BM: Suriye'nin kuzeybatısındaki çatışmalar korkunç seviyeye ulaştı

Aileleriyle birlikte yerlerinden edilen ve Halep kırsalındaki şiddetli çatışmalardan ve bombardımanlardan kaçan çocuklar
Aileleriyle birlikte yerlerinden edilen ve Halep kırsalındaki şiddetli çatışmalardan ve bombardımanlardan kaçan çocuklar
TT

BM: Suriye'nin kuzeybatısındaki çatışmalar korkunç seviyeye ulaştı

Aileleriyle birlikte yerlerinden edilen ve Halep kırsalındaki şiddetli çatışmalardan ve bombardımanlardan kaçan çocuklar
Aileleriyle birlikte yerlerinden edilen ve Halep kırsalındaki şiddetli çatışmalardan ve bombardımanlardan kaçan çocuklar

Suriye rejim güçlerinin Aralık ayında başlattığı saldırılarda şuana kadar yerlerinden edilenlerin sayısı 900 bine ulaşırken sadece son dört gün içinde 40 bin kişi kaldıkları yerleri terk etmek zorunda kaldı. Birleşmiş Milletler (BM) Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Suriye'nin kuzeybatısındaki çatışmaların ‘korkunç seviyeye ulaştığını’ duyurdu.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock açıklamasında, “1 Aralık'tan bu yana 900 bin kişinin yerlerinden edildiğini tahmin ediyoruz. Bu sayının büyük bölümünü kadınlar ve çocuklar oluşturuyor” ifadelerini kullandı. BM tarafından geçtiğimiz Perşembe günü yapılan açıklamada bu sayı, 800 bin olarak bildirilmişti.
Yerlerinden edilen kişilerin (mülteci) kamplara sığamadıkları için soğuk havada donma tehlikesi altında açıkta uyumak zorunda kaldıklarını belirten Lowcock, “Anneler çocuklarını ısıtabilmek için plastik maddeleri yakıyor. Bebekler ve çocuklar soğuktan donarak ölüyor” şeklinde konuştu.
‘Tek seçenek’ olan ateşkesin ilan edilmesi çağrısında bulunan Lowcock, Suriye’nin kuzeybatısında yaşanan şiddetin ‘gözleri kör ettiğini’ belirterek, “Bugün yerinden edilenlerin bulundukları yerlerin hedef alındığına, ölümlere, yaralanmalara ve yeni felaketlere yol açıldığına dair bilgiler alıyoruz” dedi. Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) aktardığı açıklamasında insani yardım alanında çalışanların ya yerlerinden edildiklerini ya da öldürüldüklerini belirten Lowcock, Türkiye üzerinden Suriye'ye büyük bir yardım misyonunun geldiğini, ancak yaşanan trajedinin bu yardımın çok ötesinde olduğunu vurguladı.
Öte yandan BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) Sözcüsü David Swanson, Türkiye sınırı yakınlarına son günlerde şiddetli çatışmaların yaşandığı Halep’in batı bölgelerinden kaçanların göç ettiklerini söyledi.
Reuters’ın aktardığı açıklamasında Swanson, son 10 hafta içinde kaçanların yarım milyonunun çocuk olduğunu da sözlerine ekledi.
Suriye rejimi Rusya’nın da desteğiyle ülkenin kuzeybatısındaki muhalif ve cihatçı grupların son kalesi İdlib’e saldırı başlattı.
Diğer yandan Suriye ordusu, Halep'in kuzeybatı kırsalında bulunan onlarca ilçede tam kontrol sağladığını ve ‘nerede olurlarsa olsunlar geriye kalan terör örgütlerini’ ortadan kaldırmak için operasyonlarını sürdüreceğini açıkladı. Bu gelişme, Suriye rejim güçlerinin Rusya’nın hava desteğiyle Halep'i başkent Şam’a bağlayan M5 otoyolu çevresindeki silahlı muhalif grupları kovup, otoyolu yıllar sonra yeniden açmayı başarmasının ardından gerçekleşti. Suriye rejim güçleri bu yılın başlarından bu yana, Devlet Başkanı Beşşar Esed karşıtı muhaliflerin son kalesi olan İdlib ve çevresini geri almaya çalışıyor.
Bununla birlikte Reuters’ın haberine göre dün Suriye rejim güçleri tarafından düzenlenen hava saldırılarında hedef alınan Halep’in yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde, Türkiye sınırı yakınlarında bulunan Darat İzza kasabasındaki hastanenin personeli, bombardımanlar sırasında çok sayıda sivilin yaralandığını ve iki hastanenin kullanılamaz hale geldiğini belirttiler. Bununla birlikte görgü tanıkları, İdlib’in güneyine hava saldırıları düzenlendiğini belirttiler.
Öte yandan Şam’a yakınlığıyla bilinen el-Vatan gazetesi, Suriye'nin kuzeyinde bulunan ve hayati öneme sahip olan M5 otoyolunun hafta sonuna kadar sivillerin kullanımına hazır hale geleceğini bildirdi.
Suriye’de en şiddetli çatışmalar 2012 - 2016 yılları arasında yaşandı.
Bu arada Esed’in müttefiki olan Hizbullah’ın Askeri Bilgi Birimi, Suriye ordusunun Halep'in kuzeyinden Türkiye sınırındaki ez-Zehra ve Nubul’a doğru uzanan uluslararası karayolunu açtığını bildirdi.
Suriye rejim güçlerinin ilerleyişi, 9 yıllık savaşın en büyük kitlesel göçünün yaşanmasına neden olurken yüz binlerce sivil Türkiye sınırına kaçtı. Suriye rejiminin kazanımları, çatışmanın iki farklı tarafını destekleyen Ankara ve Moskova arasındaki hassas işbirliğini de etkiledi.



Amerikan istihbaratı: İsrail çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planlıyordu

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
TT

Amerikan istihbaratı: İsrail çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planlıyordu

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için cenaze töreni düzenledi (AP)

Amerikan istihbarat yetkilileri, İsrail'in Lübnan Hizbullahı'na yönelik düzenlediği çağrı cihazı operasyonunu 15 yıldır planladığını bildiriyor. 

Amerikan medya kuruluşu ABC News'ün görüştüğü ve kimlikleri gizli tutulan istihbarat yetkilileri, İsrail'in çağrı cihazlarını paravan şirketler aracılığıyla Lübnan'a soktuğunu belirterek, bunun riskli bir operasyon olduğuna dikkat çekiyor.

İstihbarat kaynakları, CIA'in de bir dönem bu taktiği kullanmayı düşündüğünü fakat sivillere yönelik risk nedeniyle böyle bir adım atılmadığını belirtiyor.

Yetkililer, İsrail istihbaratının saldırıyı paravan şirketler kullanarak planladığını ve bu firmalardaki görevlilerin bir kısmının "kime bağlı çalıştığından habersiz olduğunu" öne sürüyor. 

Mossad'ın paravan firmalar kullanarak çağrı cihazlarına patlayıcı yerleştirip Lübnan'a soktuğuna dair ilk iddia, Amerikan gazetesi New York Times'ın (NYT) 18 Eylül'deki haberinde paylaşılmıştı. 

NYT'ye konuşan kaynaklar, Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket aracılığıyla çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğunu iddia etmişti. Macaristan merkezli bu paravan şirketin, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı ürettiği savunulmuştu. 

İsrailli istihbarat yetkilileri, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini belirtmişti. 

ABC News, konuştuğu istihbarat kaynaklarının bu bilgileri doğruladığını aktarırken, BAC ve Gold Apollo'yla iletişime geçildiğini fakat firmalardan yanıt alınamadığını bildiriyor.
İsrail Başbakanlık Ofisi'ne bağlı Ulusal Siber Direktörlük'ün eski genel müdür yardımcısı Refael Franco, Times of Israel'e verdiği söyleşide, saldırıların ardından Hizbullah'ın yeniden bir iletişim sistemi kurmasının zor olacağını savunuyor ve ekliyor: 

İletişim kurmanın bir yolu olmadığında binlerce savaşçıyı ve birimi kontrol etmek zor, bu onları birkaç yıl geri götürecek.

Franco da İsrail'in çağrı cihazlarını "paravan şirketler aracılığıyla almış olabileceğine" dikkat çekiyor. Eski istihbarat yetkilisi, Hizbullah'ın yıllarca bu patlayıcı dolu çağrı cihazlarından şüphelenmediğini belirtirken, Tel Aviv'in yeni hedefinin Hizbullah'ın bütün tedarik zincirinin akışını çözmek olduğunu söylüyor.

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmıştı. Ertesi gün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşmişti. Olaylarda en az 37 kişi yaşamını yitirirken, 2 bin 931 kişi de yaralanmıştı. Tel Aviv saldırıyı resmi olarak üstlenmedi. Reuters'ın Lübnanlı güvenlik yetkililerine dayanarak aktardığına göre, saldırıdan birkaç saat önce bile Hizbullah çağrı cihazı dağıtıyordu. 

İsrail'in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Danny Danon, dünkü açıklamasında Hizbullah'a yönelik saldırıların devam edebileceği sinyalini vererek şunları söyledi: 

Hizbullah'ın provokasyonlarına devam etmesine izin vermeyeceğiz. Bu eylemler uluslararası hukuku ihlal etmektedir ve İsrail kendini savunacaktır.

Independent Türkçe, Times of Israel, ABC News, Haaretz