ABD, hamile farelere alkol verilen deneylere milyonlarca dolar yatırım yapıyor

(Pikrepo)
(Pikrepo)
TT

ABD, hamile farelere alkol verilen deneylere milyonlarca dolar yatırım yapıyor

(Pikrepo)
(Pikrepo)

ABD yönetimi Birleşik Krallık'taki (BK) kurumlarda zebra balıklarını nikotin bağımlısı yapmayı da içeren hayvan deneylerini finanse etmek için sessizce milyonlarca dolar harcıyor.
Amerikan vergi mükellefleri tarafından finanse edilen başka bir BK üniversitesinde kapalı kapılar ardında yapılan diğer deneylerde hamile fareler doğum kusurlarına neden olacak şekilde alkol tüketmeye zorlandı.
ABD yönetimi tarafından karşılanan diğer BK merkezli projeler Londra Queen Mary Üniversitesi'nde, İngiltere Halk Sağlığı Merkezi'nde, Cambridge'de tesisi bulunan bir Japon şirketinde ve Porton Down'da hükümete ait Savunma Bilimi ve Teknolojileri Laboratuvarı'nda yürütülüyor.
Vergi mükelleflerinin ödediği paranın hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde kullanılmasına karşı çıkan ABD merkezli White Coat Waste projesine göre, Britanya'daki topğlamda 9 proje, başlatıldıkları günden bu yana ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri'nden (NIH) toplamda 17 milyon dolardan fazla (yaklaşık 100 milyon TL) fon aldı. 
2003'ten bu yana Oxford Üniversitesi, beşeri tıp çalışmalarının yanı sıra hamile farelere doğum kusurlarına neden olması için alkol verilen testler için 4,9 milyon dolardan fazla (yaklaşık 30 milyon TL) para aldı.
Araştırmacılar NIH'ye anne karnında alkole maruz kalmanın etkilerini gözlemleyebilmek için yeni metodlar geliştirmeyi amaçladıklarını, "çocuk ve yetişkinlerde yüzde oluşan etkileri akıllı telefonlar ve tabletler aracılığıyla  tespit etmeye ve anne karnındaki alkol maruziyetinin yüz ve beyinde yarattığı etkileri tespit etmek için ultrason görüntülerini analiz etmenin yeni yollarını bulmaya” çalıştıklarını söyledi.
Londra'da Queen Mary Üniversitesi'nde yapılan ve ABD'nin 18 aydan uzun bir süre boyunca toplamda 708 bin 466 dolar (yaklaşık 4 milyon TL) ödediği deneylerde, zebra balıklarının nikotin bağımlılığı geliştirmesi sağlandı.
Balıklar, kronik nikotin maruziyeti nedeniyle değişen genlerin bağımlılığa yatkın olduğu teorisini test etmek için “nikotin ödülüne ve dürtüselliğine duyarlılık” geliştirecek şekilde mutasyona uğratılmıştı.
Senato'nun federal harcamaların gözetimi alt komitesinin başkanı olan göz cerrahı ve ABD'li Cumhuriyetçi senatör Rand Paul, projeyi kınadı.
Senatör, bir raporda “Nikotin bağımlılığının bir problem olduğunu herkes kabul ediyor. Ama zebra balıklarını nikotin bağımlısı yapmak için Amerikan vergi mükelleflerinin dolarlarını ABD dışına getirmenin çözüm olduğuna inanıyorsanız nikotinden başka bir şey içiyor olmalısınız" diye yazdı. 
NIH ABD'de ve dünya çapında, bilim insanlarının hastalık ve sakatlıkları önlemeyi ve sağlıklı yaşamı uzatmayı amaçlayan biyomedikal araştırmalar için ödenek sağlıyor.
NIH veritabanına göre, Cambridge'de bir araştırma merkezi olan Japon şirketi Heptares Therapeutics'in kokain bağımlılığını incelediği bir diğer proje, 2014'ten bu yana 5,5 milyon dolardan (yaklaşık 33 milyon TL) fazla para almış. Veritabanında hangi hayvanların kullanıldığına ve diğer konulara dair ayrıntılar bulunmuyor.
