Husi milisler, ihtiyati tedbirler ve koronavirüsten korunma bahaneleri altında başkentteki sağlık sektörü çalışanlarını hedef almayı sürdürüyor. Söz konusu bahaneleri Yemen'deki çeşitli hayati sektörlerini yağmalamak ve gasp etmek için bir araca dönüştüren milisler silah zoruyla ve korkutarak haraç alıyor.
Şarku’l Avsat’a konuşan Sana’daki sağlık kaynakları Husi grubunun, kontrolü altındaki sağlık ofisi aracılığıyla başkentteki tüm kamu ve özel tıbbi tesisler ile eczaneleri içerek şekilde yeni bir operasyona başladığını aktardı.
Doktorlar ve sağlık çalışanları yüzlerce hastane, sağlık merkezi ve ilaç kurumunun Husiler tarafından 300 bin ila 2 milyon riyal arasında (1 dolar yaklaşık 600 riyal) değişen miktarlarda vergiye tabi tutulduğunu bildirdi.
Milisler söz konusu vergilerin ‘salgından korunmak adına toplumsal farkındalığı artırmanın ve toplum eğitimini desteklemenin bir parçası olarak’ alındığını iddia ediyorlar.
Kaynaklar, Husi milislerin ‘denetleyici’ olarak tanımladıkları 15'ten fazla komite oluşturduklarını ve her bir komitenin grubun destekçilerinden 20 kişiyi içerdiğini teyit ettiler. Kaynakların aktardığına göre milisler bu komiteler aracılığıyla Sana’daki 344 sağlık ve ilaç kuruluşunu hedef aldı.
Husiler, mevcut gasp kampanyaları kapsamında beş devlet hastanesini, 75 özel hastaneyi, 500 özel sağlık merkezini, 75 kamu sağlık merkezini ve bin 700 eczaneyi hedef almaya çalışıyor.
Milisler tarafından hedef alınan sağlık kurumlarındaki doktorlar ve çalışanlar, yanlarında silahlı kişilerle birlikte hareket eden Husi ekiplerinin Sana’daki kurumlara baskın düzenlediklerini, diğer kurumlardaki bir dizi birimi kapattıklarını ve bunları koronavirüs ile mücadele kapsamında alınan tedbirleri uygulama bahanesi altında yaptıklarını aktardılar.
Husilerin baskısında ve zulmünden korktuğundan dolayı isminin ve kurumunun adının açıklanmasını istemeyen bir doktor, milislerin sağlık bahanesiyle almış olduğu tedbirlerin daha önceki koşullarından bir farkı olmadığını belirterek milislerin bu ‘tedbir bahanesi’ altında yüzlerce hastaneyi kapattıklarını, gasp ettiklerini ve yağmaladıklarını bildirdi.
Şarku’l Avsat’a konuşan doktor, kendilerinin ve kurumlarının ölümcül salgınla yüzleşmek için gereken tüm önlemleri almaya çalıştıklarını ancak milislerin kendilerinin ve liderlerinin ceplerini doldurmak için sürekli bir şekilde vergi dayattıklarını ifade etti.
Sana’daki eczane ve ilaç kuruluşları sahipleri, milislerin başkentteki sağlık merkezlerini ve tıbbi tesisleri kapatma, soyma ve yağmalama gibi eylemlerde bulunmaya devam ettikleri konusunda uyardılar. Şarku’l Avsat’a konuşan bazı kurum sahipleri, salgının tüm dünyayı etkisi altına aldığı bu zorlu şartlarda milisler tarafından başkentteki sağlık ve ilaç sektörlerinin hedef alınmaya devam ettiğini belirttiler. Bu durumun, sağlık hizmetlerini daha da kötüleştireceği konusunda uyarıda bulunan kurum sahipleri, hastalıkların ve salgınların yayılarak insanların çektikleri ıstırapları daha şiddetlendireceğini ifade ettiler.
Husi milisleri, Sana’daki devlet ve özel hastanelere karşı uygulamaları kapsamında Kuveyt Üniversitesi Hastanesi'ndeki çalışmaları askıya aldı ve burayı karantina için tahsis etti. Şarku’l Avsat’a konuşan doktorlar ve hastane personeli, milislerin koronavirüsle mücadele kapsamında aldıklarını iddia ettikleri ihtiyati önlemler ile hastanedeki idari personelin çalışmalarına son verdiklerini ve çalışanların ücretlerini ödemeksizin hastane dışından gönüllüleri kullandıklarını aktardı.
Birçok Yemenli, Husi milislerinin koronavirüs salgınından duyulan korkudan faydalanarak uluslararası örgütlerden fon bulmaya çalıştıklarını ve karaborsada maske sattıklarını dile getiriyor. Sana sakinleri, darbecilerin tüm hayati sektörleri hedef almaya devam etmelerinin ardından milislerin bir kez daha kendi bölgelerindeki sağlık sektörünü hedef almasını kınadı ve milislerin bu eylemlerinin tek kurbanlarının Yemenli hastalar olduğunu bildirdi.
Şarku’l Avsat’a konuşan başkent sakinlerinden biri, milislerin vergiler koyarak sağlık merkezlerini ve sağlık kurumlarını hedef aldıklarını aktardı. Bu durumun verilen sağlık hizmetinin fiyatının yükselmesine sebep olduğunu dile getiren söz konusu vatandaş, zorlu yaşam koşullarından muzdarip olan halkın acılarının bu tür eylemlerle daha da arttığını dile getirdi.
Şehir sakinleri, milislerin sağlık merkezlerini ve tıbbi kurumları hedef alan ihlallerine bir son verilmesi yönündeki taleplerini yinelediler. Yerel gözlemciler ise devam eden bu ihlallerin Yemenli hastalar ve aileleri için oldukça ağır bir yük olan sağlık hizmetleri ücretlerinin iki katına çıkmasına yol açacağını dile getirdi.
İran tarafından desteklenen Husi milislerin başkent ve diğer Yemen şehirlerini kontrolü altına almasından bu yana çok sayıda sağlık ve ilaç kurumuna keyfi ve yasadışı vergiler uygulandı. Son olarak sekizden fazla özel ve yerel hastaneyi kapatarak lisanslarını ellerinden aldı. Bunu, milislerin kontrolündeki valiliklerdeki yüzlerce sağlık ve ilaç kurumunun hedef alındığı yağma operasyonları da takip etti.
Bütün bunlar, uluslararası ve yerel raporların Yemen'in halen dünyanın en kötü insani ve sağlık krizinden muzdarip olduğunu doğruladığı bir zamanda yaşanıyor. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yayınlanan önceki raporlarda ülkedeki sağlık sektörünün tamamen çöktüğü, çok sayıda sağlık tesisinin kapatıldığı ve bundan dolayı özellikle grup tarafından kontrol edilen alanlarda hastalıkların ve salgınların yayıldığı bilgisi yer almıştı.
Halihazırda Yemen’deki sağlık kurumlarının sadece küçük bir kısmı tam kapasite ile çalışıyor. Raporlar, yaklaşık 22 milyon Yemenlinin (nüfusun üçte ikisinden fazlası) acil insani ve sağlık yardımlarına ihtiyaç duyduğunu, bu kişilerin büyük bir kısmının açlık sınırında olduğunu ayrıca bir dizi hastalık ve salgınla karşı karşıya bulunduklarını gösteriyor.
Husiler, salgınla mücadele bahanesi ile sağlık kurumlarından vergi alıyor
Husiler, salgınla mücadele bahanesi ile sağlık kurumlarından vergi alıyor
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة