Suudi Arabistan, bölgenin güvenlik ve istikrarına katkıda bulunan her şey verdiği desteği teyit etti

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Gazze ve çevresinde kötüleşen insani durumun ele alınması çağrısını yineledi

Kral Selman Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti (SPA)
Kral Selman Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan, bölgenin güvenlik ve istikrarına katkıda bulunan her şey verdiği desteği teyit etti

Kral Selman Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti (SPA)
Kral Selman Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık etti (SPA)

Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Kral Selman bin Abdulaziz başkanlığında dün başkent Riyad’da toplandı.

Bakanlar Kurulu, Arap İçişleri Bakanları Konseyi’nin 41. oturumunun sonuçlarına övgüde bulunarak, Riyad’ın bölgede güvenlik, istikrar ve refahın temellerinin atılması amacıyla, tüm alanlarda ortak Arap eylemini destekleme ve geliştirme konusundaki kararlılığını bir kez daha teyit etti.

Toplantıda, başta Filistin topraklarında olmak üzere en son bölgesel ve uluslararası gelişmeler gözden geçirilerek, Gazze ve çevresinde kötüleşen insani durumun ele alınması ve uluslararası barış ve güvenliği tehdit eden askeri operasyonlardaki tırmanışın sona erdirilmesi çağrısı yinelendi.

Suudi Arabistan’ın, İsviçre’nin Cenevre kentindeki Birleşmiş Milletler (BM) genel merkezinde düzenlenen Silahsızlanma Konferansına (CD) katılımı sırasında teyit ettiği gibi, Riyad’ın her türlü kitle imha silahını yasaklamaya yönelik bölgesel ve uluslararası çabalara verdiği destek bir kez daha vurgulandı.

Aynı zamanda uzaydaki mevcut ve gelecekteki zorlukları ele almak ve tehditlerini azaltmak için yoğunlaştırılmış işbirliği memnuniyetle karşılandı.

Toplantının başında, Kral Selman’ın Tacikistan Cumhurbaşkanı’ndan aldığı bir mesaj ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve Rusya Federasyonu Federal Meclisi Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin ile görüşmesinin içeriği hakkında bilgi verildi.

dved
Veliaht Prens kabine oturumu sırasında (SPA)

Bakanlar Kurulu, Suudi Arabistan’dan üst düzey yetkililerin, dünya çapında çeşitli ülkelerdeki mevkidaşları arasındaki son görüşmelere değindi.

Bu görüşmelerde, Suudi Arabistan ile kardeş ve dost ülkeler arasında işbirliği ve koordinasyon, insani meselelerin ele alınmasında aktif bir taahhüt ve kalkınma meseleleri ve zorluklara odaklanma üzerine kurulu güçlü ilişkiler vurgulandı.

Enformasyon Bakanı Selman ed-Dusari’nin toplantının ardından Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’ya yaptığı açıklamaya göre, kabine Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’na Suudi Arabistan’ın katılımının sonuçlarını gözden geçirdi.

Bu bağlamda, Suudi Arabistan’ın, G20’nin mevcut uluslararası gerilimleri ele almak, çok taraflı çerçevelerin etkinliğini artırmak ve küresel taahhütlerini yerine getirmek için küresel yönetimi yeniden yapılandırmadaki rolüne ilişkin vizyonu vurgulandı.

Toplantıda, Suudi Arabistan’ın ulusal petrol şirketi Saudi Aramco’nun Cafura Doğalgaz Sahası’nda yeni doğalgaz ve doğalgaz kondensatı rezervi bulma başarısı takdir edildi.

Yüce Allah’tan, ülkeye ve insanlarına her türlü hayrı bahşetmesi niyaz edildi.

Bakanlar Kurulu, ülkenin 2023 yılında 100 milyonun üzerinde turist tarafından ziyaret edilmesi gibi kilometre taşı niteliğindeki bir başarıya ulaşmasına övgüde bulunan Dünya Turizm Örgütü ile Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi’ne teşekkür etti.

dsv dffdv
Bakanlar Kurulu toplantısından bir kesit (SPA)

Toplantıda, Şura Konseyi çalışmaları da dahil olmak üzere, Ekonomi ve Kalkınma İşleri Konseyi, Siyasi ve Güvenlik İşleri Konseyi, Bakanlar Konseyi Genel Komitesi ve Bakanlar Kurulu’ndaki Uzmanlar Konseyi’nin gündemindeki konular gözden geçirildi.

Bakanlar Kurulu, Malezya ve Tanzanya taraflarıyla enerji alanında işbirliğine yönelik iki mutabakat taslağı hakkında görüşme yapmak ve imzalamak üzere Enerji Bakanı’na yetki verdi.

Suudi Arabistan Spor Bakanlığı ile Endonezya Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında gençlik ve spor alanlarında işbirliğine yönelik bir mutabakat zaptı onaylandı.

