Fas hükümeti 250 bin genci istihdam etmeyi planlıyor

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (Şarku’l Avsat)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (Şarku’l Avsat)
TT

Fas hükümeti 250 bin genci istihdam etmeyi planlıyor

Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (Şarku’l Avsat)
Fas Başbakanı Aziz Ahnuş (Şarku’l Avsat)

Fas Ekonomik Entegrasyon ve Mikro Girişim Bakanı Yunus es-Sukkari Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, hükümetin 2,25 milyar dirhemlik (225 milyon dolar) bütçe ayırdığı ‘geçici’ küçük ve büyük kamu teşebbüsleri / atölyeleri ile ilgili bir program başlatılacağını açıkladı.
Dün yayınlanan bildiriye göre, Bakan Sukkari Bakanlar Kurulu’na yaptığı sunumda, bu teşebbüslerin, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının sonuçlarına maruz kalanlar için acil çözümler sunmak amacıyla ilgili sektörler, kamu kurumları, yerel yönetimler ve toprak gruplarının yanı sıra sivil toplum kuruluşları ve yerel kooperatifler arasında "özel şartı aranmaksızın" ortaklaşa başlatılacağını açıkladı.
Sukkari ayrıca, yolların tamamlanması, anıtların ve kamu tesislerinin restorasyonu ve ağaçlandırma gibi vatandaşların ihtiyaç ve beklentilerine cevap veren mesleki faaliyetleri uygulama fırsatlarına benzer niceliksel içerikli atölyelerin seçileceğini duyurdu.
Faslı Bakan ayrıca, işgücü piyasasının dışında kalan gençlerin uyum ve ekonomik entegrasyonlarını kolaylaştırma bağlamında, 2021-2026 hükümet programının istihdam edilebilirliği iyileştirmenin yanı sıra mesleki entegrasyon şansını arttırmak, diğer yandan iş kurmak için teknik ve finansal destek yoluyla bireysel inisiyatifi teşvik etmeyi amaçlayan yenilikçi programların geliştirilmesini şart koştuğunu açıkladı.
Bakan Sukkari, hükümetin, büyük ve küçük atölyeler programındaki yönlendirmelerle, 2022-2023 yılları arasındaki iki yıllık süreyi kapsayacak proje kapsamında 250 bin kişilik iş ve istihdam imkanı yaratmayı amaçladığını söyledi.
Öte yandan, hükümetin açıklamasında, Enerji Dönüşümü ve Sürdürülebilir Kalkınma Bakanı Leyla Benali tarafından sunulan, elektrik enerjisinin kendi kendine üretimi ile ilgili bir yasa taslağının onaylandığı belirtildi.
Hükümet tarafından yapılan açıklamada, bu yasanın, öz tüketim amacıyla kendi kendine elektrik enerjisi üretme faaliyetini düzenlemeyi hedeflediği belirtildi. Bunu yaparken de üretimin kaynağı, şebekenin niteliği, kullanılan gerilim seviyesi ve tesisin kapasitesi ne olursa olsun, ulusal elektrik şebekesinin güvenliğini ve emniyetinin sağlanması; tüm paydaşlar arasında şeffaflık ve ayrımcılık yapmama ilkelerine saygı göstermek suretiyle elektrik enerjisi üretimini kontrol eden yasal ve düzenleyici çerçeveye uyulmasının gözetileceği ifade edildi.
Açıklamada, bu yasa taslağının, herhangi bir kişisel veya tüzel kişinin “kendi kaynaklarıyla üretimi” sağlamak da dahil olmak üzere, elektrik şebekelerine bağlantı durumunda kendi kendine üretimi çerçeveleyen üç sistemi yani izin sistemi, bağlantı onay sistemi ve lisanslama sistemini şart koşmanın yanı sıra, yasanın gerekliliklerinin ve muhtemel cezaların uygulanmasına yönelik tedbirlerin takip ve uygulamasını içerdiği de ifade edildi.
Bir diğer kapsamda, Hükümet, "gayrimenkul koruma ve ilgili hizmetlerin" elektronik işlemlerinin koşullarının ve nasıl yönetileceğinin belirlenmesine ilişkin bir kararname taslağının yanı sıra Muhammed Saddigi ve Tarım, Balıkçılık, Kırsal Kalkınma, Su ve Orman Bakanı tarafından sunulan, gayrimenkul koruma prosedürleri konulu bir kararname taslağını onayladı.
Hükümet, 10 Aralık 2018'de, Ulusal Emlak Koruma, Kadastro ve Haritacılık Ajansı (ANCFCC) ekiplerinin sorunları ve taleplerini ele alma alanında maddi kapsamlı olmayan geçişi teşvik etmeyi ve gerçekleştirmeyi amaçlamayan gayrimenkul koruma operasyonlarının ve ilgili hizmetlerin elektronik yönetimine ilişkin koşulların ve yöntemlerin tanımlanmasına ilişkin bir kararname yayınlamıştı.



Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

TT

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Madleen gemisinin alıkonulmasının ardından aktivistler İsrail'e götürüldü

Almanya'nın Tel Aviv Büyükelçisi Steffen Seibert, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı kırmaya çalışırken Akdeniz'de İsrail askerleri tarafından alkonulan aktivistlerin İsrail'e götürüldüğünü bildirdi.

Seibert X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm yolcular donanma tarafından İsrail'e nakledildi ve donanma bize hepsinin güvende olduğunu teyit etti. İsrailli yetkililer, aktivistlerden ülkeyi terk etmelerini istedi. Bir Alman vatandaşı için konsolosluk yardımı teklif ettik” ifadelerini kullandı.

Madleen, günler süren yolculuğun ardından gece saatlerinde, varış noktası olan Gazze Şeridi'ne ulaşmadan kısa bir süre önce İsrail güçleri tarafından durduruldu.

Özgürlük Filosu Koalisyonu, uzun süredir İsrail ablukası altında olan Gazze Şeridi’ne yardım ulaştırmayı amaçlıyordu.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen'in durdurulmasının, 2007 yılından bu yana Gazze Şeridi'ne uygulanan ve izinsiz gemilerin girişini engelleyen deniz ablukasına dayandığını belirtti.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından geminin durdurulmasının ardından yapılan açıklamada, “Madleen gemisindeki on iki aktivistin ve diğer tüm Filistinli tutukluların derhal serbest bırakılmasını, acımasız işgale ve ablukaya son verilmesini ve Gazze Şeridi'ne insani yardım ulaştırılması için tüm sınır kapılarının derhal açılmasını talep ediyoruz” denildi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun yardım gemisi Madleen'in ‘güvenli bir şekilde İsrail kıyılarına doğru yol aldığını’ bildirdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın X platformundaki hesabı üzerinden yapılan paylaşımda, “Yolcuların kendi ülkelerine dönmeleri bekleniyor” ifadesi yer aldı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu yaptığı açıklamada, Madleen'in uluslararası sularda ‘İsrail ordusu tarafından saldırıya uğradığını ve engellendiğini’ belirtti.

Açıklamada, “Gemiye yasadışı bir şekilde çıkıldı, silahsız sivillerden oluşan mürettebatı kaçırıldı ve bebek maması, gıda ve tıbbi malzemeler de dahil olmak üzere hayat kurtarıcı temel yardım malzemelerine el konuldu” denildi.

Özgürlük Filosu Koalisyonu Koordinatörü Huveyda Araf, İsrail'in gemide bulunanları gözaltına almak için yasal yetkisi olmadığını söyledi.

Araf, “Gemideki gönüllüler İsrail'in yargı yetkisi altında değildir, yardım sağladıkları ya da yasadışı ablukayı kırdıkları için suçlanamazlar… Keyfi ve hukuksuz gözaltlarına derhal son verilmelidir” ifadelerini kullandı.

Özgürlük Filosu Koalisyonu tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Hiçbir şey bizi caydıramaz. Tekrar yelken açacağız. Kuşatma sona erene ve Filistin özgürleşene kadar durmayacağız. Bu el koyma uluslararası hukuku açıkça ihlal ediyor ve Gazze Şeridi'ne engelsiz insani erişim gerektiren Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) bağlayıcı kararlarına meydan okuyor.”

Aktivistler, İsrail'in Gazze Şeridi’ne engelsiz insani erişim sağlaması gerektiğini vurguluyor.

Ancak İsrail Dışişleri Bakanlığı, Gazze Şeridi açıklarındaki bölgenin 2007'den bu yana uygulanan deniz ablukası kapsamında izinsiz gemilere kapalı olduğunu ve Madleen'in bu nedenle durdurulduğunu belirtti.

Aktivistlerin İsrail kıyılarına ne zaman ulaşacakları ve ne zaman ülkelerine geri gönderilecekleri ise belirsizliğini koruyor.