Suriye rejimi güçlerinin Dera'nın kuzeyindeki büyük kent girişine suikastlar eşlik ediyor

Rus askeri polisinin gözetiminde silahlar teslim edilmeye başladı

Suriye rejimi güçleri Dera'nın kuzeyindeki Casem kentine girdiler (Daraa 24)
Suriye rejimi güçleri Dera'nın kuzeyindeki Casem kentine girdiler (Daraa 24)
TT

Suriye rejimi güçlerinin Dera'nın kuzeyindeki büyük kent girişine suikastlar eşlik ediyor

Suriye rejimi güçleri Dera'nın kuzeyindeki Casem kentine girdiler (Daraa 24)
Suriye rejimi güçleri Dera'nın kuzeyindeki Casem kentine girdiler (Daraa 24)

Rus askeri polisi ve Suriye rejiminin Dera’daki Güvenlik Komitesi, Dera’nın kuzey kırsalındaki en büyük kenti olan Sanameyn’de ve ona bağlı beldelerde yeni uzlaşı anlaşmasını uygulamaya başladı. Ancak bu yeni gelişmelere, Suriye'nin güneyindeki suikastlar eşlik etti.
Rejim güçleri, din eğitimi verilen bir medresede bölge sakinleriyle uzlaşıya varmak ve silahların teslim edilmesi için bir merkez kurdu. Güvenlik Komitesi, şehrin ileri gelenlerine, aranan kişilerin ve ellerindeki silahları teslim etmeleri istenenlerin bir listesini sundu. Yerel kaynaklara göre 2018 ve 2020 yıllarında uzlaşı anlaşmasına katılanlar da bu listelere dahildi. Kaynaklar, uzlaşı sürecinin önümüzdeki cumartesiye kadar devam edeceğini ve bazı bölgelerde de arama yapılacağını belirttiler.
Dera ilinin en güvenli bölgelerinden biri olan Sanameyn kenti, muhalifler tarafından hiçbir zaman tamamen kontrol altına alınmadı. Muhalif gruplar kentin sadece bir kısmını kontrol ettiler. Sanameyn ayrıca 2018 yılın Temmuz ayında Dera’da yapılan uzlaşı anlaşmasından sonra askeri gerilime tanık olan ilk bölgeydi. Suriye rejimi güçleri, 2020 yılının Mart ayında muhalif gruplardan Velid ez-Zehra'nın konuşlandığı batı kesime yoğun bombardımanlar düzenledi. Bu bombardımanlar, çok sayıda ölüme ve yalanmaya yol açarken muhaliflerin bir bölümün Suriye'nin kuzeyine göç etmelerine, bir bölümünün ise ancak uzlaşıyı kabul ederek kentte kalmalarına neden oldu.
Sanameyn’de Askeri Güvenlik Teşkilatı, Halk Komiteleri ve Ulusal Savunma Kuvvetleri’ne bağlı yerel silahlı gruplar bulunuyor. Ancak kent, bir güvensizlik ve kaos ortamına tanık oluyor. Son olarak iki gün önce hem Suriye rejimi destekçisi hem de muhalif taraftan bazı kişilere suikastlar düzenlendi. Sanameyn’ de 4 genç kimliği belirsiz kişilerce hedef alındı. Gençlerden biri öldü, diğerleri ise yaralı kurtuldu.
Öte yandan Casem kentinden yerel bir kaynak, dün Dera'nın kuzeyindeki Casem ve Enhal kentlerinde yeni uzlaşı anlaşmasının uygulanması çalışmalarının tamamlandığını söyledi. Suriye rejim güçleri, dün,  Rus askeri polisi eşliğinde kente girdi. Casem kenti ve çevresindeki çiftliklerde arama yapıldı. Bölge sakinlerinin yakın zamanda kabul ettiği yeni uzlaşı anlaşmasının ikinci aşaması çerçevesinde çok sayıda rejim gücü unsuru kentin sokaklarına konuşlandırıldı. Geçtiğimiz günlerde trafiğe kapatılan kent yollarının, yeni uzlaşı anlaşmasının uygulanmaya başlamasıyla yeniden açılması, yakın zamanda kent içinde ve çevresinde konuşlandırılan askeri güçlerin geri çekilmesi ve ardından devlet kurumlarının ve hizmetlerinin kentte yeniden faaliyete geçmesi bekleniyor.
Enhal kentinde ise dün de kent sakinleri silahlarını teslim etmeye devam ederken, kent sakinlerinin bir kısmıyla ve çevredeki bedevi topluluklarıyla Rus askeri polisinin eşliğinde uzlaşıya varıldı. Buna göre rejim güçleri, bazı bölgeleri kontrol etmek üzere Cumartesi günü kentte konuşlandırılacak.
Dera’da geçtiğimiz hafta boyunca, sonuncusu Çarşambayı Perşembeye bağlayan gece ilin batı kırsalındaki Tafas şehrinde Adil er-Rifai adlı genç bir adamın hedef alındığı olay olmak üzere 8 cinayet ve suikast gerçekleşti.  Dera’dan yerel haberleri aktaran Daraa 24 adlı haber sitesine göre suikastlar ve cinayetler kimliği belirsiz silahlı kişilerce gerçekleştirildi. Suikasta kurban giden Rifai, Dera’nın batı kırsalındaki Neva kenti sakinlerindendi. Daha önce yerel muhalif gruplarda yer alan Rifai 2018 yılındaki uzlaşı anlaşmasından yararlanmıştı. Neva'daki Askeri Güvenlik Teşkilatı'na bağlı yerel bir grup kurduktan sonra birkaç ay önce Tafas kentine yerleşti. Adı Neva'daki uzlaşı anlaşması çerçevesindeki arananlar listesindeydi, ancak kendisiyle uzlaşı sağlanamadı.
Öte yandan Çarşamba akşamı, Dera'nın İzraa köyündeki İç Güvenlik Güçleri’nden iki subay, vardiyalarının bitiminden sonra Dera-Şam uluslararası karayolu üzerindeki İmam Gazzali Külliyesi yakınlarında öldürüldü. Kimliği belirsiz silahlı kişilerce doğrudan kafalarından hedef alındılan iki subayın cenazeleri, Dera’daki Ulusal Hastane’ye kaldırıldı.



Mısır: İsrail ve Hamas birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşmaya vardı

Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
TT

Mısır: İsrail ve Hamas birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşmaya vardı

Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)
Refah'taki büyük yıkımın ortasında duran Filistinli bir adam (AFP)

El-Kahire el-İhbariyye televizyon kanalının üst düzey bir kaynaktan aktardığına göre İsrail ile Hamas arasındaki müzakerelere aracılık eden Mısır güvenlik heyeti ‘birçok anlaşmazlık noktasında uzlaşma formülüne’ ulaştı.

Kanala konuşan bir kaynak, Hamas heyetinin Mısır'a vardığını ve müzakerelerde önemli ilerlemeler kaydedildiğini söyledi.

Konuyla ilgili bilgi sahibi bir Arap kaynak, Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) yaptığı açıklamada, yeni bir engel çıkmaması halinde Hamas ile İsrail arasında bir anlaşmanın yakın olduğunu belirtti. Kaynak ayrıca, Hamas’ın Mısır'ın önerisine olumlu yaklaştığını bildirdi.

Kaynak, Hamas heyetinin Mısır'a geldiğini ve müzakerelerde gözle görülür bir ilerleme kaydedildiğini ifade etti.

Anlaşmaya son rötuşların yapılacağı konusunda ümitvâr olduğunu ifade eden kaynak, bunun en az üç aşamalı olacağını kaydetti.

Kaynak, anlaşmanın ilk aşamasının tutuklu İsrailli kadınların, yaşlıların ve hastaların serbest bırakılmasına ayrılacağını, ikinci aşamanın geri kalan sivillere, üçüncü aşamanın ise askerlere ayrılacağını söyledi.