İkisi de Wiltshire'da yer alan Savunma Bilimi ve Teknolojileri Laboratuvarı (DSTL) ve İngiltere Halk Sağlığı (PHE) 5 proje için toplu ödemeler aldı: 2017'den 2024'e kadar hayvanlar üzerinde yapılan deneylerle bulaşıcı hastalıkları araştıracak projelerin üçü 3 bin 500 dolar (yaklaşık 20 bin TL), biri 4 bin 140 dolar (yaklaşık 25 bin TL) ve biri bin 680 dolar (yaklaşık 10 bin TL) para aldı.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, University College London, başlangıçta NIH'ye 776 bin dolarlık bir hibe başvurusu yapılan, epilepsi ve artrit gibi insan hastalıklarına yönelik tedaviler bulmak için koyun ve tavşanlarda sinirlerin elektriksel olarak uyarılacağı prosedürleri de içeren deney planlarından vazgeçti.
Bath Üniversitesi'nden araştırmacılar tıbbi kimya alanında, Rhesus maymunlarını eroin, kokain ve alkole bağımlı hale getirmek için fon alan ABD'li meslektaşlarıyla birlikte çalıştı.
Opioid ve kokain kullanmayı bırakan insanların geri başlamasını önlemenin yollarını bulmayı amaçlayan çalışmalardan bazıları, engelleyici ilaçların etkisinin hayvanlar üzerinde test edilmesini içeriyordu.
Hibeler Bath Üniversitesi'ndeki bilim insanlarına değil, hayvanlara kateterler takan ve uyuşturucu maddeyi kendi kendilerine almalarını sağlayan San Antonio'daki Texas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Merkezi'ndekilere gitti.
White Coat Waste projesi, maymun testleri hakkında bir kampanya başlatmaya çalıştığını, ancak duyuruların yetkililer tarafından engellendiğini söyledi.
Gözlemci grubu verilerini devlet veritabanlarından, bilgi özgürlüğüne dayanan taleplerden, kongre üyelerinden, ifşacılardan, resmi web sitelerinden ve bilimsel yayınlardan topluyor.
Grubun kurucusu ve başkanı Anthony Bellotti, “Çalışkan Amerikalıların paralarını, balıkları nikotin, primatları eroin bağımlısı yapmak gibi saçmalıklar için BK'ye göndermeyi bırakmanın tam zamanı.
Çoğu Amerikalı, hayvan testlerine karşı çıkıyor. Neredeyse trilyon dolarlık bir bütçe açığı ve kendi alanında iş bulamayan bir sürü ABD'li bilim insanı varken, Amerikan vergi mükelleflerinin dolarlarını hayvanları istismar etmek, yabancı bireyleri ve kurumları zenginleştirmek için yurtdışına göndermenin bir mazereti yok” diye konuştu.
Londra Queen Mary Üniversitesi'nden bir sözcü ise “Queen Mary gibi dünya standartlarındaki üniversitelerde yapılan tıbbi araştırmalar, dünya çapında milyonlarca insanın hayatını kurtarıyor ve iyileştiriyor; atılımlar çoğu zaman hayvanları da içeren araştırmaların sonucunda gerçekleştiriliyor.
Aynı zamanda BK yasaları tüm ilaçların insanlarda kullanılmasından önce iki farklı türden canlı hayvan üzerinde test edilmesini zorunlu kılıyor.
Bununla birlikte, hayvanların araştırmalar için yalnızca kesinlikle gerekli olduğu ve alternatifin olmadığı durumlarda kullanılması hayli önemli. Bu durumda zebra balığının memelilerle ortak olan genetik özellikleri bilim insanlarının insanlarda bağımlılık için tedaviler geliştirmesine yardımcı olabilecek bilgiler edinmesini sağlıyor” dedi.
Sözcü ayrıca çalışmaların bir hayvan refahı ve etik inceleme kurulu tarafından denetlendiğini söyledi.
Oxford Üniversitesi de biyomedikal araştırmalarının çoğunda hayvan alternatiflerin kullanıldığını ifade etti:
Ne yazık ki, henüz bu tekniklerin veya bilgisayar modellerinin hayvanlar üzerindeki araştırmalara duyulan ihtiyacın yerini tamamen alabileceği noktaya gelmiş değiliz. Üniversitemiz sürekli olarak yenilikçi ve hayat kurtaran bilimin ön saflarında yer aldı. Araştırmalarımız kanser, felç, kalp hastalığı, diyabet, HIV, Alzheimer, Parkinson ve acıyla ölüme neden olan diğer birçok hastalığa dair hayat kurtaran öngörüler sağlıyor.
Bir sözcü, araştırmacıların deneylerde hayvan kullanımına alternatif bulmayı, sayıları azaltmayı ve hayvanların mümkün olduğunca az acı çekmesini sağlamak için deneyleri iyileştirmeyi hedeflediğini söyledi 
Savunma Bakanlığı'ndan bir sözcü, "DSTL askerlerin hayatını kurtarabilecek ve sivillere yardımcı olabilecek yeni aşılar, terapiler ve tedaviler geliştirmekle sorumlu  ve şu aşamada, araştırmalar sırasında hayvan kullanmaksızın bunlar gerçekleştirilemez" dedi:
“DSTL, hayvanlar üzerinde yapılan deneylerinin sayısını azaltmaya kararlıdır ve sadece, hayvanlar üzerinde yapılacak deneyler olmaksızın gerçekleştirilemeyecek araştırmalar için lisans başvurusunda bulunur."
Bir PHE sözcüsüyse şunları söyledi:
Araştırmalarımızın çoğu hayvanlar olmadan gerçekleştiriliyor; bununla birlikte, hayvanların da kullanıldığı bazı araştırmalar, enfeksiyonların nasıl bulaştığını anlamak, hastalığın yayılmasını önlemek ve çevresel faktörlerin insan sağlığını nasıl etkilediğini incelemek için zorunludur.
Sözcü ayrıca, PHE'nin Hayvan Araştırmalarında Açıklık Anlaşması'nda imzasının bulunduğunu aktardı.
Finansman alan üç İngiliz üniversitesinin de bu anlaşmada imzası bulunuyor.
Bath Üniversitesi sözcüsü, insan olmayan primatlar üzerinde hayvan deneyleri yapmadıklarını söyledi ve ekledi:
Hastalıkları anlamayı ve yeni ilaçlar geliştirmeyi amaçlayan biyomedikal araştırmalar yapıyoruz, bunlara opioid'lerin amaç dışı kullanımına dair yeni tedaviler bulmak da dahil. Küçük kemirgenler ve bazı balık türleriyle çalışıyoruz.
Yorum almak için Heptares Therapeutics'le de iletişim kurmaya çalışıldı.
NIH yaptığı bir açıklamada, finanse ettiği araştırmalarda kullanılan tüm hayvanların “mümkün olan en az sayıda hayvanı içermesi ve refahlarına en yüksek özenin gösterilmesini garanti eden” yasalar, düzenlemeler ve politikalarla korunduğunu söyledi. Açıklamada, fon alan kurumların "İnsancıl Bakım ve Laboratuvar Hayvanlarının Kullanımı Kuralları'na" uymak zorunda olduğu belirtildi.
Açıklamada ayrıca, hibe alan yabancı kuruluşların NIH'ye araştırmanın yürütüldüğü ülkenin yasa, düzenleme ve politikalarıyla uyumlu olacağına dair güvence ve sertifika sunması gerektiği ve "Hayvanları İçeren Biyomedikal Araştırmalar için Uluslararası Kılavuz İlkeler'e" bağlı kalacağını taahhüt etmesi gerektiği de aktarıldı. NIH'nin “fon alan yabancıları Laboratuvar Hayvanlarının Bakımı ve Kullanımı Kılavuzu'ndaki standartlarla uyumlu olmaya çağırdığı" söylendi. BK'deyse önerilen araştırmaları Hayvan Refahı ve Etik İnceleme Kurulu değerlendiyor.
“Alternatifler” yani 3R, (azaltmak, iyileştirmek ve alternatif bulmak: reduce, refine, replace), NIH'nin matematiksel modellerin, bilgisayar simülasyonlarının ve in-vitro sistemlerin mümkün olan her koşulda kullanılması gerektiğini söyleyen etik kurallar belgesiyle tanımlanıyor.



