Suudi Arabistan Hac organizasyonu için diplomasi trafiğine başladı

Hac belgeleri misyonlara erken teslim edildi, 42 kuruluş Hac sezonuna ilişkin planlarını sundu

Suudi Arabistan, Mekke'deki Harem-i Şerif’i tarihteki en büyük inşaat projesi olarak kabul edilen bir genişletme projesiyle 53 milyar doların üzerinde bir maliyetle tamamladı (SPA)
Suudi Arabistan, Mekke'deki Harem-i Şerif’i tarihteki en büyük inşaat projesi olarak kabul edilen bir genişletme projesiyle 53 milyar doların üzerinde bir maliyetle tamamladı (SPA)
TT

Suudi Arabistan Hac organizasyonu için diplomasi trafiğine başladı

Suudi Arabistan, Mekke'deki Harem-i Şerif’i tarihteki en büyük inşaat projesi olarak kabul edilen bir genişletme projesiyle 53 milyar doların üzerinde bir maliyetle tamamladı (SPA)
Suudi Arabistan, Mekke'deki Harem-i Şerif’i tarihteki en büyük inşaat projesi olarak kabul edilen bir genişletme projesiyle 53 milyar doların üzerinde bir maliyetle tamamladı (SPA)

Şarku’l Avsat, Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı ile Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan ve "Rahman'ın Misafirlerine Hizmet" programını içeren bir Umre stratejisinin olduğunu ortaya koydu. Bu strateji, umrenin birçok aşamasında görev yapacak ancak bu stratejinin ayrıntıları henüz açıklanmadı.

Kaynak, Suudi Arabistan'ın Hac ve Umre sezonlarına yönelik hizmetlerde büyük adımlar attığını belirtti. Geçen yılın sonunda, Hac Bakanlığı ilk kez tüm onaylı Hac misyonlarına kota, konum ve düzenlemelerle ilgili belge teslim etmişti.  Bu, önceki Hac sezonlarında olmayan bir uygulamaydı, çünkü bu belgeler genellikle Ramazan ayından önce veya sonra teslim edilirdi. Bu uygulamanın, misyonların işlerini hızlı bir şekilde yapmalarına katkı sağlayacağı düşünülüyor.

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ve Veliaht Prens ve Başbakan Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz ve Veliaht Prens ve Başbakan Prens Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Kaynak, 42'den fazla hükümet kurumunun Hac işlerine katıldığını ve geçen yılın sonunda fikirlerini ve hedeflerini sunmaya başladıktan sonra Hac hakkındaki planlarını erken teslim ettiğini belirtti. Bu planlar, bu sezon uygulanacak modern teknolojilerin kullanımını içeriyor ve önceki yıllardan daha uzun bir süre önce bu planların verildiği belirtiliyor. Ayrıca geçen sezon Hac işlerine yönelik karşılaşılan tüm zorluklarda inceleniyor.

Suudi Arabistan, misafirlere yönelik hizmetlerini sürekli olarak geliştirmek için en iyi teknolojik ve insani kaynakları kullanmaya devam edeceğini daha önce belirtti. Kral Selman bin Abdülaziz'in yönergeleri ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın ilgisi ve takibi altında, misafirlerin hizmet kalitesini yükseltmek için daha kaliteli hizmet ve yenilikçi çözümler sunmaya odaklanacaklarını vurguladı.

Suudi Arabistan, “Rahman'ın Misafirleri”ne hizmet eden bir dizi proje uyguladı. Bu projeler arasında tarihteki en büyük inşaat olan Mekke'deki Harem-i Şerif’in , 200 milyar Riyal (53 milyar dolar) maliyetle genişletilmesi, misafirlerin yolculuklarını kolaylaştırmak amacıyla 60 milyar Riyal (16 milyar dolar) maliyetle Mekke ile Medine arasındaki mesafeyi yaklaşık iki saate indirmek için oluşturulan "Harameyn Treni"nin inşası, yine 64 milyar riyal (17 milyar dolar)  maliyetle Cidde'deki Kral Abdülaziz Uluslararası Havalimanı'nın geliştirilmesi ve İslam'ın tarihi camileri ve tarihi yerlerin geliştirilmesi bulunuyor. Bu projeler, farklı ülkelerden gelen Rahman'ın Misafirleri için zengin bir imani deneyim yaratma amacını taşıyor.

