Körfez İşbirliği Konseyi ve Arap Birliği, Umman'daki Vadi el-Kebir'de meydana gelen silahlı saldırıyı kınadı

Arap Parlamentosu, dini ve ahlaki değer ve ilkelerle çelişen ‘günahkâr saldırıyı’ kınadı.

Umman'ın başkenti Maskat'ın batısında bulunan Vadi el-Kebir bölgesinde bir tepenin üzerinde duran adam (Arşiv - AFP)
Umman'ın başkenti Maskat'ın batısında bulunan Vadi el-Kebir bölgesinde bir tepenin üzerinde duran adam (Arşiv - AFP)
TT

Körfez İşbirliği Konseyi ve Arap Birliği, Umman'daki Vadi el-Kebir'de meydana gelen silahlı saldırıyı kınadı

Umman'ın başkenti Maskat'ın batısında bulunan Vadi el-Kebir bölgesinde bir tepenin üzerinde duran adam (Arşiv - AFP)
Umman'ın başkenti Maskat'ın batısında bulunan Vadi el-Kebir bölgesinde bir tepenin üzerinde duran adam (Arşiv - AFP)

Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreterliği, Arap Birliği ve Arap Parlamentosu bugün (çarşamba) Umman'ın başkenti Maskat'ın Vadi el-Kebir bölgesinde meydana gelen ve aralarında bir polis memurunun da bulunduğu çok sayıda ölü ve yaralıya yol açan silahlı saldırıyı kınadı.

KİK Genel Sekreteri Casim Muhammed el-Budeyvi, Maskat’ın Vadi el-Kebir bölgesinde meydana gelen silahlı saldırı olayını en sert ifadelerle kınadı.

“Bu iğrenç suç eylemi dinimizin tüm ilkelerine, insani ve ahlaki değerlere aykırıdır” diyen el-Budeyvi, KİK ülkelerinin Umman'ın yanında olduğunu vurguladı. El-Budeyvi ayrıca, Umman güvenlik personelinin olayla ilgili çabalarını da övdü.

Kurbanların ailelerine başsağlığı ve yaralılara acil şifalar dileyen el-Budeyvi, Yüce Allah'tan Umman yönetimini ve halkını güvenlik ve istikrarla kutsamasını ve her türlü zarardan korumasını niyaz etti.

Diğer yandan Arap Birliği, Umman'ın başkenti Maskat'ın Vadi el-Kebir bölgesinde meydana gelen ve aralarında bir polisin de bulunduğu çok sayıda ölü ve yaralıya yol açan silahlı saldırıyı kınadı.

Yapılan açıklamada, Umman ile güvenlik ve istikrarını korumak için aldığı tüm tedbirlerde tam dayanışma içinde olunduğu teyit edilirken, Umman hükümeti ve halkı ile kurbanların ailelerine en içten taziye dilekleri iletildi ve yaralılara acil şifalar dilendi.

Arap Parlamentosu da söz konusu silahlı saldırıyı kınadı.

Arap Parlamentosu yaptığı açıklamada, tüm dini ve ahlaki değer ve ilkelerle çelişen ve Umman'da güvenlik ve istikrarı baltalamayı amaçlayan bu menfur saldırıyı kınadığını ifade ederek, Umman'ın güvenlik ve istikrarını korumak için aldığı güvenlik tedbirlerinde kendisiyle tam dayanışma içinde olduğunu vurguladı.

Arap Parlamentosu Umman'a, hükümetine, halkına, parlamentosuna ve hayatını kaybedenlerin ailelerine en içten taziye ve başsağlığı dileklerini sunarak yaralılara acil şifalar diledi.



Suudi Arabistan Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne tecavüzünü reddettiğini yineledi

Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne saldırısını, yerleşimleri genişletmeyi amaçlayan bir provokasyon olarak değerlendirdi (Arşiv- EPA)
Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne saldırısını, yerleşimleri genişletmeyi amaçlayan bir provokasyon olarak değerlendirdi (Arşiv- EPA)
TT

Suudi Arabistan Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne tecavüzünü reddettiğini yineledi

Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne saldırısını, yerleşimleri genişletmeyi amaçlayan bir provokasyon olarak değerlendirdi (Arşiv- EPA)
Suudi Arabistan, Netanyahu'nun Ürdün Vadisi'ne saldırısını, yerleşimleri genişletmeyi amaçlayan bir provokasyon olarak değerlendirdi (Arşiv- EPA)

Suudi Arabistan dün (Perşembe) yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun Filistin Ürdün Vadisi'ne pervasızca girmesini şiddetle kınadığını ve reddettiğini belirterek, bu provokatif girişimin uluslararası meşruiyete sahip tüm yasa ve kararları ihlal ederek yerleşimi genişletmeyi amaçladığını kaydetti.

Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, bu ihlallerin tüm Filistin topraklarındaki durumu sakinleştirme ve sivilleri koruma çabalarına hizmet etmediğini belirterek, Gazze'ye yönelik saldırının durdurulmasının, işgal güçlerinin geri çekilmesinin, yerlerinden edilenlerin geri dönmesinin ve Filistin halkının acılarını hafifletmek için insani yardım girişinin önemini yineledi.

Suudi Arabistan, bölgedeki barış çabalarına zarar veren İsrail'in Filistin toprakları ve Filistin halkına yönelik tüm bariz tecavüzlerine son vererek, uluslararası topluma karşı sorumluluklarını yerine getirme çağrısını yeniledi ve işgalin güvenliği tehdit eden ihlallerinin durdurulmasına katkıda bulunan uluslararası hesap verebilirlik mekanizmalarını harekete geçirmenin önemini vurguladı.