FKÖ, seçimlerin ertelenmesi sorununu çözmek için toplanıyor

İsrail, Kudüs hakkındaki tavrından geri adım atmadı

FKÖ, seçimlerin ertelenmesi sorununu çözmek için toplanıyor
TT

FKÖ, seçimlerin ertelenmesi sorununu çözmek için toplanıyor

FKÖ, seçimlerin ertelenmesi sorununu çözmek için toplanıyor

Fetih Hareketi Merkezi Komitesi ve Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Yürütme Komitesi üyesi Azzam el-Ahmed, İsrail’in yanıt vermediğini ve Kudüs’te seçimlerin düzenlenmesi hususundaki tavrından bir santim geri adım atmadığını söyledi. Seçimlerin Kudüs olmadan yapılamayacağına da dikkati çeken Ahmed, “Kudüs olmadan seçimlerin bizim için hiçbir değeri yoktur” dedi.
Hamas’ın seçimlerin bir sıçrama olduğu yönündeki söylemleri eleştiren Azzam el-Ahmed, bazı cahil yurttaşların ve seçimlerin çatışmalara dönüştürülmesi çağrısı yapanların dediği gibi ‘bir sıçrama’ olmadığını dile getirdi.
Ahmed, “Ne yazık ki İsrail’e, ortaya koyduğundan daha fazla baskı uygulayabilirdi” diyerek, Avrupa’nın tavrını da eleştirdi. Yetkili, “Gözlemcilere göre gözeteme talebinde bulunan tek bir Avrupa ülkesi mevcut; Hollanda” ifadelerini kullandı.
Filistinli yetkili Ahmed, “Başlığımız Kudüs, Kudüs ve Kudüs’tür” diyerek, “Kudüs savaşı, seçimler ve Kudüs ile halkının tüm seçim aşamalarında sürece katılmalarının önünde engeller olmaması, bizim için kaderdir. Seçimlere katılanlar veya boykot edenler olsun FKÖ’nün tüm grupları arasında kararlaştırılana göre liderliğin hafta sonundan önce yapacağı toplantıya hazırlık olarak, uygun kararı almamız için tüm temasları ve sonuçlarını inceleyeceğiz ifadelerini kullandı.
Filistin liderliğinin yaklaşan toplantısı, gelecek ayın başlarında seçim kampanyalarının başlamasını öngörüyor. Seçimleri erteleme kararının, daha önce verilmesi gerekiyor. Şu ana kadar Filistinli yetkililer, seçimlerinin Kudüs’te yapılması şartına bağlı olduklarını açıklarken, bu da seçimlerin ertelenme olasılığına dair bir ipucu verdi.
Filistinliler, seçimlerin ertelenmesi konusunda bölünmüş durumda. Fetih Hareketi, Kudüs’ten vazgeçilemeyeceğine inanıyor. Hamas ise Kudüs’ün, seçimleri ertelemek üzere bir bahane olarak sunulduğunu söylüyor ve seçimlerin ertelenmesinin bilinmeye doğru bir sıçrama olduğunu belirtiyor. Bilgili Filistinli kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamada, Filistin Yönetimi’nin Avrupa Birliği’nin (AB) İsrail’e seçimler konusunda baskı yapamayacağı kanaatine vardığını söyledi.
İsrail, Filistinlilerin seçimlere gitmesi, oy kullanmasına ve propaganda yapmasına izin vermek için Filistin’den, AB’den ve diğer ülkelerden gelen talepleri reddetti. Kudüs halkı, daha önce 2005 başkanlık ve 2006 yasama seçimlerine katılmıştı. Ancak daha sonra İsrail, tüm halkın seçimlere katılması çağrılarını reddetti.