Yoğun bir hacı akınının yaşandığı Mekke'de cuma namazı (SPA)
Yoğun bir hacı akınının yaşandığı Mekke'de cuma namazı (SPA)

Ayrıca, Hac ve Umre Bakanlığı, dünya genelinden müslümanların ibadetlerini yerine getirmelerine imkan tanımak ve iman deneyimlerini zenginleştirmek için çeşitli inisiyatifler ve düzenlemeler başlattı. Bu programlar arasında Hac hizmeti sunan firmalar arasında rekabetin teşvik edilmesi, Hacıların maliyetlerinin azaltılmasına ve sunulan hizmetin kalitesinin en yüksek seviyeye çıkarılmasına yardımcı oldu. Ayrıca, Umre yapanlar için sigorta bedeli yüzde 63, Hacılar için ise yüzde 73 oranında azaltıldı ve yüksek kaliteli sağlık hizmetlerinin sürdürülmesi sağlandı. "Mekke Yolu" girişimi de Hacıların havaalanlarında bekleme süresini 15 dakikaya kadar azaltmayı hedefliyor ve birçok ülke bu inisiyatife katıldı, daha fazla ülkenin dahil edilmesi de planlanıyor.

Endonezya'nın Suudi Arabistan'daki Hac İşlerinden Sorumlu Konsolosu Dr. Nasrullah Cessam, Endonezya'nın ilk kez Hac görevleri ile ilgili tüm belgeleri Hac ve Umre Bakanlığı'ndan aldığını doğruladı. Bu, konaklama, yemek ve iç transfer işlemleri gibi tüm prosedürlerin kolayca yürütülmesini sağlayarak Endonezya'dan gelen hacıların Suudi Arabistan'ın dünya genelindeki farklı ülkelerden gelen tüm hacılar için sunmuş olduğu kapsamlı hizmetlerden yararlanmasını kolaylaştıracak.

Mescid-i Haram ile Mekke'nin kentsel dokusu arasındaki maneviyat ve medeniyet ilişkisi (AFP)
Mescid-i Haram ile Mekke'nin kentsel dokusu arasındaki maneviyat ve medeniyet ilişkisi (AFP)

Endonezya'nın Hac Konsolosu Dr. Nasrullah Cessam şunları ekledi: "Bu yıl, Endonezya'nın tahmini kota payı olan 221 bin. Endonezya'nın başkenti Riyad'da Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile yaptığı görüşmenin ardından aldığı 20 bin ek kota ile birlikte toplam 241 bin hacı oldu." Geriye kalan kontenjanların Hac misyonlarına ait olduğunu ve Endonezya Hac misyonunun bu konuda büyük bir ilerleme kaydettiğini belirtti,

Öte yandan, Pakistan Hac Misyonu'ndan bir kaynak, "Hac ve Umre Bakanlığı, geçen Hac sezonunun ardından tüm misyonlara, sayılar, konumlar ve mevcut hizmetler dahil tüm detayları erken bir tarihte teslim etti. Bu, misyonların seyahat tarihlerini seçmelerine, konaklama yerlerini belirlemelerine, kutsal mekanlar arasındaki ulaşım yöntemlerini planlamalarına ve Mekke ile Medine arasında seyahat etmelerine olanak sağlayacak önemli bir adımdır” şeklinde konuştu.