Suudi Arabistan Çevre, Su ve Tarım Bakanlığı ile Tayland Doğal Kaynaklar ve Çevre Bakanlığı arasında, doğal kaynaklar ve çevre alanında işbirliğini içeren bir mutabakat zaptı taslağı hakkında Tayland tarafıyla görüşmesi ve imza atabilmesi için Çevre, Su ve Tarım Bakanı’na yetki verildi.

Suudi Arabistan ve Çin arasında, süt ürünleri ve türevleri, kümes hayvanları ürünleri ve kümes hayvanı parçalarına ilişkin denetim ve karantina gereklilikleri ile denetime ilişkin protokolleri Çin tarafıyla görüşmek ve imzalamak üzere Çevre, Su ve Tarım Bakanı yetkilendirildi.

Barbados ile doğrudan yatırımın teşviki alanında işbirliğine yönelik bir mutabakat zaptı hakkında görüşmesi ve imzalaması için Yatırım Bakanı’na yetki verildi.

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı ile Türkmenistan Sağlık ve Medikal Sanayi Bakanlığı arasında işbirliğine yönelik bir mutabakat zaptı hakkında görüşmesi ve imza atabilmesi için Sağlık Bakanı’na yetki verildi.

fdveb
Bakanlar Kurulu toplantısından bir kare (SPA)

Suudi Arabistan Nükleer ve Radyolojik Düzenleme Komisyonu ile Umman Çevre Otoritesi arasında nükleer ve radyasyon güvenliği ve radyasyondan korunma alanında hazırlanan bir mutabakat zaptı onaylandı.

Suudi Standartları, Metroloji ve Kalite Organizasyonu (SASO) ile Singapur Akreditasyon Konseyi arasındaki mutabakat zaptına da onay verildi.

Petrol Talebi Sürdürülebilirlik Programı girişimlerinin uygulanmasında işbirliğine yönelik Suudi Arabistan ile Ruanda arasında bir mutabakat zaptına onay verildi.

Bakanlar Kurulu toplantısında ülkenin iç işlerine ilişkin bir takım kararlar da alındı.



Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
TT

Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)

Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde, işgal altında bulunan Filistin’deki gelişmelere ilişkin düzenlenen istişare toplantısının ardından ortak bir bildiri yayımlandı. Toplantıya, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreterliği, Arap Birliği ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu’ndan üst düzey heyetler katıldı. Toplantının, Filistin meselesinin seyri ile bölgesel ve uluslararası yansımaları konusunda üç kuruluş arasındaki siyasi eşgüdümün arttığını ortaya koyduğu belirtildi.

Bildiride, ABD Başkanı tarafından açıklanan ve Ekim 2025’te Mısır’ın Şarm eş-Şeyh kentinde Mısır-ABD himayesinde, Katar ve Türkiye’nin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Barış Zirvesi’nde imzalanan barış planının, kan dökülmesinin durdurulması, insani yardımların engelsiz şekilde ulaştırılması, İsrail işgal güçlerinin çekilmesi ve normal hayata dönüş için gerekli koşulların hazırlanması açısından temel bir çıkış noktası olduğu vurgulandı. Planın, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2803 sayılı kararıyla kabul edildiği ve geri dönülmez biçimde ‘iki devletli çözüm’ yolunun açılmasını hedeflediği kaydedildi.

Bu çerçevede üç kuruluş, Gazze Şeridi’nde ya da Batı Şeria’da Filistin halkının zorla yerinden edilmesini hedefleyen her türlü girişim ve planı kesin bir dille reddettiklerini belirtti. Bildiride, bu tür adımların savaş suçu ve uluslararası insancıl hukukun açık ihlali olduğu, ayrıca bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan tehdit teşkil ettiği ifade edildi. İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nın tek yönlü açılmasına ilişkin açıklamaları da sert şekilde kınanarak, Gazze Şeridi’ni yaşanamaz bir bölge haline getirmeyi amaçlayan politikaların sonuçlarına karşı uyarıda bulunuldu.

Ortak bildiride, İsrail makamlarının Gazze Şeridi’ne uyguladığı kuşatma ve sistematik aç bırakma politikası kınandı. İsrail’in Refah Sınır Kapısı ile tüm kara ve deniz geçişlerini kalıcı ve güvenli şekilde açmaya zorlanması, insani yardımların herhangi bir kısıtlama olmaksızın ulaştırılmasına izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’da yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesi, keyfi tutuklamalar, ilhak planları, sözde İsrail egemenliğinin dayatılması, şehir ve mülteci kamplarına baskınlar, altyapının tahrip edilmesi ve nüfusun zorla yerinden edilmesi gibi uygulamaların tehlikesine dikkat çekildi.

