Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Tek Su Zirvesi kapsamında Riyad'da devlet başkanları ve üst düzey yetkililerle bir araya geldi

TT

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Tek Su Zirvesi kapsamında Riyad'da devlet başkanları ve üst düzey yetkililerle bir araya geldi

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Riyad'da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve üst düzey Fransız iş dünyası liderleriyle bir araya geldi. (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Riyad'da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve üst düzey Fransız iş dünyası liderleriyle bir araya geldi. (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, dün (Salı) başkent Riyad'da düzenlenen Tek Su Zirvesi çerçevesinde devlet başkanları ve uluslararası kuruluşların üst düzey yetkilileriyle bir dizi ikili görüşme gerçekleştirdi.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve bir grup üst düzey Fransız iş dünyası lideri, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif, Moğolistan Başbakanı Luvsannamsrain Oyun-Erdene, Türkmenistan Milli Lideri ve Halk Maslahatı Başkanı Gurbangulu Berdimuhammedov ve Dünya Bankası Grubu Başkanı Ajay Banga ile bir araya geldi.

xcdvf
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Riyad'da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve üst düzey Fransız iş dünyası liderleriyle bir araya geldi. (SPA)

Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Macron ve Fransız iş dünyası liderleriyle yaptığı toplantıda, çölleşmeyle mücadele çabaları, uzmanlık ve yenilikçi teknolojilerin paylaşımı, su sorunlarının ele alınması ve su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin sağlanması için araştırma ve geliştirmenin teşvik edilmesi, bir dizi ekonomik girişimin gözden geçirilmesi ve Suudi-Fransız ilişkileri ve bunları geliştirme yolları ele alındı.

İkili görüşme sırasında Muhammed bin Selman ve Kazakistan Cumhurbaşkanı, iki ülke arasındaki ilişkilerin yönlerini ve çeşitli alanlarda bunları geliştirme ve iyileştirme yollarını gözden geçirmenin yanı sıra su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak ve çevresel zorluklarla yüzleşmek için ortak eylemlerin koordinasyonu başta olmak üzere bir dizi konuyu ele aldı.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman, Pakistan Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif ile Suudi Arabistan-Pakistan ilişkilerinin boyutlarını, ikili iş birliği alanlarını ve bunları geliştirmenin yollarını gözden geçirdi. Ayrıca son bölgesel ve uluslararası gelişmeleri ve bunlara yönelik çabaları ve özellikle su sorunlarının ele alınmasına yönelik çabalar olmak üzere bir dizi konuyu ele aldı.

Muhammed bin Selman'ın Moğolistan Başbakanı Luvsannamsrain Oyun-Erdene ile görüşmesinde ise iki ülke arasındaki iş birliği olanakları ve ortak çıkarlara hizmet edecek şekilde bunları geliştirme fırsatları ele alınırken, Tek Su Zirvesi'nde yer alan bir dizi konu da gözden geçirildi.

Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın Türkmenistan Milli Lideri ve Halk Maslahatı Başkanı Gurbangulu Berdimuhammedov ile görüşmesinde de iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinin gözden geçirilmesinin yanı sıra başta su kıtlığı ve kuraklıkla ilgili çevresel zorluklara karşı ortak koordinasyon olmak üzere bir dizi konu ele alındı.

Muhammed bin Selman ve Dünya Bankası Grubu Başkanı Ajay Banga, Suudi Arabistan ve Dünya Bankası arasındaki iş birliği ilişkilerini, Suudi Arabistan’ın su sorunlarının ele alınmasına yönelik çaba ve girişimlerini, su kaynaklarının kullanımı ve korunmasında iş birliğinin geliştirilmesini gözden geçirdi.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi, Fransa Cumhurbaşkanı, Kazakistan Cumhurbaşkanı ve Dünya Bankası Grubu Başkanı'nın eş başkanlığında düzenlenen Tek Su Zirvesi'ne Suudi Arabistan'ın ev sahipliği yapması, Krallığın su üretimi, taşınması ve dağıtımı konusundaki onlarca yıllık küresel deneyimine ve su sorunlarına yönelik teknik çözümler geliştirmesine dayanarak, dünya genelindeki su sorunlarının ele alınmasında uluslararası alanda oynadığı öncü rolü ve çevresel sürdürülebilirlik konularına olan bağlılığını vurguluyor.

cvf
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Riyad'da Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile görüştü. (SPA)

Suudi Arabistan'ın zirveye ev sahipliği yapması, 2030 Vizyonu ve onun küresel ortaklıklar kurma, yaşam kalitesini sağlama ve sürdürülebilir ekonomik kalkınma sütunları doğrultusunda, mevcut nesiller için daha iyi bir yaşam sağlamak ve insanlık için daha iyi bir geleceği güvence altına almak için su sorunlarını ele alma ve küresel düzeyde su kaynaklarının sürdürülebilirliğini artırmaya yönelik çabaları birleştirme yollarında uluslararası bir değişim yaratma konusundaki öncü rolünün bir yansımasıdır.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi zirvede yaptığı konuşmada, dünyanın bugün su sektöründe artan zorluklarla karşı karşıya olduğunu, artan kuraklık oranlarının kullanılabilir su kıtlığıyla temsil edilen çoklu krizlere yol açtığını, çölleşme sorunlarını şiddetlendirdiğini ve bunun sonucunda insan yaşamı ve toplumlar için tehdit oluşturduğunu, bunun da su kaynaklarının sürdürülebilirliğini sağlamak için planlar geliştirmek üzere ortak eylem gerektirdiğini söyledi.

Suudi Arabistan, Dünya Su Konseyi ile iş birliği içinde 2027 yılında 11. Dünya Su Forumu'na ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Muhammed bin Selman, Riyad merkezli, ülkelerin ve kuruluşların zorlukları bütüncül bir şekilde ele alma çabalarını geliştirmeyi ve entegre etmeyi amaçlayan küresel bir organizasyonun kurulduğunu duyurdu.

Krallığın Dünya Su Örgütü'nü kurma girişimi uluslararası düzeyde çevre alanında öncü bir adımdır. Zira bu organizasyon, su güvenliği sorunlarını ele almak üzere ortak uluslararası eylemi teşvik etmeyi ve Suudi Arabistan’ın çevre koruma çabalarına katkıda bulunma ve iklim eylemi alanında bölgesel ve uluslararası düzeyde öncü bir rol oynama kararlılığını teyit etmeyi amaçlamaktadır.

xscvdf
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Riyad'da Moğolistan Başbakanı Luvsannamsrain Oyun-Erdene ile görüştü. (SPA)

Tek Su Zirvesi, iklim değişikliği bağlamında su sektöründe ve finansmanında karşılaşılan zorluklara yönelik olası çözümler konusunda uluslararası tartışmalar yapmak üzere ülke, kuruluş, finans kurumları ve özel sektörden liderleri bir araya getirmeyi amaçlıyor. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilik nedeniyle küresel su krizi artarken zirve, 2026'daki Birleşmiş Milletler (BM) Su Konferansı'na hazırlık olarak su sektöründeki zorluklara somut çözümler için bir kuluçka merkezi olarak hizmet etmeyi hedefliyor.



Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
TT

Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)

Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde, işgal altında bulunan Filistin’deki gelişmelere ilişkin düzenlenen istişare toplantısının ardından ortak bir bildiri yayımlandı. Toplantıya, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreterliği, Arap Birliği ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu’ndan üst düzey heyetler katıldı. Toplantının, Filistin meselesinin seyri ile bölgesel ve uluslararası yansımaları konusunda üç kuruluş arasındaki siyasi eşgüdümün arttığını ortaya koyduğu belirtildi.

Bildiride, ABD Başkanı tarafından açıklanan ve Ekim 2025’te Mısır’ın Şarm eş-Şeyh kentinde Mısır-ABD himayesinde, Katar ve Türkiye’nin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Barış Zirvesi’nde imzalanan barış planının, kan dökülmesinin durdurulması, insani yardımların engelsiz şekilde ulaştırılması, İsrail işgal güçlerinin çekilmesi ve normal hayata dönüş için gerekli koşulların hazırlanması açısından temel bir çıkış noktası olduğu vurgulandı. Planın, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2803 sayılı kararıyla kabul edildiği ve geri dönülmez biçimde ‘iki devletli çözüm’ yolunun açılmasını hedeflediği kaydedildi.

Bu çerçevede üç kuruluş, Gazze Şeridi’nde ya da Batı Şeria’da Filistin halkının zorla yerinden edilmesini hedefleyen her türlü girişim ve planı kesin bir dille reddettiklerini belirtti. Bildiride, bu tür adımların savaş suçu ve uluslararası insancıl hukukun açık ihlali olduğu, ayrıca bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan tehdit teşkil ettiği ifade edildi. İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nın tek yönlü açılmasına ilişkin açıklamaları da sert şekilde kınanarak, Gazze Şeridi’ni yaşanamaz bir bölge haline getirmeyi amaçlayan politikaların sonuçlarına karşı uyarıda bulunuldu.

Ortak bildiride, İsrail makamlarının Gazze Şeridi’ne uyguladığı kuşatma ve sistematik aç bırakma politikası kınandı. İsrail’in Refah Sınır Kapısı ile tüm kara ve deniz geçişlerini kalıcı ve güvenli şekilde açmaya zorlanması, insani yardımların herhangi bir kısıtlama olmaksızın ulaştırılmasına izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’da yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesi, keyfi tutuklamalar, ilhak planları, sözde İsrail egemenliğinin dayatılması, şehir ve mülteci kamplarına baskınlar, altyapının tahrip edilmesi ve nüfusun zorla yerinden edilmesi gibi uygulamaların tehlikesine dikkat çekildi.

