Suriye: İran Devrim Muhafızları ile Esed güçleri arasında gerginlik

Suriye’nin doğusunda bulunan Deyrizor’daki İran Devrim Muhafızları Ordusu unsurları
Suriye’nin doğusunda bulunan Deyrizor’daki İran Devrim Muhafızları Ordusu unsurları
TT

Suriye: İran Devrim Muhafızları ile Esed güçleri arasında gerginlik

Suriye’nin doğusunda bulunan Deyrizor’daki İran Devrim Muhafızları Ordusu unsurları
Suriye’nin doğusunda bulunan Deyrizor’daki İran Devrim Muhafızları Ordusu unsurları

Suriye’nin Fırat bölgesindeki muhalif medya kaynakları, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) liderleri ile Deyrizor’un doğusundaki Elbukemal bölgesinde bulunan Suriye rejim güçlerine mensup subaylar arasında tansiyonun yükseldiğini bildirdi. Aralarındaki gerilim İran’ın Elbukemal’de DMO milislerine karşı düzenlenen saldırılarda rejime bağlı Suriyeli güvenlik güçlerinin parmağı olduğuna dair ithamlarda bulunmasının ardından çıktı.
Suriye merkezli Ayn el-Fırat haber ajansı DMO’nun, aralarında Askeri Güvenlik Birimi’ne bağlı kişilerin de bulunduğu Suriye rejim güçlerinden dört subayını çağırdığını ve Elbukemal’de DMO liderlerinden biriyle yaptıkları görüşmede kendilerine “sert dilli bir mesaj” iletildiğini aktardı. Haber ajansı “el-Hac Seccad” olarak bilinen İranlı liderin “Elbukemal ve kırsalında DMO unsurlarını hedef alan saldırıların Suriye rejim güçleri tarafından gerçekleştirildiğini subaylara bildirdiğini ve İran istihbaratının saldırganların kimliğini belirlemek için soruşturmalara başladığını” ifade etti. İranlı lider bölge sakinlerinin şahitliklerine dayanarak olayda DEAŞ’ın parmağının olmadığı sonucuna vardı. Zira “geçen perşembe günü Elbukemal şehrinin içerisindeki el-Vadi bölgesinde DMO güçlerini hedef alan şahsı görenler failin üzerinde Suriye rejim güçlerine ait askeri üniforma olduğunu teyit etti”. İranlı lider aynı zamanda “saldırıyı gerçekleştiren kişinin kullandığı motosikleti bulduklarını ve şahsın motosikleti kaçmadan önce tarım arazilerinden birinin yakınlarında terk ettiğini” belirtti.
Elbukemal kırsalında bulunan DMO unsurları 7 Aralık’ta kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırıya uğramış ve birkaç gün sonra yine kimliği belirsiz kişiler tarafından bir saldırı meydana gelmişti. Bunun öncesinde de Deyrizor’un doğusunda bulunan Sabihan beldesinin yakınlarında Deyrizor ve geçiş bölgelerindeki DMO’ya ait noktaları incelemek için Irak’tan gelen “Teftiş Komitesi”ne bağlı uzman askerleri taşıyan üç arabalı konvoya insansız hava aracı ile bir saldırı düzenlenmişti. Olay sonucunda iki Iraklı bir İranlı olmak üzere üç uzman hayatını kaybetmişti.
Ayn el-Fırat haber ajansına göre “Teftiş Komitesi” geçtiğimiz hafta sonu Irak’tan gelerek Suriye topraklarına girdi. Komite üç grup halinde 15 uzman askerden oluşuyordu. Her grubun içerisinde Irak, İran ve Afganistan’tan uzmanlar bulunuyordu ve Elbukemal, el-Meyadin ve Deyrizor şehirlerine dağıldılar. Askeri noktalar ve karargahlar kurmak için önemli yerlere ilişkin askeri yönlendirmeler ve tavsiyelerde bulunmak için DMO’nun kontrol noktalarına ve geçiş bölgelerine düzenlenen turlarda bir dizi saha komutanı kendilerine eşlik ediyordu.
Geçtiğimiz ekim ayının sonunda DMO bünyesindeki “İnsan Kaynakları Yönetimi”nin müdürü, iki personel ile birlikte Irak topraklarından Elbukemal’e girdikten sonra insansız hava araçları tarafından hedef alınmıştı.
DMO, Deyrizor’daki birçok askeri bölgede konuşlandırılmış durumda. Bunların arasında İmam Ali Üssü, Muayzile Karargahı ve Elbukemal kırsalındaki es-Selaset bölgesindeki bir üssün yanı sıra el-Maslahat bölgesindeki bir karargah, ​​el-Kuriye ilçesi yakınlarında bir karargah ve Deyrizor’un doğu kırsalındaki 137. Tabur’da bir karargah yer alıyor.
İranlı milislerin konuşlandırıldığı bölgeler uçaklar tarafından hedef alınıyor ve uçakların uluslararası koalisyon güçlerine ve İsrail’e ait olduğu düşünülüyor.