YouTube, Trump'ın açtığı davayı çözmek için 22 milyon dolar ödeyecek

YouTube logosu (Arşiv)
YouTube logosu (Arşiv)
TT

YouTube, Trump'ın açtığı davayı çözmek için 22 milyon dolar ödeyecek

YouTube logosu (Arşiv)
YouTube logosu (Arşiv)

Dün yayınlanan bir mahkeme belgesi, YouTube'un, 6 Ocak 2021'de destekçilerinden oluşan bir kalabalığın Kongre Binası'na saldırmasının ardından hesabını askıya alan Google'a ait platformun Başkan Donald Trump'a açtığı davayı çözmek için 22 milyon dolar ödemeyi kabul ettiğini gösterdi.

Bu, çevrimiçi video paylaşım sitesini, Meta ve X'in (eski adıyla Twitter) benzer anlaşmalara varmasının ardından Temmuz 2021'de başlayan hukuki anlaşmazlığı çözmek için Trump ile anlaşmaya varan en son platform haline getiriyor.

Washington, D.C.'deki Kongre Binası'na yapılan saldırının ardından, büyük sosyal medya platformları, Trump'ın 2020 seçimlerinde eski Başkan Joe Biden'a karşı kaybetmesine yol açan sahtekarlık iddialarıyla daha fazla şiddeti teşvik edeceğinden endişe ederek hesaplarını sildi. Bu eylemin ardından 79 yaşındaki Cumhuriyetçi, yasadışı sansür iddiasıyla bu platformlara dava açtı.

Mahkeme belgesine göre, YouTube'un ödeyeceği 22 milyon dolarlık tazminat, Trump'ın "Ulusal Alışveriş Merkezi'nin restorasyonu, korunması ve geliştirilmesine ve Beyaz Saray Eyalet Balo Salonu'nun inşasını desteklemeye adanmış" kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Trust for the National Mall aracılığıyla Beyaz Saray'da inşa etmeyi planladığı projeye aktarılacak.

Şubat ayında X, Cumhuriyetçi milyarder Trump'ın şirkete ve eski CEO'su Jack Dorsey'e karşı açtığı davanın ardından Trump ile yaklaşık 10 milyon dolarlık bir anlaşmaya vardı. Ocak ayında, göreve başlamasından birkaç gün sonra Meta, başkan tarafından kendisine açılan bir davayı çözmek için 25 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Anlaşmaya göre, bu miktarın 22 milyon doları Trump'ın gelecekteki başkanlık kütüphanesinin finansmanı için kullanılacak.

YouTube'un ana şirketi Alphabet, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'na sunduğu 2025 yıllık raporuna göre, platformun yalnızca reklam gelirinin 2024 yılında 36 milyar dolardan fazla olduğunu belirtti.


Suudi Arabistan: Devlet kurumları için siber kimlik avı hizmeti başlatıldı

Suudi Arabistan'ın siber güvenlik sektörü durmaksızın gelişiyor (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan'ın siber güvenlik sektörü durmaksızın gelişiyor (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan: Devlet kurumları için siber kimlik avı hizmeti başlatıldı

Suudi Arabistan'ın siber güvenlik sektörü durmaksızın gelişiyor (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan'ın siber güvenlik sektörü durmaksızın gelişiyor (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Ulusal Siber Güvenlik Otoritesi (NCA), devlet kurumlarının çalışanlarını güçlendirmek, siber güvenlik konusunda farkındalığı artırmak ve siber kimlik avı risklerini azaltmak amacıyla Ulusal Siber Güvenlik Hizmetleri Portalı (Haseen) aracılığıyla sağladığı dijital hizmetlerden biri olarak bir ‘siber kimlik avı hizmeti’ başlattı.

Bu hizmet, devlet kurumlarının, çalışanlarının siber kimlik avı konusunda farkındalıklarını artırma kampanyaları tasarlayıp hazırlamasına ve bunları kurum içinde başlatmasına olanak tanıyarak, siber kimlik avıyla ilgili riskler konusunda farkındalığın artırılmasına katkıda bulunuyor. Hizmet ayrıca, bu kurumlar tarafından kurum içinde yürütülen siber farkındalık çabalarının ve faaliyetlerinin etkisini ölçme ve hedef grupların kimlik avı dolandırıcılıklarını ve tekniklerini tespit etme konusundaki hazırlık durumunu değerlendirme ve izleme olanağı da sunuyor.

NCA Başkanı Macid el-Muzeyyed ve Dijital Devlet Kurumu (DGA) Müdürü Mühendis Ahmed es-Suvayan’ın katılımıyla NCA tarafından düzenlenen bir törenle başlatılan hizmet, Haseen’e kayıtlı devlet kurumlarına yönelik bir tanıtım kılavuzu içeriyor. Bunun yanında hizmetten nasıl yararlanılacağına dair açıklayıcı videolar ve çalışanlar için periyodik farkındalık kampanyaları başlatmaya yönelik destek şablonlar da yer alıyor. Böylece siber güvenlik alanındaki kamu harcamalarının verimliliğinin artırılmasına, ulusal düzeyde siber güvenliğin güçlendirilmesine ve kuruluşların siber uzayda ortaya çıkan risklerle başa çıkma hazırlıklarına katkıda bulunuluyor.

