Tunus Cumhurbaşkanı, yemin töreninde yolsuzluğa karşı savaş ilan etti

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said parlamentoda yemin ederken (AFP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said parlamentoda yemin ederken (AFP)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı, yemin töreninde yolsuzluğa karşı savaş ilan etti

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said parlamentoda yemin ederken (AFP)
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said parlamentoda yemin ederken (AFP)

Tunus’un yeni Cumhurbaşkanı Kays Said, dün parlamentoda cumhurbaşkanlığı yemini etti. Cumhurbaşkanı Said, parlamentoda yaptığı konuşmada yolsuzlukla mücadeleye devam edeceğini ifade etti.
Yemin törenine eski cumhurbaşkanları ve başbakanların yanı sıra mevcut hükümet yetkilileri, ulusal kurum ve kuruluşların üyeleri de hazır bulundu. Kays Said’in gerçekleştirdiği politik konuşma medyada geniş yer buldu. Tunuslu ve yabancı çeşitli kurum ve gazetelerden 350 medya mensubu yeni Cumhurbaşkanı’nın yemin törenine katıldı. Said’in konuşması bir çok televizyon ve radyo kanalı tarafından canlı yayınlandı.
Yeni Cumhurbaşkanı halka seslendiği konuşmasında, terörizm ve yolsuzlukla mücadeleye devam etme sözü verdi. Ayrıca devlet kurumlarının partiler tarafından istismar edilmesine müsaade etmeyeceğinin altını çizdi. Said, Tunusluların onur ve özgürlüğünü korumayı taahhüt etti. Kanundışı herhangi bir şeye izin vermeyeceğini vurgulayan Kays Said, Tunus’un birçok zorlukla karşı karşıya olduğunu ve sorumluluğun ağır olduğuna dikkat çekti.
Konuşmasında seçim sonuçlarına da değinen Said, Tunus halkının meşru araçlarla yeni bir konsepte sahip tarihi bir başarı ve gerçek bir devrim gerçekleştirmeyi başardığının altını çizdi. Said, “Bu tarihi başarı, Tunus halkının meşruiyete saygı bağlamında rotasını değiştirebileceğini gösterdi” dedi.
Kays Said, konuşmasında gençlere de önemli bir yer ayırdı. Gençlerin yeni bir tarih yazdıklarına işarette bulunan Tunus Cumhurbaşkanı yaşamak için ölümü tercih ettiklerini ve çöküşten inşa ve çalışma kıyısına geçtiklerini söyledi.
Tunus’un kanun tarafından yönetilen bir ülke olduğuna dikkat çeken Said, herkesin kamu hizmetlerinin tarafsızlığının gerekliliği ile yasalara saygı göstermesi ve bunları siyasi hesaplaşmaların dışında bırakması gerektiğine dikkat çekti.
Tunus’ta herhangi bir etnik suça müsamaha edilmeyeceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı, ülkenin güvenliği ve istikrarını tehdit eden terör örgütlerine seslenerek, “Herhangi bir terörist tarafından atılan bir kurşuna, sınırsız bir mermi yağmuru ile karşılık verilecektir” ifadelerini kullandı.
Ulusal örgütler, özellikle önceki hükümetler tarafından siyasi meselelere karışmakla suçlanan Tunus Genel İşçi Sendikası’na (UGTT) bir teklif gücü olmaya çağırdı. Mensuplarının vatansever olduklarının ve ülkenin inşasına katılmaya hazır olduklarını söyledi.
Ülkenin karşılaştığı ekonomik zorluklarla ilgili olarak ise vatandaşlara 5 yıllığına her ay ülkenin yararına bir iş günü katkıda bulunma çağrısında bulundu. Bunun ülkenin borç ve kredi yükünden kurtulmasına ve hazinesine katkı sağlamaya vesile olacağını ifade etti. Yöneticiler ve yönetilenler arasında yeni bir güven ilişkisi kurması çağrısında bulundu.
Tunus Cumhurbaşkanı, ülkesinin dış meselelere yaklaşımı konusunda ise yönetiminin başta Filistin meselesi olmak üzere adil ve haklı davalara destek vermeyi sürdüreceğinin altını çizdi. Bu tutumun Yahudilere yönelik olmadığını, Tunus olarak Filistinlilerin koruyucusu olduklarını ve buna devam edeceklerinin altını çizdi. Ancak bu tutumun Siyonist işgaline karşı olduğuna dikkat çekti.
Tunus eski Cumhurbaşkanı Munsıf Merzuki, daha önceden belirlenmiş bir program nedeniyle yurt dışında bulunduğu için yemin törenine katılmadı. Merzuki, program katılamadığı için özürlerini sundu.



