‘Arap Altılısı’ bugün Kahire’de Blinken ile ‘Gazze’deki savaşı durdurmayı ve Filistin devletine giden yolu açmayı’ öngören planlarını tartışacak

ABD İsrail’e Refah için alternatif plan sundu, Suudi Arabistan UNRWA’ya 40 milyon dolarla destek veriyor

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün Cidde’de (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün Cidde’de (SPA)
TT

‘Arap Altılısı’ bugün Kahire’de Blinken ile ‘Gazze’deki savaşı durdurmayı ve Filistin devletine giden yolu açmayı’ öngören planlarını tartışacak

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün Cidde’de (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün Cidde’de (SPA)

Suudi Arabistan, Mısır, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Ürdün ve Filistin (Arap Altılısı), bugün Mısır’ın başkenti Kahire’de ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile kapsamlı bir bölgesel barış planına yönelik ‘Arap planını’ tartışacak.

Şarku’l Avsat’a konuşan Filistinli bir kaynağa göre Arap Barış Girişimi’ne dayanan söz konusu plan, Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirmek ve ardından İsrail ile bazı Arap ülkelerinin geniş anlamda normalleşmesi karşılığında, bir Filistin devletinin kurulmasına giden yolu açmakla başlıyor.

Kaynak, geçtiğimiz günlerde BAE, Katar, Bahreyn ve Suudi Arabistan’ı ziyaret eden Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Sekreteri Hüseyin Eş-Şeyh’in, Filistin'in iç düzenlemesini de ele alan planı bu ziyaretleri kapsamında görüştüğü yetkililerle tartıştığını bildirdi.

Kaynağa göre yeni bir Filistin hükümetinin kurulması, Filistin Otoritesi’nin Gazze Şeridi ve Batı Şeria’da bir Filistin devleti kurma yolunda sorumluluklarını üstlenebilmesi için, savaş sona ermeden önce Filistin’in iç durumunun düzenlenmesine dayanan planın bir parçası.

Şeyh bugün, Blinken ile Kahire’de Suudi Arabistan, Katar, BAE, Mısır ve Ürdün dışişleri bakanlarının da katılacağı ‘Arap Altılısı’ toplantısına katılacak.

Kaynaklar, söz konusu planın hala ABD’lilerle görüşme sürecinde olduğuna dikkat çekti.

Blinken, Gazze Şeridi’nde ateşkes anlaşmasına varma çabalarının bir parçası olarak, Suudi yönetimiyle daha ileri görüşmelerde bulunmak üzere dün Cidde’ye gitti.

Son günlerde Beyaz Saray’da, Refah işgaline alternatif adımlar konusunda görüşmeler yapılıyor.

Walla haber sitesinin ABD’li bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre bu alternatiflerden biri kapsamında sivilleri hedef alma riskinin çok daha az olmasını sağlamak için Refah işgalinin birkaç ay ertelenmesi, insani durumun istikrara kavuşturulması, Gazze Şeridi’nin kuzeyinin yeniden inşası ve Refah’ta yerinden edilenlerin barınması için konut inşa edilmesine odaklanılması gerekiyor.

Öte yandan, Suudi Arabistan, Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi (KSRelief) aracılığıyla, Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansını (UNRWA) ile 40 milyon dolar değerinde bir destek anlaşması imzaladı.

Bu destek, Gazze Şeridi’nde 250 binden fazla kişiye gıda ve 20 bin aileye barınak sağlayacak.



Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı İbrahim: İnsana yatırım yapmak bir ülkenin alabileceği en akıllıca ekonomik karardır

Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim, Riyad'da düzenlenen İnsan Kapasitesi Girişimi Konferansı’nda konuştu. (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim, Riyad'da düzenlenen İnsan Kapasitesi Girişimi Konferansı’nda konuştu. (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı İbrahim: İnsana yatırım yapmak bir ülkenin alabileceği en akıllıca ekonomik karardır

Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim, Riyad'da düzenlenen İnsan Kapasitesi Girişimi Konferansı’nda konuştu. (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim, Riyad'da düzenlenen İnsan Kapasitesi Girişimi Konferansı’nda konuştu. (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Ekonomi ve Planlama Bakanı Faysal el-İbrahim, ülkelerin başarısının zor ve uzun vadeli kararlar sonucunda elde edildiğini belirterek, ‘her zaman ve her koşulda bir ulusun verebileceği en akıllıca karar’ olarak nitelendirdiği insana yatırımın önemini vurguladı.

İnsan Kapasitesi Girişimi Konferansı’nda konuşan el-İbrahim, bu yaklaşımın sadece bir slogan ya da vizyon değil, küresel deneyimlerle desteklenen bir ekonomik strateji olduğunu belirtti. El-İbrahim, “İnsan sermayesi ulusal zenginliğin en güçlü itici gücüdür ve özellikle kaynak temelli ekonomilerde kullanılmayan en önemli doğal kaynaklardan biridir” dedi.

Toplumların inşasında bireyselliğin önemini vurgulayan el-İbrahim, teknik becerilerin tek başına yeterli olmadığını, dünyanın ihtiyaç duyduğu şeyin eleştirel düşünme, inisiyatif alma ve sorumluluk üstlenme yeteneğini geliştirmek olduğunu vurguladı. El-İbrahim, “Dünya harika teknik yetkinlikler üretti, ancak eksik olan şey geleneksel modellere meydan okuyabilen ve yeniden düşünebilen yetenekler” ifadesini kullandı.

İnsan yeteneklerini modern becerilerle geliştirmenin artık bir seçenek değil, rekabet edebilirlik ve sürdürülebilir büyüme için bir gereklilik olduğunu vurgulayan el-İbrahim, rutine dayalı eğitimin artık işlerin doğasının hızla değiştiği otomasyon ve yapay zekâ çağına uygun olmadığına işaret etti.

Tüm işlerin dijital hale geldiğini ve eğitimin artık uzmanlarla sınırlı kalmayıp tüm çalışanlara yayılması gerektiğini açıklayarak, işverenlerin artık sertifika değil, performans ve uyum becerisi aradığını vurguladı.

El-İbrahim, otomasyon ve yapay zekânın tüm sektörleri yeniden şekillendirmesiyle birlikte küresel işgücü piyasasını biçimlendiren önemli güçler olduğunu ve bu güçlerin insan muhakemesine odaklanan esnek eğitim sistemlerinin benimsenmesini gerektirdiğini açıkladı.

El-İbrahim, “Uçtan uca dijitalleşme şarttır ve tüm sektörlerde becerilerin geliştirilmesini zorunlu kılar. Aynı zamanda demografik değişimler, gençlere nasıl yatırım yapıldığına bağlı olarak bir fırsat ya da yük olabilecek ekonomik zorluklar ortaya çıkarmaktadır. Bu bağlamda, işe alım kriterlerinde odak noktası, sertifikasyonlardan gerçek hazır olma durumuna, performansa ve uyarlanabilirliğe kaymaktadır” şeklinde konuştu.

El-İbrahim, eğitim ve ekonomi sistemlerinin küresel değişimlere hazır olmasını sağlamak için atılması gereken dört temel adımı şöyle özetledi:

1- Lojistik, turizm ve dijital finans gibi gelişmekte olan sektörlerde gerçek verilere dayalı ve işverenlerle ortaklık içinde müfredat oluşturarak eğitimin piyasa ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirilmesi.

2- Teknik ve mesleki eğitimin ikincil bir seçenek değil, modern işgücünün temel bir bileşeni olarak teşvik edilmesi.

3- Küçülen beceri çağına ayak uydurmak için yaşam boyu öğrenmeyi benimsemek ve sürekli eğitimi gerçek piyasa değeriyle ilişkilendirmek.

4- Teşviklerin ve uzun vadeli etkinin uyumlaştırılmasını sağlamak için kamu ve özel sektör arasında kurumsal ortaklıklar kurulması.

Suudi Arabistan’ın bu dönüşüme doğru istikrarlı bir şekilde ilerlediğini vurgulayan el-İbrahim, “Altyapı ve teknoloji tek başına kalkınmayı sağlamaz. Farkı yaratan doğru insanlardır ve bu insanlar tesadüfen ortaya çıkmazlar; onlara inanmayı ve yatırım yapmayı seçtiğimiz için ortaya çıkarlar” diyerek sözlerini tamamladı.