviv Üniversitesi, Jerusalem Post gazetesi, İsrail Ulusal Su Şirketi Mekorot’un web sitesi, toplu taşıma şirketi EGD ve Discount Bank’ın web siteleri de yer aldı.
Siber uzmanlara göre, sunucuların verilerle dolmasının neden olduğu aşırı kalabalık nedeniyle hedeflenen sitelerde hizmetlerin yavaşlamasına veya kullanıcıların bunlara erişmesinin zorlaşmasına neden olan ancak bilgi hırsızlığına izin vermeyen DDoS saldırıları gerçekleşti.
Anonymous Sudan, saldırıların İsrail’in 1948’de Arap topraklarında kuruluşunun ilanının yıldönümü olan Bağımsızlık Günü’nü kutlamasının arifesinde İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği suçlara yanıt olarak geldiğine dikkat çekti. Bu saldırılar Pazartesi akşamı Mossad ve İsrail Ulusal Sigorta Kurumu sitelerine saldırıyla başladı. Hacker grubu Telegram kanalında, bu saldırıların büyük bir saldırıya hazırlık olduğunu belirtti. Grup aslında büyük ve benzeri görülmemiş bir saldırı düzenlemeyi başardı.
Başlangıçta siber saldırıya veya herhangi bir arızaya maruz kaldığını reddeden İsrail Ulusal Sigorta Kurumu, grubun İsrail’deki ağlar üzerinde baskı ve tıkanıklık yaratmak bot kullandığını duyurdu. Ancak İsrail kamuoyuna, kullanıcıların kişisel verilerinin ve bilgilerinin tehdit altında olmadığına, saldırının sitenin sunucularındaki yükü devre dışı bırakma ve hizmeti almak için erişimi engelleme yükünü artırmaktan başka bir şey olmadığına dair güvence verdi.
Grup, bu ayın başından itibaren İsrail’deki çeşitli sitelere yönelik bir dizi siber saldırı gerçekleştirdi. İsrail’deki birçok büyük devlet üniversitesinin web sitelerine saldırı başlattığı da biliniyor.



Yaklaşık bin İsrailli İran adına casusluk yapıyor

İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
TT

Yaklaşık bin İsrailli İran adına casusluk yapıyor

İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024
İsrail polisi tarafından İran adına casusluk yaptığı şüphesiyle tutuklanan bir kişinin fotoğrafı yayınlandı, 9 Aralık 2024

İsrail gazetesi Haaretz dün, çoğu Yahudi yaklaşık bin İsrail vatandaşının para karşılığı İran adına casusluk yapmayı kabul ettiğini ortaya çıkardı.

Şimdiye kadar tutuklanan casusların çoğunun güvenlik sırlarına erişimi olmamasına ve verdikleri zararın nispeten sınırlı olmasına rağmen, İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet (Şabak) halen endişeli.

İsrailli güvenlik uzmanı Yossi Melman'a göre istihbarat servislerinin yetkilileri başlangıçta ‘düşmanla iş birliği yapanların’ toplumun uç kesimlerinden olduğunu düşünüyordu, ancak son zamanlarda ‘sıradan ve ana akımdan’ olarak tanımlanabilecek çok sayıda İsraillinin İran'la savaş sırasında bile İranlılarla temas kurmaya başladığı anlaşıldı.

Şabak ve Adalet Bakanlığı verilerine göre sadece geçtiğimiz yıl, İran adına casusluk yapmayı kabul eden İsraillilerin karıştığı 25'ten fazla olay ortaya çıkarıldı ve 35'ten fazla ciddi iddianame hazırlandı.

Pratikte casusluk vakalarının sayısı 7 Ekim 2023'ten bu yana iki katına çıkarken yaklaşık bin İsrailli, çoğunlukla sosyal ağlar aracılığıyla İran’ın casusluk servisleri tarafından temasa geçirildi.

Şimdiye kadar İran adına casusluk yaptığı suçlamasıyla sadece bir kişi hüküm giydi. Aşkelonlu eski bir iş adamı olan 72 yaşındaki Moti Mamman 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Olaya karışanların geri kalanları ise halen yargılanmayı bekliyor. Bazıları ya İran tarafından gelen iletişim girişimlerini görmezden geldi ya da reddetti, bazıları ise yanıt verdi. Buna karşın Şabak müfettişleri bu kişileri erkenden tespit edip devam etmemeleri konusunda uyardı.

Öte yandan Haaretz’e göre bu kişilerin çok azı para ile kandırıldıktan sonra kendilerine verilen görevleri yerine getirdi.

Haaretz'in haberine göre Şabak, yaklaşık iki yıldır İranlı istihbarat servisleriyle irtibata geçmeyi kabul eden yüzlerce İsraillinin yanı sıra onlarla iş birliği yapmayı ve devlete ihanet etmeyi kabul edenleri de engellemek için mücadele ediyor. Şabak, şüphelileri engelleme ve tutuklama konusunda başarılı olsa da İsraillileri İran adına casusluk yapmaktan caydırma konusunda başarısız oldu. İşte bu nedenle Şabak ve Başbakanlık Ulusal Enformasyon Servisi, ‘Kolay Para, Yüksek Fiyat’ başlıklı daha önce eşi ve benzeri görülmemiş ve istisnai bir ulusal propaganda kampanyası başlatmaya karar verdi.

Kampanya, bir asker hakkında başka bir ülkenin ajanıyla irtibat kurma ve düşmana bilgi sağlama suçlarından dava açılmasından bir gün sonra başlatıldı. Söz konusu asker, önceden bilgi sahibi olarak savaş sırasında İranlı kuruluşlarla bağlantı kurmuş ve bir miktar para karşılığında roketleri engelleme, Demir Kubbe bataryaları ve İran roketlerinin iniş yerleri hakkında bilgi aktarmıştı.

Melman'a göre İran'ın İsrail vatandaşlarını kendi adına casusluk yapmak üzere işe alması, son yıllarda endişe verici bir şekilde genişlemiş, muvazzaf ve yedek askerler de dahil olmak üzere çeşitli dini, etnik ve yaş gruplarından İsrail toplumunun geniş kesimlerini kapsar hale geldi.

Melman, İsrail tarihinde Sovyetler Birliği lehine ideolojik olarak motive edilen önceki casusluk vakalarından farklı olarak, olaya karışanların çoğunun ortak paydasının işin maddi karşılığı olduğunu söyledi. Bu değişimin İsrail toplumundaki değerler krizini ve toplumsal dayanışmadaki çöküşü yansıttığını belirten Melman, bu durumun yetkilileri ‘Kolay Para, Yüksek Fiyat’ başlıklı bir medya farkındalık kampanyası başlatmaya ittiğini söyledi.

Devlete ve kurumlarına karşı artan güvensizlik duygusunun ve caydırıcılık eksikliğinin bu olgunun daha da şiddetlenmesine katkıda bulunduğunu ifade eden Melman, bu durumu temel toplumsal değerlere bağlılığın azaldığının tehlikeli bir göstergesi olarak nitelendirdi.