Kaynak, detayların ve son gelişmelerin bugün Kahire'de görüşüleceğini ve her şeyin müzakere masasında olacağını dile getirdi.


Sudani, siyasi taraflara ‘devlete saygı duymaları’ çağrısında bulundu

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
TT

Sudani, siyasi taraflara ‘devlete saygı duymaları’ çağrısında bulundu

 Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Asaib Ehli’l Hak hareketinin Bağdat'taki programında (X)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, ülkenin siyasi ortaklarına ‘devleti koruma ve Irak'ı yeni bir aşamaya taşıma’ çağrısında bulundu.

Sudani bu açıklamaları dün (Cuma) Kays el-Hazali liderliğindeki Asaib Ehli’l Hak hareketinin 21’inci kuruluş yıldönümü münasebetiyle Bağdat’ta düzenlenen törene katılımı sırasında yaptı.

Sudani, “Geniş bir parlamento ve halk iradesi tarafından desteklenen hükümet, sürdürülebilir kalkınma yolunda ilerliyor” ifadelerini kullandı.

“Herkes yasaları uygulama ve adalet, eşitlik ve kurumsal istikrarı inşa etme görevini taşıyor” diyen Sudani, ‘devlete sahip çıkmanın, anayasayı korumanın ve yasaları uygulamanın alternatifi olmadığını’ vurguladı.

Diğer taraftan siyasi güçlere, Amerikan ve Türk güçlerini ülkeden çıkarma çağrısında bulunan el-Hazali, Sünni güçlere de Meclis Başkanlığı için ortak bir aday belirleme çağrısında bulundu.


Husiler ‘gemi savaşını’ Akdeniz'e taşımakla tehdit ediyor

Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
TT

Husiler ‘gemi savaşını’ Akdeniz'e taşımakla tehdit ediyor

Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)
Aden Körfezi'nde Husilere ait bir füze tarafından vurulan kargo gemisinin havadan fotoğrafı (ABD Ordusu)

Husiler,  liderleri Abdulmelik el-Husi'nin direktiflerini uygulamak üzere, gerilimin dördüncü aşamanın bir parçası olarak Akdeniz'deki gemileri hedef almaya başlayacaklarını duyurdu.

ABD ordusu, gemilere yönelik saldırıları sınırlandırmak için önleyici operasyonlar kapsamında üç insansız hava aracının (İHA) imha edildiğini iddia ederken, Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri dün (Cuma) yaptığı açıklamada “Husilerin Akdeniz'deki limanlara giden İsrail bağlantılı tüm gemileri hedef alacağını” söyledi.

İran destekli Husiler, gerilimin dördüncü aşamasında Kızıldeniz, Umman Denizi, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu'ndan sonra Akdeniz'de de gemilere saldırmayı hedefliyor.

Seri, İsrail'in Refah kentine operasyon düzenlemesi halinde, Husilerin İsrail’e ikmal yapan ve Tel Aviv limanlarına girmeye çalışan (hangi milletten olursa olsun) tüm gemilere saldıracağını ifade ederek, ‘gemi savaşı’ olarak tanımlanan durumu tırmandırma tehdidinde bulundu.

Husi lideri Abdulmelik el-Husi perşembe günü yaptığı açıklamada, geçtiğimiz kasım ayında denizde gerilimin başlamasından bu yana 107 geminin saldırıya uğradığını iddia etti. Kendi ifadesiyle Husilerin operasyonlarını engellemek ya da sınırlandırmak için bölgeye gelen 10 ABD ve Avrupa donanma savaş gemisinin ‘çaresizlik ve başarısızlık duygusu’ içinde Kızıldeniz'den çekildiğini öne sürdü.


