Mısır, taciz ve tecavüz iddialarına karşı ayakta

Kahire Opera Binası önünde cinsel tacize karşı protesto düzenleyen kadınlar (Arşiv- Reuters)
Kahire Opera Binası önünde cinsel tacize karşı protesto düzenleyen kadınlar (Arşiv- Reuters)
TT

Mısır, taciz ve tecavüz iddialarına karşı ayakta

Kahire Opera Binası önünde cinsel tacize karşı protesto düzenleyen kadınlar (Arşiv- Reuters)
Kahire Opera Binası önünde cinsel tacize karşı protesto düzenleyen kadınlar (Arşiv- Reuters)

Mısır kamuoyu, genç bir erkek tarafından taciz ve tecavüze maruz kalan kadınlarla ilgili bazı sayfalarda ve sosyal medya sitelerinde yayılan iddialarla çalkalanıyor. Resmi kurumlar ve insan hakları örgütleri, söz konusu iddiaları işlemekle suçlanan zanlıya karşı protestolar düzenledi.
Mısırlı kadınlarla ilgilenen bir devlet kurumu olan Kadınlar Ulusal Konseyi, Mısır Başsavcılığı'na, son zamanlarda İnstagram’da gündeme getirilen taciz ve tecavüz olaylarını araştırması için bir bildiri sundu. Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Genç bir adamın kadınlara yönelik sözlü ve fiili saldırısıyla ilgili olarak sosyal medya sitelerinde dolaşanlar Başsavcılık Ofisi İnceleme ve Tahlil Birimi tarafından yakından takip edildi. Birim, inceleme ve izleme yoluyla işlemlerini sürdürürken hukuki açıdan gerekli olanın yapılması için Başsavcı Hamadeh es-Savi’ye sunmak üzere bir rapor  hazırlıyor.”
Bir grup kadın, söz konusu genç adama karşı iddianameleri toplamak için birkaç gün önce sosyal medya sitesinde bir grup kurdu. Yüzlerce takipçinin olduğu grupta 50'den fazla genç kızın tecavüz ve tacize ilişkin ifadeleri ve genç adama ait olduğu iddia edilen “ahlaksız” yazılı ve sesli mesajları paylaşıldı.
Kadın Hakları Ulusal Konseyi açıklamasında, ülkedeki ilgili makamları soruşturmaya çağırarak şu ifadeleri kullandı:
“Saldırıya uğrayan kadınların tümü bu adama karşı resmi bir delil sunmaya davet edildi. Böylece cezalandırılabilsin ve kadınlara zarar veren ve onları taciz eden herkese örnek olsun.” Ayrıca Konsey, kadın mağdurlardan aynı kişinin tacizleri ve tehditleri ile ilgili olarak suçlama için tuttukları birçok fotoğraf ve video aldığını ve yetkili makamlara rapor edileceğini belirtti. 
Başsavcılık yaptığı açıklamada, "resmi çevrimiçi şikayet kanalı yoluyla genç bir kızın gönderdiği ve Kasım 2016 boyunca genç adam tarafından onunla birlikte olması için tehdit edildiğini ve gereğinin yapılması için talepte bulunduğu bir şikayet aldıklarını ve şikayeti değerlendirdiklerini” bildirdi. Savcılık, Başsavcılık Ofisi’nin, herhangi bir bölümünün veya Mısır'daki herhangi bir savcılık merkezinin şikayetçiyle herhangi bir temasta bulunmadığını ifade etti.
Kahire Amerikan Üniversitesi yaptığı açıklamada söz konusu iddialarla suçlanan genç adamla Üniversite arasında herhangi bir ilişkinin kalmadığını belirterek “bir grup genç kızı taciz etmekle ve tecavüzle suçlanan gencin şu anda Üniversite’nin bir öğrencisi olmadığını ve 2018'den beri okulu bıraktığını” vurguladı. Üniversite açıklamasında, politikalarının cinsel tacize izin vermediğini ve üniversite topluluğunun tüm üyeleri için güvenli bir ortam sağlamayı taahhüt ettiğini” doğruladı.
Mısır Fetva Kurumu, dün yaptığı açıklama ile kriz hattına girdi. Açıklamada, "Cinsel taciz büyük bir suçtur. İslam dini, ilgili tüm devlet kurumlarının utanç verici olaylarla ilgili kararlılıkla ve sert bir şekilde mücadele etmesini emrediyor.” Ayrıca, Animasyon Birimi tarafından üretilen “Hareketli Grafikler” videosunda dün, “İslam Şeriatı haramların ihlali ve insan onuruyla ilgili meselelerine dikkat çekerek bunun faillerinin bu dünyada ve ahirette şiddetli cezaya çarptırılacağını vaat etmiştir” ifadesi yer aldı.
Krizin yankıları Temsilciler Meclisi'ne ulaştı ve Temsilci Enise Hassuneh, "kadınların tacizine ilişkin sosyal medya sitelerinde gündeme getirilenler hakkında acil bir soruşturma açılmasını" talep ederek, "kızların ifadeleri birçok tecavüz ve taciz olaylarını ve uygunsuz mesaj ve ses kaydını içeriyor” dedi.



