Keseli hayvanlar, insandan daha çok evrimleşmiş

"Araştırma, keseli hayvanlara daha fazla ışık tutuyor ki bu çok heyecan verici"

Bilimsel adı Phascolarctos cinereus olan koalalar, otobur ve ağaçta yaşayan bir keseli memeli türü (Pixabay)
Bilimsel adı Phascolarctos cinereus olan koalalar, otobur ve ağaçta yaşayan bir keseli memeli türü (Pixabay)
TT

Keseli hayvanlar, insandan daha çok evrimleşmiş

Bilimsel adı Phascolarctos cinereus olan koalalar, otobur ve ağaçta yaşayan bir keseli memeli türü (Pixabay)
Bilimsel adı Phascolarctos cinereus olan koalalar, otobur ve ağaçta yaşayan bir keseli memeli türü (Pixabay)

Yeni bir çalışma, kangurular ve koalalar gibi keseli memelilerin, yavrulama mekanizması açısından daha uzun bir evrimsel geçmişe sahip olduğunu gösterdi.
Londra'daki Doğa Tarihi Müzesi'nden Heather White ve meslektaşları, keseli hayvanların insan gibi plasentalı memelilerden daha fazla evrimleştiğini tespit etti.
Modern bilim, keseli hayvanlarla plasentalıların yaklaşık 160 milyon yıl önce ortak bir atadan evrimleştiğini kabul ediyor.
Öte yandan hakemli bilimsel dergi Current Biology'de yayımlanan yeni bulgular, plasentalı memelilerin gelişiminin ortak atalarınınkine daha yakın olduğunu ortaya koydu.
Plasentalı memeliler, kendi içlerinde birbirinden farklı bir dizi gelişim taktiğine sahip. Örneğin, insan bebekleri doğumda neredeyse çaresiz durumdayken, zebra tayları birkaç saat içinde yürümeye başlayabilir.
Ancak bu memelilerin hiçbiri, doğduğunda bir keseli yavrusu kadar olgunlaşmamış durumda değil. Zira keseliler, aslında fetüs benzeri embriyolar doğuruyor. Bu embriyolar doğum kanalından annelerinin keselerine tırmanıyor ve gelişmeyi orada tamamlıyor.
Yeni araştırmada White ve meslektaşları, hangi yavru gelişim taktiğinin daha fazla evrimsel süreçten geçtiğini merak etti.
Araştırmacılar, bunun cevabını bulmak için gelişiminin çeşitli aşamalarındaki plasentalı memelilerin ve keseli hayvanların kafataslarını inceledi. Toplamda 165 memeli kafatasının üç boyutlu görüntüleri oluşturuldu.
İncelenen canlılar arasında 22 türden hayvan yer alıyordu. Söz konusu canlıların olgunluk seviyeleri ise cenin halinden yetişkinliğe kadar uzanıyordu.
Bu analiz sonucunda keseli hayvanlar ve plasentalı memeliler arasındaki gelişim farklılıkları, varsayımsal ortak ataları için önceden oluşturulmuş bilimsel modellerle karşılaştırıldı.
Plasentalıların kafatası gelişimi, memelilerin atasınınkine daha çok benziyordu. Bu da araştırmacıları, ortak atanın yavrularının plasentalı memeliler gibi geliştiğini ve kesede gelişim taktiğinin sonradan ortaya çıktığını düşünmeye sevk etti.
Diğer bir deyişle araştırma ekibi, keseli hayvanların ortak atadan ayrıldıkları zamandan bu yana plasentalı memelilerden daha fazla evrimleştiği sonucuna vardı.
Livescience'a konuşan White, "Araştırma, keseli hayvanlara daha fazla ışık tutuyor ki bu çok heyecan verici" ifadelerini kullandı.
 
Independent Türkçe, Livescience, How Stuff Works



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news