Bildiride, tüm İsrail yerleşimlerinin hukuka aykırı olduğu vurgulanarak, bunların dağıtılması ve boşaltılması gerektiği ifade edildi. İşgal güçlerinin koruması altında artan aşırı yerleşimci şiddetine karşı uyarıda bulunulurken, uluslararası topluma bu suçların faillerinin uluslararası ceza hukuku çerçevesinde hesap vermesini sağlama ve BM Güvenlik Konseyi’nin 904 sayılı kararı uyarınca yerleşimcilerin silahsızlandırılmasını hayata geçirme çağrısı yapıldı.

Bildiride, Kudüs’e ilişkin olarak İsrail’in işgal altındaki kentte siyasi, coğrafi ve demografik yapıyı değiştirmeyi amaçlayan tüm uygulamaları reddedildi. Açıklamada, başta Mescid-i Aksa olmak üzere İslam ve Hristiyan kutsal mekânlarının tarihî ve hukuki statüsünün korunmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Ortak bildiride ayrıca, işgal hapishanelerindeki Filistinli mahkûmlara yönelik zorla kaybetme, işkence, infaz ve kötü muamele dahil ağır ihlaller kınandı. Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, tutuklu lider Mervan Bergusi’nin hücresini basarak hayatını tehdit ettiğine dikkat çekilerek, mahkûmların akıbetinin ortaya çıkarılması, korunmalarının sağlanması ve serbest bırakılmaları için uluslararası baskı çağrısı yapıldı.

Üç kuruluş, uluslararası toplumu İsrail’i tüm ihlallerinden dolayı hesap vermeye zorlayacak somut adımlar atmaya ve cezasızlık politikasına son vermeye davet etti. Bu çerçevede, başta Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı (UAD) olmak üzere ulusal, bölgesel ve uluslararası yargı mecralarının devreye sokulması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Filistin halkı için uluslararası korumanın sağlanmasının zorunlu olduğu ifade edildi. Bildiride ayrıca, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu teyit edilerek, Filistin hükümetinin Gazze Şeridi dahil tüm işgal altındaki Filistin topraklarında sorumluluklarını tam olarak üstlenmesinin desteklenmesi talep edildi.

Bildiride, Suudi Arabistan’ın Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nun 80’inci oturumunda açıkladığı Filistin Yönetimi’nin mali sürdürülebilirliğine yönelik acil koalisyon girişimi memnuniyetle karşılandı. Tüm ülkelere bu girişime katılma ve Filistin hükümetine mali destek sağlama çağrısı yapıldı. Ayrıca, 12 Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve Filistin meselesinin barışçıl çözümü ile iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin konferansın sonuçlarını onaylayan karar da olumlu karşılandı. Söz konusu konferansın, Suudi Arabistan ve Fransa’nın eş başkanlığında New York’ta düzenlendiği hatırlatıldı.

Açıklamada, UAD’ın İsrail’in işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki yükümlülüklerine ilişkin danışma görüşü takdir edilirken, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) görev süresinin üç yıl uzatılması kararı memnuniyetle karşılandı. Ajansa siyasi, hukuki ve mali desteğin sürdürülmesinin gerekliliği vurgulanarak, rolünü veya yetkisini zayıflatmayı hedefleyen girişimler reddedildi.

Bildirinin sonunda, Eylül 2025’te Filistin devletini tanıyan ülkelerin tutumları takdir edilirken, diğer ülkelere de Filistin devletini tanımaları ve BM’de tam üyeliğini desteklemeleri çağrısı yapıldı. Bunun, iki devletli çözümün hayata geçirilmesinin temel unsurlarından biri olduğu belirtildi. Açıklamada, bölgede adil ve kalıcı barışın ancak İsrail işgalinin sona erdirilmesi, 4 Haziran 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin uluslararası meşruiyet kararları ve Arap Barış Girişimi doğrultusunda kurulmasıyla mümkün olacağı vurgulandı.


Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)

ABD'nin Wisconsin eyaletinde düzenlenen özel bir törenle, Tuwaiq projesi kapsamında üretilecek dört Suudi savaş gemisinden ilki olan "Majesteleri Kral Saud" gemisi denize indirildi.

Gemi, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Muhammed El-Garibi tarafından, Suudi Arabistan ve Amerikan tarafından çok sayıda üst düzey subay ve yetkilinin katılımıyla denize indirildi.

Korgeneral el-Garibi, genel olarak silahlı kuvvetlerin ve özellikle deniz kuvvetlerinin Suudi liderliğinden aldığı sınırsız desteğin, modernizasyon ve kalkınmada önemli ilerlemeler kaydedilmesine katkıda bulunduğunu vurguladı. Tuwaiq projesinin, Suudi Arabistan'ın en son askeri teknolojilere dayanan, modern ve profesyonel bir deniz kuvveti oluşturma taahhüdünü ve personelinin ileri eğitim ve nitelik programlarını somutlaştırdığını ifade etti.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, dün Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi.

Görüşmede, Sudan'daki son gelişmeler, bunların sonuçları, güvenlik ve istikrarın sağlanması için gösterilen çabalar gözden geçirildi.