Cezayir Cumhurbaşkanı Tunus’a gidiyor

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ve Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in geçtiğimiz ay yapılan Cezayir’deki görüşmesinden (EPA)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ve Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in geçtiğimiz ay yapılan Cezayir’deki görüşmesinden (EPA)
TT

Cezayir Cumhurbaşkanı Tunus’a gidiyor

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ve Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in geçtiğimiz ay yapılan Cezayir’deki görüşmesinden (EPA)
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun ve Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in geçtiğimiz ay yapılan Cezayir’deki görüşmesinden (EPA)

Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’den aldığı resmi davet üzerine önümüzdeki Pazartesi günü Tunus’u ziyaret edeceği açıklandı.
Cezayir merkezli El Khabar gazetesine göre Tebun’a iki günlük Tunus ziyaretinde, iki ülke liderinin başkanlığında toplanacak Cezayir-Tunus Yüksek Ortak Komitesi’ne hazırlık kapsamında hükümetteki bazı bakanlar da kendisine eşlik edecek.
Söz konusu toplantıda, 2008 yılında imzalanan üç serbest ticaret bölge ve sınır bölgelerinin geliştirilmesini öngören anlaşma başta olmak üzere bazı anlaşmaların uygulamasındaki sorunların çözülmesi hedefleniyor. 
Habere göre söz konusu ziyaretin iki ülke arasındaki ilişkileri güçlendireceğini, durmuş olan ekonomik işbirliğini başlatacağını ve terörizmle mücadelede güvenlik koordinasyonunu artıracağını düşünen Tunus, ziyarete yönelik hazırlıklarını hızlandırdı.
Cezayir Cumhurbaşkanı’nın Tunus ziyareti, azledilen Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’nın 2009’daki ziyaretinin ardından bir Cezayir Cumhurbaşkanı’nın Tunus'a yapacağı ilk resmi ziyaret olacak.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, 4 Şubat'ta Cezayir'i ziyaret etmişti.
Bunun ardından Tebbun, Tunus'ta yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle ülkenin Merkez Bankası'na 150 milyon dolar para yatıracaklarını ayrıca Cezayir'in Tunus'a verdiği kredilerin geri ödemesini erteleyeceklerini duyurmuştu.
Öte yandan, Tunus Başbakanı İlyas el-Fahfah ve Nahda Hareketi lideri ve Meclis Başkanı Raşid Gannuşi arasındaki ilk koordinasyon toplantısında ortak bir çalışma grubu kurulması kararlaştırıldı.
Söz konusu çalışma grubunun, Meclis’e sunulan yasaların önceliklere göre yeniden düzenlenmesi, yasa tasarılarının güncellenmesi ve uygulama yolunu bulana kadar onaylanmalarının hızlandırılması görevini yürütmesi hedefleniyor.



İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında 212 gazeteci öldürüldü, 400'den fazlası yaralandı

Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
TT

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında 212 gazeteci öldürüldü, 400'den fazlası yaralandı

Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)
Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalar sırasında öldürülen Filistinli meslektaşları Yaser Murtaca'nın cenazesini taşıyan gazeteciler (DPA)

Filistinli onlarca gazeteci, Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla bugün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasır Tıp Kompleksi önünde bir araya geldi. Gazeteciler, İsrail saldırılarında öldürülen meslektaşlarının fotoğraflarını taşıdı.

Basın mensupları, Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasındaki savaşı haberleştirmek için ağır bir bedel ödüyor.

Filistin resmi haber ajansı WAFA, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşının başlangıcından bu yana 212 gazetecinin (bazıları evlerinde aileleriyle birlikte olmak üzere) öldürüldüğünü, 409'unun ise yaralandığını açıkladı. Yaralılardan bazıları kalıcı uzuv kaybı yaşadı, bazıları da felç geçirdi. Resmi kaynaklara göre İsrail güçleri 48 gazeteciyi de tutukladı.

Görsel kaldırıldı. Gazze Şeridi'ndeki gazeteciler, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutlamak için toplandı. (WAFA)

Doğrudan hedef alınma

Şarku’l Avsat’ın Birleşmiş Milletler’in (BM) haber sitesi UN News'ten aktardığına göre Sami Şehade, Nisan 2024'te Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat'ta geçirdiği ağır bir yaralanmanın ardından bacağını kaybetti. Ancak o fotoğraf makinesini aldı ve Gazze Şeridi'ndeki trajik olayları belgelemek için sahaya döndü.