Hizbullah İran'ı zaferinden dolayı kutladı ve daimi desteğini teyit etti

İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
TT

Hizbullah İran'ı zaferinden dolayı kutladı ve daimi desteğini teyit etti

İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)
İnsanlar Hamaney'in resminin, İran bayrağının ve merhum Nasrallah'ın resminin yanında zafer işareti yapıyor (EPA)

Hizbullah dün yaptığı açıklamada, İran'ın İsrail'le savaşta “büyük bir zafer” elde ettiğini belirterek, her zaman İsrail'in yanında yer alacağını bir kez daha teyit etti.

Hizbullah açıklamasında İran'ı “bu ilahi zafere ulaştığı” için kutladı ve İran'ın İsrail'e yönelik “hassas ve acı verici saldırılarını” ve “nükleer tesislerine yönelik ABD saldırganlığına verdiği gürleyen yanıtı” övdü.

“Bu, bölgedeki ABD hegemonyası ve Siyonist saldırganlık karşısında yeni bir tarihi aşamanın sadece başlangıcıdır” ifadelerini kullandı.

İsrail ile bir yıldan fazla süren ve kasım ayında ateşkesle sona eren yıkıcı bir savaşa giren Hizbullah, “teslimiyeti, boyun eğmeyi ve taviz vermeyi” reddederek, “İran liderliği ve halkı ile birlikte kararlı ve sağlam duruşunu” teyit etti.

Akşam saatlerinde yüzlerce Hizbullah destekçisi, örgütün daveti üzerine “zaferi” kutlamak üzere İran Büyükelçiliği önünde toplandı.

sdfrgt
Hizbullah destekçileri Beyrut'taki İran Büyükelçiliği önünde Hizbullah tarafından düzenlenen bir kutlamaya katıldı.

“Hizbullah parlamento bloğu başkanı Muhammed Raad yaptığı konuşmada şunları söyledi: ”Hoşunuza gitse de gitmese de İran bölgede caydırıcı bir güçtür. Bunu da tüm bölgeye hegemonyasını dayatmak isteyen acımasız düşmanın kolu değil, kararlılığı ve metanetiyle kanıtlamıştır."

İsrail 13 Haziran'da, kendisine tehdit olarak gördüğü İran'ın nükleer programını ortadan kaldırmak amacıyla nükleer tesisleri, bilim adamlarını ve askeri liderleri hedef alan, İran'a yönelik eşi benzeri görülmemiş bir hava saldırısı başlattı.

ABD pazar günü, İran'daki Fordo, İsfahan ve Natanz nükleer tesislerine saldırılar düzenlemiş ve salı günü ateşkes kararı alınmıştı.

Şarku’l Avsat’ın İran Sağlık Bakanlığı'ndan aktardığı sadece sivil kayıpları içeren verilere göre, savaş İran'da en az 610 kişinin ölümüne ve 4 bin 700'den fazla kişinin yaralanmasına neden oldu. İsrail'de ise yetkililere göre savaş sonucunda 28 kişi hayatını kaybetti.

İran, Hizbullah'ın ana destekçisi ve kuruluşundan bu yana ona para, silah ve eğitim sağlıyor. Lübnanlı grup, İsrail ile son çatışmasından bitkin bir şekilde çıktı, liderlerinden ve savaşçılarından birçoğunu kaybetti.