Rapor: İsrail, işgale hazırlık olarak Refah sakinlerini nakletmeye başlama planını Washington'a bildirdi

Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
TT

Rapor: İsrail, işgale hazırlık olarak Refah sakinlerini nakletmeye başlama planını Washington'a bildirdi

Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)
Refah'ta bir evin yıkıntılarını inceleyen Filistinliler (AP)

Politico internet sitesinin dün (Cuma) ABD'li bir yetkiliye ve iyi bilgilendirilmiş olarak tanımladığı iki kaynağa dayandırdığı haberine göre İsrail, ABD hükümetini ve yardım kuruluşlarını işgale hazırlık olarak Filistin'in Refah kenti sakinlerini nakletmeye başlama planı konusunda bilgilendirdi.

İsrail'in planının Refah sakinlerini Gazze Şeridi'nin güneybatı sahilindeki el-Mevasi bölgesine nakletmek olduğunu ifade eden internet sitesi, İsrail ordusunun bu hafta yardım görevlilerine bölgenin bir haritasını gönderdiğini belirtti.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) günün erken saatlerinde, İsrail'in Refah'taki herhangi bir askeri operasyonunun ‘katliama yol açabileceği’ ve Gazze Şeridi'ndeki insani yardım çalışmalarını felç edebileceği uyarısında bulundu.

OCHA Sözcüsü Jens Laerke, Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında, herhangi bir kara operasyonunun Refah ve çevresindeki 1,2 milyon Filistinli sivil ve yerinden edilmiş insan için “daha fazla acı ve ölüm anlamına geleceğini” söyledi.


Hamas: Anlaşmaya varmak için Kahire'ye olumlu bir ruhla gidiyoruz

srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
TT

Hamas: Anlaşmaya varmak için Kahire'ye olumlu bir ruhla gidiyoruz

srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)
srail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hasar gören Refah'taki bir evde duran Filistinli bir çocuk (Reuters)

Hamas tarafından yapılan açıklamada, hareketin ‘ateşkes önerisini ele alışındaki’ olumlu ruh doğrulandı ve bir anlaşmaya varmak için aynı ruhla Kahire'ye gidileceği bildirildi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre dün (Cuma) yapılan açıklamada, “Hamas ve Filistin direniş güçleri anlaşmayı, halkımızın saldırganlığın tamamen durdurulması yönündeki taleplerini karşılayacak şekilde olgunlaştırmaya kararlıdır” ifadeleri yer aldı.

Mısırlı üç güvenlik kaynağı ise ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns'ün Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarla ilgili toplantılara katılmak üzere Kahire'ye geldiğini bildirdi.

Wall Street Journal'ın haberine göre Mısırlı yetkililer, İsrail'in Refah kentine saldırı başlatmadan önce Hamas'a ateşkes önerisini kabul etmesi için bir hafta süre verdiğini söyledi.

Gazete, Mısır'ın, geçen hafta Hamas'a sunulan gözden geçirilmiş bir ateşkes önerisi üzerinde İsrail ile birlikte çalıştığını bildirdi. Mısırlı yetkililer, hareketin siyasi liderliğinin Gazze Şeridi'ndeki askeri kanadıyla istişare ederek öneriye yanıt vermesinin beklendiğini belirtti.

Amerikan gazetesi, Hamas yetkililerinin ‘son önerinin muğlak olduğu ve İsrail'e her an çatışmalara yeniden başlama imkânı verdiği’ yönündeki endişelerini dile getirdiklerini kaydetti.


İsrail Lübnan'da operasyon için hazırlıklara başladı

 İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
TT

İsrail Lübnan'da operasyon için hazırlıklara başladı

 İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Başbakan Binyamin Netanyahu ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi (DPA)

İsrail ordusu kuzey cephesinde bir saldırı operasyonu simülasyonu gerçekleştirirken, Güney Lübnan'da aralıklı bombardıman devam etti.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, saldırı simülasyonunu duyurdu. Adraee, “Geçtiğimiz hafta boyunca çeşitli senaryoların prova edildiği sürpriz bir tatbikat gerçekleştirildi. Tatbikat, Lübnan sınırında Hizbullah'a karşı farklı savaş senaryolarını simüle etmek amacıyla saldırı amaçlı silahların hızlı bir şekilde konuşlandırılmasını içeriyordu” ifadelerini kullandı.