Bildiride, tüm İsrail yerleşimlerinin hukuka aykırı olduğu vurgulanarak, bunların dağıtılması ve boşaltılması gerektiği ifade edildi. İşgal güçlerinin koruması altında artan aşırı yerleşimci şiddetine karşı uyarıda bulunulurken, uluslararası topluma bu suçların faillerinin uluslararası ceza hukuku çerçevesinde hesap vermesini sağlama ve BM Güvenlik Konseyi’nin 904 sayılı kararı uyarınca yerleşimcilerin silahsızlandırılmasını hayata geçirme çağrısı yapıldı.

Bildiride, Kudüs’e ilişkin olarak İsrail’in işgal altındaki kentte siyasi, coğrafi ve demografik yapıyı değiştirmeyi amaçlayan tüm uygulamaları reddedildi. Açıklamada, başta Mescid-i Aksa olmak üzere İslam ve Hristiyan kutsal mekânlarının tarihî ve hukuki statüsünün korunmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Ortak bildiride ayrıca, işgal hapishanelerindeki Filistinli mahkûmlara yönelik zorla kaybetme, işkence, infaz ve kötü muamele dahil ağır ihlaller kınandı. Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, tutuklu lider Mervan Bergusi’nin hücresini basarak hayatını tehdit ettiğine dikkat çekilerek, mahkûmların akıbetinin ortaya çıkarılması, korunmalarının sağlanması ve serbest bırakılmaları için uluslararası baskı çağrısı yapıldı.

Üç kuruluş, uluslararası toplumu İsrail’i tüm ihlallerinden dolayı hesap vermeye zorlayacak somut adımlar atmaya ve cezasızlık politikasına son vermeye davet etti. Bu çerçevede, başta Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı (UAD) olmak üzere ulusal, bölgesel ve uluslararası yargı mecralarının devreye sokulması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Filistin halkı için uluslararası korumanın sağlanmasının zorunlu olduğu ifade edildi. Bildiride ayrıca, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu teyit edilerek, Filistin hükümetinin Gazze Şeridi dahil tüm işgal altındaki Filistin topraklarında sorumluluklarını tam olarak üstlenmesinin desteklenmesi talep edildi.

Bildiride, Suudi Arabistan’ın Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nun 80’inci oturumunda açıkladığı Filistin Yönetimi’nin mali sürdürülebilirliğine yönelik acil koalisyon girişimi memnuniyetle karşılandı. Tüm ülkelere bu girişime katılma ve Filistin hükümetine mali destek sağlama çağrısı yapıldı. Ayrıca, 12 Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve Filistin meselesinin barışçıl çözümü ile iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin konferansın sonuçlarını onaylayan karar da olumlu karşılandı. Söz konusu konferansın, Suudi Arabistan ve Fransa’nın eş başkanlığında New York’ta düzenlendiği hatırlatıldı.

Açıklamada, UAD’ın İsrail’in işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki yükümlülüklerine ilişkin danışma görüşü takdir edilirken, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) görev süresinin üç yıl uzatılması kararı memnuniyetle karşılandı. Ajansa siyasi, hukuki ve mali desteğin sürdürülmesinin gerekliliği vurgulanarak, rolünü veya yetkisini zayıflatmayı hedefleyen girişimler reddedildi.

Bildirinin sonunda, Eylül 2025’te Filistin devletini tanıyan ülkelerin tutumları takdir edilirken, diğer ülkelere de Filistin devletini tanımaları ve BM’de tam üyeliğini desteklemeleri çağrısı yapıldı. Bunun, iki devletli çözümün hayata geçirilmesinin temel unsurlarından biri olduğu belirtildi. Açıklamada, bölgede adil ve kalıcı barışın ancak İsrail işgalinin sona erdirilmesi, 4 Haziran 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin uluslararası meşruiyet kararları ve Arap Barış Girişimi doğrultusunda kurulmasıyla mümkün olacağı vurgulandı.


Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)

ABD'nin Wisconsin eyaletinde düzenlenen özel bir törenle, Tuwaiq projesi kapsamında üretilecek dört Suudi savaş gemisinden ilki olan "Majesteleri Kral Saud" gemisi denize indirildi.

Gemi, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Muhammed El-Garibi tarafından, Suudi Arabistan ve Amerikan tarafından çok sayıda üst düzey subay ve yetkilinin katılımıyla denize indirildi.

Korgeneral el-Garibi, genel olarak silahlı kuvvetlerin ve özellikle deniz kuvvetlerinin Suudi liderliğinden aldığı sınırsız desteğin, modernizasyon ve kalkınmada önemli ilerlemeler kaydedilmesine katkıda bulunduğunu vurguladı. Tuwaiq projesinin, Suudi Arabistan'ın en son askeri teknolojilere dayanan, modern ve profesyonel bir deniz kuvveti oluşturma taahhüdünü ve personelinin ileri eğitim ve nitelik programlarını somutlaştırdığını ifade etti.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, dün Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi.

Görüşmede, Sudan'daki son gelişmeler, bunların sonuçları, güvenlik ve istikrarın sağlanması için gösterilen çabalar gözden geçirildi.