El-Ula tüm dünyada arkeologlara ilham veriyor

Umut verici ve sürdürülebilir bir geleceğe giden yolu aydınlattı.

Yüzlerce uzman, el-Ula'daki tarihi anıtları ve arkeolojik alanları ziyaret etti (SPA)
Yüzlerce uzman, el-Ula'daki tarihi anıtları ve arkeolojik alanları ziyaret etti (SPA)
TT

El-Ula tüm dünyada arkeologlara ilham veriyor

Yüzlerce uzman, el-Ula'daki tarihi anıtları ve arkeolojik alanları ziyaret etti (SPA)
Yüzlerce uzman, el-Ula'daki tarihi anıtları ve arkeolojik alanları ziyaret etti (SPA)

Sunucu Tommy Mcgabbo, tasarımı modern ve geçmişin zenginliğiyle uyumlu olan, dünyanın en büyük aynalarından oluşan kimliğini yansıtan Aynalar Salonu'nda yönettiği bir oturumda, katılımcıları kıtalarına göre ayağa kalkmaya davet etti. El-Ula Dünya Arkeoloji Zirvesi’ni kıtaları ‘aynalar’ içinde buluşturduğuna dikkat çeken Mcgabbo şunları söyledi:

"Bu, Suudi Arabistan'ın kucakladığı dünyanın geleceğidir. Burada sadece geçmişi tartışmıyoruz, aynı zamanda bilimsel ve kültürel toplantılar aracılığıyla geleceğe ve dünya halkları arasındaki karşılıklı bağlantıya da bakıyoruz."

Fotoğraf Altı: Ula Zirvesi kültürel miras ve arkeoloji alanında öncü bir küresel platformu temsil ediyor. (SPA)
Ula Zirvesi kültürel miras ve arkeoloji alanında öncü bir küresel platformu temsil ediyor. (SPA)

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre medeniyetlerin beşiği olan el-Ula'da 39 ülkeden yüzlerce arkeolog ve kültürel miras uzmanı bir araya geldi. Bu buluşma, bu önemli alanın parlak bir geleceği için yeni bir dönem başlattı. Bu dönem, etkili iş birliğine, ortak vizyonlara ve sürdürülebilir çözümlere dayanıyor. Bu zirve, el-Ula'nın (Suudi Arabistan'ın kuzeybatısında) 200 bin yıldan fazla bir süredir farklı medeniyetlerin şekillendirdiği zengin kültürel mirasını ve insan mirasını temsil ediyor.

Zirvede genel olarak Suudi Arabistan'ın ve özel olarak el-Ula'nın sahip olduğu arkeolojik ve tarihi derinliği büyük ölçüde teşvik ederken katılımcılar, el-Ula’nın heyecan verici ve güzel bir yer ve günümüzün en önemli küresel cazibe merkezlerinden biri olarak kabul edilen zenginlik ve miras hazinelerini barındıran Suudi Arabistan'ın öncülüğünde yaşadığı önemli değişimin bir örneği olduğuna dikkat çektiler. Hükümetin bu anıtlara gösterdiği ilgi ve bunların geliştirilmesi sayesinde, mekanın tüm miras ayrıntılarını koruyarak gelecekte de varlığını sürdüreceğini vurguladılar.

Fotoğraf Altı: 39 ülkeden gelen konuklar, el-Ula'nın kadim tarihi, medeniyet ve kültürel mirasına olan hayranlıklarını dile getirdi. (SPA)
39 ülkeden gelen konuklar, el-Ula'nın kadim tarihi, medeniyet ve kültürel mirasına olan hayranlıklarını dile getirdi. (SPA)

El-Ula, tarih boyunca gezginlerin ve kaşiflerin ilgisini çeken bir yer oldu. Bugün bile farklı medeniyetlere ait çeşitli eserleri barındırması nedeniyle önemli bir arkeolojik keşif yeri olmaya devam ediyor. Zirveye katılan konuklar, el-Ula'nın tarihi ve arkeolojik sit alanlarını gezerek bölgenin zengin tarihi ve kültürel mirasını takdir etme fırsatı buldular. Katılımcılar, el-Ula'yı ‘dünyanın en büyük canlı müzesi’ olarak nitelendirdiler ve gördükleri eserlerin bölgenin uzun ve zengin tarihini yansıttığını belirttiler.

Suudi Arabistan Ulusal Miras Kurumu Genel Müdürü Dr. Casir el-Herbaş, zirvede yaptığı konuşmada, ülkesinin kültürel miras ve keşif alanındaki bilimsel araştırmada birçok zorluğu aştığını vurguladı. Bu başarının, dünyanın en ünlü kültürel, eğitim ve uzmanlaşmış enstitüleri ile iş birliğinin bir sonucu olduğunu ifade etti. Bu iş birliğinin, Suudi Arabistan'dan yüksek düzeyde uzmanlar ve araştırmacıların ortaya çıkmasına yol açtığına dikkat çekti. Bu uzmanların, arkeolojik araştırma ve keşiflerde önemli bir rol oynadığını kaydetti.

Fotoğraf Altı: Dr. Casir el-Herbaş, Suudi Arabistan'ın miras alanındaki çalışmalarına dikkat çekti. (SPA)
Dr. Casir el-Herbaş, Suudi Arabistan'ın miras alanındaki çalışmalarına dikkat çekti. (SPA)

İki gün boyunca, dünya çapındaki antik eserlerin gerçekliğine, bunları korumaya yönelik teknikler geliştirmenin yollarına, yeni arkeolojik keşifleri desteklemeye ve genç arkeologları ve uzmanları güçlendirmeye değinen 11 diyalog oturumu gerçekleştirildi. Aynalar Salonundaki kapsamlı tartışmalar, El-Ula'nın zengin kültürel mirasının ve arkeolojik potansiyelinin bir yansımasıydı. Zirve dün, arkeoloji alanındaki mükemmelliği teşvik etmek ve yenilikçiliği desteklemek amacıyla ‘el-Ula Dünya Arkeoloji Zirvesi Arkeolojik Mükemmellik Ödülü’nün başlatılmasıyla sona erdi.

Fotoğraf Altı: Sergi, dikkat çekici bir katılımla el-Ula'nın tarihine ve kültürüne ışık tuttu. (SPA)
Sergi, dikkat çekici bir katılımla el-Ula'nın tarihine ve kültürüne ışık tuttu. (SPA)

Zirve oturumlarına eşlik eden sergi ve müze, ziyaretçiler ve katılımcılar tarafından büyük ilgi gördü. Sergi, el-Ula'nın tarihi ve kültürünü, binlerce yıl öncesine uzanan nadir tarihi eserler ve koleksiyonlar aracılığıyla gözler önüne serdi. Sergi ayrıca ‘Zamanda Yolculuk’ planını da içeriyordu. Bu plan, el-Ula'nın arkeolojik sit alanlarını canlandırmak ve geliştirmek için tasarlandı. Bu sayede, el-Ula, "Suudi Arabistan Vizyon 2030’unun hedeflerine ulaşmak için dünyanın önde gelen kültür, turizm ve sanat destinasyonlarından biri haline gelecek.

Fotoğraf Altı: Posta pulu, arkeoloji ve kültürel miras uzmanlarının ilk toplantısının bir belgesi niteliğinde. (el-Ula Kraliyet Komisyonu)
Posta pulu, arkeoloji ve kültürel miras uzmanlarının ilk toplantısının bir belgesi niteliğinde. (el-Ula Kraliyet Komisyonu)

Suudi Arabistan Posta Kurumu (SPL), dünyanın ilk arkeoloji zirvesini, el-Ula Dünya Arkeoloji Zirvesi’ni, bir posta pulu ile belgeledi. Söz konusu pul, zirvenin önemini ve el-Ula'nın tarih ve kültür mirasındaki yerini vurgulamak için tasarlandı. Pul, aynı zamanda, arkeolojiyi ve tarihi sevenler için bir hatıra niteliğinde.

Fotoğraf Altı: Anlaşma, antik eserler alanında bilimsel araştırmaları ve toplum katılımını artırmayı amaçlıyor. (el-Ula Kraliyet Komisyonu)
Anlaşma, antik eserler alanında bilimsel araştırmaları ve toplum katılımını artırmayı amaçlıyor. (el-Ula Kraliyet Komisyonu)

El-Ula Kraliyet İdaresi, zirve kapsamında, el-Ula ve sakinleri için fayda sağlayacak ve yönetimi pekiştirecek ortaklıklar geliştirmek amacıyla ‘Suudi Arabistan Arkeoloji Derneği’ ile bir iş birliği anlaşması imzaladı. Anlaşma, arkeolojik araştırmayı güçlendirmek, toplum katılımını teşvik etmek, arkeoloji ve kültürel miras alanında dijital dönüşümü gerçekleştirmek ve gençleri desteklemek için gerçekleştirildi.



ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nden Washington'da fırsatları gerçeğe dönüştürme toplantısı

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
TT

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nden Washington'da fırsatları gerçeğe dönüştürme toplantısı

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)
ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi, iki ülke arasındaki ticaret ortaklığının derinliğini vurguladı (Şarku’l Avsat)

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi dün Washington'da, her iki ülkede mevcut olan ekonomik ve yatırım fırsatlarını keşfetmek ve bunları gerçeğe dönüştürmek için bir grup seçkin yatırımcı ve üst düzey yöneticiyi ağırladı.

Bu etkinlik, ABD’nin başkenti Washington'da ABD Başkanı Donald Trump, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman'ı ağırladığı olağanüstü toplantıyla eş zamanlı gerçekleşti.

ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi Başkanı Charles Hallab, Başkan Trump ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın himayesinde gerçekleştirilen ticaret görüşmelerin yanı sıra kurulan ortaklıklara ve yapılan anlaşmalara verilen olumlu tepkileri övdü.

The Olayan Group CEO’su ve ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nin Suudi tarafının başkanı Lubna Olayan, iki taraf arasındaki ekonomik ilişkilerin derinliği ve mirası hakkında konuştu. Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ticaret ortaklığı ve ikili ilişkilerin daha derin bir örneği olmadığını vurguladı.

Dün Beyaz Saray'da gerçekleşen önemli görüşmeye ve Suudi Arabistan’ın daha fazla yatırım yapmaya hazır olduğuna değinen Olayan, “Veliaht Prens bu sabah, Suudi Arabistan’ın ABD'ye büyük kısmı yeni ve gelişmekte olan teknolojilere olmak üzere 1 trilyon dolara kadar yatırım yapacağını duyurdu. İki ülke arasındaki ilişkilerin neredeyse her sektörü, endüstriyi, tüketim mallarını, kültürü ve güvenliği kapsıyor ve gelecek yapay zeka (AI), ileri üretim ve sivil nükleer iş birliği gibi yeni ufuklara doğru ilerliyor” ifadelerini kullandı.

Aile mirası

Kendisini bu ortaklığa bağlayan aile mirasına ve şahsi bağlara dikkati çeken Olayan, “ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi eş başkanı olarak bu görevi üstlenmekten büyük onur duyuyorum. Şahsi olarak, babam Suleyman el-Olayan, George Shultz (eski ABD Dışişleri Bakanı) ile birlikte konseyin Suudi tarafının ilk eş başkanıydı. Onların çabaları, iki ülke arasındaki ticari yapının ve ikili ilişkilerin şekillenmesine yardımcı oldu” şeklinde konuştu.

rgthy
Dün ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi tarafından düzenlenen etkinlikten bir kare (Şarku’l Avsat)

Lubna Olayan, 1980'lerin ortalarından itibaren babasının asistanı olarak ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi’nin faaliyetlerine bizzat katıldığını, araştırma ve çalışmalar yürüttüğünü, 1993 yılında kurulan konseyin ‘iki ülke arasında özel sektör yatırımlarını ve ortaklıkları teşvik etmek için özel olarak kurulmuş ilk ve tek kurum’ olduğunu belirtti.