Söz konusu tatbikat İsrail ile Hizbullah arasında çatışmalar devam ederken gerçekleşti. İsrail ordusu dün (Cuma) yaptığı açıklamada, hava savunma sisteminin ‘Lübnan'dan İsrail'in kuzeyine sızan’ bir insansız hava aracını (İHA) önlediğini duyurdu. Açıklamada, İHA’nın önlenmesinden kaynaklanan şarapnel parçaları nedeniyle İsrail'in kuzeyindeki Julis köyünde küçük çaplı hasar meydana geldiği kaydedildi.


Irak: Şiddetli yağmur sonucu oluşan selde 4 dağcı hayatını kaybetti

Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
TT

Irak: Şiddetli yağmur sonucu oluşan selde 4 dağcı hayatını kaybetti

Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)
Resim: Irak'ta şiddetli yağışlar sonrası su seviyesi yükselen Dicle Nehri (AFP)

Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de, şiddetli yağışlar sonucu oluşan sel nedeniyle dün (Cuma) bir dağcılık ekibinden dört kişi hayatını kaybetti.

Süleymaniye'nin 40 kilometre güneyindeki Karadağ bölgesinin belediye başkanı Rauf Kamal, Fransız Haber Ajansı AFP’ye, "Karadağ'da 12 kişiden oluşan dağcılık ekibinden dört kişi boğulduğunu" söyledi.

Süleymaniye sivil savunma sözcüsü Aram Ali, Kürdistan özerk bölgesinin ikinci şehri olan Süleymaniye'deki kazadan 8 dağcının daha kurtulduğunu söyleyerek ölü sayısını doğruladı. Aram Ali, dün hava koşullarının uygun olmadığı yönünde uyarı yayınlandığını ve özellikle dağcılık ekiplerinin bu bölgelere seyahat etmesine izin verilmediğine dikkat çekti.

Alışılmadık derecede şiddetli yağışlar, Kürdistan Bölgesi'nin başkenti Erbil'de bazı yolların kapatılmasına ve kuzey başta olmak üzere Irak'ın birçok bölgesinde su baskınlarına neden oldu.

Yetkililer, bu yıl ülkeye düşen yağmur yüzdesinin geçen yıla göre daha iyi olduğunu belirtti.


BM: İsrail'in Refah saldırısı bir 'katliam' olabilir

Refah'ta yerinden edilenlerin bulunduğu bir kamp ve arka planda ​​Han Yunus’tan yükselen dumanlar (Reuters)
Refah'ta yerinden edilenlerin bulunduğu bir kamp ve arka planda ​​Han Yunus’tan yükselen dumanlar (Reuters)
TT

BM: İsrail'in Refah saldırısı bir 'katliam' olabilir

Refah'ta yerinden edilenlerin bulunduğu bir kamp ve arka planda ​​Han Yunus’tan yükselen dumanlar (Reuters)
Refah'ta yerinden edilenlerin bulunduğu bir kamp ve arka planda ​​Han Yunus’tan yükselen dumanlar (Reuters)

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Ofisi sözcüsü bugün (Cuma) yaptığı açıklamada, İsrail'in Refah'a herhangi bir saldırısının yüz binlerce insanın hayatını riske atacağını ve tüm Gazze Şeridi'ndeki insani yardım operasyonlarına büyük bir darbe vuracağını söyledi.

İsrail, kuzeydeki çatışmalardan kaçan ve geçici barınak ve kamplara yığılan yaklaşık bir milyon yerinden edilmiş kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta, Filistin İslami Direniş Hareketi'ne (Hamas) karşı operasyon düzenleme sözü verdi.

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi Sözcüsü Jens Laerke, Cenevre'de düzenlediği basın toplantısında; “Bu, sivillerin katledilmesi ve tüm sektördeki insani yardım operasyonuna büyük bir darbe olabilir. Çünkü ağırlıklı olarak yardımlar Refah’tan yönetiliyor” ifadelerini kullandı.

