Suudi Arabistan Veliaht Prensi: İsrail'le ilişki kurmaya her geçen gün daha da yaklaşıyoruz

 Veliaht Prens, ‘2040 Vizyonu’nun duyurusunun 2027 ile 2028 yılları arasında gerçekleşeceğini vurguladı.

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi: İsrail'le ilişki kurmaya her geçen gün daha da yaklaşıyoruz

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

İsa Nehari*

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Fox News kanalına verdiği röportajda, Suudi Arabistan'ın İsrail ile barış ilişkileri kurmaya her geçen gün daha da yaklaştığını açıkladı. Aynı zamanda, Filistin meselesinin merkeziliğini ve Filistinlilerin hayatını kolaylaştırmanın önemini vurguladı.

Veliaht Prens, Riyad ile Tel Aviv arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasına ilişkin müzakerelere Biden yönetiminin liderlik ettiğini doğruladı ve müzakerelerin askıya alındığına ilişkin son haberleri yalanladı.

İsrail’le ilişkiler

Suudi Arabistan, İsrail ile diplomatik ilişkiler kurmak için Washington’la ortak savunma anlaşması imzalamayı, nükleer yardım almayı, ABD'nin en son askeri teknolojisini satmasına izin vermeyi ve Filistinlilere kendi devletlerini kurmaları için somut garantileri şart koşuyor.

New York Times, bu hafta, Başkan Biden yönetiminin, Japonya ve Güney Kore ile imzaladığı anlaşmalara benzer bir ortak savunma anlaşması imzalayarak Suudi Arabistan ile savunma iş birliğini güçlendirmeyi planladığını bildirdi.

Suudi Veliaht Prensi, Binyamin Netanyahu hükümetinde İsrail ile anlaşmaya varmaya hazır olup olmadığına ilişkin ise "İç işlerine karışmayız. Biden yönetiminin Suudi Arabistan ile İsrail arasında ilişkilerin kurulmasına yönelik müzakerelerde başarılı olması halinde bu, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden beri imzalanan en önemli anlaşma olacak” dedi. Herhangi bir anlaşmanın ‘Filistinlilerin taleplerini karşılaması ve bölgeyi sakinleştirmesi’ gerektiğini de vurguladı.

İran'la anlaşma

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Fox News’e verdiği röportajda, bölgedeki herhangi bir nükleer silahlanma yarışının sadece bölgenin güvenliğini değil, aynı zamanda dünyanın güvenliğini de tehdit edeceğini söyledi. Veliaht Prens, İran'ın nükleer silaha sahip olması durumunda bölgesel güç dengesinin gerektirdiği şekilde Suudi Arabistan'ın da nükleer silaha sahip olması gerektiğini vurguladı. Muhammed bin Selman, dünyanın yeni bir Hiroşima'yı kaldıramayacağı konusunda da uyarıda bulundu. Ayrıca “Nükleer silah kullanan her ülke, dünyadaki her ülkeyle savaş halinde olacaktır" dedi.

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Çin'in Suudi Arabistan ve İran arasındaki arabuluculuğunun, Çin'in kendi inisiyatifiyle gerçekleştiğini belirtti. Veliaht Prens, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile güçlü bir ilişkisi olduğunu ve sık sık konuştuklarını ifade etti ve “Kimse Çin'i zayıf görmek istemez. Çin çökerse, ABD dahil tüm dünya ülkeleri çökme riskiyle karşı karşıya kalır” değerlendirmesinde bulundu.

Riyad ile Tahran arasındaki anlaşmazlığın sona ermesinden aylar sonra Suudi Arabistan Veliaht Prensi, "İran'la ilişkinin iyi bir şekilde ilerlediğini ve bölgenin güvenliği ve istikrarı yararına bunun devam edeceğini umuyoruz" diye vurguladı. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre ekonomik olarak kalkınmak ve ilerlemek için bölgenin ve tüm ülkelerin güvenlik ve istikrara kavuşma arzusunu ifade etti.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, BRICS grubunun ABD ve Batı için herhangi bir jeopolitik rekabeti temsil etmediğini de vurguladı.

Suudi Arabistan'da Dönüşüm

Suudi Arabistan'ın yaşadığı dönüşüme ilişkin konuşan Suudi Arabistan Veliaht Prensi, amacın en iyiye ulaşmak ve zorlukları fırsata dönüştürmek olduğunu söyledi. 2030 Vizyonu hedeflerine daha hızlı ulaştık ve yeni hedefler üzerinde daha büyük bir hırsla çalışıyoruz. Muhammed bin Selman, ülkesinin iki yıl üst üste G20 ülkeleri arasında en hızlı GSYİH büyümesine ulaştığını ve büyüme hızı açısından Hindistan ile rekabet ettiğini belirtti. Suudi Arabistan'ın bugün doğru bir ekonomik yolda olduğunu vurguladı.

2040 Vizyonu

Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 2024'ün ilk yarısında tamamlanması beklenen bazı işlerin üzerinde çalıştıklarını söyleyerek, bu işlerin tamamlanmasının ardından, 2040 vizyonuna odaklanacaklarını ve bu vizyonu 2027 veya 2028 yılında açıklayacaklarını belirtti.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, bu ay Yeni Delhi'de açıklanan ekonomik koridoru Ortadoğu, Avrupa ve Hindistan'ı birbirine bağlamak için önemli olarak değerlendirdi. Hindistan ve Avrupa arasındaki bağlantının, ekonomik hareketi altı günden üç güne indireceğini belirterek, lojistik sektörünün merkezi önemini ve onu geliştirmek için dünya ülkeleri ile iş birliğinin gerekliliğini vurguladı.

Suudi halkı değişime inanıyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, “Suudi halkı değişime inanıyor ve bunun için çalışanlar da onlar, ben de onlardan biriyim” şeklinde konuştu. Suudi Arabistan’ı ziyaret etmekte tereddüt edenlere "Suudi Arabistan 21. yüzyılın en büyük başarı öyküsüdür. İlerlememiz daha yüksek bir hızla devam edecek ve bir gün bile durmayacak veya sakinleşmeyecek" dedi.

Haremeyn-i Şerifeyn ve İslami mekanların statüsüne yakışan çalışmalar yapıyoruz" diye devam eden Veliaht Prens, zamanını Suudi Arabistan'ın ve halkının çıkarlarına hizmet eden şeylerin peşinde koşmaya odakladığını ifade etti.

OPEC+ kararları

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, petrol üretimini azaltma kararlarının, hiçbir tarafı diğerinin pahasına desteklemediğini söyledi. Veliaht Prens, "Sadece arz ve talebi izliyoruz. Arzda bir eksiklik varsa, OPEC+'daki rolümüz bu eksikliği gidermek. Arzda bir fazlalık varsa, OPEC+'daki rolümüz, piyasayı stabilize etmek için bunu kontrol etmek” dedi.

Spor aklama iddiaları

Suudi Arabistan'ın spor aklama suçlamalarına yanıt olarak Prens Muhammed bin Selman, spora yatırım yapmanın gayri safi yurtiçi hasılaya yüzde bir katkı sağlayacağını, dolayısıyla ülkenin planlarına devam edeceğini söyledi.

LIV Golf Serisi ile PGA'nın planlanan birleşmesinin golf sporu için ‘oyun değiştirici’ olacağını ifade etti.

Veliaht Prens, turizm yatırımlarının da sektörün gayri safi yurtiçi hasılasına (GSYİH) katkıda bulunduğunu belirterek, bu katkının yüzde 3'ten yüzde 7'ye yükseldiğini söyledi. Veliaht Prens, Suudi Arabistan'ın 2022 yılında 40 milyon turisti ağırladığını ve 2030 yılına kadar 100 ila 150 milyon turisti çekmeyi hedeflediğini ifade etti.

Yasal reformlar

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesine karışanların yargılandığını ve cezalandırıldıklarını teyit etti. Veliaht Prens, bu tür hataların bir daha tekrarlanmaması için ülkenin reformlar yaptığını da sözlerine ekledi.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, "Yasal reformlar üzerinde çalışıyoruz, ancak mahkemelere hükmetmek bizim elimizde değil" dedi. Sosyal medyada ülkeyi eleştirdiği için idam cezasına çarptırılan bir adamla ilgili soruya yanıt olarak Muhammed bin Selman, davaya bakacak yeni bir hakimin duruma farklı bakmasını umduğunu belirtti.



Suudi Arabistan İsrail'in "Philadelphia Ekseni"ne ilişkin açıklamalarını kınadı

Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
TT

Suudi Arabistan İsrail'in "Philadelphia Ekseni"ne ilişkin açıklamalarını kınadı

Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)
Mısır'ın Gazze Şeridi sınırına bitişik Philadelphia ekseni (AFP)

Suudi Arabistan dün (Salı), İsrail'in Philadelphia Ekseni'ne ilişkin açıklamalarını ve uluslararası kanun ve normların devam eden ihlallerini meşrulaştırmaya yönelik saçma girişimlerini şiddetle kınayarak, bu iddialar karşısında Mısır'ın yanında yer aldığını ve dayanışma içinde olduğunu teyit etti.

Şarku’l Avsat’ın Dışişleri Bakanlığı açıklamasından aktardığına göre Suudi Arabistan, Mısır, Katar ve Amerika'nın kalıcı bir ateşkese varmak için yürüttüğü arabuluculuk çabalarını baltalayan ve bölgede tanık olunan tehlikeli gerilimi daha da arttıran bu provokatif açıklamaların sonuçları konusunda uyarıda bulundu.

Suudi Arabistan, Filistin halkının çektiği acılara son verilmesinin önemini ve Filistin halkının doğuştan gelen kendi kaderini tayin hakkını kullanabilmesi, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir devlet kurabilmesi için ortak uluslararası çabalara duyulan ihtiyacı yineledi.