Hizmet, siber güvenlik konusunda farkındalığı artırmak için devlet kurumlarıyla iş birliği çerçevesinde sunuluyor. Suudi Arabistan Bilişim Teknolojileri Şirketi’nin (SITE) teknik birimi tarafından geliştirilen Haseen aracılığıyla NCA tarafından sunulan hizmetler arasında, Suudi Arabistan için güvenli ve güvenilir bir siber uzay oluşturmak amacıyla siber güvenlik hizmeti sunulması, yönetim mekanizmalarının iyileştirilmesi ve ulusal altyapının korunması yer alıyor.


SpaceX, kritik Starship fırlatmasından önceki son testi tamamladı

SpaceX, 22 Eylül 2025'te Teksas'taki Starbase tesisinde Starship roketinin statik ateşleme testini gerçekleştirdi (SpaceX)
SpaceX, 22 Eylül 2025'te Teksas'taki Starbase tesisinde Starship roketinin statik ateşleme testini gerçekleştirdi (SpaceX)
TT

SpaceX, kritik Starship fırlatmasından önceki son testi tamamladı

SpaceX, 22 Eylül 2025'te Teksas'taki Starbase tesisinde Starship roketinin statik ateşleme testini gerçekleştirdi (SpaceX)
SpaceX, 22 Eylül 2025'te Teksas'taki Starbase tesisinde Starship roketinin statik ateşleme testini gerçekleştirdi (SpaceX)

SpaceX, Mars'a gönderilecek Starship roketinin kritik deneme uçuşundan önceki son büyük testini tamamladı.

Roketin üst kademesi, pazartesi günü Teksas'taki SpaceX Starbase tesisindeki fırlatma rampasına bağlıyken 6 Raptor motorunu statik ateşlemeyle çalıştırdı. Fırlatmanın gelecek gün veya haftalarda gerçekleşmesi bekleniyor.

Bu, SpaceX'in patronu Elon Musk'ın 2029'da astronotları Mars'a göndermek için kullanmayı umduğu, dünyanın en büyük ve en güçlü roketinin 11. deneme uçuşu olacak.

Starship, NASA'nın Artemis programı kapsamında mürettebat ve kargoyu Ay yüzeyine ulaştırmak için de geliştiriliyor.

Sıradaki deneme uçuşu, önceki iki Starship testine benzer bir plan izleyecek; Starbase'ten fırlatılan üst kademe Hint Okyanusu'na düşecek.

2025'te hayal kırıklığı yaratan bir dizi Starship fırlatması gerçekleştiren SpaceX'in yalnızca 26 Ağustos'taki en son deneme uçuşu başarılı oldu.

Bu aksaklıklar, NASA'yı 50 yıldan uzun süre sonra ilk kez insanları Ay'a geri döndürmeyi hedefleyen Artemis programının takvimini ertelemeye zorladı.

Ay'a inişin başlangıçta 2024'te gerçekleşmesi planlanmıştı ancak Starship İnsanlı İniş Sistemi'nin (HLS) geliştirilmesindeki zorluklar, mürettebatlı uçuşun artık 2027 ortasından önce gerçekleşmesinin beklenmediği anlamına geliyor.

FRGTYU
SpaceX'in Starship İnsanlı İniş Sistemi (HLS) konsepti (SpaceX)

ABD Havacılık ve Uzay Güvenlik Danışma Heyeti'nin yakın zamanda yaptığı toplantıda, NASA'nın Ay görevinin Starship HLS'deki temel sorunlar nedeniyle daha da fazla gecikmeyle karşılaşabileceği ortaya çıktı.

Heyetteki eski NASA Görev Operasyonları Direktörü Paul Hill, "HLS takvimi önemli ölçüde zorlanıyor ve tahminlerimize göre 2027 Artemis 3 Ay inişi yıllarca gecikebilir" dedi.

Temel sorun, astronotları Ay yüzeyine ulaştırmak için gereken roketin yörüngede yakıt ikmalinin yapılması.

SpaceX, kriyojenik yakıt transferi diye bilinen sürecin mümkün olup olmadığını henüz kanıtlamadı.

Havacılık ve Uzay Güvenliği Danışma Paneli, "Önümüzdeki 6 ayda yapılacak Starship fırlatmaları, HLS’nin 2027’de ya da 2030’a kadar mürettebatla uçma olasılığını ortaya koyacak" sonucuna vardı.

Independent Türkçe