Laerke, Refah'tan yapılan yardım operasyonlarının arasında tıbbi klinikler ve yetersiz beslenmeden muzdarip çocuklara yönelik merkezler de dahil olmak üzere, gıda dağıtım noktalarının yer aldığını belirtti.


Irak silahlı grupları Beerşeba'da "hayati bir hedefin" vurulduğunu duyurdu

İsrailli yedek askerler Beerşeba yakınlarındaki bir ordu kampında zırhlı personel taşıyıcıların yanında hazırlanıyor (Arşiv- EPA)
İsrailli yedek askerler Beerşeba yakınlarındaki bir ordu kampında zırhlı personel taşıyıcıların yanında hazırlanıyor (Arşiv- EPA)
TT

Irak silahlı grupları Beerşeba'da "hayati bir hedefin" vurulduğunu duyurdu

İsrailli yedek askerler Beerşeba yakınlarındaki bir ordu kampında zırhlı personel taşıyıcıların yanında hazırlanıyor (Arşiv- EPA)
İsrailli yedek askerler Beerşeba yakınlarındaki bir ordu kampında zırhlı personel taşıyıcıların yanında hazırlanıyor (Arşiv- EPA)

Irak silahlı grupları dün (Perşembe) İsrail Beerşeba'da "hayati hedef" olarak tanımladıkları bölgeyi gelişmiş bir seyir füzesiyle hedef aldıklarını duyurdu.

Kendilerini "Irak'taki İslami Direniş" olarak adlandıran gruplar, bombalama operasyonunu "Gazze'deki halkımıza destek amacıyla ve gaspçı yapının aralarında çocuklar, kadınlar ve yaşlıların da bulunduğu Filistinli sivillere karşı gerçekleştirdiği katliamlara tepki olarak" gerçekleştirdiklerini açıkladı.

Olayla ilgili olarak İsrail tarafından henüz herhangi bir açıklama yapılmadı.


Ordu ile HDK arasındaki müzakerelerin yeniden başlamasının önündeki engeller

Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (solda) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (arşiv)
Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (solda) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (arşiv)
TT

Ordu ile HDK arasındaki müzakerelerin yeniden başlamasının önündeki engeller

Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (solda) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (arşiv)
Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan (solda) ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) (arşiv)

Uluslararası ve bölgesel arabulucuların, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri’ni (HDK) Mayıs ayının ilk haftasını aşmayacak bir süre içerisinde müzakere masasına döndürme yönündeki aralıksız çabalarına rağmen, iki taraf arasında Cidde Platformu'nda durma noktasına gelen müzakerelerin yeniden başlaması konusunda şüpheler var.

Siyasi kaynaklara göre Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan ile HDK Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu'ya (Hamideti) yönelik girişimler, siyasi görüşmelere dönüşü hızlandırma çağrıları çerçevesinin ötesine geçmedi.

Müzakereler hakkında bilgi sahibi Arap kaynaklar Şarku’l Avsat'a, “Burhan, Hamideti daha fazla silah satın alma sürecini durdurmadığı sürece müzakere masasına dönmeyi reddetme konusunda eşi görülmemiş bir kararlılık gösterdi” dedi.

Adlarının açıklanmasını istemeyen kaynaklar Şarku'l Avsat'a şu değerlendirmeyi yaptı: “Burhan'ın bu seferki reddi, HDK ile müzakere etme fikriyle daha önceki etkileşimine kıyasla daha güçlü görünüyordu.”

Diğer taraftan ABD, Sudan Özel Temsilcisi Tom Perriello aracılığıyla nisan ayında iki tarafı müzakere masasına oturtmayı başaramamış, ardından yeni bir kararla bu ayın başını belirlemişti.

Ancak Perriello, geçtiğimiz salı günü ABD Kongresi’ne verdiği brifingde, daha önce ordu ile HDK arasında dolaylı müzakereler yapılacağını ima ettikten sonra ‘önümüzdeki haftalarda Arap ve Afrikalı liderlerin de katılımıyla yeni bir müzakere turunun başlayacağından’ söz etti.