Gazze Şeridi'nde 50 fırından sadece 4'ü faaliyet gösteriyor

Deyr el-Belah'taki bir fırın (AFP)
Deyr el-Belah'taki bir fırın (AFP)
TT

Gazze Şeridi'nde 50 fırından sadece 4'ü faaliyet gösteriyor

Deyr el-Belah'taki bir fırın (AFP)
Deyr el-Belah'taki bir fırın (AFP)

Gazze Şeridi'ndeki Fırın Sahipleri Derneği Başkanı Abdunnasır el-Acrami bugün yaptığı açıklamada, Dünya Gıda Programı (WFP) ile anlaşmalı 25 fırından sadece 4'ünün faaliyette olduğunu bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Safa Haber Ajansı’ndan aktardığına göre el-Acrami dört fırının Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Belah'ta işletildiğini söyledi. El-Acrami, ‘işgalin, bölge sakinlerini buraları terk etmeye zorlaması ve bölgeyi ‘kırmızı bölge’ olarak sınıflandırması nedeniyle bazı bölgelerdeki büyük fırınların çalışmasını engellediğine’ dikkat çekti.

Deyr el-Belah'ta bulunan bir fırının içindeki un çuvalları (AFP)Deyr el-Belah'ta bulunan bir fırının içindeki un çuvalları (AFP)

Han Yunus vilayetinde güvenlik durumunun zorluğu, sürekli bombardıman ve bölge halkının yerlerinden edilmesi nedeniyle hiçbir fırının faaliyet gösteremediğini belirten el-Acrami, “İşgal, vilayetteki ana el-Kalaa fırınının ya da başka bir fırının faaliyet göstermesini engelliyor” dedi.

İsrail'in sınırlı miktarda insani yardımın Filistin topraklarına girmesine izin vermesinin ardından Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan bir fırındaki çalışanlar (AFP)İsrail'in sınırlı miktarda insani yardımın Filistin topraklarına girmesine izin vermesinin ardından Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta bulunan bir fırındaki çalışanlar (AFP)

El-Acrami, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda bulunan bir fırının bir günlüğüne çalıştırıldığını, daha sonra açlıktan fırına akın eden insan kalabalığını fırının karşılayamaması ve yaşanan kaos nedeniyle tekrar kapatıldığını anlattı.

El-Acrami, Nuseyrat Mülteci Kampı’ndaki fırının, malzemeleri WFP’ye iade etmek zorunda kaldığını söyledi. El-Acrami, aylardır süren kıtlığın ardından bir nebze olsun gıda güvencesi hissedebilmeleri için vatandaşlara un dağıtılmadıkça ve fırınlara yapılan baskınlar ve kapasitelerini aşan sayılar hafifletilmedikçe bu koşullar altında çalışamayacaklarını vurguladı.

​​​​​​​Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan Deyr el-Belah'taki bir fırının çalışanları ekmek torbalarını dolduruyor. (AFP)

Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan Deyr el-Belah'taki bir fırının çalışanları ekmek torbalarını dolduruyor. (AFP)

Kuzey Gazze Şeridi'ne gelince el-Acrami, buradaki fırınların çoğunun hedef alındığını ve kalanların da yoğun imha savaşı ve sürekli bombardıman altında çalışamadığını belirtti.

El-Acrami, “Un miktarları çok az ve çoğu vilayete ulaşamadı. Çünkü işgal ordusu kamyonların hareketini kontrol ediyor ve çeteler Han Yunus vilayetinde bazılarını çaldı” dedi.

Şarku'l Safa Haber Ajansı'ndan aktardığına göre bombalanan 140 fırından geriye sadece 50 fırın kaldı ve  bu fırınlardan 25'inin WFP ile anlaşmalı olduğu biliniyor, diğer 25 fırının akıbetinin ise geçen mart ayından bu yana bilinmiyor..

Ajansa göre İsrail yetkilileri salı günü Bakanlar Kurulu kararıyla Gazze Şeridi'ne az miktarda un soktu, ancak bu unlar ‘soykırım ve katliamların yoğunlaşmasıyla birlikte’ Gazze Şeridi'nin asgari ihtiyaçları için yeterli değil.