Selam: Lübnan ordusu, Litani'nin güneyinde 500'den fazla askeri mevziyi dağıttı

Selam: Lübnan ordusu, Litani'nin güneyinde 500'den fazla askeri mevziyi dağıttı
TT

Selam: Lübnan ordusu, Litani'nin güneyinde 500'den fazla askeri mevziyi dağıttı

Selam: Lübnan ordusu, Litani'nin güneyinde 500'den fazla askeri mevziyi dağıttı

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, ordunun Litani Nehri'nin güneyindeki bölgede 500'den fazla mevzi ve silah deposunu imha ettiğini belirterek, ‘İsrail saldırganlığının gölgesinde istikrarın sağlanamayacağını’ vurguladı.

Yeni hükümetin kuruluşunun 100’üncü günü münasebetiyle konuşan Selam, ‘devletin otoritesini dayatmak’ için çalışmaya devam etme sözünü yineledi. Selam, “Kurtuluş ancak gerçek bir reform süreci başlatarak ve Arap kardeşlerimizin güvenini yeniden kazanarak sağlanabilir… Lübnan tarihinin önemli bir aşamasında” ifadelerini kullandı.

“Refik Hariri Uluslararası Havaalanı yolundaki tüm partizan resimler ve sloganlar kaldırıldı. Bu yolda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) unsurlarına saldıranlar gözaltına alındı” diyen Selam, yerinden edilmiş Suriyelilerin güvenli bir şekilde geri dönüşünü kolaylaştırmak için çalışmaların devam ettiğini bildirdi.

Selam, hükümetin 100 gün içinde gerçekleştirdiklerinden bahsederek şunları söyledi: “Bugün bir yük haline gelen bankacılık gizliliği yasasını çıkardık. Hedefimiz modern ve iyileşen bir bankacılık sistemi kurmak. Zira insanların mevduatlarını geri kazanmanın yolu bu.”

Uluslararası Para Fonu (IMF) ile devam eden müzakerelerde kaydedilen ilerlemeye işaret eden Selam, “Ben mevduatların silinmesi fikrinden vazgeçilmesinden yanayım” dedi.

“Biri yeniden yapılanma diğeri de yatırım için olmak üzere iki konferans düzenleyeceğiz” diyen Selam, hükümetin yeniden yapılanmaya öncelik verdiğini, bu amaçla 250 milyon dolarlık bir kredi sağlandığını ve dört yıllık bir plana göre eğitim, sağlık ve diğer sektörleri desteklemek için 350 milyon dolardan fazla değerde projeler üzerinde çalışıldığını vurguladı.

“Gerçek büyümenin tüm bölgeleri kapsaması gerektiğini” vurgulayan Selam, bu nedenle güney, kuzey ve Bekaa Vadisi'ni ziyaret ederek bu bölgelerin ihtiyaçlarını yerinde gördü.

Hükümetin reformları bağlamında, ‘performansı arttırmak ve hizmet seviyesini yükseltmek için liyakat ve rekabetçiliğe dayalı yeni bir işe alım mekanizmasının benimsenmesinin’ yanı sıra telekomünikasyon sektörünün geliştirilmesine, elektrik sektöründe reform yapılmasına ve yenilenebilir enerji projelerine odaklanılmasına işaret etti.