Romanya polisi dün Bükreş’teki bir otelin en alt katında, ülkesinde yolsuzluk suçlamasıyla karşı karşıya olan İranlı hakim Gulam Rıza Mansuri’nin cesedini buldu. Hâkimin cesedi, insan hakları gruplarının İran’a gönderilmesinin engellenmesini istediği şikayetinden günler sonra ortaya çıktı.
Romanya Ulusal Haber Ajansı, 52 yaşındaki bir adamın başka bir ülkede çeşitli suçlardan dolayı polis gözetimi altında bulunduğunu aktarırken diğer medya organları, bulunan cesedin ülkesinden kaçtığından şüphelenilen İranlı hakim Gulam Rıza Mansuri’ye ait olduğunu bildirdi.
Olay hakkındaki ilk raporlara göre Mansuri’nin cesedi kaldığı otelin en alt katındaki bir odanın penceresine asılı olarak bulundu. Şahsın intihar edip etmediği belirsizliğini koruyor. Romanya polisi, olayın detayları hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.
İran Dışişleri Bakanlığı Mansuri’nin ölüm haberini doğruladı. İran resmi ajansı ISNA, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Abbas Musevi’nin “Romen yetkili makamlarından olay hakkında resmi bir rapor sunulmasını bekliyoruz” sözlerini nakletti. Sözcü, Tahran yönetiminin Romanya’dan olayın sebebini resmi olarak bildirmesinin istendiğini kaydetti.
Geçen hafta çıkan haberlerde Mansuri’nin İran Büyükelçiliği’nde tutuklandığı ve Tahran’a gönderilmek üzere sınır dışı edilmesi için beklenildiği bildirilmişti.
İran Dışişleri Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada “Mansuri’nin Bükreş’teki İran Büyükelçiliği’ne geldiğine ve İran’a dönmesi konusunda istişarelerde bulunduğuna” işaret edildi. Bakanlık açıklamasında, “Mansuri, İran yargısının uluslararası güvenlik birimleri üzerinden yaptığı kovuşturma doğrultusunda Romanya polisi tarafından tutuklandı” ifadelerine yer verildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü “Bu esasa göre Romanya yetkilileri ve polisinden yasal sorumluluklarını yerine getirmelerini ve olayla ilgili soruşturma açmalarını istiyoruz” dedi.
İran’daki bir mahkemenin Mansuri’yi 500 bin euro rüşvet almakla suçlamasının ardından konu bu ay İran’da büyük bir ilgi uyandırdı. Mansuri, eski Yargıtay Başkanı Sadık Laricani’nin yardımcısı Ekber Taberi’nin de aralarında yer aldığı ve yargı sistemindeki üst düzey yetkililer ile iş adamlarını da kapsayan yolsuzluk davasının ana sanıklarından biri olarak kabul ediliyordu.
İran yargısı bu ayın başında Taberi ve şebekesini yargılamaya başladı. Şu ana kadar dört duruşma yapıldı. Mansuri iki hafta önce internet üzerinden paylaştığı videoda kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini, teşhis konulmayan bir hastalık nedeniyle tedavi görmek üzere İran’dan ayrıldığını ve koronavirüs salgınını önlemek için uygulanan seyahat kısıtlamalarının kendisine yöneltilen suçlarla yüzleşmek üzere ülkeye dönmesini engellediğini ifade etmişti. Mansuri açıklamasında İran’daki iktidara olan bağlılığını vurgulayarak “Rejime ve ülkeme asla sırtımı dönmeyeceğim” demişti.
Gazeteci hakları alanında faaliyet gösteren örgütler ve İranlı muhalifler geçen hafta, Mansuri’yi yolsuzluk suçlamasıyla yüzleşmek üzere kendi ülkesine göndermemesi ve Avrupa’da yargılanması için Romanya’ya çağrıda bulunmuştu. Zira Mansûri hakim olarak çalıştığı dönemde gazetecilerin toplu olarak gözaltına alınmasını emretmişti.
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün Almanya şubesi geçen hafta, 2013 yılında 20 gazetecinin tutuklanması emri vermesi dolayısıyla işkence ve insan hakları ihlali iddiaları konusunda soruşturma açılması çağrısı yaparak Almanya’daki federal savcılara Mansuri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Alman savcılar çarşamba günü, kendilerine yapılan suç duyurusunu incelediklerini doğruladı. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü tarafından yapılan açıklamada, Mansuri’nin daha önceden Almanya’da kaçtığının öğrenilmesinin ardından şimdi Romanya makamlarına ikinci bir şikayet daha sunulduğu belirtildi. Mansuri’nin Romanya’ya ne zaman gittiği bilinmiyor. Ancak İran Yargısı Sözcüsü Gulam Hüseyin İsmaili, Mansuri’nin 13 Haziran’da Romanya’da tutuklandığını, “ileriki günlerde” İran’a iadesinin beklendiğini bildirmişti.
Bükreş’teki Temyiz Mahkemesi’nin internet sitesinde 12 Haziran’da yayınlanan bir kararda, Mansuri’nin hapishaneden çıkarılarak serbest bırakıldığı ve “adli gözetim” altında kontrollü serbestlik verildiği belirtilirken İran’ın iade talebinin halen incelenmekte olduğu kaydedildi. Ayrıca Mansuri’nin bu durumda Romanya’yı terk edemeyeceği ve çağrılması durumunda çağrıya cevap vermesi gerektiği ifade edilmişti. İran Büyükelçiliği ise çağrılara cevap vermedi.
Mansuri, eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad yönetiminin görev süresinin sonlarına doğru, 2013 yılında gazetecilerin toplu bir biçimde tutuklanması emrini veren isim olarak biliniyor.
Farsça yayın yapan “Ferda” radyosunun muhabiri, “Mansuri’nin otel odasının penceresinde asılı olarak bulunduğunu” nakletti.
Yerel polis ise otelin resepsiyonundan aldığı bir çağrı üzerine olay yerine gittiğinde Mansuri’ni cesedinin kaldırımın üzerinde bulunduğunu aktardı.
İran Cumhurbaşkanı’nın danışmanlarından Hüsameddin Aşina, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda “Taberi olarak bilinen dosyanın ekonomiyle alakası olmayan boyutlarının olduğu anlaşılıyor” ifadelerine yer verdi. Hakim Mansuri olayıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
“Üç kurumda ve muhtemelen diğer kurumlarda aktif şebekeler olmaksızın yolsuzluğu görmemiz mümkün değildi ve sanıklardan biri Romanya’da hayata gözlerini yumdu. Lütfen temizlik malzemelerini dikkatli kullanın.”
Gazeteciler, Aşina’nın “temizlik malzemeleri” vurgusuna işaret ederek bunu, İran’daki eski mahkumlara yönelik antiseptik madde senaryolarının tekrarlanma ihtimaline atıf olarak değerlendirdiler.
İran’dan kaçan hakimin cesedi Romanya’da bulundu

Dün başkent Bükreş’te İranlı hakimin cesedini taşıyan görevliler. (AP)
İran’dan kaçan hakimin cesedi Romanya’da bulundu

Dün başkent Bükreş’te İranlı hakimin cesedini taşıyan görevliler. (AP)
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة