Katı ekonomik önlemler alan Sudan’da kur rejiminde değişiklik yapıldı

Sudan Maliye Bakanı: Karar, borç erteleme programından yararlanmak ve yatırım çekmek için atılmış bir adımdır

Sudan Maliye Bakanı, Merkez Bankası Başkanı ve Ticaret Bakanı dün Hartum'da ortak basın toplantısı düzenledi (AFP)
Sudan Maliye Bakanı, Merkez Bankası Başkanı ve Ticaret Bakanı dün Hartum'da ortak basın toplantısı düzenledi (AFP)
TT

Katı ekonomik önlemler alan Sudan’da kur rejiminde değişiklik yapıldı

Sudan Maliye Bakanı, Merkez Bankası Başkanı ve Ticaret Bakanı dün Hartum'da ortak basın toplantısı düzenledi (AFP)
Sudan Maliye Bakanı, Merkez Bankası Başkanı ve Ticaret Bakanı dün Hartum'da ortak basın toplantısı düzenledi (AFP)

Sudan hükümeti, ülke ekonomisinin karşı karşıya olduğu yapısal krizi ele almaya yönelik ekonomik önlemler çerçevesinde kur rejimini ‘esnek bir yönetim politikası’ uyarınca değiştirirken karaborsadaki ve resmi borsadaki döviz kurlarının değerini birleştirileceğini açıkladı. Açıklamanın hemen ardından Sudan’daki ticari bankalar, döviz kuru değişim oranını dolar başına 375 pound olarak belirledi.
Sudan Maliye Bakanı Cibril İbrahim, Merkez Bankası Başkanı Muhammed el-Fatih Zeynelabidin ve Sudan Ticaret ve Sanayi Bakanı Medeni Abbas Medeni ile dün başkent Hartum’da düzenlediği ortak basın toplantısında, döviz kurunun birleştirilmesi kararının, borç erteleme programından yararlanabilmek için atılan ‘ilk adım’ olduğunu söyledi. Bakan İbrahim aynı zamanda yurt dışında çalışanların birikimlerini çekmenin ve yatırımları teşvik etmenin de hedeflendiğini belirtti.
Sudan Merkez Bankası’ndan dün sabah yapılan açıklamada, ekonomiyi istikrara kavuşturmayı ve ekonominin karşı karşıya olduğu yapısal dengesizlikleri gidermeyi amaçlayan ekonomi politikalarının gözden geçirilmesi çerçevesinde karaborsadaki ve resmi borsadaki döviz kurlarının değerini birleştirme kararı alındığı duyuruldu. Açıklamada, hükümetin döviz kuru sisteminde devalüasyona gitmek ve kur piyasalarını birleştirmek amacıyla bir politika ve prosedürler paketini onaylama kararı aldığı, böylece ‘yönetilen esnek bir döviz kuru rejimini’ benimsediği belirtildi.
Sudan’ın karşı karşıya olduğu zorlu ekonomik koşullar, ülkedeki döviz kurunda korkunç bir bozulmaya yol açtı. Bu nedenle karaborsada bir ABD dolarının değeri 400 Sudan pounduna kadar ulaştı. Resmi borsada ise döviz kuru değişim oranı uzun süre dolar başına 55 poundda kalması, döviz kaynaklarında azalmanın yanı sıra buğday ve akaryakıt gibi temel emtiaların fiyatlarında artışa yol açarken ürün kıtlığına neden oldu.
Merkez Bankası'ndan yapılan açıklamaya göre, kur rejiminde değişiklik yapıldığı duyurusuna bankalar ve döviz bürolarındaki devletin reform vizyonunu uygulamayı hedeflen yeni prosedürler, yayınlar ve düzenlemeler eşlik etti.
Hükümetin karaborsa ile resmi borsadaki döviz kurunu birleştirme adımının ülke ekonominin istikrar kazanmasına katkı sağlayacağı ifade edilen açıklamada, ayrıca yurtdışında çalışanların birikimlerini çekmenin, yabancı yatırımları teşvik etmenin, ülkenin bölgesel ve uluslararası finansman kurumları ile ilişkilerini normalleştirmenin, hibeler ve krediler çekmenin yanı sıra üretici ve ihracatçıları ve özel sektörü ‘ödüllendirici’ bir döviz kuru elde etmeye teşvik etmenin amaçlandığı kaydedildi. Açıklamada böylece kaçakçılık faaliyetlerinin azaltılarak kur spekülatörlerinin faydalandığı boşlukların kapatılacağına ve Sudan'ın Ağır Borçlu Yoksul Ülkeler (HIPC) İnisiyatifi’nden yararlanarak dış borçlarından muaf tutulmasına kapının aralanacağına işaret edildi.

Yabancı döviz hareketlerine yönelik kısıtlamalar
Açıklamaya göre Merkez Bankası, yurtdışına çıkacak olan kişilerin yanlarına yalnızca bin dolar almasına izin vermek dahil olmak üzere yabancı döviz hareketlerine kısıtlamalar getirdi. Sudan’da bankalar, döviz kurlarını arz ve talebe göre değiştirme gücüne sahipti.
Öte yandan Maliye Bakanı İbrahim gazetecilere, hükümetin döviz kuru rejimini değiştirme adımıyla ekonominin istikrara kavuşmasını umduğunu ve böylece yurtdışında çalışanların birikimlerini çekmenin ve yabancı yatırımları teşvik edilmesinin hedeflendiğini söyledi. Bakan ayrıca Sudan’ın bu adımı uluslararası finans kuruluşlarına olan toplam 60 milyar dolarlık borcunu sildirmek amacıyla attığını da sözlerine ekledi.
Bakan İbrahim, hükümetin kararını yoksullar üzerindeki etkisini kişi başına aylık 5 dolarlık doğrudan destek sağlayarak hesapladığını söyledi. Ticaret Bakanı Medeni ise uluslararası bağışçılar tarafından desteklenen bir program başlatmak amacıyla vatandaşlara destek sağlamak için ayrılan tutarların bugün itibariyle Maliye Bakanlığı hesaplarına aktarılacağını belirtti.
Maliye Bakanı gümrükte kullanılan dolar kurunun karardan etkilenip etkilenmeyeceğine dair net bir bilgi vermezken buradaki döviz kurlarının gümrük oranlarıyla ve gümrükten geçen malın türüyle bağlantılı olduğu için incelemeye tabi olduklarını söyledi. Bakan İbrahim, “Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile konuyu düzenleme, buna yönelik gerekli önlemleri alma sürecindeyiz” ifadelerini kullandı.  Bakan aynı zamanda üretim girdilerinin gümrük vergilerinden muaf tutulacağını kaydetti.

Uluslararası hibeler ve krediler
Sudan hükümetinin hibe ve kredi aldığını açıklayan, ancak rakamlardan bahsetmekten kaçınan Maliye Bakanı, “Para bize ulaştı, daha da gelecek. Fakat şimdilik rakamlarını açıklamamayı tercih ediyorum. Rakamların açıklanması, bu fonların çeşitli şekillerde geri çekilmesi riskini doğurabilir. Ama halkımızı Merkez Bankası’nın gerekli gördüğü her an müdahale edebilecek durumda olduğuna temin ederim” dedi.
Hükümetinin kur rejiminde yurt dışından gelen talepleri yerine getirmek amacıyla değişiklik yaptığı iddialarını yalanlayan Maliye Bakanı İbrahim, “Karar dışarıdan dikte edilmedi. Bu bizim kararımız. Ekonomimizin bu karar olmadan çözülemeyecek bir durumda olduğunu gördük. Fakat bazı yabancı tarafların, bu kararı verirsek bize yardım edeceklerini vermesek etmeyeceklerini ve HIPC’den yararlanamayacağımızı söyledikleri doğru” şeklinde konuştu.
Kaçakçılık faaliyetlerini engellemek için bir altın ve ihracat ürünleri borsasının oluşturulduğunu açıklayan Bakan İbrahim, “Rakamlar dünya piyasalarındaki rakamlara eşit olacak. Böylece altın kaçakçılığı yapılamayacak. Çünkü kaynak aradığı fiyatı bulacaktır. Elde edilen gelirler, komisyoncular tarafından kontrol edildikten sonra doğrudan ihracatta çalışacak üreticilere ulaşacak” ifadelerini kullandı.
Devletin ihracat kazançlarından, kredilerden veya hibelerden elde ettiği fonları temel ürünlerin ithal etmek için tahsis edeceğini ve bakanlığının temel ürünlerin sağlanması için orta ve uzun vadeli bir program hazırladığını ifade eden Maliye Bakanı, ‘bunun döviz kuru ya da başka bir faktörle ilişkili olmadığını söyledi.

Kur rejimi değişikliği kararının etkisi
Kararın ekonomi üzerindeki olumlu etkisinin orta vadede veya daha kısa bir sürede görülmesini bekleyen Bakan, “İnsanlar, kararın Sudan'ın ekonomik durumunda büyük dönüşümlere neden olan sonuçlarını görebiliyor. Yakında umut verici sonuçlar elde edilecek. Bu da herkesin çaba göstermesini, programın uygulanmasında iş birliği yapmamızı gerektiriyor. Böylece insanlar kararın meyvelerini toplayabilir ve yararlanabilirler.
Öte yandan Merkez Bankası Başkanı Muhammed el-Fatih Zeynelabidin, kararın, Sudan'ın dışarıdan dikte edilmeden hazırladığı ulusal bir programa dayandığını, aynı zamanda Sudan'a sağlanabilecek teşviklere de kapıları araladığını söyledi.
Sudan’da bankaların günlük faiz oranını belirleme konusunda işlem yapmaya yetkili olduklarını ifade eden Merkez Bankası Başkanı, “Bankalar, günlük faiz oranlarını ticari bankaların hareket edebileceği hareket marjına eklenen ortalama günlük oran ayarlanarak belirleyebiliyor. Bankanın yetkinliği, dış ilişkilerine bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Bu konuda meyveler veren büyük adımlar atıyoruz. Sonuçlarını yakında göreceksiniz” dedi.
Sudan Ticaret ve Sanayi Bakanı Medeni Abbas Medeni ise hükümetin, Doğu ve Güney Afrika Ülkeleri Ortak Pazarı (COMESA) ile imzalanan anlaşmaları ve Sudan'ın Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) katılımı sırasında taahhüt ettiği malların bildirilmesi işlemini dikkate alarak lüks malların ithalatını sınırlamak için gümrük vergilerini artırmaya çalışacağını açıkladı.
Hükümetin yatırımları teşvik eden ve yabancı yatırımcılara kapıyı aralayan yeni yasalar çıkaracağını söyleyen Bakan Medeni, “Yeni bir yatırım yasasının yanı sıra ticareti ve madenciliği düzenleyen başka bir yasa tartışılıyor. Aynı zamanda ABD ile tüm ticaret ve yatırım yasaları için Sudan'daki ticari yasalarda reform yapmaya, ileri adımlar atmaya yönelik bir destek programı için görüşmeler yapılıyor” ifadelerini kullandı.

ABD, karardan memnun
Sudan hükümetinim kur rejimi değişikliğini açıklamasının hemen ardından, ABD’nin Hartum Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada karardan duyulan memnuniyet dile getirildi. Büyükelçiliğin resmi Facebook sayfası üzerinden yapılan yazılı açıklamada, “Karar, borçların hafifletilmesinin önünü açarken resmi bir döviz kuru üzerinden harcanması gereken uluslararası yardımın etkisini de önemli ölçüde artırıyor. Bu yardımların potansiyel değerinin sadece bir kısmını Sudan halkına ulaşabiliyordu” ifadeleri yer aldı.
Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi:
“Sudanlı şirketlere büyük ölçüde yardımcı olacak olan karar, aynı zamanda diğer ülkeler için Sudan’a yatırım fırsatlarını artıracaktır. Artık ikili döviz kuru nedeniyle yerli ve yabancı şirketler Sudan'da iş yapmakta zorluk çekmeyecekler.”
Bu arada Sudan'ın en büyük ticari bankalarından biri olan Hartum Bankası (Bank of Khartoum) dün yaptığı açıklamada, önceki gün 360 pound bandında işlem gören bir ABD doları kurunun alış 375 pound satış 376,875 pounddan işlem gördüğünü duyurdu.
Sudan ekonomisi son dönemde kötü bir şekilde gerilerken fahiş fiyatlar ve temel ürünlerin kıtlığı nedeniyle geçtiğimiz Ocak ayında enflasyon oranı yüzde 300'ü aştı. Bu durum, ülkenin çeşitli yerlerinde ürün kıtlığı ve fahiş fiyatlara yönelik protesto gösterilerinin başlamasına yol açtı. Ancak hükümet, gösterilerden siyasal İslamcıları ve halk devrimiyle yıkılan eski rejimin destekçileri sorumlu tuttu.



Netanyahu’dan Hamas'a uyarı: Rehinelere zarar verirseniz, düşündüğünüzden çok daha hızlı size ulaşırız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
TT

Netanyahu’dan Hamas'a uyarı: Rehinelere zarar verirseniz, düşündüğünüzden çok daha hızlı size ulaşırız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Kudüs'teki Başbakanlık Ofisi'nde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile düzenlediği ortak basın toplantısında, 15 Eylül 2025 (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nin Gazze kentine doğru ilerlerken ‘sivilleri korumak için gösterdikleri çabaları’ vurguladı.

Netanyahu, Tel Aviv'deki Silahlı Kuvvetler Karargahı basın ofisi tarafından yayınlanan bir videoda şunları söyledi:

“Ordumuz, düşmanı yenmek amacıyla Gazze şehrinde operasyon yürütürken aynı zamanda sivil halkı tahliye etmek için çalışıyor.”

Netanyahu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu anda Gazzelilerin daha hızlı tahliye edilmesini sağlamak ve onları hedef aldığımız teröristlerden ayırmak amacıyla ek yollar açmak için çaba sarf ediyoruz.”

C
İsrail'in Gazze kentinin dış mahallelerine hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (EPA)

Netanyahu aynı açıklamada “Pilotlarımız, birkaç dakika önce Husi terörist rejiminin ana ikmal noktası olan Yemen'deki Hudeyde Limanı’nı bombaladı” diye ekledi.

“Hamas'ın fonlanması”

İsrail Başbakanı Netanyahu, Katar'ı Hamas'a finansman sağlamakla suçlayarak, geçtiğimiz hafta Doha'da Filistinli liderlere yönelik saldırının ‘haklı’ olduğunu savundu. Netanyahu basın toplantısında, “Katar Hamas ile bağlantılı, Hamas'a sığınak ve finansman sağlıyor. Güçlü baskı araçlarına sahip, ancak bunları kullanmamayı tercih etti. Bu yüzden eylemimiz tamamen haklıydı” diye ekledi.

Y67UI8
Kudüs'teki İsrail Başbakanı Netanyahu'nun konutunun yakınlarında, İsrailli rehinelerin derhal serbest bırakılmasını talep eden bir protesto gösterisi sırasında rehinelerin fotoğraflarını tutan protestocular, 16 Eylül 2025 (Reuters)

Netanyahu, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırıdan çıkarılması gereken dersin, İsrail'in ‘uluslararası kısıtlamalara dayanabilecek bağımsız bir silah endüstrisi kurması gerektiği’ olduğunu savundu.

Netanyahu, Hamas'ı rehinelere zarar vermemesi konusunda uyardı

Netanyahu, İsrail ordusu Gazze kentine büyük çaplı bir kara operasyonu başlatırken, Hamas'a, geriye kalan İsrailli rehinelerden herhangi birine zarar vermesi halinde İsrail'in ‘düşündüklerinden çok daha hızlı bir şekilde onlara ulaşacağı’ uyarısında bulundu.

Netanyahu, bu akşam düzenlediği basın toplantısında, ABD Başkanı Donald Trump ile rehine meselesini görüştüğünü söyledi.

Netanyahu, Trump ile ‘kendisi için son derece önemli’ olduğunu söylediği rehinelerin güvenliği meselesini de ele aldıklarını açıkladı.

İsrail Başbakanı, Trump'ın Hamas'ı rehineleri insan kalkanı olarak kullanmaması konusunda uyardığı açıklamalarına atıfla bu meselenin ‘konuyu ele alan’ Başkan Trump için ciddi endişeler yarattığını belirterek “Hamas sözcüsünün dediği gibi, rehinelerimizi insan kalkanı olarak kullandılar ve onları tehlikeye atacak pozisyonlara yerleştirdiler. Bu korkunç bir şey” ifadeleri kullandı.

Netanyahu, Hamas'a kendi uyarısını da ekleyerek şöyle dedi:

“Eğer tek bir rehinenin tek bir saç teline bile dokunursanız, hayatınızın sonuna kadar sizi daha da büyük bir güçle takip edeceğiz ve o son, düşündüğünüzden çok daha erken gelecek.”

Netanyahu, Hamas liderlerine hitaben “Zaten sığınacak yeriniz olmayacak. Ancak size ulaşmak için çabalarımızı yedi kat artıracağız ve düşündüğünüzden çok daha hızlı bir şekilde size ulaşacağız” dedi.

“Elimizden gelenin en iyisini yapacağız”

İsrail Ordu Sözcüsü Effie Defrin yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun Gazze kentinde Hamas'a karşı düzenlediği saldırı sırasında rehineleri korumak için ‘elinden gelenin en iyisini yapacağını’ belirtti.

Hamas'ın bölgede tutulan rehinelerin görüntülerini yayınlamasının ardından düzenlenen basın toplantısında İsrail ordusunun Gazze kentinde yürüttüğü operasyonlarla ilgili bir soruya yanıt veren Defrin, “Rehinelerin ailelerinin endişelerini anlıyoruz ve rehinelere zarar vermemek için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Hamas'ın sivilleri insan kalkanı olarak kullandığını öne süren Defrin, “Hamas, şiddet kullanarak sivillerin savaş bölgelerinden ayrılmalarını engelliyor” dedi.


Birleşmiş Milletler Yemen'deki Daimi Koordinatörlük ofisini Aden'e taşıdı

New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
TT

Birleşmiş Milletler Yemen'deki Daimi Koordinatörlük ofisini Aden'e taşıdı

New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)
New York'taki Birleşmiş Milletler binası (Reuters)

Birleşmiş Milletler, başkent Sana'da en az 18 BM personelinin gözaltına alınmasının ardından, Yemen'deki Daimi Koordinatör ofisini bir haftadan uzun bir süre sonra Aden'e taşıdı.

Yemen'deki Daimi Koordinatörlük Ofisi, salı günü ofisin Aden'e taşınmasına karar verildiğini duyurdu ancak Daimi Koordinatörün ülke genelindeki görevlerini sürdürmeye devam edeceğini belirtti.

Ofis, " Daimi Koordinatör Sana'da kalmaya devam edecek ve Sana da dahil olmak üzere ülke genelinde seyahat edecek" ifadesini kullandı.

Aden merkezli Yemen hükümetinin Dışişleri Bakanlığı, salı günü BM kararını memnuniyetle karşılayarak diğer BM programlarının da aynısını yapması çağrısında bulundu.

Bakanlık yaptığı açıklamada, "Bakanlık, Husi milislerinin onlarca insani yardım çalışanını keyfi olarak gözaltına almaya devam etmesini şiddetle kınadığını yineliyor ve derhal ve koşulsuz serbest bırakılmaları çağrısında bulunuyor" denildi.