Suriye'nin kuzeydoğusundaki saldırılarda 9 SDG'li öldü

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
TT

Suriye'nin kuzeydoğusundaki saldırılarda 9 SDG'li öldü

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri, Deyrizor'un kuzey kırsalındaki karargâhlarına yapılan benzer saldırıların ardından yaptığı açıklamada, Rakka vilayeti kırsalındaki Tabka kenti ve Haseke vilayetinin güneyindeki eş-Şeddadi kasabasındaki güvenlik noktalarını hedef alan bir dizi silahlı saldırıda 5 üyesinin öldüğünü ve 2 üyesinin de yaralandığını duyurdu. Bu arada Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Medya Merkezi, silahlı grupların SDG'nin etki alanlarına yönelik saldırılarında 4 savaşçısının öldürüldüğünü açıkladı.

Kürt yönetimine bağlı İç Güvenlik Güçleri dün resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, ‘terörist’ olarak nitelediği grupların ‘Tabka kentinde güçlerine ait iki noktayı hedef aldığını ve iki üyesinin yaralanmasına neden olduğunu, 14 Temmuz sabahı da eş-Şeddadi kasabasındaki güvenlik kontrol noktalarından birine saldırı düzenlendiğini ve beş üyesinin öldüğünü belirtti.

Özerk Yönetim ve SDG liderliği söz konusu saldırıları genellikle DEAŞ hücrelerinin gerçekleştirdiğini iddia ederek, ‘medya saldırıları ve Suriye genelinde, özellikle de ülkenin kuzey ve doğu bölgelerinde kaos ve fitne yaymak isteyen tarafların sürekli kışkırtmaları ışığında’ bu saldırıların arttığını ve sıklaştığını kaydetti.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri liderlerinden Ali el-Hüseyin Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, son dönemde Özerk Yönetim bölgelerindeki güvenlik durumunun, doğrudan karargâhları ve güvenlik kontrol noktalarını hedef alan DEAŞ hücrelerinin hareketlerinde bir artışa sahne olduğunu söyledi. Hüseyin, “Bu girişimlere rağmen, kuvvetlerimiz yüksek hazırlık ve uyanıklıkları sayesinde saldırıları etkili bir şekilde engellemeyi başardı” dedi.

jukıo
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke vilayetinde bulunan karargahlarından birinde (Şarku’l Avsat)

Genel Komutanlığın bu grupların kimliğini ve bağlantılarını ortaya çıkarmak amacıyla kapsamlı soruşturmalar başlattığını belirten el-Hüseyin, “Güvenlik güçlerimiz, bu tür girişimleri boşa çıkarmak konusunda daima tam teyakkuz hâlindedir ve sivillerin güvenliğini ve emniyetini korumak için gerekli tüm önlemleri almıştır” ifadesini kullandı.

SDG'nin güvenlik kanadı olan güvenlik güçlerinin mevzilerine yönelik bu silahlı saldırılar, Suriye'nin kuzeydoğusunda Özerk Yönetim’in kontrolü altındaki bölgelerin akıbetine ilişkin gerginlik ve endişe ortamında, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve SDG lideri Mazlum Abdi tarafından 10 Mart'ta imzalanan anlaşmanın uygulanmasını hızlandırmak amacıyla Özerk Yönetim’den bir heyetin ABD ve Fransa arabuluculuğunda başkent Şam'da Suriye hükümeti bakanlarıyla yaptığı son görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlandığının açıklanmasının ardından geldi.

vdfghyju
Suriye hükümeti Tişrin Barajı'nda bakım çalışmalarına başladı. (Arşiv)

Konuyla ilgili olarak SDG Medya Merkezi, Halep'in doğu kırsalında Türk ordusu ve müttefik Suriyeli silahlı gruplar ile aralarında devam eden çatışmalarda 4 savaşçısının öldüğünü bildirdi.

Bu bölgeler, 10 Nisan'da Münbiç kırsalında varılan Tişrin Barajı anlaşmasından bu yana temkinli bir sükunete tanıklık etti. Cumhurbaşkanı eş-Şera ve Abdi arasındaki ikili anlaşmanın bir parçası olarak, tüm askeri tarafların çekilmesi ve Suriye Savunma Bakanlığı güçlerinin barajı korumak üzere bölgeye girmesiyle birlikte Suriye'nin kuzeyindeki stratejik barajın ortak yönetimi oluşturuldu.