Pakistanlı hacı sayısına gelince, "Gelecek sezon için Pakistanlı hacıların sayısı yaklaşık 179 bin 210 olacak ve bu sayı Pakistan'a tahsis edilen kota miktarıdır. Gelecek yıllarda, farklı sektörlerdeki ilgili kuruluşların sağladığı hizmetlerle birlikte hacıların ve umrecilerin hizmetlerini artıracağımızı umuyoruz ve bu hizmetin kalitesinin Suudi Arabistan'a ulaştığı andan itibaren hacılarımıza sunulduğu üzere yüksek kalitede olmasını bekliyoruz" dedi.

1444 Hicri yılında hacı sayısı 1.8 milyondan fazla olup, 150'den fazla ülkeden gelen hacıları içermekteydi. Bu yılki sezonun, Suudi Arabistan'ın dünya genelinden gelen hacıları daha fazla ağırlayabilmek için gerçekleştirdiği projelerle birlikte önceki yıllara göre önemli bir artışa sahne olması beklenmekte.



Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi: Filistin ve Lübnan'ın yanındayız… İran'a yönelik saldırıları reddediyoruz

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, ülkesinin İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını kesin bir dille reddettiğini ve Suudi Arabistan'ın Lübnan'a ve topraklarının korunmasına verdiği desteği yineledi. Muhammed bin Selman ayrıca, ülkesinin, İsrail'in Lübnan topraklarını hedef alan askeri operasyonlarını şiddetle kınadığını ve Lübnan'ın güvenlik ve istikrarının tehdit edilmesini, toprak bütünlüğünün ihlal edilmesini ve vatandaşlarının yerlerinden edilmesini reddettiğini ifade etti.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman bugün başkent Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “İki Kutsal Caminin Hizmetkârı Kral Selman bin Abdulaziz adına sizleri ikinci ülkeniz olan Suudi Arabistan'da ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Bu zirve, İsrail'in kardeş Filistin halkına yönelik hukuksuz saldırılarının devam etmesi ve bu saldırıların kardeş Lübnan'a karşı genişlemesi ışığında bir önceki ortak zirvenin devamı olarak düzenleniyor” ifadelerini kullandı.

Nsnnsn
 Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde konuşma yapıyor. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, ülkesinin İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği ve çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 150 binden fazla şehit, yaralı ve kayıp verilmesine neden olan soykırımı kınadığını ve kategorik olarak reddettiğini yineledi.

İsrail'in masum insanlara karşı işlediği suçları sürdürmesinin, Mescid-i Aksa'nın kutsallığını ihlal etmeye devam etmesinin ve Filistin Yönetimi'nin tüm Filistin topraklarındaki önemli rolünü baltalamasının, Filistin halkının meşru haklarının elde edilmesi ve bölgede barışın tesis edilmesine yönelik çabaları boşa çıkaracağını vurguladı.

Veliaht Prens ayrıca, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) Filistin topraklarında yardım çalışmaları yürütmesinin ve insani yardım kuruluşlarının Filistin halkına yardım sağlamasının engellenmesini de kınadı.

Nxmmxj
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'ne başkanlık ediyor. (SPA)

Muhammed bin Selman, Suudi Arabistan’ın, devam eden İsrail saldırganlığının feci insani sonuçlarının üstesinden gelmeleri için Filistin ve Lübnan'daki kardeşlerine verdiği desteği bir kez daha teyit etti. Uluslararası toplumu, İsrail'in Filistin ve Lübnan'daki insanlara yönelik saldırganlığını derhal durdurarak ve İsrail'i İran’ın egemenliğine saygı göstermeye mecbur bırakarak uluslararası barış ve güvenliği koruma sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkelerimiz, İsrail'in haksız saldırganlığını kınamak ve Filistin davasının merkeziliğini teyit etmek üzere uluslararası düzeyde ortak hareket ederek önemli adımlar atmışlardır. Daha fazla barışsever ülkeyi Filistin devletini tanımaya teşvik etmeyi başardık. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun Filistin'i BM'ye tam üye olarak kabul eden kararlarında ifade edildiği üzere Filistin halkının haklarını desteklemek ve Filistin topraklarındaki yasadışı İsrail işgaline son verilmesini talep etmek üzere uluslararası arenayı harekete geçirdik. Ayrıca Avrupa Birliği (AB) ve Norveç ile ortaklaşa İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’u başlattık ve kısa bir süre önce Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde ilk toplantısını gerçekleştirdik. Diğer ülkeleri de bu koalisyona katılmaya çağırıyoruz.”

Jsjsjj
Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) – Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'nden (SPA)

Muhammed bin Selman, “Bul perspektiften hareketle, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasına yönelik ortak çabalarımızı sürdürmenin önemini ve Lübnan devletinin tüm toprakları üzerindeki egemenliğini koruma ihtiyacını teyit ediyor ve bu zirvenin hepimizin arzuladığı hedeflere ulaşılmasına katkıda bulunmasını dört gözle bekliyoruz” dedi.

50'den fazla ülkenin lider ve temsilcilerinin katılımıyla bugün Riyad'da başlayan İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi, Gazze Şeridi ve Lübnan'da ateşkese ulaşmanın yollarını görüşmek üzere bir yıl önce Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi’nin devamı niteliğinde.

İsrail'in Filistin toprakları ve Lübnan'a yönelik saldırılarının yanı sıra bölgedeki gelişmeleri de ele alacak olan liderlerin Sudan krizinin insani yansımaları ve Kızıldeniz'deki Husi tırmanışı gibi diğer konulara da dikkat çekmesi bekleniyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas liderliğindeki Filistin halkının, yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump yönetimine ‘Filistin halkına adaletli davranan ve bağımsız devletlerini kurma haklarını veren ciddi bir barış sürecine girmesi için’ elini uzattığını söyledi.

Filistin’in Başbakanlık görevinin yanı sıra Dışişleri Bakanlığı görevini de yürüten Mustafa, dün Riyad'da düzenlenen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi kapsamında Suudi Arabistan’a yaptığı ziyarette verdiği röportajda, Filistin devletinin tanınması ve iki devletli çözüm dosyasında Suudilerin üstlendiği önemli role övgüde bulundu. Mustafa, iki devletli çözümün ilk toplantısına 90 ülke ve BM’nin katılmasının, ‘Suudilerin Filistin halkını desteklemek için üstlendiği liderlik rolünün öneminin bir göstergesi’ olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz yıl gerçekleşen İİT-Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi’nde alınan kararla oluşturulan bakanlar komitesini, İİT-Arap Birliği zirveleri tarihindeki en başarılı komite olarak nitelendiren Filistin Başbakanı, bazı kararların alındığını ve bazı kararlardan ise vazgeçildiğini, ancak bu komitenin göreve geldiğinden beri sürekli hareket ve faaliyet içinde olduğunu, bölgesel ve uluslararası alanda olumlu etkileşim yakaladığını açıkladı.

Diğer yandan Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Dr. Fuad Hüseyin, Gazze Şeridi ve Lübnan'da devam eden savaş nedeniyle bölgedeki çatışmaların yayılma riskinin halen yüksek olduğunu belirterek, bu durumun başka bölgelerde başka savaşlara yol açabileceği, bunun da bölge ve dünyada güvenlik ve barışı tehdit ettiği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat'a verdiği röportajda, bölgenin içinden geçtiği tehlikeli ve hassas koşullar nedeniyle zirvenin toplanmasının gerekli olduğunu belirten Hüseyin, Suudi Arabistan'a bu zirveye öncülük ettiği, yönettiği ve sponsor olduğu için teşekkür etti. Hüseyin ayrıca, İran'ın, ülkesinin topraklarını İsrail'i hedef almak için kullanmayacağını açıkça taahhüt ettiğini söyledi.