HDK’nın el-Faşir’de düzenlediği saldırıda en az 18 sivil öldü

El-Faşir'deki şiddetli çatışmalardan kaçan ve ed-Daba’da HDK ile Sudan ordusu arasında devam eden çatışmalar nedeniyle insani durumun kötüleşmesi üzerine, yerinden edilmiş kişiler için kurulan bir kampta oturan Sudanlı kadınlar, 6 Eylül 2025 (Reuters)
El-Faşir'deki şiddetli çatışmalardan kaçan ve ed-Daba’da HDK ile Sudan ordusu arasında devam eden çatışmalar nedeniyle insani durumun kötüleşmesi üzerine, yerinden edilmiş kişiler için kurulan bir kampta oturan Sudanlı kadınlar, 6 Eylül 2025 (Reuters)
TT

HDK’nın el-Faşir’de düzenlediği saldırıda en az 18 sivil öldü

El-Faşir'deki şiddetli çatışmalardan kaçan ve ed-Daba’da HDK ile Sudan ordusu arasında devam eden çatışmalar nedeniyle insani durumun kötüleşmesi üzerine, yerinden edilmiş kişiler için kurulan bir kampta oturan Sudanlı kadınlar, 6 Eylül 2025 (Reuters)
El-Faşir'deki şiddetli çatışmalardan kaçan ve ed-Daba’da HDK ile Sudan ordusu arasında devam eden çatışmalar nedeniyle insani durumun kötüleşmesi üzerine, yerinden edilmiş kişiler için kurulan bir kampta oturan Sudanlı kadınlar, 6 Eylül 2025 (Reuters)

Fransız Haber Ajansı AFP’ye konuşan iki tıbbi kaynak dün Sudan'ın batısındaki Darfur bölgesinde kuşatma altındaki el-Faşir kentinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından düzenlenen saldırıda en az 18 sivilin öldürüldüğünü söyledi.

Kuzey Darfur eyaletinin yönetim şehri olan el-Faşir, HDK ile savaşın başlamasından iki yılı aşkın bir süre sonra, Sudan ordusunun ve müttefiklerinin kontrolü altında kalan geniş bölgedeki son büyük şehir.

Kimliklerinin gizli kalmasını isteyen iki tıbbi kaynak tarafından bildirilen ölü sayısı, Güney Hastanesi ve el-Faşir Hastanesi’ne kaldırılan kurbanlarla sınırlı. Kaynaklar ayrıca, özellikle şehrin kuzeyinde bulunan Ebu Şuk Mülteci Kampı’nın güney kesiminde, bilinmeyen sayıda cesedin hemen gömüldüğünü bildirdi.

Sudan’daki savaşın acılarını belgeleyen sivil gruplardan biri olan Yerel Direniş Komiteleri Koordinasyonu'na göre HDK pazartesi gününden bu yana saldırıların gerçekleştiği şehrin kuzey mahallelerinde ilerliyor.

Yerel Direniş Komiteleri Koordinasyonu tarafından dün yapılan açıklamada, “Birçok sivil evlerinde öldürüldü, diğerleri ise şehrin kuzeyindeki eş-Şufra Mahallesi’nde gizemli koşullar altında tutuklandı” denildi. Yerel Direniş Komiteleri Koordinasyonu, el-Faşir üzerinde ‘iki gün üst üste’ çatışmalar, bombardıman ve sürekli insansız hava aracı (İHA) uçuşları olduğunu belirtti.

AFP'ye konuşan bir görgü tanığı, HDK’nın Ebu Şuk’taki mülteci kamplarının her birine topçu birlikleri yerleştirip savunma hatları kurduğunu söyledi.

BM’ye göre HDK 500 günden fazla bir süredir, yarısı çocuklardan oluşan yaklaşık 260 bin sivilin yaşadığı el-Faşir’i kuşatma altında tutuyor ve bu bölgede insani yardım neredeyse tamamen kesilmiş durumda.

Sivil toplum kuruluşu Avaaz tarafından dün düzenlenen basın toplantısında konuşan uzman Shaina Lewis, “Şehir sabah saat beşten bu yana bombalanıyor” dedi.

AFP, bölgenin uzaklığı ve iletişim hatlarındaki kesintiler nedeniyle çeşitli kaynaklardan sağlanan bilgileri bağımsız olarak teyit edemedi.

Öte yandan Sudan ordusu dün şafak vakti düzenlediği karşı saldırıda HDK saldırılarını püskürttüğünü duyurdu.

Sudan’da 2023 yılının nisan ayında başlayan savaşta on binlerce kişi hayatını kaybetti ve milyonlarca kişi yerinden edildi.