Fas, yurtdışında mahsur kalan vatandaşlarına 23 Aralık'tan sonra sınırlarını kapatıyor

Fas, yurtdışında mahsur kalan vatandaşlarına 23 Aralık'tan sonra sınırlarını kapatıyor
TT

Fas, yurtdışında mahsur kalan vatandaşlarına 23 Aralık'tan sonra sınırlarını kapatıyor

Fas, yurtdışında mahsur kalan vatandaşlarına 23 Aralık'tan sonra sınırlarını kapatıyor

Fas Hükümet Sözcüsü Mustafa Baytaş dün (Perşembe), hükümetin yurtdışında mahsur kalan Faslıların dönüşü için son tarih olarak 23 Aralık’ı belirlediğini, bu tarihten sonra ülkenin hava ve deniz sınırlarının yeniden kapatılacağını açıkladı.
Baytaş düzenlediği basın konferansında, devletin söz konusu kişilerin ülkeye geri dönüşlerinde otellerde tabi tutulacakları bir haftalık karantinalarının ve günlük Kovid-19 testlerinin maliyetini üstlendiğini belirterek, bu prosedürün içlerinden birinin Kovid-19 enfeksiyonu kapmış olması durumunda, kendi aileleri ve toplum için oluşturabilecekleri herhangi bir tehlikeye engel olunmasını amaçladığını da sözlerine ekledi. Baytaş ayrıca, kapanma kararını savunarak, bu adımın Fas’ın Avrupa’nın yaşamakta olduğu dördüncü dalgaya girmekten kaçınmasına katkı sağlayacağını belirtti.
Hükümetin bu kararı, Sağlık Bakanlığı’nın dün akşam Kazablanka’da bir kadının Omikron varyantı ile enfekte olduğunun tespit edilmesi ile ülkedeki ilk Omikron vakasının kaydedildiğini açıklamasının ardından geldi. Fas Sağlık Bakanı Halid Ait Talib açıklamasında vakanın yerli olduğunu, Kazablanka’da yaşadığını, yurtdışından gelmediğini söyledi. Hükümet, tedavi veya turizm gibi çeşitli nedenlerle yurtdışına seyahat eden, daha sonrasında mahsur kalan Faslıların ülkeye dönüşü için istisnai uçuşlar yapılacağını duyurmuştu, ancak Sağlık Bakanlığının Omikron varyantın ülkedeki ilk vakasının tespit edildiğine yönelik açıklamasının ardından yetkililer, mahsur kalanların ülkeye geri dönme sürecine son vermeye ve Fas’a yapılacak son uçuş için bir tarih belirlemeye karar verdi.
Baytaş yurtdışında mahsur kalanlara, belirtilen tarihe kadar işlerini bitirmeleri çağrısında bulundu ancak mahsur kalanların sayısı ve hepsinin bir hafta ülkeye geri dönmelerinin mümkün olup olmadığı bilinmiyor. Sözcü, hükümeti prosedürlerini gözden geçirmeye yönlendiren şeyin, ülkenin çevresinde endişe verici durumların ortaya çıkması olduğunu belirtti. Hava ve deniz yollarının kapatılmasının, turizm sektörü üzerindeki etkisi ile ilgili olarak ise, “Turizmin etkileneceğini biliyoruz, ancak öncelikleri belirliyoruz ve salgın ile mücadelede gerileme yaşamak istemiyoruz.” açıklamasında bulundu.
Diğer yandan, Sağlık Bakanlığı son 24 saatte 205 yeni vaka, 165 iyileşen vaka ve 5 can kaybı kaydedildiğini duyurdu. Bakanlık 2 milyon 224 bin 616 kişinin aşının üçüncü dozunu alırken, ikinci dozu olan kişi sayısının 22 milyon 819 bin 333’a, ilk dozu olan kişi sayısının ise 24 milyon 487 bin 439’a ulaştığını açıkladı.
Bakanlığın yeni istatistikleri, 2 Mart 2020’de ilk vakanın tespit edilmesinden bu yana ülkede kaydedilen toplam vaka sayısının 952 bin 189’a, iyileşen vaka sayısının ise yüzde 98,3 iyileşme oranı ile, 936 bin 45 vakaya ulaştığını gösteriyor. Diğer yandan can kaybı ise, Kazablanka-Settat, Doğu, Béni Mellal-Khenifra ve el-Uyun el-Sakiye el-Hamra bölgelerinde 4 vakanın daha kaydedilmesi ile toplam 14 bin 802’ye ulaştı. Ölüm oranı yüzde 1,6 olarak kaydedildi. Ülkedeki aktif vaka sayısı ise bin 342’ye yükselirken, son 24 saatte 11 yeni kritik vakanın kaydedilmesi ile, kritik vaka sayısı 2’si solunum cihazına bağlı olmak üzere 97’ye yükseldi.



İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.


Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
TT

Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)

Gazze Şeridi'ndeki Tarabin kabilesi, dün yaptığı açıklamada, üyelerinin her zaman Filistin halkının ve haklı davasının yanında olduğunu ve kabilenin adının, tarihini veya değerlerini temsil etmeyen konulara karıştırılmasına yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddettiğini belirtti.

İsrail kanalı i24NEWS’te yer alan açıklamada, kabilenin "yeminini bozup işgale bulaştığını" söylediği Yasir Ebu Şebab'ın öldürülmesinin, kendileri için "açık ve net bir duruşla kapatmaya çalıştıkları karanlık bir dönemin sonu" anlamına geldiği belirtildi.

Aşiret, "Filistin direnişinin tüm fraksiyonlarıyla tam bir uyum içinde olduğunu ve işgalin gündemine her ne pahasına olursa olsun hizmet eden herhangi bir grup veya milisi reddettiğini" vurguladı.

Aşiret, Gazze'deki tüm aileleri ve aşiretleri birlik olmaya ve "toplumsal veya ulusal yapıya müdahale etmeye çalışan herkesi reddetmeye" çağırarak, "Gazze'de ihanete veya işbirlikçilere yer olmadığını" vurguladı.

Filistin ve İsrail güvenlik kaynakları, İsrail kanalına, Gazze Şeridi'nin güneyindeki merkezi milislerin lideri Yasir Ebu Şebab'ın, liderliğini yaptığı milis gruplarıyla girdiği şiddetli çatışmada aldığı yaraları sonucu hayatını kaybettiğine dair yeni bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Kanal’ın internet sitesinden aktardığına göre kaynaklar, kavganın aşiret içindeki liderlik, yetki dağılımı ve nüfuz alanlarının paylaşımı konusundaki iç anlaşmazlıkların yanı sıra Ebu Şebab'ın İsrail ile iddia edilen iş birliğinden kaynaklanan artan gerginlik nedeniyle çıktığını belirtti. Kaynaklar, Ebu Şebab'ın bıçaklanma veya silahlı saldırıdan değil, darptan yaralandığını doğruladı.

Kaynaklar, Ebu Şebab'ın İsrail güvenlik güçlerinin yardımıyla acilen Gazze dışına tedavi için nakledildiğini, ancak Beerşeba'daki Soroka Hastanesi'ne kaldırılırken aldığı yaralar nedeniyle yolda hayatını kaybettiğini belirtti. Yardımcısı Gassan el-Dahini'nin milislerin komutasını otomatik olarak devralması bekleniyor.


Hamas, yurtdışındaki liderlerine yönelik Arap olmayan bir ülkede suikast girişimi bekliyor

İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
TT

Hamas, yurtdışındaki liderlerine yönelik Arap olmayan bir ülkede suikast girişimi bekliyor

İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)
İsrail'in Doha'daki Hamas liderlerine yönelik saldırısında hasar gören bina (Reuters)

Hamas içinde, İsrail'in Filistin toprakları dışında bazı Hamas liderlerini hedef alan yeni bir suikast operasyonu düzenleyeceği beklentisi var.

Hareket içindeki üst düzey kaynaklar Şarku'l Avsat'a, özellikle önde gelen Hizbullah yetkilisi Heysem Tabatabai'nin suikastının ardından, liderliğe yönelik olası saldırılar konusunda endişelerin arttığını söyledi.

Bir kaynak, "hareketin liderliğinin Arap olmayan bir ülkede hedef alınacağına dair değerlendirmeler var" dedi, ancak hangi ülkede hedef alınacağını belirtmedi.

Şarku'l Avsat, yurt dışındaki Hamas liderlerine olası suikastları önlemek veya en azından zararlarını en aza indirmek için kişisel güvenlik ve ihtiyati tedbirlerle ilgili bir iç talimat belgesi dağıtıldığını öğrendi.

Belgede, "Belirli bir yerde yapılan toplantıların iptal edilmesi, farklı yerlerde yapılan periyodik olmayan toplantıların benimsenmesi gerektiği" belirtildi.

Talimatta liderlerden, "cep telefonlarını toplantı yerinden en az 70 metre uzakta tamamen izole etmeleri ve saat de dahil olmak üzere tıbbi veya diğer elektronik cihazların toplantı yerlerine girmesini engellemeleri" isteniyor.

Bu arada Gazze'deki kaynaklar, Hamas karşıtı silahlı milis grubunun lideri Yaser Ebu Şebab'ın dün öldürülmesinin, Tarabin aşiretinden iki kişinin arasında çıkan aşiret çatışması sırasında gerçekleştiğini bildirdi.

Şarku'l Avsat'a bilgi veren kaynaklar, Ebu Şebab'ın öldürülmesine katılan iki kişinin el-Dabari ve Ebu Sunayme ailelerine mensup olduğunu, her iki ailenin de Ebu Şebab ile birlikte Tarabin kabilesine mensup olduğunu belirtti.