Kral Abdulaziz bin Abdurrahman ile Başkan Franklin Roosevelt'in USS Quincy gemisinde yaptıkları görüşmenin 80. Yıldönümü olduğunu hatırlatan Olayan, “Bu görüşme, stratejik ortaklığın temellerini attı ve ABD’nin 90 yıldır savunma, petrol ve finans alanlarından tıbba ve hatta Saudi Aramco'nun kuruluşuna kadar Suudi Arabistan üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu vurguladı” diye ekledi.

Fraser: Umut vaat eden fırsatların keşfedilmesi

Konuşmasının sonunda konseyin bu özel ilişkiyi güçlendirmedeki rolünü vurgulayan Lubna Olayan, özellikle Citigroup CEO'su ve ABD-Suudi Arabistan İş Konseyi ABD Eş Başkanı Jane Fraser ile çalışmayı sabırsızlıkla beklediğini belirtti. Riyad'da yönettiği grubun bölgesel ofisinin açılışını duyuran Jane Fraser, dinleyicilerden büyük alkış aldı.

Fraser, “Bu önemli bölge ofisi Afrika ve Ortadoğu'nun yanı sıra Asya'nın bazı bölgelerini de kapsıyor. Bunun, Suudi Arabistan’ın bölgedeki ve ABD’nin güçlü bir ortağı olarak artan rolünü ve önemini yansıttığına inanıyorum” dedi.

Lubna Olayan ile birlikte önlerindeki görevin özüne değinen Fraser, “Yeni atanan eş başkanlar olarak misyonumuzu net bir şekilde görebiliyoruz. Bunlar hırsı yetenekle birleştirmek, ABD’li ve Suudi liderleri ile iş dünyası arasında köprü olmak ve sermaye, fikirler ve altyapıyı gerçek bir etkiye dönüştürmektir” ifadelerini kullandı. İki ülke arasındaki yatırım koridorunun ‘her geçen gün daha da güçlendiğini’ vurgulayan Fraser, büyük sermaye akışının olduğu yeni sektörlere dikkati çekerken “Ama en öncelikli olan ileri teknolojili endüstriler” diye vurguladı.

Teoriden pratiğe geçişe değinen Fraser, “Şu an bizi en çok heyecanlandıran ‘ya olursa?’ sorusundan ‘sırada ne var?’ sorusuna geçmek. Ortam olgunlaşmış durumda. Suudi Arabistan bir vizyona sahip, kaynakları var ve fırsatlar artık ufukta değil masamızda duruyor. Bunları birlikte hayata geçirmek hepimizin ortak sorumluluğu” diye konuştu.


Muhammed bin Selman - Trump ve sınırsız ortaklık

Salı günü Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için düzenlediği karşılama töreninden (AFP)
Salı günü Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için düzenlediği karşılama töreninden (AFP)
TT

Muhammed bin Selman - Trump ve sınırsız ortaklık

Salı günü Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için düzenlediği karşılama töreninden (AFP)
Salı günü Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için düzenlediği karşılama töreninden (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın dün Beyaz Saray’da düzenlenen olağanüstü resepsiyonda yaptıkları açıklamalar, iki ülke arasındaki ‘sınırsız ortaklığı’ güçlendirme konusundaki kararlılıklarını teyit etti. Başkan Trump, Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ı, ikinci başkanlık dönemi sırasında Washington’ı ziyaret eden herhangi bir konuğa gösterilen en üst düzey resepsiyonla sıcak bir şekilde karşıladı.

Trump, F-16 ve F-35 savaş uçaklarının uçuş gösterisi ve ABD Deniz Piyadeleri’nin gösterisini içeren protokol törenlerinin ardından, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz'e büyük saygı duyduğunu ve Veliaht Prens'in ‘uzun zamandır çok saygı duyulan ve çok değerli bir dost’ olduğunu söyledi.