Sudan’daki Sivil Demokratik Güçler Koordinasyonu (Tekaddum) Sözcüsü Bekri el-Cak, “Cidde Platformu görüşmelerinin yeniden başlamasında bazı gecikmeler olacağını, ancak bunun iki tarafa uygulanan baskılarla birlikte görüşmeler için yapılan hazırlıklar çerçevesinde gerçekleşeceğini” ifade etti.

El-Cak, “Mevcut çıkmaz, iki tarafın uzlaşmazlığı ve önceki koşullarında ısrar etmelerinden kaynaklanıyor. Diğer yandan her iki taraf da müzakere masasına dönmeden önce sahada elde etmek istediği askeri kazanımlar yoluyla müzakere pozisyonunu iyileştirmeye çalışıyor. Her iki tarafın liderleri tarafından yapılan açıklamalardan, aralarında bir müzakere olarak kabul edilebilecek Cidde Platformu’na geri dönmek için resmi anlaşma olmadığı açıkça görülüyor” ifadelerini kullandı.

Hamideti, çarşamba günü Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Sudan ordusunu ‘savaşı durdurmak için gerçek bir iradeye sahip olmamakla ve Cidde Platformu’nun birinci ve ikinci oturumlarını engelleyerek ve Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi'nin (IGAD) girişimini reddederek savaşı uzatıp, genişletmek istemekle’ suçladı.

Şarku’l Avsat'a konuşan bazı siyasi kaynaklar ise Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı Korgeneral Şemseddin el-Kebaşi'nin Port Sudan'da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ortadoğu ve Afrika Ülkeleri Özel Temsilcisi Mihail Bogdanov ile yaptığı görüşmede, “Sudan'ın tüm girişimlere açık olduğunu” söylemesini ordu liderlerinin tutumuna dair olumlu bir işaret olarak değerlendirdi. Kaynaklar, “Ordu komutanları düzeyinde müzakereler konusunda çelişkili görünen pozisyonlara rağmen, resmi pozisyon daha önce Cidde Platformu’nda varılan anlaşmalara, özellikle de HDK'in sivil mahallelerden ve evlerden çıkmasına ilişkin koşullara dayanmaktadır” ifadelerini kullandı.

Kaynaklara göre müzakerelerin ikinci turunda Cidde Platformu, Sudan'daki savaşa son verilmesi çağrısında bulunan komşu ülkeler düzeyindeki tüm girişim ve hareketleri karşılamak üzere Afrika Birliği (AfB) ve IGAD temsilcilerinin de katılımıyla genişledi.

Diğer yandan el-Kebaşi ile HDK Komutan Yardımcısı Abdurrahim Daklu arasında Bahreyn'in başkenti Manama'da gerçekleşen ve 20 Ocak'ta bir anlaşmanın imzalanmasıyla sonuçlanan görüşmelere arabulucu olarak katılmalarının ardından Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır'ın Cidde Platformu’na katıldığına dair haberler dolaşıyor.

Eski Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk, Manama Anlaşması’nı, Sudan'daki ‘yıkıcı savaşı’ durdurmak için dayanılan Cidde Bildirgesi’nin bir tamamlayıcısı olarak nitelendirmişti.

Öte yandan diplomatik kaynaklar, Sudan'daki insani krizle ilgili olarak nisan ayı ortasında düzenlenen ve 55'ten fazla ülkenin katıldığı Paris Konferansı’nın, ordu ile HDK arasında varılan anlaşmalar nedeniyle Cidde Platformu için yeni bir itici güç oluşturduğunu bildirdi.

Avrupa Birliği (AB) ve Paris Konferansı'na katılan diğer ülkelerin liderleri ve bakanları, ateşkes ve ardından sivil bir geçiş için siyasi düzenlemeler konusunda nihai anlaşmaya varılana kadar görüşmelerin sürdürülmesine sınırsız destek verdi.