Engelinin kendisini çalışmaktan alıkoymasına izin vermeyen Şehade, “Tüm bu engellerle karşılaşsam bile foto muhabirliğini bırakmam mümkün değil” dedi.

Dünya Basın Özgürlüğü Günü her yıl 3 Mayıs'ta kutlanıyor ve medyanın hesap verebilirlik, adalet, eşitlik ve insan haklarını vurgulamadaki rolüne odaklanıyor.

Koltuk değneklerine yaslanan Şehade, mavi renkli basın yeleğini giyerek kamerasının arkasında durmuş, meslektaşlarıyla birlikte yıkıntıların arasında çalışıyordu.

Şehade, “Yaşanan tüm suçlara tanık oldum ve sonra bana karşı işlenen bir suça tanık olduğum an geldi... Ben bir saha gazetecisiydim, açık bir alanda kamera taşıyordum, beni gazeteci olarak tanımlayan bir kask ve yelek giyiyordum. Ama yine de doğrudan hedef alındım” ifadelerini kullandı.

Bu olay onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Şehade durumunu şöyle açıkladı: “Daha önce kimsenin yardımına ihtiyacım yoktu ama şimdi var. Bu yeni gerçekliğin üstesinden gelme kararlılığına sahibim. İşte biz Gazze Şeridi'ndeki gazeteciler bu halde bile çalışmalıyız.”

Görsel kaldırıldı.Gazze Şeridi'ne düzenlenen İsrail saldırılarının birinde bacağını kaybeden Filistinli gazeteci Sami Şehade (UN News)

Sokaklarda çalışmak

Gazze Şeridi'nde yıkılmış bir binanın enkazı arasında bir meslektaşıyla birlikte çekim yapan gazeteci Muhammed Ebu Namus, “Dünya Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü kutlarken, Filistinli gazeteciler savaşta yıkılan işyerlerini hatırlıyor” dedi.

Ebu Namus sözlerini şöyle sürdürdü: “İşimizi yapmak için ihtiyacımız olan asgari şey elektrik ve internet, ancak birçok yerde yok. Bu yüzden internet sağlayan dükkanlara başvuruyoruz. Sokaklar artık bizim ofislerimiz.”

İsrail'in Gazze Şeridi'ni işgali sırasında Filistinli gazetecilerin hedef alındığına inandığını ifade eden Ebu Namus, medya çalışanlarının ‘ister Filistin'de ister dünyanın başka bir yerinde çalışsınlar’ korunması gerektiğini söyledi.

Görsel kaldırıldı.Filistinli gazeteci Muhammed Ebu Namus ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı takip eden meslektaşı (UN News)

Kaldırımlarda kan var

Filistinli Gazeteciler Sendikası'nın çağrısıyla Dünya Basın Özgürlüğü Günü münasebetiyle düzenlenen mitinge, çeşitli yerel ve uluslararası kuruluşlardan gazeteciler ve medya profesyonellerinin yanı sıra aktivistler ve insan hakları savunucularından oluşan kalabalık bir grup katıldı.

WAFA'ya göre kalabalık, gazeteciler için uluslararası koruma ve Gazze Şeridi'nde medya çalışanlarına karşı işlenen suçlara sessiz kalma ve suç ortaklığı politikasına son verilmesini talep etti.

Filistinli Gazeteciler Sendikası Başkan Yardımcısı Tahsin el-Astal, “Dünyanın yok etmek istediği Filistin'in sesini ve gerçeği savunmak için mesleki araçlarını taşırken şehit edilen meslektaşlarımızın kanı halen kaldırımlarda ve yıkılan evlerdeyken bugünü anıyoruz. İşgalci İsrail’i bu suçlardan tamamen sorumlu tutuyor ve uluslararası kurumları katillerin hesap vermesi için ciddi adımlar atmaya çağırıyoruz. Ayrıca uluslararası medyayı da yanımızda durmaya ve katliam karşısında sessiz kalmamaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

El-Astal, hiçbir güvenlik garantisinin olmaması, basın kuruluşlarının tahrip edilmesi ve medya çalışanlarının en temel çalışma araçlarından mahrum bırakılması nedeniyle Gazze Şeridi'ndeki medya durumunun dünyadaki en tehlikeli durumlardan biri haline geldiğini belirtti.