Toplantıda her iki taraf da yatırım, savunma, yapay zeka (AI) ve elektronik çipler gibi alanlarda geniş ufukların açılmasına odaklanılırken Veliaht Prens Muhammed bin Selman, iki taraf arasındaki ilişkinin ‘yerine konulamaz’ olduğunu söyledi.

İlişkinin doksan yıl önce kurulduğunu hatırlatarak, bunun ‘siyasi ve ekonomik çabalarımız ve güvenliğimiz için çok önemli’ olduğunu ekledi.

Suudi Arabistan daha önce ABD’ye 600 milyar dolarlık yatırım yapma planını açıklamıştı. Bu rakamın 1 trilyon dolara ulaşabileceğini belirten Veliaht Prens, bu konuda ‘ilerlemeye devam etme’ niyetini vurgulayarak “Sınır yok. Bu yüzden elimizdeki tüm fırsatları değerlendirerek ilerliyoruz” dedi.

İki taraf geniş kapsamlı bir savunma anlaşması imzalamaya yaklaşırken ABD Başkanı Trump, Riyad'a F-35 savaş uçaklarının satışını onayladığını açıklarken Suudi Arabistan ile sivil nükleer anlaşma yapılabileceğinin sinyalini verdi.

Ortadoğu’daki meselelere dair ise ABD Başkanı Trump, Suudi Arabistan’ın ‘Suriye'nin muazzam ilerlemesindeki’ çabalarını övdü. Veliaht Prens Muhammed bin Selman ise Trump’ın dünya barışını sağlama çabalarını takdir ettiğini belirtti.

Trump, Filistin-İsrail çatışmasıyla ilgili sorulan bir soruya verdiği yanıtta, barış anlaşmalarının kapsamını genişletmeyi istediğinin altını çizerken görüşmelerde iki devletli çözüm konusu ele alındı. Suudi Arabistan Veliaht prensi ise bölgede barışı sağlamak için iki devletli çözüme giden net bir yol izlenmesi gerektiğini vurguladı.

Veliaht Prens, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ortadoğu'daki tüm ülkelerle iyi ilişkiler kurmanın önemli olduğuna inanıyoruz, ancak iki devletli çözüme giden net bir yolun izlenmesini de sağlamak istiyoruz.”

Muhammed bin Selman, Trump’a hitaben şöyle devam etti:

“Sayın Başkan bugün sizinle sağlıklı bir görüşme gerçekleştiriyoruz ve bunu mümkün olan en kısa sürede gerçekleştirmek için doğru koşulları yaratmak üzere çalışacağız.”


Kral Selman Bahreyn Kralı'ndan bir mektup aldı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı, Riyad'daki Bahreyn Büyükelçisi'nden gelen mesajı alıyor, (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı, Riyad'daki Bahreyn Büyükelçisi'nden gelen mesajı alıyor, (SPA)
TT

Kral Selman Bahreyn Kralı'ndan bir mektup aldı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı, Riyad'daki Bahreyn Büyükelçisi'nden gelen mesajı alıyor, (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı, Riyad'daki Bahreyn Büyükelçisi'nden gelen mesajı alıyor, (SPA)

Kral Selman bin Abdülaziz, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa el Halife'den iki ülke arasındaki ikili ilişkilerle ilgili bir mektup aldı.

Mektup, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan adına, yardımcısı Mühendis Velid El-Hureyci tarafından dün Riyad'daki Bakanlık merkezinde, Bahreyn'in Suudi Arabistan Büyükelçisi Şeyh Ali el Halife ile yapılan görüşme sırasında alındı.

Görüşmede, iki ülke arasındaki ikili ilişkiler ele alınarak, ilişkilerin her alanda güçlendirilmesi ve geliştirilmesinin yolları müzakere edildi.